Bizi Takip Edin

Diplomasi

Cezayir ile Fransa arasında “istihbaratçı” gerilimi

Yayınlanma

Cezayir yönetiminin Fransız büyükelçisini kınamak üzere dışişleri bakanlığına çağırmasının ardından Fransa, Kuzey Afrika ülkesini istikrarsızlaştırma girişimlerine karıştığı iddialarını reddetti.

Pazar günü aralarında Le Soir d’Algerie gazetesinin de bulunduğu Cezayir medyası, OPEC ülkesi ile eski sömürgeci güç arasındaki son gerilim olarak görünen olayda elçinin çağrıldığını bildirdi. Cezayir Dışişleri Bakanlığından konuyla ilgili bir açıklama yapılmadı.

Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Noel Barrot France Inter radyosuna verdiği mülakatta, “Bunlar asılsız ve zorlama suçlamalar. Desteğimiz konusunda kendisine güvence vermek için Büyükelçimizi telefonla aradım,” dedi.

Olay, Fransa’nın Batı Sahra üzerinde Fas’ın egemenliğini tanıyarak Cezayir’i kızdırmasından neredeyse beş ay sonra meydana geldi.

Cezayir, Fransız istihbaratını “Cezayirli teröristleri devşirmekle” suçladı

Cezayir hükümetinin yayın organı El Moudjahid gazetesinin dünkü nüshasında yayımlanan bir haberde, Cezayir’i “istikrarsızlaştırmak ” amacıyla “pişmanlık duyan Cezayirli teröristleri devşirmeyi” amaçlayan, Fransa Dış Güvenlik Genel Müdürlüğü (DGSE) servisleri tarafından düzenlenen gizli bir operasyona atıfta bulunuldu.

Fransız elçisi Stéphane Romatet’nin aslında 12 Aralık’ta bakanlığı çağrıldığı ama bunun ancak pazar günü duyurulduğu da gelen bilgiler arasında.

Yetkililer, “Cezayir egemenliğine” karşı oluşan ihlaller arasında DGSE’nin ülkeyi “istikrarsızlaştırmak” için kurduğu iddia edilen komplonun yanı sıra “Fransız medyasında Cezayir’e karşı beslenen nefret iklimi”, Cezayir’deki Fransız büyükelçiliğinin “hükümete karşı düşmanlıklarıyla bilinen” kişileri kabul etmesindeki rolü ve benzerleri sayıldı.

Le Monde’da yer alan haberde görüşlerine yer verilen Fransız bir kaynağa göre, Cezayirli yetkili Büyükelçi Romatet’den bu düşmanca eylemlere son vermesini talep etti, aksi takdirde Cezayir “misilleme” yapmak zorunda kalacaktı. Bu örtülü tehdit El Moudjahid tarafından da teyit edildi.

Resmi gazete, “Saygınlığını korumaya kararlı olan Cezayir, bu müdahale girişimlerine karşı koymak için gerekli tüm tedbirleri alacaktır,” diye yazdı.

İki ülke arasındaki gerilim yaz aylarından bu yana yükseliyor

Yaz aylarında Macron’un o zamana kadar “Cezayir yanlısı” sayılan tutumunun damgasını vurduğu Mağrip diplomasisini Fas’a doğru yeniden kaydırmasıyla zaten zayıflamış olan Paris ve Cezayir arasındaki ilişkiler kasım ayında bir dizi olayla daha da kötüleşti.

Bunlar arasında Cezayir’de şiddetli bir karşı kampanyaya konu olan Houris adlı kitabıyla romancı Kamel Daoud’a verilen Goncourt ödülü etrafındaki tartışmalar ve Cezayir mahkemelerine göre “ulusal toprakların bütünlüğüne saldırı” teşkil eden Cezayir ve Fas arasındaki sınır hakkında yaptığı yorumlar nedeniyle Fransız-Cezayirli yazar Boualem Sansal’ın 16 Kasım’da tutuklanması yer alıyor.

Cezayir, Paris’e yönelik yaptırımlara başlamayı denedi

Le Monde’un aktardığına göre Cezayir bir süredir Paris’e karşı iktisadi hamlelere başlamış durumda. 6 Kasım’da Bankalar ve Finans Kuruluşları Meslek Birliğinin (ABEF) Cezayir’deki merkezinde bir toplantı düzenlendi ve bu toplantıda Cezayir’deki kamu ve özel yabancı bankaların yöneticilerine Fransa’ya ve Fransa’dan yapılan ithalat ve ihracatlar için doğrudan borçlandırma işlemlerini durdurmaları yönünde sözlü talimatlar verildi.

