Bizi Takip Edin

Amerika

Kendi parti grubunun çoğunluğu Trudeau’nun istifasını istiyor

Yayınlanma

Kanada’nın liberal başbakanı Justin Trudeau’nun etrafındaki çember daralıyor. Liberal Parti’nin yanı sıra meclis grubunun da çoğunluğu artık Trudeau’nun istifa etmesinden yana.

Şu anda kış tatilinde olan Trudeau’nun kalıp kalmayacağını düşündüğü belirtiliyor.

Trudeau anketlerde çok gerilerde ve partisi içinde Kanadalıları birleştirmek için doğru lider olup olmadığı konusunda zorluklarla karşı karşıya.

Kanadalılar 2025’te sandık başına gidecek ve meclis tatile girdiğinde Trudeau’nun muhaliflerinin azınlık hükümetini devirmesi halinde ocak ayı sonunda federal seçimler yapılacak.

Calgary milletvekili George Chahal 27 Aralık’ta parti grubuna gönderdiği mektupta, “Başbakan Justin Trudeau artık parti grubunun desteğine sahip değil ve saygınlığını korumak için derhal istifasını sunmalı,” dedi.

Mektup, Ontario’dan 51 liberal parlamento üyesinin Trudeau’nun liderliğini tartıştığı son sanal toplantının ardından geldi. Toplantının ardından partinin en büyük meclis grubu başbakana ‘İstifa et’ mesajını iletti.

Toplantıya katılan bir liberal POLITICO’ya verdiği demeçte, “Bir kırılma noktasına ulaştık. Şu anda ulaşılan ve daha önce mevcut olmayan kritik bir kitle var,” dedi.

Trudeau bir yıldır, 2013’ten bu yana liderliğini yaptığı partiden istifa etmesi yönündeki çağrılarla karşı karşıya. Talepler eski Maliye Bakanı Chrystia Freeland’ın bu ayın başlarında patlayan çıkışının ardından yoğunlaştı.

Trudeau’nun uzun süredir müttefiki olan Freeland, Trump’ın gümrük vergisi tehdidinin yanı sıra yurtiçi tatil vergisi indiriminin nasıl ele alınacağı konusunda yaşanan gerginliği gerekçe göstererek başbakan yardımcılığı ve maliye bakanlığı görevlerinden ayrılmıştı.

Kanada başbakanının, dördüncü dönemi kazanma umutları için hayati önem taşıdığını düşündüğü Atlantik grubu da liberal lideri terk etti.

Atlantik liberalleri şimdi başbakanın istifa etmesinin kendi yararına olacağını söylüyor. Milletvekilleri artık Trudeau’nun, değişim vaat eden basit sloganlarla konut ve satın alınabilirlik krizinden faydalanarak Kanadalılar arasında büyük destek kazanmaya başlayan muhafazakâr Pierre Poilievre’yi yenebileceğine inanmıyor.

Ayrıca Trump’ın ilk günden verdiği tüm Kanada mallarına yüzde 25 gümrük vergisi koyma sözünü yerine getirmesi halinde Kanada’nın istikrarsızlığa sürüklenebileceği uyarısında bulunuyorlar.

Amerika

Hollywood, Trump’ın tarifeleri ile kurtulur mu?

Yayınlanma

ABD Başkanı Donald Trump, Hollywood stüdyolarına destek amacıyla yabancı filmlere gümrük vergisi getireceğini açıklamıştı.

Dün Trump, yabancı yapım filmlere gümrük vergisi getirme önerisinden “memnun” olup olmadıklarını öğrenmek için Hollywood yetkilileriyle doğrudan görüşeceğini söylemişti.

Pazar günü Trump, Truth Social’da yaptığı bir paylaşımda, ABD film endüstrisinin “çöküşünden” yakınmış ve yabancı ülkelerin film şirketlerine sağladığı vergi teşviklerinin “ulusal güvenlik tehdidi” oluşturduğunu ileri sürmüştü.

Trump’ın açıklamasının ardından Netflix, Disney, Warner Bros, Discovery, Paramount ve Comcast gibi büyük eğlence şirketlerinin hisseleri dün keskin düşüşler yaşadıktan sonra işlemlerin sonunda istikrar kazandı.

Çünkü yatırımcılar, Trump’ın planının film ve televizyon endüstrisi için sorun yaratacağını düşündü. Örneğin Netflix, toplam içeriğinin yaklaşık %75’ini uluslararası alanda üretiyor.

