Bizi Takip Edin

DİPLOMASİ

Avaza Zirvesinde Türkmen gazı gündemi

Yayınlanma

Türkiye-Azerbaycan-Türkmenistan Devlet Başkanları Birinci Zirvesi, Türkmenistan’ın Avaza bölgesinde yapıldı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, zirve kapsamında Avaza’da  Türkmenistan ve Azerbaycanlı mevkidaşlarıyla bir araya geldi. Ayrıca heyetler arası görüşmeler de gerçekleştirildi.

İkili görüşmelerin ardından, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ve Türkmenistan Devlet Başkanı Serdar Berdimuhamedov ile liderler toplantısında bir araya geldi. Üç lider, heyetler arası görüşmelere başkanlık etti.

Türkiye-Azerbaycan-Türkmenistan Devlet Başkanları Birinci Zirvesi’nin ana gündemi ise Türkmen gazının dünya pazarına taşınması. Bu çerçevede liderler, Türkmen doğal gazının Azerbaycan ve Türkiye üzerinden Avrupa’ya transferi konusunu ve yol haritasını ele alıyor.

‘Yeni imkanları değerlendiriyoruz’

Zirve kapsamında açıklamalarda bulunan Erdoğan, “Hedefimiz küresel ve bölgesel dinamiklerle birlikte gelişen yeni imkanları, bölgemizin refahı doğrultusunda değerlendirmektir. Beraber hareket ettiğimiz her konuda başarıya ulaşacağız” dedi.

Türkmenistan ve Azerbaycan’dan Türkiye’ye elektrik nakli konusunda çalışmaya hazır olduklarını belirten Erdoğan, Türk Devletleri Teşkilatı’na (TDT) gözlemci üye olarak katılan Türkmenistan’ın tam üyelik sürecinin de en kısa sürede tamamlanmasının önemine işaret etti.

Avaza Zirvesi’nin ağırlıklı olarak doğal gaz konusundaki projelere yönelik olduğu ile getirilirken, Erdoğan daha önce yaptığı açıklamadan Türkmen gazının Hazar üzerinden Türkiye’ye getirilmesini temenni ettiklerini söylemişti.

Üç ülke arasında 5 anlaşma imzalandı

Zirvesi kapsamında, Türkiye, Türkmenistan ve Azerbaycan arasında 5 anlaşma imzalandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkmenistan Devlet Başkanı Serdar Berdimuhamedov ve Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in katılımıyla, Avaza Kongre Merkezi’nde gerçekleşen törende, ticaret, bilim, eğitim, kültür, gümrük, enerji ve ulaştırma alanlarındaki anlaşmalara imza atıldı.

Bu kapsamda, 3 ülke arasında, “Ticari ve Ekonomik İşbirliğine Dair Anlaşma”, “2023-2025 Yıllarına Yönelik Bilim, Eğitim ve Kültür Alanlarında İşbirliği Çerçeve Programı”, “Gümrük Geçiş Noktalarında Gümrük Prosedürlerine İlişkin Bilgi Değişimine Yönelik Ortak İstişare Komisyonu Kurulmasına Dair Mutabakat Zaptı”, “Ulaştırma Alanında İşbirliğinin Daha Fazla Geliştirilmesine İlişkin Mutabakat Zaptı” ve “Enerji Alanında İşbirliğinin Geliştirilmesine Dair Mutabakat Zaptı” imzalandı.

Türkmen gazının önemi

Orta Asya ile İran arasında yer alan stratejik konumu ile İran’ın Orta Asya’ya açılan kapısı olma niteliğini taşıyan Türkmenistan için ayrıca,  Özbekistan, Tacikistan ve Afganistan’ın da Hazar Denizi’ne açılan penceresi benzetmesi yapılmaktadır. Dolayısıyla Türkmenistan’ın hem kuzey-güney istikametinde hem de doğu-batı yönünde gelişen ticaret yollarının merkezinde bulunan oldukça önemli bir stratejik konuma sahip olduğu söylenebilir.

Türkmenistan ayrıca, 24,5 trilyon metre küp doğal gaz rezervi ile dünyada en büyük doğal gaz rezervine sahip ülkeler arasında Rusya, İran ve Katar’dan sonra 4. sırada yer almaktadır.

Türkmen doğal gazının Hazar üzerinden Avrupa’ya ulaştırılmasının önündeki en önemli engel olarak değerlendirilen denizin hukuki statüsü sorununda tarafların uzlaşıya vararak 12 Ağustos 2018 tarihinde Aktau Anlaşması’nı imzalamaları ile çözülmesi ise Türkmenistan’ın önemini artırmaktadır.

Halihazırda Çin de bu kaynakların çıkartılması ve  nakledilmesi için Türkmen gaz sahalarının geliştirilmesi üzerine yatırım yapmaktadır. 2009’da Çin ile Türkmenistan arasında açılan doğal gaz boru hattı üzerinden geçen gaz, 2016 yılında Çin’in toplam ithalatının yaklaşık %77’sini oluşturmuştur.

