Bizi Takip Edin

DİPLOMASİ

Alman Şansölye Yardımcısı Habeck Kiev’de

Yayınlanma

Almanya Şansölye Yardımcısı ve Ekonomi Bakanı Robert Habeck perşembe günü sürpriz bir ziyaret için Ukrayna’ya gitti.

Kiev tren istasyonuna varışında Habeck, ziyaretinin Ukrayna’nın ‘özgürlüğü için savaşırken alabileceği her türlü desteğe ihtiyaç duyduğu’ bir dönemde gerçekleştiğini söyledi.

Habeck, “Ve bu gerçekten de bir özgürlük mücadelesi. Evet, Ukrayna kendi kaderini tayin etmek için, Putin’in saldırganlığına karşı toprak bütünlüğü için savaşıyor ama bu aynı zamanda Avrupa’yı birleştiren ve oluşturan değerler için de bir savaş,” dedi.

Habeck’in günün ilerleyen saatlerinde Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski, Başbakan Yardımcısı ve Ekonomi Bakanı Yulia Svırıdenko ve Enerji Bakanı German Galuşçenko ile bir araya gelmesi bekleniyor. 

Habeck’in gezisi, haziran ayında Berlin’de düzenlenecek olan ve savaş nedeniyle Ukrayna’nın yeniden yapılanma ihtiyaçlarına odaklanacak olan Ukrayna İyileştirme Konferansına hazırlık niteliği taşıyor. 

Almanya Şansölyesi Olaf Scholz’un kabinesi geçtiğimiz hafta Ukrayna’nın ekonomik açıdan yeniden inşasına yönelik 15 maddelik bir planı onayladı.

Önlem paketi, Ukrayna’daki küçük ve orta ölçekli şirketler için mali sübvansiyonlar ve düşük faizli finansmanın yanı sıra Alman şirketleri için yatırım garantilerini de içeriyor.

Habeck’in Başbakan Dorin Recean ile görüşmek üzere Moldova’ya gitmesi bekleniyor. Ülkenin Batı yanlısı yönetimi AB’ye katılmaya çalışıyor.

Almanya’dan müttefiklerine ‘Ukrayna hava savunma sistemi’ çağrısı

Almanya, aralarında Körfez Arap ülkelerinin de bulunduğu onlarca ülkeye mektup yazarak Ukrayna için daha fazla hava savunma sistemi talep etti ve Kiev’in şehirlerini, askerlerini ve kritik altyapısını Rus füzelerinin ‘öldürücü saldırısından’ korumak için acil yardıma ihtiyacı olduğunu söyledi.

Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock ve Savunma Bakanı Boris Pistorius, Financial Times (FT) tarafından görülen ve Ukrayna Dışişleri Bakanı Dimitro Kuleba tarafından da teyit edilen ve diğer NATO üyelerine gönderilen mektupta, Ukrayna’nın hava savunmasındaki açıkları kapatmayı amaçlayan küresel bir girişim başlattıklarını söyledi.

Yetkililer, ‘geniş bir yelpazedeki NATO dışı ortaklarla’ da temasa geçildiğini sözlerine eklediler ama bu ülkelerin isimlerini vermekten kaçındılar.

Alman bakanlar mektuplarında Rusya’nın Ukrayna’nın ‘ekonomik can damarı’ olarak tanımladıkları Karadeniz liman kenti Odessa’yı ve kuzeydoğudaki sanayi merkezi Harkov’u yok etmeye çalıştığını, enerji altyapısına yönelik saldırı dalgasının ise 2022-23 kışından bile daha fazla hasara yol açtığını savundular.

“Ukrayna’nın bu canice saldırıya karşı kendini savunmasına yardımcı olmak bizim elimizde,” diyen yetkililer, Almanya’nın ortaklarını Hava Savunması için Acil Eylem olarak bilinen girişime katılmaya çağırdı.

Mektupta, “Sizden, cephaneliklerinizdeki tüm hava savunma sistemlerini gözden geçirmenizi ve Ukrayna’ya kalıcı ya da sınırlı bir süre için hangi sistemlerin ya da parçalarının transfer edilebileceğini değerlendirmenizi istiyoruz,” deniyor.

Kuleba’dan teşekkür, Scholz’dan açıklama

FT’ye yaptığı açıklamada Kuleba, Kiev’in ‘Ukrayna’nın hava savunması konusunda gösterdiği liderlik için Almanya’ya minnettar olduğunu’ söyledi.

