Bizi Takip Edin

DİPLOMASİ

İran ve Azerbaycan ilişkileri düzeltiyor

Yayınlanma

İki komşu ülke İran ve Azerbaycan, İsrail ordusunun Azerbaycan’da aktif olduğu iddiaları üzerine bozulan ilişkilerini düzeltmek ve diplomatik krizlerini diyalog yoluyla çözmek için bir dizi somut adım attı.

İlişkiler, geçen yıl İran’ın baş düşmanı İsrail’in Azerbaycan’da bulunduğu iddiasını protesto etmesi ve gerekli önlemleri alacağına dair söz vermesinin ardından darbe almıştı. Bakü’deki yetkililer, İran’ın iddialarını yalanladı ve topraklarında herhangi bir İsraillinin varlığını reddetti.

İsrail, Azerbaycan’ın önemli bir silah tedarikçisi olarak görülüyor ve bu tür bir destek, işgal altındaki Dağlık Karabağ bölgesini kontrol altına almak için komşusu Ermenistan ile altı haftalık bir savaşı kazanmasına katkı sağladı. Aynı zamanda Azerbaycan, on yıllardır süren Karabağ ihtilafında Tahran’ın Ermenileri desteklemesinden memnun değildi. İki devlet uzun süredir anlaşmazlık halinde ve birbirlerini düşmanlarıyla ilişki kurmakla suçluyor.

Azerbaycan, bu topraklardan Ermenistan’a geçen İranlı kamyon şoförlerine gümrük vergisi koymaya karar verdiğinde ilişkiler daha da kötüleşmişti. Aradan geçen süre içinde İran ordusu, Azerbaycan sınırına yakın büyük askeri tatbikatlar düzenledi, Bakü ise bu tatbikatları ülke sınırlarına bu kadar yakın olduğu için yasadışı olarak tanımladı.

Tahran-Bakü ilişkilerini etkileyen – İsrail ve ABD’den İran’daki Ermeni topluluğuna kadar- birçok faktör var. Tahran ayrıca, 83 milyonluk nüfusunun yaklaşık 10 milyonunu oluşturan etnik Azerbaycanlılar arasındaki ayrılıkçı duygulara karşı da temkinli.

Her iki komşu da suçlama oyunlarına kilitlenmişti. Ancak, bu tür iddialar ve söylemler ikili ilişkilere zarar vermiş olsa da, Tahran ve Bakü’deki politikacılar farklılıkları diyalog yoluyla çözmek için diplomatik yollar izliyor. Şimdi ise hızlı bir kamyona binen ilişkiler her yönden gelişiyor.

Diplomatik ziyaretler sonuç verdi

İki ülkenin üst düzey yetkilileri Bakü ve Tahran’ı ziyaret etmeye başladılar ve ayrıca ilişkilerin derinleştirilmesine ve genişletilmesine özel önem veren çok sayıda ikili anlaşma imzaladılar. Görünüşe göre Tahran, Azerbaycan’ın hiçbir ülkenin kendi topraklarını İran’a karşı hareket etmek için kullanmasına izin vermeyeceğine dair güvence vermesi karşılığında ikili ilişkilerde yeni bir aşamaya geçti.

İran Yüksek Ulusal Güvenlik Konseyi Sekreteri Ali Shamkhani’nin Azerbaycan’a ve ülkenin Dışişleri Bakanı Ceyhun Bayramov’un İran’a yaptığı son ziyaretler, iki ülke arasındaki ilişkilerin güçlendirilmesi konusunda hoş bir tablo çizdi.

Mega projelerden biri, İran hatları üzerinden Türkmenistan’dan Ermenistan’a gaz nakliyat hacmini iki katına çıkarmayı amaçlayan Mutabakat Muhtırası’nın imzalanmasıdır. İki taraf enerji, petrol, gaz, ulaşım ve ikili ticaret alanlarında ikili işbirliğine girdi. Kara sınırlarından ve ticari uçuşlardan Bakü ve Tahran’a seyahat eden yolcu sayısı da arttı.

İki ülke arasında hükümetler ve halklar arasındaki ilişkinin önemli bir seviyeye çıktığı bildiriliyor. Azerbaycan halkı, İran Gando dizisinin Sahar Azeri ağı üzerinden yayınlanmasını istediğinde, sıcak bağlar daha da renklendi. Dizinin Azeri dilinde yayınlanması Azerbaycan toplumunda memnuniyetle karşılandı.

DİPLOMASİ

Zelenskiy: Ukrayna’nın savaştaki kaybı 80 binden az

Yayınlanma

Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy, ülkesinin savaşta 80 binden az kayıp verdiğini belirtti, ancak kesin rakam paylaşmaktan kaçındı.

Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy, ordunun Rusya ile devam eden geniş çaplı savaşta 80 binden daha az kayıp verdiğini açıkladı.