Aynı prosedür Mart 2022’de İspanya’ya karşı, Madrid’in geleneksel Sahara yanlısı ilkelerine aykırı olarak Batı Sahra konusundaki tutum değişikliğin nedeniyle de başlatılmıştı.

Fakat bu tedbir, Cezayir ekonomisinin bütünü üzerindeki potansiyel olumsuz etkisi nedeniyle Fransa için hızlı bir şekilde iptal edildi çünkü misilleme sadece Fransa ile Cezayir arasındaki ticaret akışını değil, aynı zamanda Cezayir’in dış ticaretinin önemli bir kısmının Marsilya limanından geçmesini de engelleyecekti.

Dolayısıyla Cezayirli yetkililer bu gelişigüzel ve ters etki yaratan önlemi almak yerine, gümrük, vergi ve düzenleyici engeller koyarak belirli Fransız şirketlerinin çıkarlarını hedef alarak vaka bazında hareket etmeyi tercih etti.

Cezayir ayrıca, Fransa’nın önemli bir sıvılaştırılmış doğal gaz tedarikçisi.

Diplomasi

Brezilya, Çin ile ilişkilerini güçlendirmek için panda tahvili ihracı planlıyor

Yayınlanma

Brezilya, Devlet Başkanı Luiz Inácio Lula da Silva’nın Asya’nın süper gücüyle ticaret ve yatırım bağlarını güçlendirme çabaları kapsamında, bu yıl içinde Çin piyasasında panda tahvili adı verilen ilk devlet tahvilini satmayı umuyor.

Maliye Bakan Yardımcısı Dario Durigan’a göre, Brasília’daki sol kanat hükümet, yabancı borçlular tarafından Çin renminbi cinsinden ihraç edilen “panda tahvili” adı verilen tahvili planlıyor ve aynı zamanda euro cinsinden tahvil piyasasına yeniden girmek istiyor.

Durigan, Financial Times‘a verdiği röportajda, “Fikir, geçen yıl olduğu gibi bu yıl da sürdürülebilir bir tahvilin dolar cinsinden ihracını ve Avrupa’da panda tahvillerin ihracını gerçekleştirmek” dedi.

Durigan, “Avrupa Birliği, Brezilya ile ikili ticareti genişletmek için müzakere etmek istiyor, ister işlemler açısından ister Brezilya’ya Avrupa’da tahvil ihraç etme seçeneği sunarak” dedi ve ekledi: “Aynı şey Çin ile de olabilir.”

Lula hükümeti, ABD Başkanı Donald Trump’ın geniş kapsamlı gümrük vergileriyle tetiklenen küresel ticaret savaşı ortamında, Brüksel ile ticari bağlarını derinleştirmeye ve Pekin ile ilişkilerini sağlamlaştırmaya çalışıyor.

Brezilya’nın da üyesi olduğu Güney Amerika ülkeleri bloğu Mercosur, AB ile uzun süredir beklenen ticaret anlaşmasının bu yıl sonuna kadar onaylanmasını umuyor. Perşembe günü Lula, Paris’e yaptığı resmi ziyaret sırasında Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ile bir araya geldi ve anlaşmayı desteklemesi için çağrıda bulundu.

Panda tahvili planları, Lula’nın geçen ay yaptığı devlet ziyareti sırasında Brezilya’nın en büyük ticaret ortağı olan Çin’den daha fazla yatırım sağlamak için yapılan çabaların bir parçası. Pekin, ekonomik etkisini genişletmek için Latin Amerika’ya yönelik bir cazibe atağı da başlattı.

RBC BlueBay Asset Management’ın gelişmekte olan piyasalar stratejisti Graham Stock, “Çoğu durumda [panda tahvillerini] finansal bir hamle olmaktan çok diplomatik bir hamle olarak görüyorum” dedi ve bu tür araçların genellikle 200 ila 300 milyon dolar arasında olduğunu ekledi.