Fakat Trump’ın “kaygılarının” gerisinde gerçek bir yön de var: Araştırma şirketi ProdPro’ya göre, 2021’den 2024’e kadar ABD’deki film ve TV prodüksiyon harcamaları %28 azaldı. Vergi teşvikleri ve daha düşük işçilik maliyetleri, endüstriyi Kanada’ya ve Avustralya ve İngiltere’nin bazı bölgeleri gibi yabancı ülkelere çekti.

Geçen yıl, Birleşik Krallık film endüstrisinin kazandığı paranın yaklaşık üçte ikisi ABD’deki stüdyolardan ve yayın platformlarından geldi. Los Angeles, 2020 hariç, şehirde çekilen filmler açısından son otuz yılın en kötü yılını geride bıraktı.

Öte yandan sektör uzmanları ve analistler, sendikaların savunduğu bir tür federal film teşviki yerine genel bir gümrük vergisinin kafa karıştırıcı olduğunu ve sektöre zarar verebileceğini savunuyor.

Öncelikle, gümrük vergileri genellikle fiziksel mallar için uygulanır ve sınır görevlileri tarafından uygulanır. DVD’lere gümrük vergisi koyabilirsiniz, fakat üretimin hangi kısmına vergi uygulanacağı belirsiz.

Bazı filmler kısmen ABD’de, kısmen yurtdışında çekilir veya bir film ABD’de çekilip Birleşik Krallık’ta kurgulanabilir.

Dolayısıyla olası bir tarifenin nasıl işleyeceği belirsiz. ABD’nin yüzyıllardır yaptığı gibi, sınırları geçen fiziksel mallara gümrük vergisi uygulamak kolay fakat filmler gibi fikri mülkiyet hakları için bu o kadar kolay değildir. Bu durum, ABD hizmetler sektörünün misilleme amaçlı ticaret savaşına ne ölçüde sürükleneceği sorusunu gündeme getiriyor.

ABD, ihracatından daha fazla mal ithal etse de turizm, video abonelikleri, finansal hizmetler ve daha fazlasını içeren hizmetler sektöründe dünyanın en büyük ihracatçısı konumunda.

Yabancı ülkelerin hizmet tüketimini kısıtlaması, milyonlarca kişiyi istihdam eden ve ABD’nin ticaret fazlası verdiği sektörleri olumsuz etkileyebilir. Özel sektör hizmet sektörünün GSYİH’ye katkısı %70’in üzerindeyken, mal üretimi sektörünün katkısı yaklaşık %16.

Bununla birlikte Trump, Hollywood ve ötesinde yaygın bir hayal kırıklığı yaratan, “yabancı ülkelerde üretilen” filmlere %100 gümrük vergisi getirileceğine dair açıklaması sonrasında, “sektöre zarar vermek istemediğini” söyleyerek tavrını yumuşatıyor gibi görünüyor.

CNBC’nin haberine göre Trump, planı film endüstrisi liderleriyle görüşmeyi planladığını söyledi. “Endüstriye zarar vermek istemiyorum, endüstriye yardım etmek istiyorum,” diyen Trump, herkesin amacı istihdam olduğu için yapımcıların da bu durumdan memnun olmasını istediğini ekledi.

Trump, Kaliforniya Valisi Gavin Newsom’u da hedef alarak, film endüstrisinin “diğer ülkeler tarafından yok edildiğini ve Los Angeles’ta olduğu gibi yetersizlikten de zarar gördüğünü” ileri sürdü.

Trump, “Vali son derece yetersiz bir adam, bunun elinden alınmasına izin verdi. Hollywood bu işi pek yapmıyor, güzel tabelaları var, her şey yolunda ama pek bir şey yapmıyorlar,” diye ekledi.

Demokrat Kaliforniya Valisi Gavin Newsom ise, Trump’ın “yabancı ülkelerde üretilen” filmlere %100 gümrük vergisi uygulayacağını açıklamasının ardından 7,5 milyar dolarlık vergi teşvik programı açıklamıştı.

Variety’ye yaptığı açıklamada Vali, “Başarılı eyalet programımızı temel alarak, yerli üretimi daha da güçlendirmek için Trump yönetimi ile işbirliği yapmaya hazırız,” demişti.

Demokrat Kaliforniya senatörü Adam Schiff de Trump’ın gümrük vergisi önerisini kınarken, federal vergi indirimi planını destekledi.

Schiff, “Tüm filmlere genel gümrük vergisi uygulanması, istenmeyen ve potansiyel olarak zararlı etkilere yol açacaktır, [fakat] sektördeki Amerikan işlerini geri kazanmak için önemli bir federal film vergi indirimi planını birlikte kabul etme fırsatımız vari,” dedi.

