Bizi Takip Edin

DİPLOMASİ

ABD neden Ukrayna’da seçim çağrısında bulunuyor?

Yayınlanma

ABD, Ukrayna’da savaş durumu nedeniyle ertelenen başkanlık ve parlamento seçimlerinin yapılmasını istiyor. Özellikle Rusya ile bir ateşkes sağlanırsa 2025 yılında seçimlerin olabileceği belirtiliyor. Bu seçimler, mevcut liderin yerine daha yönetilebilir ve Rusya ile müzakere edebilecek bir ismin gelmesi için bir fırsat olarak görülüyor.

Washington, 24 Şubat 2022’den beri ülkede devam eden savaş hali nedeniyle ertelenen Ukrayna devlet başkanlığı ve parlamento seçimlerinin yapılmasını arzu ediyor. ABD’nin Ukrayna ve Rusya özel temsilcisi Keith Kellogg, 1 Şubat’ta Reuters’a verdiği mülakatta özellikle Moskova ile Kiev arasında yakın zamanda bir ateşkes anlaşması sağlanması halinde, bu olasılığın 2025’te gerçekleşebileceğini belirtti.

Kellogg, “Çoğu demokratik ülkede seçimler savaş sırasında yapılır. Bence bu önemli. Güçlü bir demokrasinin güzelliği budur; birden fazla potansiyel adayınız vardır,” ifadelerini kullandı.

Reuters‘in kaynaklara dayandırdığı haberine göre, Kellogg ve Beyaz Saray’ın diğer temsilcileri son günlerde, Rusya ile bir “ilk ateşkes” kapsamında Ukrayna’yı seçim yapmaya nasıl ikna edeceklerini tartışıyorlardı.

Aynı zamanda, ABD’nin uzun vadeli bir anlaşma öncesinde Ukrayna’da bu “ilk ateşkesi” talep etmesinin gerekip gerekmediği tartışılıyor. Habere göre, eğer bu soruya “evet” cevabı verilirse, başkanlık seçimini kazanan isim, müzakereler ve nihai anlaşmanın imzalanması konusunda yetkilendirilebilir.

Bundan kısa bir süre önce, 28 Ocak’ta Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, VGTRK muhabiri Pavel Zarubin’e verdiği mülakatta, “Müzakereler herkesle yapılabilir, ancak gayrimeşruluğu nedeniyle [Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy] hiçbir şey imzalama hakkına sahip değil. Müzakerelere katılmak istiyorsa, ben bu görüşmeleri yürütecek kişileri görevlendireceğim, buyursun,” diyerek konuya dair değerlendirmede bulundu.

Putin ayrıca, Zelenskiy’in 2022 tarihli, kendisiyle müzakere yapılmasının imkânsız olduğunu belirten kararnamesinin hâlâ yürürlükte olduğunu hatırlattı. Rusya Devlet Başkanı’na göre bu kararı, Ukrayna parlamentosu ve başkanı iptal edebilir.

Mayıs 2024’te Zelenski’nin beş yıllık görev süresinin dolmasının ardından eski ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, “Ukraynalılar, koşulların uygun olduğuna karar verir vermez, evlerini terk etmek zorunda kalanlar da dahil olmak üzere tüm Ukraynalılar oy kullanma haklarını kullanabilecektir,” şeklinde bir açıklama yapmıştı.

Siyaset bilimci Malek Dudakov, Vedomosti gazetesine verdiği demeçte Kellogg’un açıklamalarının şaşırtıcı veya beklenmedik olmadığını ifade etti. Dudakov’a göre, Cumhuriyetçiler 2023 sonbaharından beri, önce Kiev gezileri sırasında Senatör Lindsey Graham’ın dile getirdiği üzere, Ukrayna’da başkanlık ve meclis seçimlerinin yapılması gerektiği konusunu aktif bir şekilde savunuyorlar.

Uzman, Cumhuriyetçilerin hatta seçim yapılması talebiyle yeni bir yardım diliminin bloke edilmesiyle tehdit ettiğini de ekliyor. Ancak o dönemde iktidarda olmadıkları için baskı uygulama güçleri sınırlıydı.

