Bizi Takip Edin

RUSYA

FT, Rusya’nın ‘sızdırılan askeri belgelerini’ yazdı: ‘Çin’den gelecek saldırıya hazırlık’ iddiası

Yayınlanma

İngiliz Financial Times (FT) gazetesinin sızdırıldığını iddia ettiği Rusya’nın askeri belgelerine göre ülkenin silahlı kuvvetleri büyük dünya güçleriyle olası bir savaşın ilk aşamalarında taktik nükleer silah kullanımının provasını yaptı.

Gizli belgeler taktik nükleer silahların kullanımı için Rusya’nın şimdiye kadar kamuoyu önünde kabul ettiğinden daha düşük bir eşik tanımlıyor. Dokümanlar, 2008 ile 2014 yılları arasında derlenen 29 gizli askeri belgeden oluşuyor.

Belgeler, muhtemel nükleer karşılık için belirlenen kriterler, Rusya topraklarının düşman işgaline uğramasından, ülkenin stratejik balistik füze denizaltılarının yüzde 20’sinin imha edilmesi gibi daha spesifik tetikleyicilere kadar uzanıyor.

Belgelerin 10 yıl ya da daha öncesine ait olmasına rağmen uzmanlar, bunların Rusya’nın modern askeri doktriniyle hala uyumlu olduğunu iddia ediyor.

Tatbikat görüntüleri Rusya’nın Doğu Askeri Bölgesi’nin bir Çin istilasını tasvir eden çok sayıda senaryoyu uyguladığını gösteriyor. Tatbikatlar, Rusya’nın nükleer cephaneliğini savunma politikasının temel taşı olarak nasıl gördüğüne ve bazı savaş ortamlarında birliklerini nükleer bir ilk saldırıya nasıl hazırladığına dair bir bakış sağlıyor.

Düşünce kuruluşu Carnegie Rusya Avrasya Merkezi Direktörü Aleksandr Gabuyev, gazeteye verdiği demeçte “Bu tür belgelerin kamuya açıklandığını ilk kez görüyoruz. Belgeler, istenen sonuç konvansiyonel yollarla elde edilemediği takdirde nükleer silah kullanımına yönelik operasyonel eşiğin oldukça düşük olduğunu gösteriyor,” değerlendirmesini yaptı.

Nükleer savaş senaryoları

Çin’den gelen bir saldırıyı simüle eden bir tatbikatta, Kuzey Federasyonu olarak adlandırılan Rusya’nın, ikinci bir işgal kuvveti dalgasıyla Güney’in ilerleyişini durdurmak için taktiksel bir nükleer saldırıyla karşılık verebileceği belirtiliyor.

İlgili belgede, “Başkomutan, düşmanın ikinci kademe birliklerini konuşlandırması ve Güney’in ana saldırı yönünde yeni bir saldırı tehdidinde bulunması durumunda nükleer silahların kullanılmasını emretmiştir,” ifadeleri yer alıyor.

Deniz kuvvetleri için hazırlanan ayrı bir eğitim sunumunda, olası bir nükleer saldırı için, düşmanın Rusya topraklarına çıkarma yapması, sınır bölgelerinin güvenliğinden sorumlu birimlerin yenilgiye uğratılması ya da düşmanın konvansiyonel saldırısının yakın olması gibi daha geniş kriterler özetleniyor.

Eşik, Rus kuvvetlerinin uğrayacağı kayıpların ‘geri dönülmez bir şekilde büyük düşman saldırısını durduramamalarına yol açacağı’ ve ‘Rusya’nın devlet güvenliği için kritik bir durum’ olan faktörlerin bir kombinasyonu olarak özetleniyor.

Diğer muhtemel koşullar arasında stratejik balistik füze denizaltılarının yüzde 20’sinin, nükleer saldırı denizaltılarının yüzde 30’unun, üç ya da daha fazla kruvazörün, üç hava alanının ya da ana ve yedek kıyı komuta merkezlerinin eşzamanlı olarak imha edilmesi yer alıyor.

Rusya ordusunun taktik nükleer silahları ‘devletleri saldırganlıktan veya askeri çatışmaların tırmanmasından caydırmak’, ‘saldırganlığı bastırmak’, Rus kuvvetlerinin savaş veya toprak kaybını önlemek ve Rusya donanmasının etkinliğini artırmak gibi çok çeşitli hedeflere ulaşmak için kullanabilmesi bekleniyor.

Moskova, 2001 gibi erken bir tarihte Pekin ile nükleer alanında ‘ilk vuruş’ anlaşmasını da içeren bir ittifak kurmaya başlamıştı. O zamandan bu yana geçen yıllarda Rusya ve Çin, özellikle Devlet Başkanı Xi Jinping’in 2012’de iktidara gelmesinden bu yana ortaklıklarını derinleştirdi.

