Bizi Takip Edin

DİPLOMASİ

AB’den Çin’e karşı yeni cephe: Otomobil çipleri

Yayınlanma

Avrupa Birliği, Avrupa’nın teknolojik alandaki başarılarından biri olan güçlü otomobil endüstrisinde kullanılan çipleri korumak için Çinli rakiplerine karşı harekete geçmeyi planlıyor.

POLITICO tarafından görülen bir ankete göre, Avrupa Komisyonu Avrupalı yarı iletken üreticilerine Çinli rakiplerinin kendilerini baltalayıp baltalamadığını ve nasıl baltaladığını soruyor. Avrupa, otomotiv endüstrisi ve ev aletleri için eski çiplerin üretiminde hâlâ lider güç konumunda.

Mayıs ayında yayınlanan bir rapor, Alman Infineon, Hollandalı NXP ve Fransız-İtalyan STMicro’nun otomobil çipi pazarındaki en büyük beş tedarikçiden üçü olduğunu gösterdi. AB yetkilileri şimdi sübvansiyonlu Çinli firmaların bloğun şampiyonlarına göz dikmesinden endişe ediyor.

AB’nin taslak anketinde Avrupa’nın önde gelen düşük teknolojili çip üreticilerine Çinli bir rakibin “alternatif ürünü” ya da “ürün ailesi” olup olmadığı ve Avrupalı çipler ile Çinli rakipler arasındaki fiyat farkının yüzde olarak ne olduğu soruluyor.

Anket ayrıca AB yönetiminin Avrupa’da ilave çip üretim kapasitesini desteklemeyi düşündüğünü gösteriyor. Ankette Avrupalı üreticilerin “ortak bir yonga plakası üretim tesisine” ya da “ortak bir paketleme tesisine” açık olup olmadıkları soruluyor.

ABD ve AB yetkilileri, Çin’in eski çiplere yönelik “potansiyel olarak haksız” sübvansiyonları konusunda uyarıda bulunuyor. ABD ocak ayında konuyla ilgili bir anket başlatmıştı. ABD Ticaret Bakanı Gina Raimondo nisan ayında AB ve ABD yetkilileri arasında yapılan üst düzey bir transatlantik Ticaret ve Teknoloji Konseyi (TTC) toplantısının marjında, “Çin hükümeti adına bu endüstrinin büyük ölçüde sübvanse edildiğini biliyoruz, bu da büyük bir pazar bozulmasına yol açabilir” dedi.

ABD ve AB toplantı sonrasında eski çip tedarik zincirindeki “bozucu etkileri ele almak için işbirliği tedbirleri” alabileceklerini söyledi. Komisyon yaptığı açıklamada, eski çipler alanında “potansiyel aşırı bağımlılıkları araştırdığını” ve sektörle “hedefli bir istişare” yürüttüğünü doğruladı. Anket sonuçları yaz sonuna kadar açıklanabilir.

Fakat çip endüstrisi, Avrupa’nın Çinli şirketlere karşı harekete geçmesinin çip tedarik zincirlerini bozabileceğinden korkuyor. Hollandalı mikroçip baskı devi ASML’nin CEO’su Christophe Fouquet, çarşamba günü Alman ekonomi gazetesi Handelsblatt’a verdiği röportajda, Avrupa’nın Çin’de üretilen eski çiplere ihtiyacı olduğunu söyledi.

Fouquet, “Avrupa kendi talebinin yarısını bile karşılayamıyor. Bu yüzden başka bir yerden almamız gerekiyor ve şu anda Çin’de fabrikalar inşa ediliyor,” dedi ve Alman otomobillerinin de düşük teknolojili mikroçiplere dayandığını sözlerine ekledi.

DİPLOMASİ

AB, Gürcistan’daki belediyelere verilen hibeleri askıya aldı

Yayınlanma

Avrupa Birliği (AB), Gürcistan’ın tartışmalı ‘yabancı acenta yasası’ nedeniyle ülkedeki belediyelere yönelik hibe programını askıya aldığını açıkladı.

AB’nin Gürcistan Delegasyonu tarafından yapılan açıklamada, ‘Yaratıcı Pusula Gürcistan’ projesi kapsamında belediyelere verilecek hibelerin durdurulduğu belirtildi.

Netgazeti.ge portalının haberine göre, söz konusu hibeler başka yararlanıcılara aktarıldı.

Gürcistan Parlamentosu, 14 Mayıs’ta ülke çapında geniş protestolara rağmen yabancı finansmanlı kuruluşları hedef alan yasayı kabul etti. Yasa, yabancı kaynaklardan fon alan sivil toplum örgütleri ve medya kuruluşlarının özel bir sicile kaydolmasını zorunlu kılıyor.

Kaydolmayı reddedenler veya yıllık mali beyanname sunmayanlar, yaklaşık 9 bin 500 dolar (25 bin Gürcistan larisi) para cezasıyla karşı karşıya kalacak.