Planlanan ihraç, büyümeyi hızlandırmak ve eşitsizliği azaltmak amacıyla devletin ekonomideki rolünü artırmaya çalışan Lula’nın politikalarına yönelik piyasa şüpheciliğinin arttığı bir dönemde, uluslararası yatırımcıların Brezilya’nın borçlarına olan ilgisini test edecek.

Hükümetinin vergi ve harcama yaklaşımı Brezilyalı iş liderlerini rahatsız etti. Eleştirenler, aşırı harcamaların enflasyonu körüklediğini, faiz oranlarını yükselttiğini ve sürdürülemez bir kamu borcu riskini artırdığını savunuyor.

Goldman Sachs’ın Latin Amerika baş ekonomisti Alberto Ramos, “Her gün yeni para harcama yolları düşünüyorlar” dedi ve ekledi: “Maliyeyi sürdürülebilir hale getirmek için bütçe açığını GSYİH’nin yüzde 3’ü oranında düzeltmeleri gerekiyor.”

Brezilya, kamu borcunun yüzde 5’inden azını diğer para birimlerinde (çoğunlukla dolar) cinsinden tutarken, finansmanını büyük ölçüde yurt içi yatırımcılardan sağlıyor. Son euro ihracı 2014 yılında gerçekleşti.

Bu hafta Brezilya, yüzde 5,68 faizle 1,5 milyar dolarlık beş yıllık dolar tahvili ve yüzde 6,73 faizle 1,25 milyar dolarlık 10 yıllık tahvil sattı. Bu, ülkenin 2025 yılındaki ikinci uluslararası ihracı oldu.

RBC BlueBay’den Stock, renminbi cinsinden ihraç etmenin real cinsinden ihraç etmekten daha ucuz olacağını, 10 yıllık tahviller için yüzde 2’ye kadar düşebileceğini, ancak bunun kur riskini beraberinde getireceğini söyledi. Stock, bunu dolara karşı hedge etmenin faiz oranını ABD para biriminde borçlanma maliyetine yaklaştırabileceğini, real’e karşı hedge etmenin ise faiz oranını neredeyse yüzde 14’e çıkarabileceğini ekledi.

Brezilya’da borçlanma maliyetleri, ülkenin merkez bankasının enflasyonu dizginlemek amacıyla gösterge faiz oranını yüzde 14,75’e yükseltmesiyle arttı.

Durigan, yönetimin faiz ödemeleri öncesi dengeli bir birincil bütçe hedefine ulaşma yolunda ilerlediğini söyledi. Hükümet, gelecek yıl için GSYİH’nin yüzde 0,25’i oranında birincil fazla hedefliyor.

Bununla birlikte, Durigan ülkenin yatırım yapılabilir statüye doğru ilerlediğini umuyor.

“Aşamalı bir mali uyum süreci yürütüyoruz. Başka bir deyişle, sosyal adaletle hesapları dengeliyoruz” dedi.

“Bugünkü kamu borcu sorunumuz faizlerden kaynaklanıyor. Mali durumu düzeltmeye başlarsak, merkez bankasına faiz oranlarını kademeli olarak düşürmesi için gerekli koşulları sağlayabiliriz ve [gelecek yıl] yatırım notu alabiliriz” diye ekledi.

Okumaya Devam Et

Diplomasi

FT: İngiltere, Smotrich ve Ben-Gvir’e yaptırım uygulayacak

Yayınlanma

Konuyla ilgili bilgisi olan kaynaklara göre, İngiltere hükümeti salı günü (10 Haziran) İsrail’in aşırı milliyetçi maliye bakanı Bezalel Smotrich ve ulusal güvenlik bakanı Itamar Ben-Gvir’e yaptırım uygulayacak.

Financial Times’a (FT) göre İngiltere merkezli bu adım, Gazze’ye yardımın neredeyse durması ve İsrail’in bölgedeki saldırılarını yeniden başlatması nedeniyle artan hayal kırıklığına karşılık, Batı’nın İsrailli bakanlara yönelik ilk yaptırımları olacak.

İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Sa’ar yaptığı açıklamada, hükümetinin İngiltere’nin kararından “haberdar edildiğini” söyledi. Sa’ar, “İngiltere’nin iki bakanımızı yaptırım listesine dahil etme kararından haberdar olduk,” diyerek, bu kararı “skandal” olarak nitelendirdi.