Dudakov, başkanlık seçimlerinin Zelenskiy’in kurtulma fırsatı olarak görüleceğini belirtti ve “Cumhuriyetçiler, Ukrayna politikasını kendilerine göre yeniden şekillendirmek ve ülkenin başına, Rusya ile masaya oturabilecek, Trump yönetiminin istediklerini imzalayabilecek, yönetilebilir ve meşru birini geçirmek istiyorlar,” yorumunu yaptı.

Uzman, Zelenskiy’in seçimleri ertelemeye çalışmasının bu çekişmeyi biraz uzatabileceğini belirtiyor ve olası çatışmanın sona ermesi durumunda gücü kaybedeceğini fark ettiğini söyledi.

Dudakov, “Ama bence Trump, elinde ne tür baskı araçları —yardım dilimlerinin engellenmesi, diplomatik baskı ve muhtemelen Ukrayna içinde muhaliflerini destekleyerek daha büyük sorunlar yaratmak— varsa kullanacaktır,” ifadelerini kullandı.

DİPLOMASİ

Türkiye, Rusya’nın doğalgaz alımı için ABD’den yaptırım muafiyeti istedi

Yayınlanma

Türkiye, Rus gazı alımına devam edebilmek için ABD’den yaptırımlarda esneklik talep etti. Türk yetkililer, Gazprombank üzerinden yapılan ödemelere ilişkin muafiyetin uzatılması için ABD ile görüşmeler yürütüyor. Türkiye’nin enerji ihtiyacının ciddi bir bölümünü karşılayan Rus gazı, tüketimin yaklaşık yüzde 45’ini oluşturuyor.

Türkiye, Rusya’dan doğalgaz tedariki ödemelerini Gazprombank üzerinden yapabilmek için ABD’nin uyguladığı yaptırımlardan muafiyet süresinin uzatılması için görüşmeler yürütüyor.

Mevcut muafiyetin süresi 20 Mart’ta doluyor. Bloomberg‘in ismi belirtilmeyen Türk yetkililere dayandırdığı haberine göre Ankara, bu muafiyetin yeniden uzatılmasını hedefliyor.

Bloomberg‘e konuşan kaynaklar, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in bu hafta içinde ABD Hazine Bakanı Scott Bessent ile yapacağı telefon görüşmesinde konuyu ele alacağını belirtti.

ABD, geçen yılın kasım ayının sonlarında Rusya’nın finans sektörüne yönelik ek yaptırımlar uygulamış ve bu yaptırımlar kapsamında Gazprombank da dahil olmak üzere 50’den fazla bankayı hedef almıştı.

Fakat Türkiye, aralık ayında geçici bir izin alarak Rus gazı ödemelerini bu banka üzerinden yapmaya devam etme imkanı elde etmişti.

Rusya, Türkiye’nin en önemli doğalgaz tedarikçilerinden biri konumunda bulunuyor.

Bloomberg‘in hesaplamalarına göre Rusya, Türkiye’nin toplam doğalgaz tüketiminin yaklaşık yüzde 45’ini karşılıyor.

Rus gazı, Türkiye’ye Karadeniz’in altından geçen, Mavi Akım ve Türk Akımı olmak üzere iki doğalgaz boru hattı aracılığıyla ulaştırılıyor.

2003 yılında faaliyete geçen Mavi Akım’ın proje kapasitesi yıllık 16 milyar metreküp ve uzunluğu 1213 kilometre.

2020’de hizmete giren Türk Akımı ise yıllık 31,5 milyar metreküp gaz taşıma kapasitesine sahip ve yaklaşık 1100 kilometre uzunluğunda.

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

Britanya, Fransa ve Türkiye’nin genelkurmay başkanları bir araya geldi

Yayınlanma

Britanya, Fransa ve Türkiye’den üst düzey askeri yetkililer, Ukrayna’ya destek konusuna odaklanarak Avrupa’daki savunma ve güvenlik sorunlarını görüşmek üzere Paris’te bir araya geldi.

Perşembe günü Genelkurmay Başkanı Metin Gürak, mevkidaşları Fransız Thierry Burkhard ve İngiliz Tony Radakin ile bir araya gelerek süregelen güvenlik tehditlerine karşı stratejik yanıtları görüştü.

Orgeneral Burkhard, “Ukrayna’yı desteklemek ve Avrupa’nın istikrarını sağlamak için sağlam bir yanıt verme ihtiyacı konusunda görüşlerin yakınlaştığını” söyledi.

