Bizi Takip Edin

DİPLOMASİ

Erdoğan: Pençe-Kılıç ‘hava’yla sınırlı kalmayacak

Yayınlanma

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ayn el Arap’ın ilk kez hedef alındığı Suriye ve Irak’taki PKK/YPG hedeflerine yönelik Pençe-Kılıç operasyonunun karadan da başlayabileceği sinyalini verdi: “Savunma Bakanlığımız, Genelkurmayımız birlikte kararını verirler; istişaremizi yaparız, ondan sonra da adımlarımızı buna göre atarız.”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Katar’da düzenlenen 2022 FIFA Dünya Kupası açılış töreninden dönüşünde uçakta gazetecilerin sorularını yanıtladı. Irak ve Suriye’nin kuzeyine yönelik Pençe-Kılıç Hava Harekâtı ve Rusya’nın hava sahasını Türk jetlerine açması ile ilgili bir soru üzerine Erdoğan şunları söyledi: “Her şeyden önce Irak ve Suriye’nin kuzeyindeki bu operasyon böyle rastgele, ‘Acaba kim ne der, nasıl olur’ diye düşünülerek yapılmış bir harekat değil. Daha önce de söylediğimiz gibi, eğer ülkemize, topraklarımıza birileri rahatsızlık veriyorsa bunlara biz bedelini ödetiriz. Nitekim şu anda da birçok saldırı planlaması içinde olan veya bu tür saldırıları gerçekleştiren, tehdit oluşturan terör örgütleri var güneyimizde. Bu Irak tarafında da var, Suriye tarafında da var. Her zaman söylediğim gibi ‘Bir gece ansızın gelebiliriz’ derken bunu tabii boşu boşuna söylemedik. Zira beklenen, tasarlanan, planlanan saat geldiği anda da bu adımlar atıldı.”

“Nitekim dün gece yapılan operasyon da bunun tam bir tecellisiydi. Çünkü bu terör örgütlerinin zararsız hale getirilmesi, yok edilmesi bizim şu anda güvenlik güçlerimizin başlı başına, olmazsa olmaz bir görevidir. Bunun sadece bir hava harekatıyla sınırlı kalması da söz konusu değil. Burada ne kadarlık bir gücün Kara Kuvvetlerinden buna katılması gerekir, bunu da zaten ilgili birimlerimiz, Savunma Bakanlığımız, Genelkurmayımız birlikte kararını verirler; istişaremizi yaparız, ondan sonra da adımlarımızı buna göre atarız. Zaten burada varlık gösteren ülkelerle de biz diplomatik ilişkilerimizi yaparak adımlarımızı ona göre attık ve atıyoruz.”

‘Ayn el Arap hedefler arasında’

Erdoğan, “Fırat Kalkanı bölgesine Ayn el Arap’ın (Kobani) da dahil edilmesinin bu operasyonların gündeminde olup olmadığı” sorusunu, “Her zaman zaten o bölge hedefler arasında yer almıştır ve atılan adım da zaten buna göre atılmıştır. Nitekim bu defa da yine aynı şekilde bu hedefte iki önemli bölge vardı. Bunun bir tanesi Irak’ın kuzeyi, bir diğeri de Suriye’nin kuzeyi olan bölgelerdi. Bu bölgelere yönelik adımlarımızı attık ve atmaya da buna devam edeceğiz” diye yanıtladı.

‘Harekâtı Biden ve Putin ile görüşmedik’

Erdoğan, ABD Başkanı Joe Biden ile Bali’de görüştüğü, Rus Devlet Başkanı Vladimir Putin ile de sürekli temas halinde olduğu belirtilerek, “Bu operasyonla ilgili konuştunuz mu? Tavırları ne oldu?” şeklindeki soruya şu yanıtı verdi: “Biz bu operasyonla ilgili ne Sayın Biden ile ne Sayın Putin ile herhangi bir görüşme yapmış değiliz. Fakat bizim her an bu bölgede bu tür şeyleri yapabileceğimizi zaten Sayın Biden da Sayın Putin de biliyor. Nitekim bu olayda da olduğu gibi, her zaman söylüyoruz ya, bir gece ansızın gelebiliriz. Türkiye’nin güvenlik teşkilatı, bizler icazetli çalışmıyoruz. Biz eğer bir adım atacaksak bunun kararını veririz ve bu adımı da atarız. Bu konuda Amerika’nın artık bizi bilmesi lazım. Herhalde biliyordur. Bundan sonraki süreçte zaten bizim çok daha önemli adımları kararlı bir şekilde nasıl atacağımızı, atmamız gerektiğini de inşallah hepsi görecek.”

