Rusya
İstanbul 2025’in, İstanbul 2022’den farkı ne?

Rusya Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, Ukrayna ile müzakereler için İstanbul’a gelen Rus heyetinin “ciddi bir çalışmaya hazır” olduğu belirtildi. Heyetin başkanlığına, 2022’de olduğu gibi yine Devlet Başkanı Yardımcısı Vladimir Medinskiy getirildi.
Kiev bu durumdan son derece rahatsız olsa da, aslında Rus yönetiminin böyle bir heyetin oluşumuna ilişkin aldığı kararın kaçınılmaz bir mantığı var.
14 Mayıs akşamı Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, yapılan toplantının ardından Rus heyetinin yapısını onayladı; heyet 15 Mayıs sabahı Kiev rejimi temsilcileriyle müzakereler için yola çıktı.
Medyada heyete Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ya da Putin’in Dış Politika Danışmanı Yuriy Uşakov’un başkanlık edeceği yönündeki tahminler doğru çıkmadı.
Heyetin başkanlığına Devlet Başkanı Yardımcısı Vladimir Medinskiy atandı. Heyette ayrıca Dışişleri Bakan Yardımcısı Mihail Galuzin, Genelkurmay Ana İstihbarat Direktörlüğü Başkanı İgor Kostyukov ve Savunma Bakan Yardımcısı Aleksandr Fomin de yer aldı.
Heyete ayrıca uzmanlar da görevlendirildi: Genelkurmay İstihbarat İdaresi Birinci Başkan Yardımcısı Aleksandr Zorin, Devlet Başkanlığı İnsani Alanlarda Devlet Politikaları İdaresi Başkan Yardımcısı Yelena Podobreyevskaya, Rusya Dışişleri Bakanlığı Bağımsız Devletler Topluluğu Ülkeleri İkinci Dairesi (Ukrayna ile ilgilenen daire) Direktörü Aleksey Polişçuk ve Savunma Bakanlığı Uluslararası Askeri İşbirliği Ana İdaresi Başkan Yardımcısı Viktor Şevtsov.
Medinskiy’nin heyet başkanı olarak atanması tesadüf değil; bu, Moskova’nın yaklaşan müzakerelerin yeni bir format olmadığı, aksine 2022’de aynı şehirde başlayan müzakerelerin devamı olduğu yönündeki pozisyonunu pratikte somutlaştırıyor.
Savunma Bakan Yardımcısı Aleksandr Fomin de İstanbul 2022 heyetinden İstanbul 2025 heyetine geçti.
Ukrayna tarafında Rus heyetinin yapısına beklendiği gibi tepki gösterildi; Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy’nin bizzat Türkiye’ye gittiği ve Rusya Devlet Başkanı dışında kimseyle müzakere etmesinin makamına uygun olmayacağı belirtildi.
Zelenskiy statü gereği Rusya Devlet Başkanı Yardımcısı ile görüşemez, ancak Ukrayna heyetinin liderliğini başkasına devretmesi de mümkün değil, zira Ukrayna’da Putin ile müzakere yasağı bulunuyor.
Zelenskiy’nin anlayışına göre, bu yasak bizzat devlet başkanı dışındaki tüm yetkililer ve politikacılar için geçerli. Ancak tüm bunlar Kiev rejimi yönetiminin sorunları, Rusya’yı ilgilendirmiyor.
Birincisi, Zelenskiy’nin statüsüyle ilgili sorular var: Geçen yıldan beri görev süresi fiilen dolmuş durumda. İkincisi, her müzakere seviyesi için kendi seviyesinde müzakereciler gerekiyor.
Uluslararası ilişkiler uzmanı Aleksey Naumov, Rusya’nın önde gelen diplomasi yayınlarından Vzglyad gazetesine verdiği demeçte “Rusya, liderler düzeyinde bir görüşme gerçekleştirmek için öncelikle teknik detaylar üzerinde anlaşmaya varılması gerektiğine inanıyor ve heyetin yapısı da her hâlükârda bunu yansıtıyor,” diye belirtti.
