Bizi Takip Edin

DİPLOMASİ

Xi’den Lukaşenko’ya samimi ve üst düzey karşılama

Yayınlanma

Çin Devlet Başkanı Xi Jinping, çarşamba günü Pekin’de Belarus Cumhurbaşkanı Alexander Lukaşenko’yu samimi bir şekilde karşıladı. Belarus medyası “dostane” görüşmenin, “planlanandan çok daha uzun” sürdüğünü yazdı.

Çin Dışişleri Bakanlığı’na göre, Lukaşenko’nun gelişi üzerine Tiananmen Meydanı’nda asker selamı eşliğinde 21 top atışı yapıldı. Xi’nin eşlik ettiği Lukaşenko, Halk Kurtuluş Ordusu merasim kıtasını inceledi.

Çin medyasının bildirdiğine göre, iki devlet başkanı, yeni dönemde her türlü ‘hava koşuluna’ uygun kapsamlı stratejik ortaklık ilişkilerinin geliştirilmesinin ana ilkeleri hakkında ortak bir bildiri imzaladı.

Çeşitli alanlarda işbirliği anlaşmaları imzalandı

Xi ve Lukaşenko’nun görüşmesinde ekonomi ve ticaret, sanayi, tarım, gümrük, bilim ve teknoloji, sağlık, turizm, spor ve bölgeler arası işbirliği olmak üzere çeşitli alanlarda işbirliğine ilişkin belge imzalandığı kaydedildi.

Ayrıca iki lider, ekonomik ve ticari işbirliğini genişletme, Çin-Belarus Endüstri Parkı’nın inşası ve Çin-Avrupa Demiryolu Ekspres hizmeti gibi bağlantı projelerinde işbirliğini ilerletmek için Kuşak ve Yol’un ortak inşasına odaklanma konusunda anlaştılar.

İç işlerine müdahale etmeme vurgusu

Xi’nin görüşmede, tarafların, kendi tercih ettiği kalkınma yolunda birbirini kararlı bir şekilde desteklemesi, temel çıkarların korunmasını savunması, iç işlerine dış müdahaleye karşı çıkması ve egemenliklerini ve siyasi güvenliklerini koruması gerektiğini söylediği bildirildi.

Xi ayrıca, Tayvan, Sincan ve Hong Kong ile ilgili sorunlar ve insan hakları konularında “Çin’in haklı tutumuna Belarus’un sağlam desteğini” takdir ettiğini vurguladı.

Global Times, Çin’in, Beyaz Rusya’nın bir an önce Şanghay İşbirliği Örgütü’ne üye olması konusunda da destek verdiğini yazdı.

Lukaşenko’nun da, Çin’in Kuşak ve Yol Girişimi, Küresel Güvenlik Girişimi ve Küresel Kalkınma Girişimi’nde aktif rol almaya istekli olduğunu ifade ettiği ve önemli uluslararası ve bölgesel konularda Çin ile koordinasyonu güçlendirmek istediği kaydedildi. 

Ukrayna’da barış görüşmelerini destekleme mesajı

Ukrayna kriziyle ilgili ise Xi Jinping’in, Lukaşenko’ya Çin’in temel duruşunun barış görüşmelerini desteklemek, Soğuk Savaş zihniyetini terk etmek ve dengeli, etkili ve sürdürülebilir bir Avrupa güvenlik mimarisi inşa etmek olduğunu söylediği bildirildi.

Lukaşenko’nun da, Belarus’un Çin’in krizin yatıştırılması için büyük önem taşıyan siyasi çözüm önerisine tamamen katıldığını ve desteklediğini söylediği ifade edildi.

Ortak bildiride iki taraf, merkezinde Birleşmiş Milletler olmak üzere uluslararası sistemi ortaklaşa destekleme ve diğer ülkelere yönelik tek taraflı yaptırımlar da dahil olmak üzere her durumda hegemonya ve güç siyasetine karşı çıkma sözü verdi.

İki taraf ayrıca krizin tırmanmasını önlemek ve bölgesel barışı yeniden tesis etmek için çaba göstermeye hazır olduklarını ifade ettiler.