‘Taviz vermeyiz’

Türkiye’nin NATO’da Amerika ile beraber olduğunu, ancak binlerce araç gereç, mühimmat ve silahı Suriye’deki terör bölgesine Amerika’nın gönderdiğini ve bunun da kendilerini üzdüğünü dile getiren Erdoğan, şu ifadeleri kullandı: “Bu Sayın Obama döneminden itibaren olmuş, Sayın Trump döneminde sürmüş, Sayın Biden döneminde de devam etmektedir. Peki biz bunu onlarla paylaştık mı? Evet, paylaştık. Ben bunları Sayın Obama ile de paylaştım, Sayın Trump ile de paylaştım, Sayın Biden ile de paylaştım. Kendilerine ‘Biz sizinle NATO’da beraberiz, iki önemli müttefikiz. Bize böyle bir tehdit güneyden geldiğine göre siz buradaki terör örgütlerine bu destekleri vermek suretiyle bizi sıkıntıya sokuyorsunuz. Biz bu sıkıntıları yaşayamayız. Gerektiğinde bunlara gereken cevabı da vermek durumunda kalacağız’ dedim. Bir şey söyleyemiyorlar. Biz de gerekeni bu noktada yaptık, yapıyoruz, yapmaya da yine devam edeceğiz. Buralardan asla taviz veremeyiz, çünkü bu tür tavizler ülkemiz için sıkıntıdır.”

‘Mısır’ mesajı

Açılış resepsiyonda Mısır Cumhurbaşkanı Abdülfettah es-Sisi ile görüşmesiyle ilgili bir soru üzerine Erdoğan, şunları söyledi: “Bir süreç başlayabilir demiştik. Böyle bir sürecin başlaması için burada bir adım atılmış oldu ve hayırlısıyla görüşmeleri yaptık. Temennim odur ki önce bakanlarımızla başlayan bir süreci, daha sonra inşallah üst düzey görüşmelerle iyi bir noktaya taşıyalım istiyoruz. Çünkü olaya ben şöyle bakıyorum, Türkiye-Mısır arası, bir liderler buluşması değildir, Türk milleti ile Mısır halkının geçmişteki birlikteliği bizim için çok önemlidir. Yeniden niye olmasın, yeniden niye başlamasın? Bunların sinyalini verdik. İnşallah fevkalade bir hal olmadıktan sonra bu adımı hayırlısıyla atarız. Bizim tabii kendilerinden tek isteğimiz; bu görüşmelerle birlikte, bize karşı Akdeniz’de tavır içinde olanlara yönelik burada biz barışı ikame edelim, onunla beraber yolumuza inşallah devam edelim.”

DİPLOMASİ

ŞİÖ zirvesine hazırlanan Astana ilk konuğu Xi’yi ağırlıyor

Yayınlanma

Kazakistan’ın başkenti Astana 3-4 Temmuz’da düzenlenecek olan Şanghay İşbirliği Örgütü (ŞİÖ) Liderler Zirvesi’ne hazırlanıyor.

Zirve öncesi bugün Astana’ya varan ilk lider Çin Devlet Başkanı Xi Jinping oldu. Xi, yaptığı yazılı açıklamada, ülkeye ziyaretinden ve ŞİÖ zirvesinden beklentilerini açıkladı.

Çin Devlet Başkanı Xi Jinping salı günü yaptığı açıklamada Pekin’in “hegemonyacılığa, güç politikasına ve blok çatışmasına” karşı çıktığını ve çok kutuplu dünyayı savunduğunu söyledi.

Metni Kazinform haber ajansı tarafından yayınlanan Çin ve Kazakistan – Yeni ufuklar için ortak bir arzu başlıklı makalede Xi, “Benzeri görülmemiş, çığır açan, tarihi değişimler karşısında Çin tarafı, Kazak tarafı ile birlikte kriz zamanlarında yeni fırsatlar yaratmaya ve yeni perspektifler açmaya hazırdır” dedi.

Çin lideri, ziyaretinin Kazakistan’la “yüzyıllardır süregelen iyi dostluk ve kapsamlı işbirliği geleneğini çoğaltmasını” ve Çin-Kazak “ebedi kapsamlı stratejik ortaklığını” yeni bir zirveye taşımak amacıyla ikili ilişkilerin daha da geliştirilmesi için yeni planların ana hatlarını belirlemesini beklediğini kaydetti.

Kazakistan’ın ŞİÖ dönem başkanlığını öven Çin Devlet Başkanı, her iki ülkenin de uluslararası ve bölgesel meselelerde benzer pozisyonlara sahip olduğunu, ortak, entegre ve sürdürülebilir güvenlik kavramının uygulanmasını savunduğunu, dünya barışı, küresel kalkınma ve adil bir dünya düzenine ulaşmak için çaba gösterdiğini kaydetti.