Üstelik Ukrayna tarafıyla doğrudan anlaşmaya varılması gerekiyor. Ancak Moskova, Brüksel’in (Berlin, Paris, Londra) masada sadece engel olacağını anlıyor. Ve bu engel öncelikle Moskova’ya değil, Kiev’e —mevcut siyasi ve askeri gerçekleri idrak etmesine ve bu gerçeklere uygun kararlar almasına— yönelik olacak.
Ancak en önemlisi, Rusya mevcut müzakereleri herhangi bir sembolik tesadüf nedeniyle değil, tam da 2022’deki İstanbul görüşmesinin doğrudan devamı olarak görüyor. Krizin çözümüne dair gerçek umut veren anlaşmalar ilk kez o zaman kağıda dökülmüştü.
Naumov, “Bunlar, büyük ölçüde Rusya’yı tatmin eden bir belgenin üzerinde anlaşıldığı müzakereler,” diye açıkladı. O zaman Ukrayna heyeti, üzerinde anlaşılan belgenin hem askerden arındırılma hem tarafsız statü hem de diğer birçok hükmünü imzalamıştı. Ardından Zelenskiy (İngiltere Başbakanı Boris Johnson’ın telkiniyle) paraflanmış belgeyi çöpe atmıştı.
O zamandan beri köprülerin altından çok sular aktı elbette. Rus yönetiminin “sahadaki gerçekler” olarak adlandırdığı şeyler değişti. Donetsk ve Lugansk halk cumhuriyetleri, Herson ve Zaporojye oblastları Rusya’nın kontrolüne geçti.
Şüphesiz, siyasi açıdan Kiev için müzakereler 2022’ye göre çok daha kötü koşullarda gerçekleşecek.
Önemli bir askeri boyut da var. Sızıntılara inanılacak olursa, 2022’de Ukrayna, silahlı kuvvetlerine (örneğin ağır zırhlı araç, uçak ve personel sayısı açısından) kısıtlamalar getirmeyi kabul etmişti.
Bugün, savaş alanındaki devasa değişiklikler nedeniyle bu bölümün açıkça yeniden gözden geçirilmesi gerekecek. Silahlı İHA’lar, tanklardan ve piyade savaş araçlarından çok daha önemli hâle geldi.
Belki de bu yüzden Rus askeri istihbaratının başkanı İgor Kostyukov heyete dahil edildi. Her hâlükârda, anlaşmanın temeli, içinde sabitlenen ilkeler bugüne kadar geçerliliğini koruyor.
Valday Tartışma Kulübü Araştırma Direktörü Fyodor Lukyanov, “Geçen üç yıla bir saygı duruşu olarak; askerlerin, yani ‘değişen gerçekleri’ sağlayanların daha fazla temsil edilmesi. Ancak merkezde yine, sanırım, toprak sorunu değil, askeri-politik statü ve güvenliğin geniş anlamda anlaşılması konusu yer alıyor,” değerlendirmesini yaptı.
Putin’in çağrısıyla başlayan İstanbul süreci sarpa sardı: Taraflar ne diyor?
Rusya
Özbekistan, Rusya’yı göçmenlere yönelik kötü muameleyle suçladı

Özbekistan Dışişleri Bakanlığı, Rusya’daki Özbekistan vatandaşlarının kolluk kuvvetleri tarafından ‘izinsiz’ denetimlere, ‘saygısızlığa ve kaba muameleye’ maruz kaldığını açıkladı. Taşkent’teki Rus diplomatlarla yapılan bir görüşmede konuyu gündeme getiren bakanlık, Moskova’ya resmi bir nota göndererek insan haklarına uyulmasını ve vatandaşlarının onuruna saygı gösterilmesini istedi.