Japon Kyodo News‘e mülakat veren Zelenskiy, “Geçenlerde, sanırım Amerikan basınında, Ukraynalıların 80 bin kayıp verdiğine dair bir bilgi yayımlandı. Ancak size şunu söylemek isterim: Hayır. Bu sayı daha az, hem de çok daha az,” ifadelerini kullandı.

Bununla birlikte Zelenskiy, kesin bir rakam paylaşmaktan kaçındı.

Daha önce Wall Street Journal‘ın (WSJ) Kiev’deki kaynakları, Ukrayna’nın 80 bin asker kaybettiğini bildirmişti.

Kaynaklara göre, yaralı askerlerin sayısı ise 400 bine ulaşmıştı.

The Economist ise Batılı istihbarat kuruluşlarının verilerine dayanarak, Ukrayna’nın 60 bin ila 100 bin arasında asker kaybetmiş olabileceğini ve yaklaşık 400 bin askerin de ağır yaralı olduğunu öne sürdü.

Bu arada, Ua Losses adlı internet sitesine göre, 3 Aralık itibarıyla 65 bin 289 Ukraynalı askerin öldüğü teyit edildi. Bu askerlerin ölüm sırasındaki ortalama yaşı 38,2 olarak belirlendi. Her ölüm için 6 ila 8 ağır yaralı olduğu tahmin ediliyor; dolayısıyla gerçek kayıp sayısının çok daha yüksek olabileceği belirtiliyor.

Kiev, son olarak Şubat 2024’te resmi bir kayıp açıklamasında bulunmuştu. O dönemde Zelenskiy, Ukrayna’nın 31 bin asker kaybettiğini duyurmuştu. Ancak Washington Post, bu rakamın “askere alma ve seferberlik sürecine zarar vermemek” için kasıtlı olarak düşük tutulmuş olabileceğini yazdı.

ABD, Ukrayna’dan zorunlu askerlik yaşını 18’e indirmesini istedi

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

Çin’den misilleme: kritik hammaddelerin ABD’ye ihracatını engelleyecek

Yayınlanma

Çin, Washington’un Çin çip endüstrisine yönelik baskılarını artırmasının ardından galyum ve germanyum gibi kritik hammaddelerin ABD’ye ihracatını engelleyeceğini açıkladı.

Dünyanın en büyük iki ekonomisi arasındaki gerilim daha da tırmanırken küresel tedarik zincirleri için daha fazla kesinti tehdidi oluşuyor.

Çin Ticaret Bakanlığı salı günü yaptığı açıklamada, “ulusal güvenlik ve çıkarları korumak” amacıyla ABD’ye yönelik çift kullanımlı kritik hammaddelere yönelik ihracat kontrollerini derhal geçerli olmak üzere güçlendirdiğini duyurdu.

Bakanlıktan yapılan açıklamada “Prensip olarak, galyum, germanyum, antimon ve diğer süper sert malzemelerin ABD’ye ihracatına izin verilmemektedir” denildi.

Bu kapsamlı karar, Biden yönetiminin en geniş ihracat kontrollerini başlatmasından ve ülkenin çip üretim ekipmanı şampiyonlarının çoğu da dahil olmak üzere 140 Çinli kuruluşu ticaret kara listesine eklemesinden 24 saatten kısa bir süre sonra geldi.

Çin’in son hamlesinin kapsadığı ürünler – galyum, germanyum ve antimon gibi hammaddeler, süper sert malzemeler ve grafit dahil – sivil uygulamalar için geliştirilebilmelerinin yanı sıra askeri ürünler için de gerekli olmaları nedeniyle “ikili kullanım” olarak kabul ediliyor.

Çip yapımı ve elektrikli araçlar ve güç sistemleri gibi yüksek voltajlı uygulamalar için gerekli olan grafit ve galyum, Biden yönetiminin 2021’de tedarik zinciri incelemesinde vurguladığı stratejik malzemeler arasında yer alıyor. Washington, bunların üretiminin Çin’de yoğunlaşmasının potansiyel bir tedarik zinciri riski oluşturduğunu söyledi. Çin aynı zamanda önemli bir küresel doğal grafit üretimini de kontrol ediyor.

Ayrıca, geçen ay tungsten, magnezyum ve titanyum gibi kilit malzemeler de dahil olmak üzere sıkı ihracat kontrollerine tabi olan çift kullanımlı malzeme, metal ve ürünlerin ayrıntılı bir listesini açıklayan Ticaret Bakanlığı’na göre, hiçbir çift kullanımlı ürünün ABD askeri kuruluşlarına veya ABD askeri amaçları için ihraç edilmesine izin verilmeyecek. Bakanlık, grafitin son kullanıcılarının da daha sıkı incelemelerle karşı karşıya kalacağını ekledi.