Xi Jinping’in ŞİÖ zirvesinden sonra Tacikistan’a geçmesi planlanıyor.

Belarus’un katılımı

ŞİÖ üye devletleri Başkanlar Konseyi’nin 24. toplantısı 4 Temmuz’da Astana’daki Bağımsızlık Sarayı’nda yapılacak. Toplantıya BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ve çeşitli uluslararası örgütlerin başkanlarının katılması bekleniyor.

15 Haziran 2001 tarihinde Şanghay’da kurulan örgüt, başlangıçta Rusya, Kazakistan, Kırgızistan, Çin, Tacikistan ve Özbekistan olmak üzere altı ülkeden oluşuyordu.

2017 yılında Hindistan ve Pakistan, 2023 yılında ise İran bloğa katıldı. Belarus’un da örgüte katılım sürecini yakında tamamlaması bekleniyor.

Bu arada Hindistan Başbakanı Modi’nin ŞİÖ zirvesine katılmayacağı, onun yerine Hindistan heyetine Dışişleri Bakanı S. Jaishankar’ın liderlik edeceği kaydedildi.

Zirveye katılması beklenmese de Taliban zirvenin önemli aktörlerinden biri olacak. Afganistan ŞİÖ’de gözlemci statüsüne sahip ancak ülke Ağustos 2021’de Taliban’ın kontrolüne geçtiğinden beri ŞİÖ toplantılarına davet edilmiyor. Ancak ocak ayında Kazakistan Taliban ‘ı terör örgütleri listesinden çıkardı ve Rusya da aynı şeyi yapmayı düşünüyor. Bu da gelecekte Afganistan’ın ŞİÖ toplantılarına gözlemci olarak ya da daha fazla katılması için davet edilmesini sağlayabilir.

Zirveyle ilgili ana tartışmalardan biri ise Belarus’un örgüte katılımı. Belarus’un katılımının grubun genişlemesine hizmet edeceği ama aynı zamanda odak noktasını da kaydırabileceği tartışılıyor.

Çin Dışişleri Bakanlığı sözcüsü 1 Temmuz’da yaptığı açıklamada, “Çin, bu [ŞİÖ] zirvesinin daha fazla fikir birliği oluşturmaya yardımcı olacağına, yeni bir işbirliği sayfası açacağına ve tüm ülkelerin güvenlik, istikrar, kalkınma ve refahına ve insanlık için ortak bir geleceği olan bir topluluk inşa etmeye katkıda bulunacağına inanıyor” dedi.

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

Ukrayna, yaklaşık 80 adet F-16 alacak

Yayınlanma

ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon), Ukraynalı F-16 pilotlarına yönelik eğitim programını genişletme konusunda yeni bir baskı altına girerken Ukrayna, uzun zamandır beklediği savaş uçaklarının ilkini kısa süre içinde teslim alacak.

Pazartesi günü Hollanda’nın görevden ayrılan savunma bakanı Kajsa Ollongren, “İlk uçak teslimatı yakında gerçekleşecek,” dedi. İlk dilimde kaç uçağın yer alacağı ve bunların tam olarak ne zaman teslim edileceği belli değil.

Ukrayna hava kuvvetlerinden bir sözcü, Newsweek‘e yaptığı açıklamada bu bilginin gizli olduğunu söyledi ve detay vermedi.

Hollanda, Kiev’i gelişmiş savaş uçaklarıyla donatmak için Danimarka, Norveç ve Belçika ile birlikte uluslararası bir koalisyonun parçası olarak Ukrayna’ya toplam 24 adet F-16 jeti vermeyi taahhüt etmişti.

Kiev’in alacağı savaş uçağı sayısı 80’i bulacak ki bu sayı Kiev’in ihtiyaç duyduğunu söylediği toplam sayının çok altında kalıyor.

Ukrayna’nın Batılı destekçileri, savaş boyunca askeri yardım paketlerinde yer alan tank veya topçu sistemleri gibi teçhizat türlerinden çok daha büyük bir taahhüt olan F-16 konusunda isteksizdi.

Diğer yandan Kiev’in F-16’ları ne zaman teslim alacağı ve uçakları Rusya’ya karşı ne zaman operasyonel hale getireceği konusundaki belirsizlik devam ediyor.

F-16 tedarikçisi ülkeler, Ukraynalı personelin eğitim programlarını tamamlaması ve ülkede gerekli altyapı ve tesislerin çalışır durumda olması gerektiği görüşünde.