Rusya’nın ‘yörüngeye nükleer silah yerleştireceği’ iddiası

Son dönemde ABD Temsilciler Meclisi İstihbarat Komitesi Başkanı Mike Turner, Rusya’nın uzaya nükleer silah yerleştirmeyi planladığına dair istihbarat raporlarının ABD’nin ulusal güvenliğine yönelik ciddi bir tehdit oluşturduğunu iddia etmişti.

Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan bilgiyi doğrularken, Başkan Joe Biden yönetimine uzayda olası bir nükleer silah denemesi konusunda Rusya ile görüşmelerde bulunması talimatını verdi.

Daha sonra Beyaz Saray’ın Kremlin’i uzayda nükleer silah denemesi yapmaktan vazgeçirmek için Moskova ile gizli görüşmeler yürütmeye çalıştığı bildirildi.

RUSYA

Nabiullina’dan yılbaşı sürprizi: Rusya Merkez Bankası faiz artışına gitmedi

Yayınlanma

Rusya Merkez Bankası, piyasa beklentilerini boşa çıkararak baz faiz oranını yüzde 21’de sabit tuttu. Bu karar, yatırımcıları şaşırtırken faiz artırımı döngüsünün sonlanmış olabileceği yorumlarına yol açtı.

Rusya Merkez Bankası, sürpriz bir kararla baz faiz oranını yüzde 21 seviyesinde sabit tuttu. Bu, piyasalar için büyük bir şok oldu; zira birçok analist, faiz oranının yüzde 23’e hatta yüzde 25’e çıkarılmasını bekliyordu.

Merkez Bankası, ekim ayında oranı yüzde 21’e yükseltirken, daha fazla artışın değerlendirilebileceği yönünde sinyaller vermişti. Ancak bu kez, beklentilerin aksine bir adım attı.

Merkez Bankası kararını, mevcut para politikasının etkilerini göstermeye başlamasıyla gerekçelendirdi. Banka, yıl içinde oranı yüzde 16’dan yüzde 21’e çıkarmış ve borç verme faaliyetinin yavaşladığını gözlemlemişti.

Fakat uzmanlara göre, bu kararda ekonomik baskılar da etkili olmuş olabilir. Rostec Başkanı Sergey Çemyozov, Severstal’ın sahibi Aleksey Mordaşov ve diğer sermayedarlar, faiz oranının yüksekliğinden duydukları rahatsızlığı açıkça dile getirmişlerdi. Bloomberg‘e göre, Başbakan Mihail Mişustin dahil bazı isimler, doğrudan Vladimir Putin’e şikâyette bulunmuştu.

Rusya’da faiz oranı tarihi seviyeye çıkabilir: Yüzde 25 gündemde

Putin, konuyla ilgili yaptığı bir açıklamada, Nabiullina’nın faiz oranı kararıyla ilgili kendisine önceden bilgi vermediğini ve kararın dengeli olacağını düşündüğünü ifade etti. Bu kararın ardından yatırım bankeri Yevgeniy Kogan, Telegram kanalından yaptığı paylaşımda, “Bu beklenmedik bir durumdu… Kimse böyle bir hamle beklemiyordu. Biz oranların artacağını ve yüzde 24’e kadar çıkacağını tahmin ediyorduk,” diyerek durumu değerlendirdi.

Merkez Bankası, enflasyonist baskıların azalmadığını kabul ediyor. Ekim-kasım döneminde yıllık ortalama fiyat artışı yüzde 11,1 olarak gerçekleşti. Çekirdek enflasyon ise yüzde 10,9’a yükselerek, iç talebin güçlü olduğunu ortaya koydu. 16 Aralık itibarıyla yıllık enflasyon yüzde 9,5 seviyesindeydi. Fakat faiz oranlarının artırılmamasının nedenlerinden biri, borç verme faaliyetlerinin düzenleyicinin beklediğinden daha fazla yavaşlaması oldu.

Merkez Bankası, bu durumu “para politikasının sıkılığı, fiyat artışlarının ve yüksek iç talebin etkilerine rağmen enflasyonu düşürme sürecini destekliyor” şeklinde açıkladı. Fakat banka, enflasyonun “bir süre daha” yüksek kalabileceği konusunda uyarıda bulunuyor.

Kredi ve mevduat faiz oranları, Merkez Bankası’nın baz faiz oranından daha hızlı artış gösterdi. Bunun nedenleri arasında riskli borçlulara yönelik kısıtlamalar ve kriz döneminde bankalara tanınan bazı ayrıcalıkların kaldırılması bulunuyor.

Kasım ayında bireysel kredilerde büyüme durdu, kurumsal kredilerde ise önemli bir yavaşlama görüldü. Nabiullina, bu yavaşlamanın enflasyon üzerindeki etkisinin önümüzdeki aylarda daha belirgin hale geleceğini ifade etti.

