Bizi Takip Edin

ORTADOĞU

İsrail’de Philadelphia bölünmesi

Yayınlanma

netanyahu-gallant

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile Savunma Bakanı Yoav Gallant, Hamas’la Gazze’de ateşkes ve esir takası anlaşması için yapılan dolaylı müzakerelerin önündeki engellerden biri olarak görülen, İsrail işgalinin sürdüğü Mısır ile Gazze sınırındaki 14 kilometrelik Philadelphia Koridoru konusunda giderek daha fazla ayrışıyor.

Kanal 12’nin haberine göre, Gazze’deki İsrailli esirlerin aileleri dün, Başbakan Netanyahu ve Savunma Bakanı Gallant ile iki ayrı toplantı yaptı. Görüşmelerde iki isim, İsrail ile Hamas arasında Gazze’de ateşkes ve esir takası anlaşması için yapılan dolaylı müzakerelerin merkezindeki Philadelphia Koridoru konusunda oldukça farklı yaklaşım benimsedi.

Esir ailelerinin Netanyahu ile Gallant arasında gergin ilişkiler nedeniyle toplantıları ayrı ayrı düzenlediği bildirildi.

İlk toplantının yapıldığı Savunma Bakanı Gallant, İsrail’in koridorda “bulunması ila bulunmamasının güvenlik engeli oluşturmadığını” belirterek, anlaşma konusunda koşulların bir buçuk ay önce de şu an da olgunlaştığını aktardı.

Netanyahu ise esir aileleriyle görüşmesinde Savunma Bakanı Gallant’ın açıklamalarına işaret ederek, ordunun konuya dair pozisyonuyla ilgilenmediğini ifade etti.

Başbakan, “Philadelphia Koridoru’yla ilgili talebimizden geri adım atmayacağız. (Yahudi) ölse de vazgeçmez” dedi.

“Ya Philadelphia ya anlaşma”

Başbakanlık Ofisi tarafından haberin ardından yapılan açıklamada, “Başbakan Netanyahu, rehine aileleriyle yaptığı toplantıda, Philadelphia meselesinde ‘güvenlik kurumunun pozisyonunun kendisini ilgilendirmediğini’ söylemedi” denilirken, Başbakan’ın, Philadelphia Koridoru’nun ele geçirilmesinin “güvenlik ve aynı zamanda en üst düzeyde siyasi ihtiyaç” olduğunu ifade ettiği bildirildi.

Açıklamada, Netanyahu’nun, İsrail’in Philadelphia Koridoru’ndan şu anda çekilmesi halinde bir daha dönüşün zor olacağı ve “muazzam baskı” ile yüzleşeceğine inandığı belirtildi.

Netanyahu, İsrail ve uluslararası kamuoyunda siyasi nedenlerle Hamas ile esir takası anlaşması yapmamakla suçlanıyor.

Netanyahu’nun Mısır-Gazze sınır hattındaki “Philadelphia Koridorunda” İsrail’in kontrolünü şart koşan maddeyi anlaşmaya eklemesinin görüşmeleri tıkadığı kaydediliyor. Netanyahu, söz konusu maddede geri adım atmayacağının altını çizmişti.

Gallant’a göre “mutlak zafer” saçmalık

“Mısır sınırda İsrail’in varlığını kabul etmeyecek”

Öte yandan Mısır’ın Al-Qahera News televizyon kanalının üst düzey bir kaynaktan aktardığı haberde, Mısır’ın Refah Sınır Kapısı ya da Philadelphia Koridoru’nda İsrail varlığını hiçbir şekilde kabul etmediğini ilgili tüm taraflara yeniden bildirdiği belirtildi.

Mısır’ın Gazze’de çatışan taraflar arasında arabuluculuk çabalarını yürüttüğüne yer verilen haberde, arabuluculuk çabalarının Kahire’nin ulusal güvenliğiyle uyumlu ve kardeş Filistin halkının haklarını koruyacak şekilde olduğuna işaret edildi.

Mısır güvenlik heyetinin iki taraf (Hamas ve İsrail) arasında mümkün olabilecek bir uzlaşı gerçekleştirilmesi için büyük çaba gösterdiği, Katar ve ABD’li ara bulucu ortaklarıyla çabaların koordine edildiği vurgulandı.