Türkiye üzerinden Avrupa’ya ulaştırılabilir

Ukrayna savaşı ve Rusya’ya uygulanan yaptırımlar sonrası kuzey koridorunun riskle hale gelmesiyle Türkiye’nin enerji merkezi olması gündemde.

Orta koridorun daha cazip hale geldiğini belirten uzmanlar, Türkmen doğal gazının Türkiye üzerinden uluslararası piyasalara açılabileceği ve Avrupa’nın enerji ihtiyacına çözüm olabileceği görüşünü paylaşıyor. Hatta Türkmen gazının ardından İran ve Irak Kerkük gazının Türkiye üzerinden Avrupa’ya sevki ihtimali tartışılıyor.

Türkmen gazının Türkiye üzerinden Avrupa pazarına taşınması projesi ilk olarak temmuzda Aşkabat’ta toplanan hükümetler arası karma komisyonda ele alınmıştı.

Türkmen gazını Türkiye’ye ulaştırmak için 3 alternatif  konuşuluyordu: Hazar üzerinden TANAP hattının kullanılması, SWAP anlaşması veya gemiler ve gemilerden sonra da boru hattı kullanımı.

Türkiye ile Türkmenistan arasında halihazırda 2 milyar dolar olan ticari ilişkinin yıl sonuna kadar 3 milyar ve sonrasında 5 milyar dolar seviyesine çıkarılması hedefleniyor.

DİPLOMASİ

AB ve Ukrayna, Biden’ı 2022’de Kiev’in ‘zaferine’ engel olmakla suçluyor

Yayınlanma

Joe Biden’ın başkanlık süresi sona yaklaşırken, ABD’nin Rusya’ya karşı Ukrayna’ya 90 milyar doları aşan yardım sağlamasına rağmen, Avrupa Birliği (AB) ve Ukrayna, Amerikan başkanını kararsız davranmakla suçluyor.

Bazı Avrupalı liderlere göre bu kararsızlık, Ukrayna’nın 2022 sonbaharında Rusya ordusunu Harkov ve Herson’dan püskürtmesine rağmen savaşı kendi lehine çevirememesine neden oldu.

‘Çok az, çok geç’

Bloomberg‘in haberine göre, Biden yönetimi Ukrayna’ya yoğun bir şekilde askeri yardım sağlama konusunda çaba gösterdi ve hatta Batı menşeli uzun menzilli füzelerle Rusya topraklarına saldırılara izin verdi.

Fakat Ukraynalı yetkililer, savaş boyunca defalarca dile getirdikleri bir şikâyeti yineledi: “Çok az, çok geç.”

Bir yılı aşkın süredir devam eden savaş ve Donald Trump’ın başkanlık yarışında yükselişi, Ukrayna’yı işgal altındaki topraklardan vazgeçme veya NATO üyeliğinden yoksun bir barış anlaşmasını kabullenme gibi ihtimallerle karşı karşıya bıraktı.

Bloomberg’e konuşan Ukraynalı yetkililer, böyle bir sonucun büyük ölçüde Biden’ın aldığı ya da almadığı kararlardan kaynaklanacağını savundu.

Avrupa ne ediyor?

Letonya Dışişleri Bakanı Baiba Brazhe, ABD’nin daha erken ve daha güçlü bir şekilde silah sağlaması durumunda bunun “geniş kapsamlı sonuçları” olabileceğini, ancak “olan oldu” diyerek konuyu değerlendirdi.

2022 sonbaharında Ukrayna ordusu, Harkov ve Herson’da hızlı bir taarruz gerçekleştirerek bazı bölgeleri geri aldı. Fakat Ukrayna lideri Vladimir Zelenskiy, bu zaferlerin sürdürülebilmesi için daha fazla silah talep etti. Biden ise bu konuda tereddütlü davrandı.

Biden’ın bu temkinli yaklaşımı, Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan tarafından doğrulandı. Sullivan, ABD’nin nükleer bir tırmanış riskini dikkate aldığını belirtti.

Eski İngiltere Savunma Bakanı Grant Shapps, Biden’ın Ukrayna’ya desteği konusunda genelde temkinli ve kararsız bir tutum sergilediğini, bu yüzden gerekli desteğin cephe dengelerini değiştirecek şekilde verilmediğini söyledi.

Diğer bazı Amerikalı yetkililer ise, Avrupa ülkelerinin Ukrayna’yı desteklemek ve yaptırım uygulamak konusunda yavaş davrandığını belirtti.

Örneğin, Almanya ve diğer AB ülkeleri, Ukrayna’nın NATO üyeliği konusundaki Amerikan tavrının yumuşamasına rağmen şiddetle karşı çıkmaya devam etti.

Biden’ın bir Soğuk Savaş gazisi olarak nükleer tırmanma tehdidine takıntılı hale geldiği belirtilirken, Avrupa’daki bazı liderler Biden’ın stratejisinin Ukrayna’nın yenilmesini önlemeye odaklandığını ancak zafer için gerekli yolu sunmadığını savundu.

Bu stratejinin, Ukrayna’yı uzun ve maliyetli bir çatışmanın içine çektiği iddia edildi.