Özbekistan, Rusya’daki vatandaşlarının Rus kolluk kuvvetleri tarafından “izinsiz” denetimlere, “saygısızlığa ve kaba muameleye” maruz kaldığını belirterek Moskova yönetimine sert tepki gösterdi.
Özbekistan Dışişleri Bakanlığı, Taşkent’teki Rus diplomatlarla yaptığı görüşmede konuyu gündeme getirerek bu tür olayların önlenmesi için somut adımlar atılması gerektiğini vurguladı.
Bakanlık Sözcüsü Ahror Burhanov tarafından yayımlanan açıklamada, “Bu tür vakaların ülkelerimiz arasındaki dostane ilişkilere uymadığına ve bunların önlenmesi için somut tedbirlerin alınması gerektiğine dikkat çektik,” ifadeleri kullanıldı.
Özbekistan tarafı, tüm vatandaşlara yönelik uluslararası hukuka ve insan haklarına uyulması çağrısında bulunarak Rusya Federasyonu’nun ilgili makamlarına, “Özbekistan vatandaşlarına saygıyla davranmaları, onurlarını ve haysiyetlerini aşağılamamaları” yönünde bir talep iletti.
Bakanlık, Özbekistan Büyükelçiliği’nin de Moskova’daki durumla ilgili Rusya Dışişleri Bakanlığı’na bir nota gönderdiğini ve “güç kullanan yetkililerin eylemlerine yasal bir değerlendirme yapılmasını” istediğini ekledi.
Moskova’da baskınlar
Bu diplomatik tepkiden önce, Özbekistan Dış Göçmenlik Teşkilatının Rusya temsilciliği, 8 Haziran’da Moskova’nın Sokolniki bölgesinde OMON (özel polis birliği) mensuplarının Özbekistan vatandaşlarına yönelik bir denetim düzenlediğini bildirmişti.
Denetim sırasında yabancılara “fiziksel güç uygulandığı” iddia edildi. Baskın sonucunda, belgelerinde sorun tespit edilen altı kişiye kadar gözaltı işlemi yapıldı.
Baza haber kaynağına göre, 9 Haziran’da ise Strogino’da Bağımsız Devletler Topluluğu vatandaşlarının kaldığı bir yurda yasa dışı göçmenlere yönelik bir baskın daha düzenlendi.
Tepkiler artıyor
Özbekistan makamları, Rusya’daki vatandaşlarının haklarının ihlal edildiğine ilk kez dikkat çekmiyor.
Geçen ay da Rusya’nın Taşkent Büyükelçisi Dışişleri Bakanlığı’na çağrılarak “işçi göçmenlere yönelik zalimce muamele vakaları” hakkında bilgilendirilmişti.
Nisan ayında ise Moskova’daki Bodrost adlı bir hamama düzenlenen ve Kırgızistan vatandaşlarının gözaltına alındığı göçmen karşıtı bir baskın nedeniyle Rusya’nın Kırgızistan Büyükelçisi’ne nota verilmişti.
İçişleri Bakanlığı’nın açıklamasına göre, o olayda yaklaşık 60 yabancı polis merkezine götürülmüş ve 25’i hakkında Rusya’ya giriş veya ülkede kalma kurallarını ihlal etmekten işlem yapılmıştı.
Tacikistan Başbakanı Kohir Resulzoda da Tacikistan vatandaşlarının “geniş ve muğlak bir güvenlik sağlama” gerekçesiyle Rusya’ya girişlerinin giderek daha sık yasaklandığını veya ülkeden sınır dışı edildiğini belirtmişti.
Rusya makamları, 22 Mart 2024’te Moskova yakınlarındaki Crocus City Hall konser salonunda yaşanan terör saldırısının ardından göç politikasını önemli ölçüde sertleştirdi.