Bakan, önümüzdeki hafta başında İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile “bu kabul edilemez karara vereceğimiz yanıtı belirlemek üzere özel bir hükümet toplantısı” düzenleyeceğini de sözlerine ekledi.

New York Times geçen ayın sonunda yaptığı bir haberde İngiliz hükümetinin, Gazze Şeridi’ndeki felaket boyutundaki insani durum nedeniyle artan uluslararası baskılar devam ederken İsrail Ulusal Güvenlik Bakanı Ben-Gvir ve Maliye Bakanı Smotriç’e yaptırım uygulamayı değerlendirdiğini duyurmuştu.

İngiltere, daha önce İsrail’e kısmi bir silah ambargosuna başladığını da söylemişti.

Okumaya Devam Et

Diplomasi

Rusya, Kuzey Kore’ye direkt tren seferlerini yeniden başlatıyor

Yayınlanma

Rusya Demiryolları, beş yıllık bir aranın ardından Moskova ile Pyongyang arasında direkt tren seferlerinin 17 Haziran’da yeniden başlayacağını duyurdu. Dünyanın en uzun kesintisiz demir yolu rotası olacak olan 10 bin kilometrelik hatta yolculuk sekiz gün sürecek. Seferler ayda iki kez düzenlenecek ve Rusya ile Kuzey Kore arasındaki diğer demir yolu hatlarının da yeniden canlandırılması planlanıyor.

Rusya, Kuzey Kore ile arasındaki direkt demir yolu ulaşımını beş yıllık bir aranın ardından yeniden başlatma kararı aldı.

Rusya Demiryollarından yapılan açıklamaya göre, Moskova ve Pyongyang arasındaki direkt tren seferleri 17 Haziran’dan itibaren ayda iki kez düzenlenecek.

Bu hat, 10 bin kilometreyi aşan mesafesi ve sekiz gün süren yolculuk süresiyle dünyanın en uzun kesintisiz demir yolu rotası olma özelliğini taşıyor.

Biletler sadece gişeden satılacak

Açıklamada, Moskova’dan her ayın 12 ve 26’sında, Pyongyang’dan ise 3 ve 17’sinde hareket edecek trenler için biletlerin sadece demir yolu gişelerinden satın alınabileceği ve satışların 60 gün öncesinden başlayacağı belirtildi. Yolcular, Kuzey Kore demir yolları tarafından işletilen kompartımanlı vagonlarda seyahat edecek.

Rusya, Kovid-19 pandemisi nedeniyle Şubat 2020’de Kuzey Kore ile demir yolu bağlantısını askıya almıştı. Pandemi öncesinde Moskova’ya tek yön bilet fiyatı yaklaşık 26 bin rubleydi.

Yeni rotalar da açılıyor

Rusya Demiryolları ayrıca, 19 Haziran’dan itibaren Pyongyang ile Habarovsk arasında ayda bir kez düzenlenecek yeni bir rota açılacağını da duyurdu.

Bu güzergahtaki yolculuk süresinin iki günden biraz fazla olacağı kaydedildi. Rusya ve Kuzey Kore arasındaki demir yolu bağlantısı, ilk olarak Aralık 2024’te Hasan (Primorski Krayı) ile Tumangan arasında yeniden başlamıştı.

Ocak ayı sonunda ise Vladivostok-Hasan-Tumangan-Rajin güzergahında başarılı bir test yolcu seferi gerçekleştirildiği bildirilmişti. Mayıs ayında ise Vladivostok’tan Rason’a tren seferleri başlatılmıştı.

Kuzey Kore’nin Benidorm’una demir yolu

Öte yandan, Rusların “Kuzey Kore’nin Benidorm’u” olarak adlandırılan yeni tatil kompleksi Vonsan-Kalma’yı ziyaret edebilmeleri için Vladivostok-Vonsan güzergahının açılması yönünde çalışmaların sürdüğü belirtildi.

Kuzey Kore’nin doğu kıyısında yer alan ve 150 binadan oluşan dünyanın en büyük plaj tatil bölgesinin bu yaz açılması planlanıyor.

Hatta seferler sırasında Hasan, Ussuriysk, Habarovsk, Çita, İrkutsk, Krasnoyarsk, Novosibirsk, Omsk, Yekaterinburg, Kirov ve Kostroma gibi istasyonlarda durulacak.

Putin’den Kuzey Kore’ye Kursk teşekkürü

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English