DİPLOMASİ

AB ve Ukrayna, Biden’ı 2022’de Kiev’in ‘zaferine’ engel olmakla suçluyor

Yayınlanma

Joe Biden’ın başkanlık süresi sona yaklaşırken, ABD’nin Rusya’ya karşı Ukrayna’ya 90 milyar doları aşan yardım sağlamasına rağmen, Avrupa Birliği (AB) ve Ukrayna, Amerikan başkanını kararsız davranmakla suçluyor.

Bazı Avrupalı liderlere göre bu kararsızlık, Ukrayna’nın 2022 sonbaharında Rusya ordusunu Harkov ve Herson’dan püskürtmesine rağmen savaşı kendi lehine çevirememesine neden oldu.

‘Çok az, çok geç’

Bloomberg‘in haberine göre, Biden yönetimi Ukrayna’ya yoğun bir şekilde askeri yardım sağlama konusunda çaba gösterdi ve hatta Batı menşeli uzun menzilli füzelerle Rusya topraklarına saldırılara izin verdi.

Fakat Ukraynalı yetkililer, savaş boyunca defalarca dile getirdikleri bir şikâyeti yineledi: “Çok az, çok geç.”

Bir yılı aşkın süredir devam eden savaş ve Donald Trump’ın başkanlık yarışında yükselişi, Ukrayna’yı işgal altındaki topraklardan vazgeçme veya NATO üyeliğinden yoksun bir barış anlaşmasını kabullenme gibi ihtimallerle karşı karşıya bıraktı.

Bloomberg’e konuşan Ukraynalı yetkililer, böyle bir sonucun büyük ölçüde Biden’ın aldığı ya da almadığı kararlardan kaynaklanacağını savundu.

Avrupa ne ediyor?

Letonya Dışişleri Bakanı Baiba Brazhe, ABD’nin daha erken ve daha güçlü bir şekilde silah sağlaması durumunda bunun “geniş kapsamlı sonuçları” olabileceğini, ancak “olan oldu” diyerek konuyu değerlendirdi.

2022 sonbaharında Ukrayna ordusu, Harkov ve Herson’da hızlı bir taarruz gerçekleştirerek bazı bölgeleri geri aldı. Fakat Ukrayna lideri Vladimir Zelenskiy, bu zaferlerin sürdürülebilmesi için daha fazla silah talep etti. Biden ise bu konuda tereddütlü davrandı.

Biden’ın bu temkinli yaklaşımı, Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan tarafından doğrulandı. Sullivan, ABD’nin nükleer bir tırmanış riskini dikkate aldığını belirtti.

Eski İngiltere Savunma Bakanı Grant Shapps, Biden’ın Ukrayna’ya desteği konusunda genelde temkinli ve kararsız bir tutum sergilediğini, bu yüzden gerekli desteğin cephe dengelerini değiştirecek şekilde verilmediğini söyledi.

Diğer bazı Amerikalı yetkililer ise, Avrupa ülkelerinin Ukrayna’yı desteklemek ve yaptırım uygulamak konusunda yavaş davrandığını belirtti.

Örneğin, Almanya ve diğer AB ülkeleri, Ukrayna’nın NATO üyeliği konusundaki Amerikan tavrının yumuşamasına rağmen şiddetle karşı çıkmaya devam etti.

Biden’ın bir Soğuk Savaş gazisi olarak nükleer tırmanma tehdidine takıntılı hale geldiği belirtilirken, Avrupa’daki bazı liderler Biden’ın stratejisinin Ukrayna’nın yenilmesini önlemeye odaklandığını ancak zafer için gerekli yolu sunmadığını savundu.

Bu stratejinin, Ukrayna’yı uzun ve maliyetli bir çatışmanın içine çektiği iddia edildi.

Ukrayna’da kamuoyu yoklamaları: Halk, Rusya ile müzakereler hakkında ne düşünüyor?

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

Trump’tan AB’ye gümrük tarifesi tehdidi

Yayınlanma

ABD’nin yeni başkanı Donald Trump, AB’yi “büyük ölçekli” miktarlarda ABD petrol ve doğalgazını satın almayı taahhüt etmemesi halinde gümrük vergileriyle karşı karşıya kalacağı konusunda uyardı.

Trump cuma günü Truth Social platformunda yayınladığı mesajda, “Avrupa Birliği’ne, ABD ile aralarındaki muazzam açığı petrol ve doğalgazımızı büyük ölçekte satın alarak kapatmaları gerektiğini söyledim. Aksi takdirde, her şekilde TARİFELER!!!” diye yazdı.

Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen kasım ayında yaptığı açıklamada AB’nin ABD’den daha fazla sıvılaştırılmış doğalgaz (LNG) almayı değerlendirebileceğini söylemişti.

Leyen gazetecilere verdiği demeçte, “Rusya’dan hâlâ çok miktarda LNG alıyoruz ve neden bunu bizim için daha ucuz olan ve enerji fiyatlarımızı düşüren Amerikan LNG’si ile değiştirmeyelim?” diye sormuştu.

Financial Times’a (FT) konuşan bir AB yetkilisi, “Leyen’in tam da bunu yapma olasılığını ima ettiği göz önüne alındığında, bu bir ‘tehdit’ olarak tuhaf görünüyor,” dedi.

ABD halihazırda Avrupa’nın en büyük LNG tedarikçisi konumunda, fakat Rusya’dan yapılan ithalat ikinci sıradaki yerini koruyor.

Trump, Çin menşeli olmayan tüm ithalata yüzde 20’ye varan genel bir gümrük vergisi uygulama tehdidinde bulunuyor.

Geçtiğimiz ay Avrupa Merkez Bankası Başkanı Christine Lagarde, Avrupa’nın siyasi liderlerini gümrük vergileri konusunda Trump ile işbirliği yapmaya ve ABD’de üretilen daha fazla ürünü satın almaya çağırmıştı.

Trump’ın ilk başkanlığı sırasında, dönemin Avrupa Komisyonu Başkanı Jean-Claude Juncker, ticaret savaşı tehditlerini engellemek için daha fazla ABD gazı satın almayı teklif etmişti.

Uluslararası petrol göstergesi Brent ham petrol fiyatları cuma günü yüzde 0,4 düşüşle varil başına 72,61 dolar oldu. West Texas Intermediate vadeli işlemleri de yüzde 0,4 düşüşle varil başına 69,14 dolardan işlem gördü.

ABD dünyanın en büyük ham petrol üreticisi ve en büyük sıvılaştırılmış doğalgaz ihracatçısı. Aralarında AB ve Vietnam’ın da bulunduğu LNG alıcıları, kısmen gümrük vergisi tehdidini caydırmak için ABD’den daha fazla yakıt satın almayı şimdiden konuşmaya başladılar.

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

ABD’den Türkiye Gazprombank yaptırımlarında özel muafiyet

Yayınlanma

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, ABD’nin Gazprombank yaptırımlarında Türkiye’ye muafiyet tanıdığını belirterek, doğalgaz ödemelerinin sorunsuz devam edeceğini duyurdu.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, ABD’nin Gazprombank’a uyguladığı yaptırımlar konusunda Türkiye’ye özel bir muafiyet tanıdığını duyurdu.

Bakan Bayraktar, bu sayede Türkiye’nin doğalgaz borcu ödemelerini Gazprombank üzerinden yapmaya devam edebileceğini belirtti.

Bloomberg’e yaptığı açıklamada Bayraktar, bu kararın Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile Dışişleri Bakanlığı’nın ABD’li yetkililerle yürüttüğü yoğun görüşmelerin ardından alındığını ifade etti.

Türkiye’nin uzun süredir talep ettiği muafiyetin, Rusya ile doğal gaz ticaretinde önemli bir rol oynayacağını vurguladı.

Gazprombank’ın ABD tarafından yaptırım listesine alınması, Türkiye açısından ciddi endişelere yol açmıştı.

Bakan Bayraktar, yaptırımların Türkiye’yi de hedef alması durumunda bunun ekonomik ve stratejik sonuçlarının büyük olabileceğine dikkat çekmişti.

Türkiye’nin geçmişte İran yaptırımları sürecinde de benzer bir muafiyet elde ettiğini hatırlatan Bayraktar, bu kararın iki ülke arasındaki iş birliğini destekleyeceğini söyledi.

Muafiyetin sağlanmasına rağmen Türkiye, Rusya ile alternatif ödeme yöntemleri üzerinde de görüşmeler gerçekleştirdi.

Geçen ay Ankara’da yapılan toplantılarda, her iki tarafın bürokratları olası senaryoları masaya yatırdı. Ancak Bayraktar, alternatif çözümlerle ilgili detaylı bir değerlendirme yapmaktan kaçındı.

Türkiye, Gazprombank yaptırımında ABD’den muafiyet istiyor

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English