Yabancı vatandaşlara yönelik özel bir sınır dışı etme rejimi getirilirken, ülkeye girişteki ihlaller ve yasa dışı göçmenlere hizmet sunulması durumlarında para cezaları artırıldı. Ayrıca, “istenmeyen kalış” statüsü uygulamaya konuldu.
Rusya
Rusya ordusundan Donetsk’te stratejik ilerleme

Rusya Savunma Bakanlığı, Donetsk Halk Cumhuriyeti’nde (DHC) Petrovskoye ve Alekseyevka yerleşim birimlerinin kontrol altına alındığını bildirdi. Bakanlık, bu yerleşim yerlerinin Merkez askeri grubu birlikleri tarafından ele geçirildiğini belirtti. Açıklamada ayrıca, Ukrayna ordusuna yönelik operasyonlar ve hava savunma faaliyetleri hakkında da bilgi verildi.
Rusya Savunma Bakanlığı, Donetsk Halk Cumhuriyeti’nde (DHC) bulunan Petrovskoye ve Alekseyevka yerleşim birimlerinin kontrol altına alındığını bildirdi.
Bakanlıktan yapılan açıklamada, söz konusu yerleşim yerlerinin Merkez askeri grubu birlikleri tarafından ele geçirildiği belirtildi.
Alekseyevka’nın, mayıs ayında Rus askeri güçlerinin kontrolünü sağladığını bildirdiği Velika Novoselka yakınlarındaki Bogatır köyünün kuzeyinde yer aldığı aktarıldı.
TASS‘ın aktardığına göre, 2016 yılında Ukrayna makamları tarafından Orehovo olarak yeniden adlandırılan Petrovskoye köyü ise Pokrovskoye ilçesinde, Dnipropetrovsk oblastındaki Novopavlovka yakınlarında bulunuyor.
Bakanlığın bugünkü raporunda, son 24 saat içinde Ukrayna ordusu tugaylarına Stepanovka, Krasnoarmeysk, Dimitrov, Grodovka, Novonikolayevka, Novopavlovka ve Dnipropetrovsk oblastındaki Novopodgorodnoye yerleşim birimleri bölgelerinde darbe indirildiği ifade edildi.
Ayrıca, bakanlık Sumı oblastındaki Ukrayna ordusu birliklerine yönelik saldırılar düzenlendiğini de bildirdi.
Hava savunma sistemlerinin iki JDAM bombası, bir HIMARS çok namlulu roketatar sistemi mermisi ve 260 Ukrayna insansız hava aracını düşürdüğü, bunlardan 62’sinin askeri operasyon bölgesinin dışında imha edildiği kaydedildi.
Geçen hafta sonunda Rusya Savunma Bakanlığı, Merkez askeri grubuna bağlı 90. Tank Tümeni’nin Dnipropetrovsk oblastında ilerlediğini duyurmuştu.
11 Haziran’da ise 55. Motorize Piyade Tugayı birlikleri ile biraz daha güneyde faaliyet gösteren Doğu askeri grubu birlikleri bu tümenin operasyonlarına katıldı.
Rusya ve Ukrayna, İstanbul anlaşması kapsamında yeni bir esir takası yaptı
Rusya
Rusya’da yoksul sayısı bir yılda 2,1 milyon kişi azaldı

Rusya Federal İstatistik Servisi (Rosstat), 2025’in ilk çeyreğinde yoksulluk sınırı altında yaşayanların sayısının bir önceki yılın aynı dönemine göre 2,1 milyon kişi azalarak 11,9 milyona gerilediğini açıkladı. Uzmanlar, bu düşüşü artan reel gelirler, yükselen asgari ücret ve hedefe yönelik sosyal destek programlarına bağlarken, verilerdeki mevsimsel etkinin altını çiziyor.
Rusya Federal İstatistik Servisi (Rosstat) tarafından açıklanan verilere göre, ülkede yoksulluk sınırı altında gelire sahip olanların sayısı 2025’in ilk çeyreğinde, geçen yılın aynı dönemine kıyasla 2,1 milyon kişi azalarak 11,9 milyona düştü. Bu rakam, toplam nüfusun yüzde 8,1’ine tekabül ediyor.