Kiev’deki yetkililer Kuleba’nın bu ayın başlarında Brüksel’deki NATO karargahında Alman Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock ile mevcut sistemler için dünyanın taranması konusunda görüşmeler yaptığını söyledi. Almanya, Fransa ve ABD ile birlikte Ukrayna için ‘Yetenek Koalisyonu Entegre Hava ve Füze Savunması’na liderlik ediyor.

Şansölye Scholz Brüksel’deki zirvede, “Ukrayna’yı desteklemek için şu anda yaptığımızdan daha fazlasını yapmamız gerektiğini biliyoruz. Bu özellikle hava savunması için gerekli olan tüm kabiliyetler için geçerli,” dedi.

Scholz, Almanya’nın Ukrayna’ya kendi cephaneliğinden üçüncü bir Patriot sistemi göndermeye karar verdiğini de kaydetti.

Scholz, “Diğerlerini de aynı şeyi yapmaya ve Ukrayna’nın savunma olanaklarını geliştirmek için kendi stoklarında ne gibi olanaklar olduğuna bakmaya teşvik etmek istiyoruz. Şimdi mesele bunu hızlı bir şekilde yapmak,” dedi.

Yetkililer Almanya’nın ayrıca Fransız-İtalyan SAMP/T ve ABD-Norveç Nasams karadan havaya sistemleri gibi Ukrayna için faydalı olabilecek diğer savunma birimlerini de araştırdığını söyledi.

Rutte: Paramız hazır, hava savunma çok önemli

NATO’nun bir sonraki genel sekreteri olmaya aday olan Hollanda Başbakanı Mark Rutte, ittifakın Avrupalı üyelerinin Kiev’e hava savunma sistemleri almak için fon sağlamaya hazır olduğuna inandığını söyledi.

Çarşamba günü Brüksel’de düzenlenen AB liderleri zirvesinde konuşan Rutte, “İhtiyaç duydukları miktarı biliyoruz ve bunu yapabilmemiz gerektiğini de biliyoruz. Pek çok ülkenin Patriot sistemlerine sahip olduğunu ama belki de doğrudan teslim etmek istemediklerini biliyoruz. Onlardan satın alabilir ve Ukrayna’ya teslim edebiliriz. Paramız hazır. Bu çok önemli,” dedi.

Rutte, bazı NATO müttefiklerinin Kiev’e teslim etmeden önce uçaksavar teçhizatlarını yenileyebileceklerine dair güvence istediklerini söyledi.  

Hollanda lideri, “Bir diğer mesele de tabii ki kendimiz için elimizde tutmamız gereken hava savunma sistemlerinin mutlak asgari gereksiniminin ne olduğudur. Fakat şu anda öncelik Ukrayna’da olmalı,” dedi.

Çekya, Danimarka ve Hollanda’dan yeni girişim

Rutte konuyu görüşmek üzere NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg’in yanı sıra Danimarka ve Çek Cumhuriyeti başbakanları Mette Frederiksen ve Petr Fiala ile bir araya geldi.

Stoltenberg çarşamba günü (17 Nisan) Kiev’in müttefiklerine Ukrayna’yı askeri açıdan desteklemek için stoklarını daha da derinleştirmeleri çağrısında bulunurken, üç Avrupalı lider füze savunma sistemleri tedarik etme olasılığını inceleyeceklerini söyledi.

Danimarka Başbakanı Mette Fredriksen, “Almanya’nın Ukrayna’ya bir patriot sistemi daha bağışlama kararı, hepimizin masaya yatırdığı önemli soruyu soruyor: Bizim değil onların saldırılarla mücadele ettiği bir dönemde Ukrayna’ya kendi hava savunma sistemlerimizden birkaçını göndermemiz daha iyi olmaz mı?” diye sordu.

Rutte, Danimarka, Çekya ve Hollanda liderlerinin Alman girişimini hangi yollarla destekleyebileceklerini araştıracaklarını söyledi.

Fredriksen, Avrupa’da hava savunma sistemlerinin olduğunu bildiklerini, bunlardan bazılarının teslim edilmesi gerektiğini savundu.

Çek Cumhuriyeti Başbakanı Petr Fiala ise, geçtiğimiz aylarda liderliğini yaptığı bağış kampanyası kapsamında yaklaşık 500.000 topçu mühimmatı satın alındığını, yaklaşık 200.000’inin sözleşmeye bağlandığını ve 300.000’inin de sözleşme aşamasında olduğunu ve ilk teslimatların haziran ayında yapılmasının beklendiğini söyledi.