Ukrayna’da kamuoyu yoklamaları: Halk, Rusya ile müzakereler hakkında ne düşünüyor?

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

Trump’tan AB’ye gümrük tarifesi tehdidi

Yayınlanma

ABD’nin yeni başkanı Donald Trump, AB’yi “büyük ölçekli” miktarlarda ABD petrol ve doğalgazını satın almayı taahhüt etmemesi halinde gümrük vergileriyle karşı karşıya kalacağı konusunda uyardı.

Trump cuma günü Truth Social platformunda yayınladığı mesajda, “Avrupa Birliği’ne, ABD ile aralarındaki muazzam açığı petrol ve doğalgazımızı büyük ölçekte satın alarak kapatmaları gerektiğini söyledim. Aksi takdirde, her şekilde TARİFELER!!!” diye yazdı.

Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen kasım ayında yaptığı açıklamada AB’nin ABD’den daha fazla sıvılaştırılmış doğalgaz (LNG) almayı değerlendirebileceğini söylemişti.

Leyen gazetecilere verdiği demeçte, “Rusya’dan hâlâ çok miktarda LNG alıyoruz ve neden bunu bizim için daha ucuz olan ve enerji fiyatlarımızı düşüren Amerikan LNG’si ile değiştirmeyelim?” diye sormuştu.

Financial Times’a (FT) konuşan bir AB yetkilisi, “Leyen’in tam da bunu yapma olasılığını ima ettiği göz önüne alındığında, bu bir ‘tehdit’ olarak tuhaf görünüyor,” dedi.

ABD halihazırda Avrupa’nın en büyük LNG tedarikçisi konumunda, fakat Rusya’dan yapılan ithalat ikinci sıradaki yerini koruyor.

Trump, Çin menşeli olmayan tüm ithalata yüzde 20’ye varan genel bir gümrük vergisi uygulama tehdidinde bulunuyor.

Geçtiğimiz ay Avrupa Merkez Bankası Başkanı Christine Lagarde, Avrupa’nın siyasi liderlerini gümrük vergileri konusunda Trump ile işbirliği yapmaya ve ABD’de üretilen daha fazla ürünü satın almaya çağırmıştı.

Trump’ın ilk başkanlığı sırasında, dönemin Avrupa Komisyonu Başkanı Jean-Claude Juncker, ticaret savaşı tehditlerini engellemek için daha fazla ABD gazı satın almayı teklif etmişti.

Uluslararası petrol göstergesi Brent ham petrol fiyatları cuma günü yüzde 0,4 düşüşle varil başına 72,61 dolar oldu. West Texas Intermediate vadeli işlemleri de yüzde 0,4 düşüşle varil başına 69,14 dolardan işlem gördü.

ABD dünyanın en büyük ham petrol üreticisi ve en büyük sıvılaştırılmış doğalgaz ihracatçısı. Aralarında AB ve Vietnam’ın da bulunduğu LNG alıcıları, kısmen gümrük vergisi tehdidini caydırmak için ABD’den daha fazla yakıt satın almayı şimdiden konuşmaya başladılar.

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

ABD’den Türkiye Gazprombank yaptırımlarında özel muafiyet

Yayınlanma

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, ABD’nin Gazprombank yaptırımlarında Türkiye’ye muafiyet tanıdığını belirterek, doğalgaz ödemelerinin sorunsuz devam edeceğini duyurdu.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, ABD’nin Gazprombank’a uyguladığı yaptırımlar konusunda Türkiye’ye özel bir muafiyet tanıdığını duyurdu.

Bakan Bayraktar, bu sayede Türkiye’nin doğalgaz borcu ödemelerini Gazprombank üzerinden yapmaya devam edebileceğini belirtti.

Bloomberg’e yaptığı açıklamada Bayraktar, bu kararın Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile Dışişleri Bakanlığı’nın ABD’li yetkililerle yürüttüğü yoğun görüşmelerin ardından alındığını ifade etti.

Türkiye’nin uzun süredir talep ettiği muafiyetin, Rusya ile doğal gaz ticaretinde önemli bir rol oynayacağını vurguladı.

Gazprombank’ın ABD tarafından yaptırım listesine alınması, Türkiye açısından ciddi endişelere yol açmıştı.

Bakan Bayraktar, yaptırımların Türkiye’yi de hedef alması durumunda bunun ekonomik ve stratejik sonuçlarının büyük olabileceğine dikkat çekmişti.

Türkiye’nin geçmişte İran yaptırımları sürecinde de benzer bir muafiyet elde ettiğini hatırlatan Bayraktar, bu kararın iki ülke arasındaki iş birliğini destekleyeceğini söyledi.

Muafiyetin sağlanmasına rağmen Türkiye, Rusya ile alternatif ödeme yöntemleri üzerinde de görüşmeler gerçekleştirdi.

Geçen ay Ankara’da yapılan toplantılarda, her iki tarafın bürokratları olası senaryoları masaya yatırdı. Ancak Bayraktar, alternatif çözümlerle ilgili detaylı bir değerlendirme yapmaktan kaçındı.

Türkiye, Gazprombank yaptırımında ABD’den muafiyet istiyor

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English