ORTADOĞU

İsrail askerleri tarafından öldürülen Ayşenur Ezgi Eygi’nin cenazesi Türkiye’ye getirildi

Yayınlanma

İşgal altındaki Batı Şeria’da İsrail askerlerince katledilen Ayşenur Ezgi Eygi’nin naaşı, Azerbaycan’dan İstanbul’a getirildi.

Türk Hava Yolları’nın uçağıyla İstanbul Havalimanı’na getirilen Eygi’nin cenazesi, askeri manga tarafından alana getirildi. Eygi’nin naaşı VİP Terminali’nde düzenlenen törenin ardından Aydın’a defnedilmek üzere uçakla İzmir’e gönderildi.

İsrail askerleri, işgal altındaki Batı Şeria’da barışçıl bir gösteri sırasında katılımcıların üzerine ateş açmış, Filistinlilere destek amacıyla gösteriye katılan ve ABD vatandaşlığı da bulunan Eygi, başından vurularak ağır yaralanmıştı.
Filistinlilere ait bir hastaneye kaldırılan Eygi, 6 Eylül’de müdahalelere rağmen hayatını kaybetmişti.

Filistin topraklarının İsrail tarafından işgaline karşı barışçıl ve sivil yöntemlerle Filistinlilere destek veren Uluslararası Dayanışma Hareketi gönüllüsü insan hakları aktivisti olan Eygi, 2003’te İsrail buldozeri tarafından ezilerek öldürülen ABD vatandaşı Rachel Corrie ile aynı harekete mensuptu.

Okumaya Devam Et

ORTADOĞU

Netanyahu, UCM’nin tutuklama emrini engellemek için Başsavcıdan kendisini ve Gallant’ı soruşturmasını istedi

Yayınlanma

İsrail televizyonunda çarşamba günü yayınlanan bir habere göre Adalet Bakanı Yariv Levin, Başbakan Benjamin Netanyahu’nun emriyle hareket ederek Başsavcı Gali Baharav-Miara’dan başbakan ve Savunma Bakanı Yoav Gallant hakkında Gazze savaşıyla ilgili bir ceza soruşturması açmasını istedi. Böylece Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin (UCM) ikili hakkında tutuklama emri çıkarması talebini bertaraf etmeyi amaçlıyor.

Channel 12’de yer alan habere göre Netanyahu, devam eden savaş ve Hamas’a karşı yürütülen askeri harekatın nasıl yürütüldüğüne dair bir soruşturma açılıp ardından kapatılmasını ve UCM’ye suçlamaların İsrail tarafından soruşturulduğu ve dolayısıyla mahkemenin müdahalesini gerektirmediğine dair bir güncelleme yapılmasını istedi.

Habere göre Baharav-Miara bu talebi bariz bir hile olduğu ve UCM’yi tatmin etmeyeceği gerekçesiyle reddetti. Baharav-Miara’nın ayrıca Hamas’ın 7 Ekim’de düzenlediği saldırı ve ardından Gazze’de yaşanan savaşla ilgili olarak sadece İsrail’in en üst düzey soruşturması olan bir devlet soruşturma komisyonunun yeterli olacağını zaten kamuoyuna açıkladığını belirttiği bildirildi.

Netanyahu, 7 Ekim öncesi ve sırasındaki bir dizi başarısızlıkla ilgili olarak, bazı koalisyon üyeleri de dahil olmak üzere sık sık yapılan çağrılara rağmen, şimdiye kadar bir devlet soruşturma komisyonu kurmayı reddetti. Netanyahu bir hükümet soruşturmasını tercih ettiğini söylerken, Baharav-Miara daha bağımsız ve kapsamlı olacağını savunduğu bir devlet komisyonu kurulması için bastırıyor. İsrail savaş suçu işlediği suçlamalarıyla karşı karşıya kalırken, bir soruşturmanın bu konuları da ele alması bekleniyor.

Kanal 12’nin kaynaksız haberinde Netanyahu’nun devlet soruşturma komisyonunun kendisini görevden almak için yasal bir manevra olacağından korktuğu belirtildi. Netanyahu uzun süredir yargılandığı yolsuzluk suçlamalarıyla ilgili olarak da benzer bir iddiada bulunuyor.

