Bizi Takip Edin

DİPLOMASİ

ŞİÖ zirvesine hazırlanan Astana ilk konuğu Xi’yi ağırlıyor

Yayınlanma

Kazakistan’ın başkenti Astana 3-4 Temmuz’da düzenlenecek olan Şanghay İşbirliği Örgütü (ŞİÖ) Liderler Zirvesi’ne hazırlanıyor.

Zirve öncesi bugün Astana’ya varan ilk lider Çin Devlet Başkanı Xi Jinping oldu. Xi, yaptığı yazılı açıklamada, ülkeye ziyaretinden ve ŞİÖ zirvesinden beklentilerini açıkladı.

Çin Devlet Başkanı Xi Jinping salı günü yaptığı açıklamada Pekin’in “hegemonyacılığa, güç politikasına ve blok çatışmasına” karşı çıktığını ve çok kutuplu dünyayı savunduğunu söyledi.

Metni Kazinform haber ajansı tarafından yayınlanan Çin ve Kazakistan – Yeni ufuklar için ortak bir arzu başlıklı makalede Xi, “Benzeri görülmemiş, çığır açan, tarihi değişimler karşısında Çin tarafı, Kazak tarafı ile birlikte kriz zamanlarında yeni fırsatlar yaratmaya ve yeni perspektifler açmaya hazırdır” dedi.

Çin lideri, ziyaretinin Kazakistan’la “yüzyıllardır süregelen iyi dostluk ve kapsamlı işbirliği geleneğini çoğaltmasını” ve Çin-Kazak “ebedi kapsamlı stratejik ortaklığını” yeni bir zirveye taşımak amacıyla ikili ilişkilerin daha da geliştirilmesi için yeni planların ana hatlarını belirlemesini beklediğini kaydetti.

Kazakistan’ın ŞİÖ dönem başkanlığını öven Çin Devlet Başkanı, her iki ülkenin de uluslararası ve bölgesel meselelerde benzer pozisyonlara sahip olduğunu, ortak, entegre ve sürdürülebilir güvenlik kavramının uygulanmasını savunduğunu, dünya barışı, küresel kalkınma ve adil bir dünya düzenine ulaşmak için çaba gösterdiğini kaydetti.

Xi Jinping’in ŞİÖ zirvesinden sonra Tacikistan’a geçmesi planlanıyor.

Belarus’un katılımı

ŞİÖ üye devletleri Başkanlar Konseyi’nin 24. toplantısı 4 Temmuz’da Astana’daki Bağımsızlık Sarayı’nda yapılacak. Toplantıya BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ve çeşitli uluslararası örgütlerin başkanlarının katılması bekleniyor.

15 Haziran 2001 tarihinde Şanghay’da kurulan örgüt, başlangıçta Rusya, Kazakistan, Kırgızistan, Çin, Tacikistan ve Özbekistan olmak üzere altı ülkeden oluşuyordu.

2017 yılında Hindistan ve Pakistan, 2023 yılında ise İran bloğa katıldı. Belarus’un da örgüte katılım sürecini yakında tamamlaması bekleniyor.

Bu arada Hindistan Başbakanı Modi’nin ŞİÖ zirvesine katılmayacağı, onun yerine Hindistan heyetine Dışişleri Bakanı S. Jaishankar’ın liderlik edeceği kaydedildi.

Zirveye katılması beklenmese de Taliban zirvenin önemli aktörlerinden biri olacak. Afganistan ŞİÖ’de gözlemci statüsüne sahip ancak ülke Ağustos 2021’de Taliban’ın kontrolüne geçtiğinden beri ŞİÖ toplantılarına davet edilmiyor. Ancak ocak ayında Kazakistan Taliban ‘ı terör örgütleri listesinden çıkardı ve Rusya da aynı şeyi yapmayı düşünüyor. Bu da gelecekte Afganistan’ın ŞİÖ toplantılarına gözlemci olarak ya da daha fazla katılması için davet edilmesini sağlayabilir.

Zirveyle ilgili ana tartışmalardan biri ise Belarus’un örgüte katılımı. Belarus’un katılımının grubun genişlemesine hizmet edeceği ama aynı zamanda odak noktasını da kaydırabileceği tartışılıyor.

Çin Dışişleri Bakanlığı sözcüsü 1 Temmuz’da yaptığı açıklamada, “Çin, bu [ŞİÖ] zirvesinin daha fazla fikir birliği oluşturmaya yardımcı olacağına, yeni bir işbirliği sayfası açacağına ve tüm ülkelerin güvenlik, istikrar, kalkınma ve refahına ve insanlık için ortak bir geleceği olan bir topluluk inşa etmeye katkıda bulunacağına inanıyor” dedi.

DİPLOMASİ

Çin bankalarının Rusya’ya yönelik ödeme kontrolleri sertleşiyor

Yayınlanma

Çin bankaları, Rusya ile ticarette yeni kontroller uygulayarak Hindistan, BAE ve Hong Kong üzerinden yapılan ödemelerde ‘Rusya bağlantısı’ tespit etmeye odaklanıyor.

İzvestiya gazetesine konuşan iş dünyası temsilcileri, Çin bankalarının Hindistan, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Hong Kong’dan gelen ödemelerdeki “Rusya bağlantısını” tespit etmeye yönelik kontrolleri sıkılaştırdığını ifade etti.