 

DİPLOMASİ

AB ve Ukrayna, Biden’ı 2022’de Kiev’in ‘zaferine’ engel olmakla suçluyor

Yayınlanma

Joe Biden’ın başkanlık süresi sona yaklaşırken, ABD’nin Rusya’ya karşı Ukrayna’ya 90 milyar doları aşan yardım sağlamasına rağmen, Avrupa Birliği (AB) ve Ukrayna, Amerikan başkanını kararsız davranmakla suçluyor.

Bazı Avrupalı liderlere göre bu kararsızlık, Ukrayna’nın 2022 sonbaharında Rusya ordusunu Harkov ve Herson’dan püskürtmesine rağmen savaşı kendi lehine çevirememesine neden oldu.

‘Çok az, çok geç’

Bloomberg‘in haberine göre, Biden yönetimi Ukrayna’ya yoğun bir şekilde askeri yardım sağlama konusunda çaba gösterdi ve hatta Batı menşeli uzun menzilli füzelerle Rusya topraklarına saldırılara izin verdi.

Fakat Ukraynalı yetkililer, savaş boyunca defalarca dile getirdikleri bir şikâyeti yineledi: “Çok az, çok geç.”

Bir yılı aşkın süredir devam eden savaş ve Donald Trump’ın başkanlık yarışında yükselişi, Ukrayna’yı işgal altındaki topraklardan vazgeçme veya NATO üyeliğinden yoksun bir barış anlaşmasını kabullenme gibi ihtimallerle karşı karşıya bıraktı.

Bloomberg’e konuşan Ukraynalı yetkililer, böyle bir sonucun büyük ölçüde Biden’ın aldığı ya da almadığı kararlardan kaynaklanacağını savundu.

Avrupa ne ediyor?

Letonya Dışişleri Bakanı Baiba Brazhe, ABD’nin daha erken ve daha güçlü bir şekilde silah sağlaması durumunda bunun “geniş kapsamlı sonuçları” olabileceğini, ancak “olan oldu” diyerek konuyu değerlendirdi.

2022 sonbaharında Ukrayna ordusu, Harkov ve Herson’da hızlı bir taarruz gerçekleştirerek bazı bölgeleri geri aldı. Fakat Ukrayna lideri Vladimir Zelenskiy, bu zaferlerin sürdürülebilmesi için daha fazla silah talep etti. Biden ise bu konuda tereddütlü davrandı.

Biden’ın bu temkinli yaklaşımı, Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan tarafından doğrulandı. Sullivan, ABD’nin nükleer bir tırmanış riskini dikkate aldığını belirtti.

Eski İngiltere Savunma Bakanı Grant Shapps, Biden’ın Ukrayna’ya desteği konusunda genelde temkinli ve kararsız bir tutum sergilediğini, bu yüzden gerekli desteğin cephe dengelerini değiştirecek şekilde verilmediğini söyledi.

Diğer bazı Amerikalı yetkililer ise, Avrupa ülkelerinin Ukrayna’yı desteklemek ve yaptırım uygulamak konusunda yavaş davrandığını belirtti.

Örneğin, Almanya ve diğer AB ülkeleri, Ukrayna’nın NATO üyeliği konusundaki Amerikan tavrının yumuşamasına rağmen şiddetle karşı çıkmaya devam etti.

Biden’ın bir Soğuk Savaş gazisi olarak nükleer tırmanma tehdidine takıntılı hale geldiği belirtilirken, Avrupa’daki bazı liderler Biden’ın stratejisinin Ukrayna’nın yenilmesini önlemeye odaklandığını ancak zafer için gerekli yolu sunmadığını savundu.

Bu stratejinin, Ukrayna’yı uzun ve maliyetli bir çatışmanın içine çektiği iddia edildi.

Ukrayna’da kamuoyu yoklamaları: Halk, Rusya ile müzakereler hakkında ne düşünüyor?

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

Trump’tan AB’ye gümrük tarifesi tehdidi

Yayınlanma

ABD’nin yeni başkanı Donald Trump, AB’yi “büyük ölçekli” miktarlarda ABD petrol ve doğalgazını satın almayı taahhüt etmemesi halinde gümrük vergileriyle karşı karşıya kalacağı konusunda uyardı.

Trump cuma günü Truth Social platformunda yayınladığı mesajda, “Avrupa Birliği’ne, ABD ile aralarındaki muazzam açığı petrol ve doğalgazımızı büyük ölçekte satın alarak kapatmaları gerektiğini söyledim. Aksi takdirde, her şekilde TARİFELER!!!” diye yazdı.

Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen kasım ayında yaptığı açıklamada AB’nin ABD’den daha fazla sıvılaştırılmış doğalgaz (LNG) almayı değerlendirebileceğini söylemişti.

Leyen gazetecilere verdiği demeçte, “Rusya’dan hâlâ çok miktarda LNG alıyoruz ve neden bunu bizim için daha ucuz olan ve enerji fiyatlarımızı düşüren Amerikan LNG’si ile değiştirmeyelim?” diye sormuştu.

Financial Times’a (FT) konuşan bir AB yetkilisi, “Leyen’in tam da bunu yapma olasılığını ima ettiği göz önüne alındığında, bu bir ‘tehdit’ olarak tuhaf görünüyor,” dedi.

ABD halihazırda Avrupa’nın en büyük LNG tedarikçisi konumunda, fakat Rusya’dan yapılan ithalat ikinci sıradaki yerini koruyor.

Trump, Çin menşeli olmayan tüm ithalata yüzde 20’ye varan genel bir gümrük vergisi uygulama tehdidinde bulunuyor.

Geçtiğimiz ay Avrupa Merkez Bankası Başkanı Christine Lagarde, Avrupa’nın siyasi liderlerini gümrük vergileri konusunda Trump ile işbirliği yapmaya ve ABD’de üretilen daha fazla ürünü satın almaya çağırmıştı.

Trump’ın ilk başkanlığı sırasında, dönemin Avrupa Komisyonu Başkanı Jean-Claude Juncker, ticaret savaşı tehditlerini engellemek için daha fazla ABD gazı satın almayı teklif etmişti.

Uluslararası petrol göstergesi Brent ham petrol fiyatları cuma günü yüzde 0,4 düşüşle varil başına 72,61 dolar oldu. West Texas Intermediate vadeli işlemleri de yüzde 0,4 düşüşle varil başına 69,14 dolardan işlem gördü.

ABD dünyanın en büyük ham petrol üreticisi ve en büyük sıvılaştırılmış doğalgaz ihracatçısı. Aralarında AB ve Vietnam’ın da bulunduğu LNG alıcıları, kısmen gümrük vergisi tehdidini caydırmak için ABD’den daha fazla yakıt satın almayı şimdiden konuşmaya başladılar.

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

ABD’den Türkiye Gazprombank yaptırımlarında özel muafiyet

Yayınlanma

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, ABD’nin Gazprombank yaptırımlarında Türkiye’ye muafiyet tanıdığını belirterek, doğalgaz ödemelerinin sorunsuz devam edeceğini duyurdu.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, ABD’nin Gazprombank’a uyguladığı yaptırımlar konusunda Türkiye’ye özel bir muafiyet tanıdığını duyurdu.

Bakan Bayraktar, bu sayede Türkiye’nin doğalgaz borcu ödemelerini Gazprombank üzerinden yapmaya devam edebileceğini belirtti.

Bloomberg’e yaptığı açıklamada Bayraktar, bu kararın Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile Dışişleri Bakanlığı’nın ABD’li yetkililerle yürüttüğü yoğun görüşmelerin ardından alındığını ifade etti.

Türkiye’nin uzun süredir talep ettiği muafiyetin, Rusya ile doğal gaz ticaretinde önemli bir rol oynayacağını vurguladı.

Gazprombank’ın ABD tarafından yaptırım listesine alınması, Türkiye açısından ciddi endişelere yol açmıştı.

Bakan Bayraktar, yaptırımların Türkiye’yi de hedef alması durumunda bunun ekonomik ve stratejik sonuçlarının büyük olabileceğine dikkat çekmişti.

Türkiye’nin geçmişte İran yaptırımları sürecinde de benzer bir muafiyet elde ettiğini hatırlatan Bayraktar, bu kararın iki ülke arasındaki iş birliğini destekleyeceğini söyledi.

Muafiyetin sağlanmasına rağmen Türkiye, Rusya ile alternatif ödeme yöntemleri üzerinde de görüşmeler gerçekleştirdi.

Geçen ay Ankara’da yapılan toplantılarda, her iki tarafın bürokratları olası senaryoları masaya yatırdı. Ancak Bayraktar, alternatif çözümlerle ilgili detaylı bir değerlendirme yapmaktan kaçındı.

Türkiye, Gazprombank yaptırımında ABD’den muafiyet istiyor

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English