Rusya Merkez Bankası’ndan rubledeki dalgalanmalara faizle müdahale

Okumaya Devam Et

RUSYA

Kirillov suikastından sonra FSB’de üst düzey istifa

Yayınlanma

FSB Askeri Karşı İstihbarat Başkanı Nikolay Yuriyev, Korgeneral İgor Kirillov’un Moskova’daki patlamada hayatını kaybetmesinin ardından istifa etti.

Rusya Federal Güvenlik Teşkilatı (FSB) Askeri Karşı İstihbarat Dairesi Başkanı Nikolay Yuriyev, görevinden ayrıldı.

RBK gazetesinin haberine göre, Yuriyev’in istifası, kısa süre önce Moskova’da bir patlamada hayatını kaybeden Radyasyon, Kimyasal ve Biyolojik Savunma birliklerinin komutanı Korgeneral İgor Kirillov’un ölümüyle bağlantılı görünse de kaynaklar bu iddiayı yalanladı.

Kaynaklardan biri, Yuriyev’in istifasının emeklilik gerekçesiyle planlandığını ve bu karara ilişkin resmi kararnameye 16 Aralık’ta, Kirillov’un ölümünden bir gün önce imza atıldığını belirtti.

Aynı kaynak, Yuriyev’in görevden ayrılmasının yaz aylarında kararlaştırıldığını, yardımcılarının ise görevlerine devam ettiğini ifade etti.

Daire başkanının görevleri, geçici olarak yardımcılarından birine devredilirken, yeni bir başkanın henüz belirlenmediği vurgulandı.

Korgeneral İgor Kirillov ve yardımcısı İlya Polikarpov, 17 Aralık sabahı Moskova’da Ryazanskiy Prospekt’te meydana gelen bir patlamada yaşamlarını yitirdi. BBC ve The Wall Street Journal tarafından aktarılan bilgilere göre, patlama Ukrayna Güvenlik Teşkilatının (SBU) düzenlediği özel bir operasyonun parçasıydı.

Rusya Soruşturma Komitesi, olayı terör saldırısı ve cinayet olarak değerlendirerek soruşturma başlattı.

Olayın şüphelisinin Özbekistan vatandaşı olduğu ve kısa süre içinde gözaltına alındığı açıklandı.

Rus General İgor Kirillov’un ölümü

Okumaya Devam Et

RUSYA

G7, Rus petrolüne uygulanan tavan fiyatı sıkılaştırmayı planlıyor

Yayınlanma

G7 ülkeleri, Rusya’ya yönelik petrol yaptırımlarını sıkılaştırmayı değerlendiriyor. Bloomberg‘in konuya aşina kaynaklara dayandırdığı haberine göre, Rus menşeli petrolün varil başına 60 dolar olan mevcut tavan fiyatının 40 dolara indirilmesi gündemde.

Bu adım, Rusya’nın enerji gelirlerini azaltmayı ve Ukrayna’daki savaşını finanse etme kapasitesini sınırlamayı hedefliyor.

Mevcut tavan fiyat uygulaması, varil başına 60 doların üzerindeki Rus petrolüne Batı sigortası sağlamıyor. Bu sınırı aşarak ticaret yapan şirketler ise ikincil yaptırımlarla karşı karşıya kalma riski taşıyor.

Tavan fiyatın 40 dolara düşürülmesi, Brent petrolünün mevcut fiyatının yüzde 45 altında ve Rusya’nın Ural petrolünün Karadeniz ve Baltık Denizi limanlarında satıldığı fiyatın üçte bir oranında daha düşük olacak.

G7 ülkeleri, tavan fiyat uygulamasını Aralık 2022’de yürürlüğe koymuştu. Ancak, bu uygulamanın Rusya’nın petrol gelirlerini ne ölçüde etkilediği konusunda farklı görüşler bulunuyor.

Enerji ve Temiz Hava Araştırma Merkezi (CREA) uzmanlarına göre, mevcut tavan fiyat, Rus petrol ihracatının sadece yüzde 20’sini kapsıyor. Petrolün yüzde 80’i ise yaklaşık 800 gemiden oluşan “gölge filo” tarafından taşınıyor. Bu durum, yaptırımların etkinliğini azaltıyor.

Daha sert yaptırımlar arasında denetimlerin artırılması da bulunuyor. Estonya Başbakanı Kristen Michal, sigortasız tankerlerin alıkonulması gibi önlemlerin düşünüldüğünü belirtti.

Brookings Enstitüsü’nden kıdemli araştırmacı Robin Brooks ise petrol fiyat tavanındaki radikal bir düşüşün Rusya’yı mali krize sürükleyebileceğini ifade etti. CREA uzmanları, 60 dolarlık tavan fiyatın 2024’ün başından bu yana Rusya ekonomisini 4 milyar avrodan mahrum bıraktığını ve 30 dolara düşürülmesinin aylık 2,4 milyar avro kayba yol açacağını hesaplıyor.

ABD, Rusya’nın petrol endüstrisine ‘İran tarzı’ yaptırımlar planlıyor

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English