Kanal, Baharav-Miara gibi bir devlet komisyonunu tercih eden Gallant’ın yine de başsavcıdan en azından bir hükümet soruşturmasını desteklemesini istediğini söyledi. Baharav-Miara’nın bu fikri reddettiği ve “soruşturulan soruşturmacıyı atayamayacağı için” bunun İsrail’in UCM’deki imajına yarardan çok zarar getireceğini söylediği belirtildi.

Netanyahu’nun Likud partisinden üst düzey müttefiki olan Levin’in talebi, UCM Savcısı Karim Khan’ın bu hafta mahkemeden mayıs ayında Netanyahu, Gallant ve Hamas’ın bazı üst düzey isimleri hakkında talep ettiği tutuklama kararlarını “son derece acil bir şekilde” çıkarmasını istemesinin ardından geldi.

Hafta sonu Kanal 12, Baharav-Miara’nın Netanyahu’yu, İsrailli üst düzey sivil ve askeri yetkililer hakkında uluslararası tutuklama emri çıkarılmasını önlemenin en iyi yolunun bir devlet soruşturma komisyonu kurulması olduğu konusunda uyardığını bildirdi.

Kanalın aktardığına göre Baharav-Miara bir mektupta, uluslararası kuruluşlar harekete geçmeden önce bir komisyon kurulması için fırsat penceresinin kapanmakta olduğu uyarısında bulundu.

Baharav-Miara, İsrail’in Lahey’deki Uluslararası Ceza Mahkemesi gibi kurumların ancak ulusal hukuk sistemleri görevlerini yerine getiremediğinde devreye girebileceği ilkesi olan tamamlayıcılığı savunmasının “ancak bir devlet soruşturma komisyonu ile gerçekleştirilebileceğini” söyledi.

Okumaya Devam Et

ORTADOĞU

Washington Post raporuna göre Ayşenur Eygi, protesto yatıştığında geri çekilirken vurulmuş

Yayınlanma

Washington Post gazetesi çarşamba gecesi yayınladığı bir haberde, Batı Şeria’daki Beita Kavşağı yakınlarında İsrail askerlerinin ateşiyle öldürülen Amerikan-Türk vatandaşı Ayşenur Eygi’nin zaman çizelgesinin bölgedeki en yoğun çatışmalarla uyuşmadığına dair bağımsız bir araştırma yapıldığını bildirdi.

Raporda Eygi’nin, kalabalığın ana yolda İsrail güvenlik güçlerinden 200 metreden fazla uzaklaşmasından yaklaşık 20 dakika sonra vurulduğu belirtiliyor.

26 yaşındaki Aysenur Eygi, cuma günü İsrail ordusu tarafından açılan ateş sonucu öldürülmüştü. İsrail ordusu (IDF), Eygi’nin “şiddetli bir isyan” sırasında “kasıtsız” olarak vurulduğunu iddia etmişti.

İsrail ordusu yaptığı soruşturmanın ardından bir açıklama yayınlayarak Eygi’nin IDF güçlerinin açtığı “dolaylı ateş sonucu kasıtsız olarak” vurulmuş olma ihtimalinin “yüksek olduğunu” öne sürmüştü.

Ancak Washington Post’un raporu bu iddiayı çürütüyor.

Washington Post’un yaptığı araştırma, Eygi’nin Beita’daki çatışmaların başlamasından yarım saatten fazla bir süre sonra ve protestocuların İsrail güçlerinden 200 metreden fazla uzaktaki ana yola inmesinden yaklaşık 20 dakika sonra vurulduğunu ortaya çıkardı.

The Post, o gün yaşananları yeniden canlandırmak için 13 görgü tanığı ve Beita sakiniyle konuştu. Ayrıca Eygi’nin gönüllü olarak çalıştığı Uluslararası Dayanışma Hareketi ile bir başka Filistinli savunuculuk grubu olan Faz3a tarafından özel olarak sağlanan 50’den fazla video ve fotoğrafı inceledi.

Devam eden bir soruşturmayı gerekçe gösteren IDF, güçlerinin, göstericiler geri çekildikten bu kadar uzun bir süre sonra ve görünürde bir tehdit oluşturmadıkları bir mesafeden neden ateş ettiğine dair The Post’un sorularını yanıtlamayı reddetti.

İsrail tarafından katledilen Ayşenur Ezgi Eygi için Filistin’de cenaze töreni düzenlendi

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English