ABD’de vergi teşvik planları şu anda eyalet bazında uygulanıyor ve Newsom, nisan ayında Kaliforniya’nın teşviklerini 750 milyon dolara çıkarmak için bir plan açıklamıştı.

CNN’e konuşan birkaç film stüdyosu ve yayın sektörü yöneticisi ise, Başkan’ın bu önerisinin “ikonik bir sektörü yok edebilecek sonuçlarını düşünmediğini” ileri sürdü.

Sektör içinden bir kaynak, “İlk bakışta şok edici ve üretimin neredeyse tamamen durması anlamına geliyor. Ama gerçekte, bunu yapmaya yetkisi yok ve uygulaması çok karmaşık,” dedi.

United Talent Agency’nin başkan yardımcısı Jay Sures ise mevcut haliyle gümrük vergisinin “mantıklı olmadığını” savundu.

Amerikalı aktörlerin ve yönetmenlerin genellikle evlerine yakın yerlerde çalışmayı tercih ettiklerini belirten Sures, “Gerçek şu ki, Hollywood stüdyoları için herkesi uçağa bindirmek ve otel masraflarını karşılamak daha ucuz, çünkü işçilik maliyetleri, indirimlerin olmaması ve işleri yurtdışında yapma imkanı çok daha ucuz,” dedi.

Sures, yurtdışında film çekmenin çok daha ucuz olabileceğini belirtti ve bu nedenle genel bir gümrük vergisinin “film sektörünü durma noktasına getirebileceğini” söyledi.

Sures bunun, “çift grev ve içerik krizinden sonra Hollywood’un en son ihtiyacı olan şey” olduğunu belirtti.

Diğer kaynaklar ise CNN’e göre “daha açık fikirli” bir bakış açısı sergileyerek, Trump’ın birçok Amerikalıyı işsiz bırakan gerçek bir sorun olan “kaçak üretim” hakkında bir diyalog başlattığını iddia ediyor. 

Okumaya Devam Et

Amerika

Pegasus casus yazılımının üreticisi WhatsApp’a 170 milyon dolar ödeyecek

Yayınlanma

İsrailli casus yazılım şirketi ve Pegasus yazılımının üreticisi NSO Group, ABD federal mahkemesi tarafından WhatsApp ve ana şirketi Meta’ya yaklaşık 170 milyon dolar tazminat ödemeye mahkum edildi.

NSO Group, son yıllarda çoğunlukla yer altında faaliyet gösteren casus yazılım pazarının simgesi haline geldi ve hükümetler tarafından muhalifleri, gazetecileri ve politikacıları gözetlemek için giderek daha fazla kullanılıyor.

2019’da başlayan sürecin son adımı olan bu karar, gizlilik savunucuları ve NSO Group’un tartışmalı Pegasus yazılımına karşı çıkanlar için büyük bir zafer olarak görülüyor.

Meta sözcüsüne göre karar, jüri üyelerinin bir günlük görüşmesinin ardından NSO Group’un WhatsApp’a 440.000 dolardan fazla tazminatın yanı sıra yaklaşık 167 milyon dolarlık cezai tazminat ödemesini öngörüyor.

Bu karar, NSO Group ile bağlantılı bir girişimin, 2019 yılında video görüşme sistemlerini istismar ederek çoğu sivil toplum kuruluşlarında çalışan yaklaşık 1.400 WhatsApp kullanıcısına kötü amaçlı yazılım göndermesinden kaynaklanıyor.

WhatsApp, komplo ortaya çıktıktan sonra mahkemeye şikayette bulunmuştu.

NSO Group, daha önce WhatsApp kullanıcı hesaplarını hacklemekten sorumlu bulunmuş ve casus yazılımların hedefi olan kuruluşların, kötü amaçlı yazılımları geliştiren şirketlerin peşine düşmesi için bir emsal oluşturmuştu.

Kararın hemen ardından Meta’nın sitesinde yayınlanan bir gönderide zafer kutlandı ve WhatsApp’ın “NSO’nun WhatsApp’ı bir daha hedef almamasını” sağlamak için mahkeme kararı almaya çalışacağı belirtildi.

Meta’nın casus yazılımların kötüye kullanımını ortaya çıkarmak için çalışan dijital haklar örgütlerine belirli bir miktar bağış yapacağı da eklendi. Ayrıca WhatsApp, araştırmacıların casus yazılımların küresel olarak nasıl kullanıldığını tam olarak anlamalarına yardımcı olmak için NSO Group yöneticileri ve diğer kişilerin ifade videolarının transkriptlerini yayınlamayı planlıyor.