Çin 2023 yılında galyum ve germanyum gibi kritik çip yapım malzemelerinin ihracatını sınırlayacağını söylemiş ancak hangi ülkelerin bu sınırlamalara tabi olacağını belirtmemişti.

Çin Ticaret Bakanlığı sözcüsü son hamlenin ABD’nin kendi ihracat kontrollerini “silahlandırması” ve birçok Çinli şirketi kara listeye almasından kaynaklandığını söyledi. Sözcü, bunun uluslararası kuralları ihlal ettiğini, ticari çıkarlara zarar verdiğini ve küresel tedarik zinciri istikrarını ciddi şekilde bozduğunu söyledi.

Sözcü, “Uyruğu veya konumu ne olursa olsun, bu düzenlemeleri ihlal eden herhangi bir kuruluş veya birey yasal sonuçlara tabi olacaktır” diye ekledi.

Washington’un hamlesine tepkinin bir başka işareti olarak, Çin’deki birkaç büyük endüstri birliği salı günü üyelerini Amerikan çiplerini “dikkatli bir şekilde tedarik etmeye” çağıran açıklamalar yaptı ve ABD hükümetinin “kontrol önlemlerinde yaptığı keyfi değişikliklerin ABD çip ürünlerinin istikrarlı tedarikini ciddi şekilde etkilediği” için bunları “artık güvenilir ve emniyetli” olmayan ürünler diye nitelendirdi.

Çin Otomobil Üreticileri Birliği, Çin İnternet Topluluğu ve Çin İletişim İşletmeleri Birliği de benzer açıklamalar yayınladı.

ABD’den Çin’in çip endüstrisine karşı yeni ihracat kontrolleri

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

Ukrayna, NATO üyeliği dışındaki güvenlik garantilerini kabul etmiyor

Yayınlanma

Ukrayna Dışişleri Bakanlığı, NATO’ya tam üyelik yerine önerilen Batılı ülkelerin vereceği güvenlik garantilerini kesin bir şekilde reddettiğini açıkladı.

Bakanlık açıklamasında şu ifadelere yer verildi: “Ukrayna için en gerçekçi güvenlik garantisi ve Rusya’nın hem Ukrayna’ya hem de diğer ülkelere yönelik saldırgan tutumunu caydıracak en etkili yol, Ukrayna’nın NATO’ya tam üyeliğidir.”

Bakanlık, daha önce Kiev’e nükleer silahlardan vazgeçmesi karşılığında güvenlik ve “egemenlik garantileri sunan Budapeşte Muhtırası’nın olumsuz deneyimine” dikkat çekerek alternatifleri değerlendirme niyetinde olmadıklarını belirtti.

Açıklamada, muhtırayı imzalayan ülkelerden biri olan Rusya’nın “yükümlülüklerini ihlal ederek Ukrayna’ya saldırdığı, nükleer silahsızlanmaya olan güveni zedelediği ve dünya genelinde güvenlik risklerini artırdığı” iddia edildi.

Kiev, bu hatanın ancak etkili, açık ve yasal olarak bağlayıcı güvenlik garantileriyle düzeltilebileceğini ifade etti.

Moskova’dan Batı’ya: Ukrayna ‘kirli bomba’ kullanacak

Bakanlık açıklamasını, “Budapeşte Muhtırası’nın acı tecrübesini geride bırakarak, NATO üyeliğine yönelik herhangi bir alternatif, vekil ya da ikameyi kabul etmeyeceğiz,” sözleriyle sonlandırdı.

Bu arada, Reuters’a konuşan diplomatik kaynaklar, NATO’nun 32 üyesi arasında Ukrayna’nın NATO’ya davet edilmesi konusunda bir uzlaşma işareti bulunmadığını belirtti.

Kaynaklara göre bu konunun 3-4 Aralık’ta Brüksel’de yapılacak toplantılarda ele alınması pek olası görünmüyor.

Fakat, Deutsche Welle’nin haberine göre Ukrayna heyeti, 3 Aralık’taki NATO-Ukrayna Konseyi toplantısında bu konuyu gündeme getirmeyi planlıyor.

Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy ise geçen ayın sonunda yaptığı açıklamada, kontrol altındaki Ukrayna topraklarının NATO şemsiyesi altına alınması durumunda savaşın sıcak safhasının sona erebileceğini ifade etmişti.

Zelenskiy, “Ukrayna topraklarının bir kısmının NATO’ya alınması söz konusu olamaz. Bu durum, diğer bölgelerin Ukraynalı olmadığı anlamına gelir ve bunu asla kabul edemeyiz,” demişti.

Rus milletvekili Kolesnik: İnsanlara nükleer silahların yarattığı tehdidi hatırlatmamız lazım

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English