Ancak gösterge, bir önceki çeyrek olan 2024’ün son çeyreğine göre 4,2 milyon kişilik bir artış gösterdi. Geçen yılın sonunda yoksulluk sınırı altındaki nüfus 7,7 milyon kişi (yüzde 5,3) olarak kaydedilmişti.
Başbakan Yardımcısı Tatyana Golikova, 2024 yılı genelinde yoksulluk oranının yüzde 7,2 ile tarihi bir düşük seviyeye indiğini açıklamıştı.
Yoksulluk sınırı altındaki nüfusun dinamikleri mevsimsel bir karakter taşıyor; yılın ilk yarısında daha yüksek olan gösterge, yıl sonuna doğru azalma eğilimi gösteriyor.
2024’ün ilk çeyreğinde yoksul sayısı 14 milyon iken, ikinci çeyrekte 12,4 milyona, üçüncü çeyrekte 11,8 milyona ve dördüncü çeyrekte 7,7 milyona gerilemişti.
Ocak-Mart 2025 döneminde yoksulluk sınırı 16 bin 621 ruble olarak kabul edilirken, bu rakam bir önceki yılın aynı döneminde 15 bin 96 rubleydi. Böylece yoksulluk sınırı bir yılda yüzde 10 artış gösterdi.
Veriler ne anlama geliyor?
Ekonomi Dönüşüm ve Kalkınma Ajansı ortağı Viktoria Pavlyuşina, Vedomosti gazetesine verdiği demeçte, yoksulluk eşiğinin yükselmesine rağmen yoksul sayısının azalmasının, en az gelirli nüfus arasında gelir dağılımının iyileştiğine işaret ettiğini belirtiyor.
Pavlyuşina’ya göre bu düşüş, nominal ve reel gelirlerdeki artışın yanı sıra hedefe yönelik sosyal yardımların yaygınlaşmasıyla açıklanabilir.
Rosstat’ın son verilerine göre, 2025’in ilk çeyreğinde Rusların aylık ortalama nominal maaşları yıllık bazda yüzde 13,8, reel maaşları ise yüzde 3,4 arttı.
Pavlyuşina, Ocak 2025’ten itibaren asgari ücretin artırılmasının en düşük maaşlı çalışanların gelirlerini etkilediğini ve hedefe yönelik sosyal desteklerin genişletilmesinin de yoksulluk seviyesi üzerinde olumlu bir etki yarattığını vurguladı.
Ayrıca, çocuklu ailelere yönelik birleşik yardımın artık proaktif olarak atandığını ve 2025 başında yapılan emekli maaşı ve sosyal yardım endekslemelerinin savunmasız grupların gelirlerini artırdığını ekledi.
Rusya Merkez Bankası, Eylül 2022’den bu yana ilk kez faiz indirimine gitti
Mevsimsellik faktörü öne çıkıyor
Makroekonomik Analiz ve Kısa Vadeli Tahmin Merkezi (TsMAKP) uzmanı İgor Polyakov, en yüksek yoksul nüfusun her zaman yılın ilk çeyreğinde ve ilk yarısında kaydedildiğini, daha sonra bu sayının düşmeye başladığını ve yıl sonunda ortalama bir değere ulaştığını açıklıyor.
Rusya hükümetine bağlı Finans Üniversitesi’nden Profesör Aleksandr Safonov ise yoksulluk seviyesinin ana faktör olan enflasyona bağlı olduğunu, çünkü enflasyonun emekli maaşları ve ücretlerin endekslenmesini etkilediğini söylüyor.
Safonov’a göre, geçim minimumunun belirlenmesi ile endeksleme arasında bir zaman farkı olduğu için yıl sonuna doğru gelirler yoksulluk sınırının önemli ölçüde üzerine çıkıyor.