Yazıda, “WhatsApp davasında bugün verilen karar, herkesin güvenliğini ve gizliliğini tehdit eden yasadışı casus yazılımların geliştirilmesi ve kullanımına karşı ilk zafer olarak, gizlilik ve güvenlik için önemli bir adım,” denildi.

Apple da NSO Group’a, müşterilerine karşı kullanılan casus yazılımlar nedeniyle tazminat talebiyle dava açmıştı fakat davanın Apple kullanıcılarının hassas verilerini ifşa edebileceği sonucuna vararak geçen yıl davayı geri çekti.

NSO Group, Pegasus casus yazılımının önemli suçluları yakalamak gibi iyi amaçlar için kullanıldığını savunarak eleştirilere defalarca karşı çıktı.

NSO Group’un küresel iletişimden sorumlu başkan yardımcısı Gil Lainer salı günü yaptığı açıklamada, kararın “uzun bir yargı sürecinde bir başka engel” olduğunu savundu ve “Teknolojimizin ciddi suçları ve terörizmi önlemede kritik bir rol oynadığına ve yetkili devlet kurumları tarafından sorumlu bir şekilde kullanıldığına inanıyoruz,” dedi.

Lainer, “Kararın ayrıntılarını dikkatle inceleyeceğiz ve daha fazla dava ve temyiz dahil olmak üzere uygun yasal yollara başvuracağız,” dedi ve şirketin yasal çerçeve içinde çalışırken “kamu güvenliğini koruyan teknolojiler geliştirme misyonuna tam olarak bağlı olduğunu” ekledi.

Avrupa Parlamentosu da Pegasus’un AB ülkelerinde kullanımını araştırmak için bir komite kurmuştu.

Geçen yıl, Biden yönetimi, diğer ülkelerin casus yazılımları sorumlu bir şekilde kullanma taahhüdünü desteklemiş ve Trump yönetimi de kısa süre önce bu tür yazılımların kullanımına ilişkin bir davranış kuralları belirlemek için uluslararası çabalara destek açıklamıştı.

Okumaya Devam Et

Amerika

Bloomberg: Yeni tarifelerin tek bir gemiye maliyeti 417 milyon dolar

Yayınlanma

Bloomberg’e göre, ABD’de Başkan Donald Trump’ın Çin’den gelen mallara uyguladığı %145’lik tarifelerin tek bir kargo gemisine bindirdiği yük 417 milyon dolar.

Amerikan yayınının buna örnek olarak incelediği gemi, ABD’ye giden binlerce konteyner dolusu mal taşıyan devasa OOCL Violet.

Gemi, Trump’ın 2 Nisan’daki gümrük vergisi açıklaması öncesinde ABD’ye giden malları yüklemeye başlamıştı. IHS Markit’in ayrıntılı konşimento verilerine göre, gemi Kaliforniya’ya ulaştığında toplam değeri en az 564 milyon dolar olan yük taşıyordu.

Bloomberg’in tahminlerine göre, malların yaklaşık %40’ı yeni %145 gümrük vergisine tabi olacak. Veriler, ithalatçı şirketlerin gemideki tüm mallar için en az 417 milyon dolarlık yeni gümrük vergisi ile karşı karşıya kalacağını gösteriyor. Üstelik bu, mevcut ithalat ücretlerine ilave.

gemide çim biçme makineleri ve yedek parçaları bulunan Worldlawn Power Equipment şirketinin temsilcisi Tino Muratore, “Bu durum kesinlikle işleri etkiliyor. Bunun kalıcı mı yoksa geçici mi olduğunu bilmiyoruz… bu yüzden hepimiz bir nevi belirsizlik içindeyiz ve diğer seçenekleri araştırıyoruz,” dedi.

Violet gemisindeki yük, tüketim malları ve endüstriyel malzemelerin bir mikrokozmosunu temsil ediyor: balık, spor ayakkabı, forklift, lateks tıbbi eldiven, araba ön camı, makarna, tekerlekli sandalye ve sütyen.

Gümrük vergilerinin hesaplanması, ithal edilen ürünün türü, menşei ve Trump’ın açıklamasından sonraki hafta içinde sevk edilen mallar için geminin ABD’ye varmadan önce her limandan ayrılma zamanı gibi karmaşık bir dizi faktörü içeriyor.

Violet, ilk olarak Sarı Deniz’in kuzeyinde bulunan önemli bir liman kenti olan Dalian’da yükleme işlemlerine başladı. O dönemde, Çin mallarının çoğu, aslen Trump’ın fentanil krizinde Çin’in rolüne ilişkin endişelerinden kaynaklanan %20’lik ek ABD gümrük vergisine tabi tutuluyordu.