Kiev ile destekçileri arasında eğitim programları konusunda gerilim giderek daha görünür hale geliyor.

İngiltere hükümetine göre, 10 Ukraynalı pilottan oluşan bir grup Mart 2024’te İngiliz hava kuvvetlerinde temel uçuş ve dil eğitimini tamamladı.

Londra, Ukraynalıların Fransız hava kuvvetleriyle ‘ileri uçuş eğitimine’ geçeceklerini de ekledi. Bu eğitim halihazırda devam ediyor.

Az sayıda Ukraynalı pilot da ABD ordusuyla birlikte Arizona Tucson’da ve Danimarka’daki bir hava üssünde eğitim görüyor. Romanya’nın güneydoğusunda Ukraynalı pilotlar için bir başka eğitim merkezi daha hazırlanıyor.

Ukrayna parlamentosundaki silah ve mühimmat komisyonunun başında bulunan Ukraynalı siyasetçi Aleksandra Ustinova, geçtiğimiz ay İngiliz The Times gazetesine verdiği demeçte Washington yönetimin F-16 tedariki geciktirmek için ‘bahaneler’ ürettiğini iddia etmişti.

Ukrayna’nın 2024 yılı sonuna kadar tam eğitimli 20 pilota sahip olacağını belirten Ustinova, en büyük sorunun personel eğitimi olduğunu savunmuştu.

Haziran ortasında Politico‘nun haberine göre Kiev, ABD ve diğer ortak ülkelere eğitim gören F-16 pilotlarının sayısını artırmaları için baskı yapıyordu ama Arizona’daki askeri üs, Danimarka’daki program ve Romanya’daki üste eğitim için sınırlı sayıda yer vardı.

Ardından Pazartesi günü Temsilciler Meclisi’ndeki bir grup Demokratın yıl sonuna kadar 10 Ukraynalı F-16 pilotunun daha ABD’de eğitim alması için bastırdığını bildirdi.

15 Demokrat Temsilciler Meclisi üyesinin imzası bulunan dilekçede, “Yıl sonuna kadar Ukrayna’nın elinde, onları uçuracak kalifiye pilot sayısından daha fazla F-16 uçağı olacak. Bu durum, bu uçakların Ukrayna’ya sağlayabileceği stratejik avantajların altını oyma tehdidi yaratmaktadır,” ifadelerine yer verildi.

Kiev, ABD’yi Ukraynalı pilotların F-16 eğitimini kasten geciktirmekle suçladı

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

NATO, Ukrayna’ya uzun vadeli yardımlardan sorumlu yetkili atayacak

Yayınlanma

Wall Street Journal (WSJ) gazetesinin haberine göre NATO ülkeleri, Donald Trump’ın ABD başkanlık seçimlerini kazanması halinde Ukrayna’ya yardımı sürdürmeyi amaçlayan tedbirler geliştirdi.

İttifak, Ukrayna’ya askeri teçhizat tedarikinin koordinasyonundan sorumlu olacak üst düzey bir sivil yetkili gönderecek.

Ayrıca Almanya’nın Wiesbaden kentinde askeri teçhizat ve silah sevkiyatının yanı sıra Ukrayna Silahlı Kuvvetlerinin eğitimini koordine edecek bir karargah kurulacak.

Bu girişim, geçtiğimiz hafta New York Times tarafından haberleştirilmişti. Karargah, NATO’nun askeri yardım akışını optimize etme ve Ukrayna’nın ittifaka olası üyeliği için bir köprü oluşturma misyonunun bir parçası olacak.

WSJ‘ye göre bu tedbirlerin aylardır üzerinde çalışılıyordu ancak Joe Biden ve Donald Trump arasındaki münazaranın ardından ‘daha da acil’ hale geldi.

Plan, aynı zamanda Ukrayna ordusunun teçhizat ve eğitim seviyesini NATO ülkelerinin seviyesine yaklaştıracak.

Geliştirilen girişimler 9-11 Temmuz tarihlerinde Washington’da yapılacak NATO zirvesinde açıklanacak.

Zirvede NATO üyelerinin Ukrayna’ya ittifaka katılmasını teklif etmeyecekleri, ancak uzun vadeli mali yardım sözü vermeleri bekleniyor.

Özellikle NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, ittifakın Ukrayna’ya yıllık 40 milyar avro tahsis etmesini önerdi.

Telegraph‘ın haberine göre müttefikler bu sürece desteklerinin bir işareti olarak zirvede Ukrayna’nın NATO’ya katılımı için bir yol haritasını onaylamayı planlıyor.

Alman milletvekili Dağdelen: NATO, Ukrayna’ya asker göndermek için bahane arıyor

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English