Cumhurbaşkanı Salome Zurabişvili’nin 18 Mayıs’ta yasayı veto etmesine rağmen, parlamento bu veto kararını geri çevirdi. Meclis Başkanı Şalva Papuaşvili’nin 3 Haziran’da imzalamasıyla yasa yürürlüğe girdi.

Yasaya karşı çıkan Batılı siyasetçiler, düzenlemenin ifade özgürlüğünü kısıtlayabileceği ve bağımsız medyayı baskı altına alabileceğini iddia etti.

Cumhurbaşkanı Zurabişvili de yasayı ‘ulusal çıkarlara aykırı ve anayasaya uygun olmayan’ bir düzenleme olarak nitelendirdi.

Yasa, Anayasa Mahkemesi’nde üç ayrı davayla karşı karşıya. İlk dava 15 Temmuz’da Zurabişvili tarafından açılırken, ikinci dava 121 sivil toplum kuruluşu tarafından 17 Temmuz’da, üçüncü dava ise 38 muhalif milletvekili tarafından açıldı.

Gürcistan’ın AB entegrasyon süreci askıya alındı

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

Yasukuni Tapınağını ziyaret eden Ukrayna elçisi Çinlilerin tepkisini çekti

Yayınlanma

Ukrayna’nın Japonya Büyükelçisi Sergiy Korsunsky Tokyo’daki tartışmalı Yasukuni Tapınağını ziyaret ettiği için Çin sosyal medyasında eleştirildi. Bazıları bunu “Çin halkına saygısızlık” olarak nitelendirdi.

Sergiy Korsunsky’nin salı günü gerçekleştirdiği ziyaret, Pekin’in “Japon Saldırganlığına Karşı Çin Halkının Direniş Savaşı ve Dünya Anti-Faşist Savaşı” olarak adlandırdığı savaşın sona ermesinin 79. yıldönümünün Çin’deki anma törenlerine denk geldi.

Çin Dışişleri Bakanlığı, Korsunsky’nin aralarında savaş suçlularının mezarlarının da bulunduğu türbeye yaptığı ziyaret hakkında henüz bir yorum yapmadı.

Japonya’daki Ukrayna Büyükelçiliği’nin ziyarete ilişkin haber ve fotoğrafları X platformunda yayınlamasının hemen ardından Çin sosyal medyasında eleştiriler dolaşmaya başladı. Gönderi bu eleştiriler sonrası silindi.

Paylaşıma göre Korsunsky türbeyi ziyaret etmeden önce el yıkama ritüelini yerine getirmiş ve burada el yazısıyla bir mesaj bırakmıştı.

Devlet haber ajansı Xinhua’ya bağlı bir WeChat hesabı olan Niutanqin, perşembe günü Korsunsky’nin ziyaretinin Çin’e “saygısızlık” olduğunu söyledi. “Ukrayna’nın Japonya Büyükelçisi hayaletlere taptı” hashtag’i de trend oldu.

Bazı yorumcular Korsunsky’nin Dünya Anti-Faşist Anma Günü’nde türbeyi ziyaret etmeyi seçmesinin yaraya tuz basmak anlamına geldiğini söyledi.

“Ukrayna’nın Japonya Büyükelçisi Çin’e hakaret etti. Artık [Ukrayna’yı] desteklemiyorum… Umarım Çin, Ukrayna’yı yenmesi için Rusya’ya daha fazla yardım sağlar,” diye yazdı Weibo’da bir yorumcu.

Çin’deki Ukrayna Büyükelçiliği resmi Weibo hesabında ziyaretten hiç bahsetmedi ve her gün olduğu gibi Devlet Başkanı Zelensky’nin konuşmalarını yayınladı. Ancak haberin duyulmasının ardından paylaşımlar olumsuz yorum yağmuruna tutuldu.

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

Kırgızistan, Taliban’ı terör listesinden çıkardı

Yayınlanma

Kırgızistan’ın Taliban’ı terör örgütleri listesinden çıkardığı bildirildi. Afganistan Dışişleri Bakanlığı’nın resmi internet sitesinde yapılan açıklamada, Kırgızistan’ın bu kararının memnuniyetle karşılandığı belirtildi.

Açıklamada, Bişkek’in bu adımının, Taliban hükümetinin uluslararası ve bölgesel düzeyde artan tanınmasını yansıttığı ve ikili ilişkilerin geliştirilmesine katkı sağladığı ifade edildi. Ayrıca, bu kararın, diğer devletlerin Taliban’a yönelik benzer dostane yaklaşımlarıyla uyumlu olduğu vurgulandı.

Kırgızistan Başsavcılığı, 2 Eylül’de yasaklı örgütlerin güncellenmiş listesini yayımladı. Bu listede Taliban yer almadı.

Kırgızistan Devlet Din İşleri Komisyonu’ndan bir yetkili, Taliban’ın bu listeden hangi koşullar altında çıkarıldığını tam olarak açıklayamazken, savcılığın bu adımı haziran ayında Kazakistan’ın Taliban’ı artık terörist olarak görmediğini duyurmasının ardından atmış olabileceğini belirtti.