Sadece birkaç gün sonra, gemi Çin’in Ningbo limanından ayrılırken, otomobiller ve bazı alüminyum ve çelik ürünler için en yüksek yeni vergi oranı %45’e yükselmişti.

Violet’in müşterileri için en büyük darbe, geminin Şanghay’dan ayrılmasından sadece birkaç saat önce yürürlüğe giren son gümrük vergisi artışı oldu. Bu artışla Çin mallarına uygulanan yeni gümrük vergileri %145’e çıktı. Bu son dakika artışı tek başına, gemide yükü bulunan ABD şirketlerinin ithalat maliyetlerine 220 milyon dolar ek yük getirdi.

Violet’te kargo bulunan birçok şirket, Worldlawn Power Equipment dahil, ani gümrük vergisi artışlarına tepki vermek için sınırlı bir süreye sahipti. Muratore, “Denizde halihazırda sevkiyatı devam eden bazı ürünlerimiz vardı. Evet, herkes gibi biz de bu durumu nasıl atlatacağımızı bulmaya çalışıyoruz,” dedi.

Bloomberg, uluslararası lojistik uzmanlarına danışarak, son yönetmelikler ve ABD Gümrük ve Sınır Koruma kuralları ile birlikte Violet gemisindeki kargolar için Beyaz Saray’ın yeni gümrük vergilerinin maliyetini tahmin etmeye çalıştı.

İthalatçıların gümrük yetkililerine sağladıkları bilgilere bağlı olarak, ödenen gümrük vergilerinin kesin tutarı bu tahminlerden farklılık gösterebilir. Long Beach Limanında mallarını depolayan ithalatçılar, kargo serbest bırakılmadan önce oranlar değişirse farklı bir gümrük vergisi tutarı ile karşı karşıya kalabilir.

Hesaplamalara göre yeni gümrük vergileriyle Çin mallarının toplam değeri en az 409 milyon dolara ulaştı.

Örgü Giysiler

Violet gemisinde bulunan 5,7 milyon poundluk Çin menşeli örgü giysiler, tüm kategoriler arasında en yüksek tahmini yeni gümrük vergisine tabi oldu. Bu malların yaklaşık dörtte üçü en yüksek orana tabi. Bu kategori, Ross Stores’a gönderilen kadın yelekleri gibi büyük markaların ürünlerinden Kansas City’ye gönderilen 230.000 dolar değerindeki iş eldivenlerine kadar her şeyi içeriyor.

Endüstriyel Makine ve Aletler

Binlerce dolarlık ek gümrük vergisi, malların ne zaman yüklendiğine bağlı. Nebraska merkezli Big Joe Forklift, 95.000 dolar değerindeki toplayıcıları ve diğer depo ekipmanları, en yüksek oran yürürlüğe girdikten iki gün sonra gemiye yüklendiği için 109.000 dolar ek ödeme yaptı. Big Joe Forklift sözcüsü bu rakamları doğruladı, fakat başka yorumda bulunmadı.

Elektrikli Ekipman ve Parçaları

Trump’ın Çin’e karşı “misilleme” gümrük vergilerini artırmasından birkaç gün sonra, CBP bülteninde bazı elektronik ürünler için bir istisna duyuruldu. Violet gemisinde bulunan yaklaşık 4,7 milyon dolar değerindeki Çin malı TV monitörleri, dizüstü bilgisayarlar ve diğer aksesuarlar muhtemelen istisna kapsamına alınacak ve bu kategorideki ortalama gümrük vergisi oranı %67’ye düşecek.

Otomobiller, Kamyonlar, Bisikletler ve Parçaları

Otomobiller ve otomobil parçaları da “misilleme” tarifelerinden muaf tutuldu. Bunun yerine, %45’lik bir tarife var (çelik veya alüminyum tarifeleriyle çakışan tarifeler hariç), otomobil parçaları ise Çin malları için en düşük oranlardan biri olan %20’lik bir tarifeye tabi. Fakat, otomobil parçaları için uygulanan oran mayıs ayında tekrar artacak.

Plastik Ürünler

Etkilenen diğer ürünler arasında endüstriyel parçaların yanı sıra katlanabilir kurutma rafları, plastik saksılar, dekoratif çam kozalakları ve kabaklar gibi sıradan ev eşyaları da bulunuyor.

Long Beach Limanı, yayınladığı tahminlere göre, nisan ortasından mayıs ortasına kadar gemi seferleri ve ithalat hacminde yaklaşık %40’lık bir düşüş öngörüyor. Bu, tedarik zincirindeki değişikliklerin küresel ekonomiye etkisinin görülmesi için geçen tipik gecikmeyi yansıtıyor.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English