Örneğin, geçim minimumu 1 Ocak’ta artırılırken, maaş endekslemeleri daha ileri tarihlerde yapılıyor ve sosyal emekli maaşları genellikle 1 Nisan’dan itibaren endeksleniyor.
Pavlyuşina da 2024’ün dördüncü çeyreğindeki düşük yoksulluk oranının mevsimsel gelirlerden kaynaklandığını doğruluyor.
Aralık ayında 13. maaşların, üç aylık primlerin, yıllık ikramiyelerin ve bazı sosyal yardımların ödenmesinin yıl sonuna doğru yoksulluğu keskin bir şekilde azalttığını belirtiyor.
Hükümetin adımları ve hedefler
Devlet, 1 Şubat’tan itibaren 40’tan fazla sosyal yardım ve ödeneği yüzde 9,5 oranında endeksledi. Ayrıca, 1 Nisan’dan itibaren sosyal emekli maaşları yüzde 14,75 oranında artırıldı ve bu durum engelliler de dahil olmak üzere yaklaşık 4,2 milyon Rus vatandaşını etkiledi.
Başbakan Mihail Mişustin, 2026’dan itibaren Rusya’daki emekli maaşlarının enflasyon ve Sosyal Fon gelirleri dikkate alınarak şubat ve nisan aylarında olmak üzere yılda iki kez endeksleneceğini söylemişti.
Kamu sektöründe çalışan öğretmen, doktor ve sosyal hizmet uzmanı gibi personelin maaşları 1 Ocak 2025’ten itibaren yüzde 13,2 artırıldı.
Hükümet, bu oranı yüzde 16,8’e çıkarmak için yüzde 3,6’lık ek bir endeksleme daha planlıyor.
Maliye Bakanı Anton Siluanov, bu adımın 2024’teki fiili maaş dinamikleri ve cari yıl için öngörülen maaş göstergeleriyle ilgili olduğunu belirtti.
Devlet başkanının mayıs kararnamesine göre, 2030 yılına kadar yoksulluk seviyesinin yüzde 7’nin altına düşürülmesi hedefleniyor.
Polyakov’a göre bu hedefe ulaşmada, özellikle düşük gelirli aileleri destekleyecek olan asgari ücretin hızlandırılmış artışı, enflasyonla mücadele ve çok çocuklu aileler gibi ihtiyaç sahibi kategorilere yönelik bölgesel sosyal programların geliştirilmesi yardımcı olacak.
Safonov ise yoksulluğu azaltmanın temel araçlarının, maaş ve emekli maaşlarının enflasyonun üzerinde artırılması, işsizlik ve enflasyon seviyelerinin düşürülmesi olduğunu düşünüyor.
Rusya’da bankacılık ve likidite riskleri yükselişte: Ekonomik daralma kapıda mı?
-
Görüş1 hafta önce
ABD Dışişleri’nin Avrupa eleştirisi ne anlama geliyor?
-
Asya2 gün önce
Huawei kurucusu: Çiplerimiz ABD’nin bir nesil gerisinde
-
Avrupa2 hafta önce
Max Otte: Alman ekonomisinde bir gerileme değil, çöküş yaşanıyor
-
Dünya Basını5 gün önce
Trumpizmin gerici ideoloğu: Curtis Yarvin
-
Rusya2 hafta önce
Ukrayna’dan Rus stratejik bombardıman üslerine kamyonlardan kalkan İHA’larla saldırı
-
Görüş2 hafta önce
Silahlar sustu, şimdi artılar eksiler hanesine bakma zamanı – 2
-
Dünya Basını2 hafta önce
Rusya ve Ukrayna heyetleri tekrar İstanbul’da: Masada neler var?
-
Dünya Basını2 hafta önce
Savaş sonrası Suriye’yi dönüştüren ‘Sünni popülizm’