Toplantı, bu hafta başında Paris’te düzenlenen ve 30’dan fazla ülkenin Ukrayna’nın güvenliğini görüştüğü, ABD’nin temsil edilmediği daha büyük bir zirvenin ardından gerçekleşti.

Buna paralel bir diplomatik çaba olarak Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, Birleşik Krallık Savunma Bakanı John Healey’i Ankara’da ağırladı. İki savunma bakanı savunma ve güvenlik işbirliğinin güçlendirilmesi konusunda görüş alışverişinde bulundular ve daha sonra heyetler arası görüşmelere başkanlık ettiler.

Toplantıda, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Metin Gürak ve Birleşik Krallık Genelkurmay Başkanı Oramiral Sir Anthony David Radakin de yer aldı.

Bu görüşmeler, ABD’nin Avrupa’daki askeri varlığını azaltarak Avrupa ülkelerini kendi savunmaları için daha fazla sorumluluk almaya zorlayabileceği endişelerinin arttığı bir dönemde gerçekleşti.

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

Grönland’ın ilhakı konusunda Trump: Bence bu gerçekleşecek

Yayınlanma

ABD Başkanı Donald Trump perşembe günü ABD’nin Grönland’ı ilhak edeceğini tekrarlarken, Kuzey Kutbu’ndaki adayı seçim sonuçları nedeniyle de tebrik etti.

NATO Genel Sekreteri Mark Rutte ile Oval Ofis’te yaptığı görüşmede Grönland’ın olası ilhakına ilişkin vizyonu sorulan ABD Başkanı, “Bence bu gerçekleşecek,” dedi.

Uluslararası güvenlik için buna Grönland’a ihtiyaç duyduklarını savunan  Trump, Rutte’nin ‘etkin’ bir rol oynayacağından emin olduğunu da sözlerine ekledi.

Rutte ise “NATO’yu tartışmaya çekmek istemediğini” söyledi fakat Çin ve Rusya’nın faaliyetleri ışığında Grönland’ın Arktik güvenliği için önemini kabul etti.

Grönland, 200 yılı aşkın bir sürenin ardından koloni statüsünden çıkarıldığı 1953 yılından bu yana Danimarka Krallığı’nın bir parçası.

“Danimarka çok uzakta,” diyen Trump, Kopenhag’ın koruma sağlayabilecek bir konumda olmadığını da sözlerine ekledi.

Danimarka Parlamentosu Savunma Komitesi Başkanı Rasmus Jarlov ise Trump’a tepki gösterdi. Jarlov, “NATO Genel Sekreterinin Trump ile Grönland hakkında bu şekilde şakalaşmasını hoş karşılamıyoruz. Bu iki NATO ülkesi arasında savaş anlamına gelir. Grönland az önce Danimarka’dan derhal bağımsızlığa karşı oy kullandı ve asla Amerikalı olmak istemiyor,” dedi.

Grönland lideri Múte B. Egede de perşembe günü Trump’ın yorumlarına anında yanıt vererek “artık yeter” dedi ve adanın parti liderlerini “Trump’ı reddetmeyi güçlendirmek” için bir toplantıya çağırdı.

Egede, Trump’ın “bizim için iyi bir seçim” olarak nitelendirdiği salı günkü Grönland seçimlerini kaybetmesinin ardından görevdeki son günlerini yaşıyor. ABD Başkanı, seçimin galibi Demokrat Partili Jens-Frederik Nielsen’i “çok iyi bir kişi” olarak övdü.

Oyların yüzde 30’unu alarak seçimi kazanan Demokratlar, Grönland’ın daha fazla iktisadi fırsatla bağımsızlığa giden yolunu destekleyen iş dünyası dostu platformlarıyla tanınıyor. Partisi, adanın kaynaklarının çıkarılması yasağının kaldırılması konusunda ısrarcı.

Fakat Nielsen ve Demokratlar Grönland’ın satılık olmadığını ve ABD’nin bir parçası olma fikrini reddettiklerini de kesin bir dille ifade ettiler.

Nielsen Trump’ın yorumlarını kabul edilemez olarak nitelendirdi. Perşembe günü sosyal medya üzerinden yaptığı paylaşımda, “Trump’ın ABD’den yaptığı açıklama uygunsuzdur ve bu tür durumlarda birlikte durmamız gerektiğini bir kez daha göstermektedir,” dedi.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English