Komisyon başkan yardımcısı Kanat Midin uulu, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü’ne (KGAÖ) üye diğer ülkelerin de Taliban’ın yasaklı örgütler listesinden çıkarılmasını tartıştığını aktardı. KGAÖ’nün diğer üyeleri arasında Rusya, Kazakistan, Belarus, Tacikistan ve Ermenistan bulunuyor.

Rusya da Taliban’ı liste dışına çıkarmaya hazırlanıyor

Kırgızistan’ın bu kararı, Rusya’nın da Taliban’ı terör listesinden çıkarmaya yönelik adımlarını gündeme getirdi.

Mayıs ayında, Rusya dışişleri ve adalet bakanlıkları, Devlet Başkanı Vladimir Putin’e Taliban’ın yasaklı örgütler listesinden çıkarılması tavsiyesinde bulunmuştu. Temmuz ayında Putin, Kabil’de düzenlenen Şanghay İşbirliği Örgütü zirvesi sonrasında Taliban’ı, ‘uluslararası terörle mücadelede Rusya’nın müttefiki’ olarak nitelendirmişti.

Temmuz ayında Bloomberg, Avrupa Birliği’ne (AB) üye bazı ülkelerin, Taliban’ın 2021 yılında Afganistan’daki yönetimi ele geçirmesinin ardından askıya alınan Kabil’deki diplomatik misyonlarını yeniden açmayı planladığını duyurdu.

Avrupa’nın bu diplomatik misyonları yeniden açmasının, AB’nin Afganistan’da projeler geliştirmesine ve bölgedeki stratejik varlığını güçlendirmesine olanak tanıyacağı belirtiliyor.

Şu anda Afganistan’da Rusya, Çin, Orta Asya ülkeleri, Pakistan ve Hindistan gibi 17 ülkenin diplomatik temsilcilikleri bulunuyor. ABD ise Taliban ile Katar’daki temsilcilikleri aracılığıyla siyasi temaslarını sürdürüyor.

Doğrudan Taliban’ı tanımak anlamına gelmiyor’

Öte yandan Afganistan Siyaseti Araştırma Merkezi Başkanı Andrey Serenko, Vedomosti gazetesine verdiği demeçte Taliban’ın yasaklı örgütler listesinden çıkarılmasının, doğrudan tanınma anlamına gelmediğini belirtti.

Orta Asya’da yatırım yapan Katar’a jest’

Serenko, Kazakistan’ın daha önce benzer bir adım attığını ancak Taliban’la tam anlamıyla diplomatik ilişkiler kurmadığını hatırlattı. Uzman, Kırgızistan ve Kazakistan’ın bu hamlesinin, Taliban’ı yasaklı örgütler listesinden çıkararak, Afganistan’daki arabulucu rolünü artıran ve Orta Asya’da yatırım yapan Katar’a bir jest olduğunu ileri sürdü.

Serenko ayrıca, Orta Asya ülkelerinin Taliban’ın diğer cihatçı grupları engellemesini ve böylece bölgedeki güvenliğin korunmasını umduğunu da ekledi. Kırgız siyaset bilimci Mars Sariyev ise Orta Asya ülkelerinin Afganistan konusunda bir uzlaşıya vardığını ve Taliban’ın terör listesinden çıkarılmasının, bu ülkelerle daha yapıcı müzakerelere kapı aralayabileceğini söyledi.

Sariyev, özellikle bölgedeki devletlerin, ‘Büyük Orta Asya’ projesinin bir parçası olarak, Afganistan üzerinden bir demiryolu hattı inşa etmek istediklerine dikkat çekti.

Uzmanlar, Orta Asya ülkelerinin bu adımının, Taliban’ın bölge için bir tehdit haline gelmesini engellemeye yönelik olduğunu belirtiyor. Sariyev, bu ülkelerin, Taliban’ın bir zamanlar Ukrayna’nın Rusya karşıtı bir projeye dönüştüğü gibi, Orta Asya karşıtı bir yapıya dönüşmesini önlemek istediklerini ifade etti.

Amerikalılar tüm yumurtalarını tek bir sepete koymuyor’

Kırgızistan’ın Taliban’ı terör listesinden çıkarma kararı, bölgedeki jeopolitik dengeleri yeniden şekillendirme potansiyeline sahip. Rusya ve ABD gibi büyük güçler, Taliban ile temaslarını sürdürüyor ancak bu temaslar şimdilik sınırlı kalıyor. Hem Moskova hem de Washington, Taliban’la ilişkilerini dikkatli bir denge politikası içinde yürütüyor.

Ne Rusya ne de ABD, Afganistan’ın iç işlerine doğrudan müdahil olmak istediğini dile getiren Serenko, “Amerikalılar tüm yumurtalarını tek bir sepete koymuyor ve Taliban’ı ‘besliyor’, biraz güvenlik sağlıyor. Rusya da bu yaklaşımı yeni yeni izlemeye başladı,” yorumunu yaptı.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English