Impaya Rus şirketinin ticari direktörü Aleksey Razumovskiy, ödeme işlemlerinin giderek zorlaştığını belirtti.

Razumovskiy’e göre, Çin bankaları artık nakliye belgelerini analiz ederek malların kimlere, nerelere ve hangi amaçla gönderildiğini detaylı bir şekilde inceliyor.

Daha önce Türkiye ve Bağımsız Devletler Topluluğu (BDT) ülkeleri üzerinden yapılan transferlerde uygulanan bu tür gelişmiş kontroller, artık diğer ülkelere de genişletilmiş durumda.

Opora Rusya’nın Çin Temsilcisi İlona Gorşeneva-Dolunts, Çin bankalarının, ödeme yapılan ülkeden gelen malların yine o ülkeye gönderilmesi şartını koştuğunu doğruladı.

Dış ticaret uzmanı ve Atvira Genel Müdürü Yekaterina Kiseviç de bu kontrollerin sıkılaştırılmasının amacının, Çin bankalarının ikincil yaptırımlara maruz kalmaktan kaçınması olduğunu dile getirdi.

First Group CEO’su Aleksey Poroşin, Çin bankalarının ödeme süreçlerini sıkılaştırmasının geçmişe dayandığını hatırlattı.

Poroşin, Donald Trump’ın başkanlığı döneminde başlatılan ticaret savaşı politikalarının hala etkili olduğunu ve Çin bankalarının yeni yaptırım riskleriyle karşılaşmamak için ihtiyatlı davrandığını belirtti. Ayrıca, mevcut durumun 2025 yılına kadar düzelmeyeceğini öngördü.

Alternatif ödeme yöntemleri var mı?

Poroşin’e göre, Çin’e ödeme göndermek için hâlâ bazı alternatifler mevcut. Bölgesel Rus bankalarından Çin bankalarına doğrudan transferler yapılabiliyor.

Bunun yanında, Malezya ve Endonezya üzerinden gerçekleştirilen ödemeler de seçenekler arasında yer alıyor.

Kiseviç, en güvenli ve hızlı yöntemin, Rus bankalarının Çin’deki şubeleri aracılığıyla doğrudan ödeme yapmak olduğunu ifade etti.

Ancak Kiseviç bunun için, Çin’deki karşı tarafların bu bankalarda hesap açması gerektiğini belirtti. Böyle bir durumda, ödemelerin genellikle 2 ila 3 gün içinde tedarikçilere ulaştığını ve bankanın transfer için yüzde 4 oranında sabit komisyon aldığını ekledi.

Çin bankalarının Rus şirketlerine yönelik bu tür sıkı kontroller uygulamaya başlaması, 2022’de Ukrayna’daki savaş nedeniyle devreye alınan yaptırımlarla alakalı.

2023’ün sonlarından itibaren, “dost ülkelerin” bankaları da ABD Başkanı Joe Biden’ın nedeniyle Rusya ile olan işbirliklerine yeni tedbirler getirdi.

Bu yıl ise, ABD’nin yaptırımları daha da genişletilerek, bankalar dahil olmak üzere tüm Rusya bağlantılı kuruluşları savunma sanayii kapsamında değerlendirilmeye başlandı.

Çin-Rusya ödemeler sorunu

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

Britanya Başbakanı Starmer yatırım çekmek için Körfez’i ziyaret edecek

Yayınlanma

Birleşik Krallık Başbakanı Keir Starmer’ın önümüzdeki ay Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri’ne seyahat edeceği bilgisini veren bir kaynak çarşamba günü Reuters’a yaptığı açıklamada, Britanya’nın zengin Körfez ülkeleriyle bağlarını derinleştirmeye çalıştığını söyledi.

Starmer’ın BAE seyahat planları hakkında bilgi veren bir başka kaynak da BAE ziyaretini doğruladı.

Kaynak, Londra’nın BAE’nin enerji projeleri de dahil olmak üzere Körfez ülkelerinden yatırım çekmeyi umduğunu söyledi. Starmer’ın Gazze, İsrail ve Lübnan’daki çatışmalar da dahil olmak üzere bölgesel konuları da ele alması bekleniyor.

Gezi, İşçi Partisi’nin temmuz ayında iktidara gelmesinden bu yana Starmer’ın Körfez’e yaptığı ilk ziyaret olacak.

Starmer hükümeti, BAE ile önceki Muhafazakâr hükümet döneminde, kısmen bazı Muhafazakâr parlamenterlerin BAE bağlantılı Telegraph gazetesini satın alma teklifi gibi İngiltere’deki BAE yatırımlarına karşı çıkması nedeniyle gerilen ilişkileri onarmaya çalışıyor.

Starmer’ın ziyareti ilk olarak çarşamba günü Financial Times tarafından, planları hakkında bilgi sahibi olan kişilere dayandırılarak duyuruldu.

Gazete Suudi Veliaht Prens Muhammed bin Selman’ın önümüzdeki yıl Londra’yı ziyaret edebileceğini fakat seyahat planlarının henüz kesinleşmediğini belirtti.

Katar Emiri Şeyh Tamim bin Hamad Es-Sani 3-4 Aralık tarihleri arasında Britanya’yı ziyaret edecek ve Buckingham Sarayında Kral Charles ve Kraliçe Camilla tarafından ağırlanacak.

Birleşik Krallık’ın bakanları ayrıca Bahreyn, Kuveyt, Umman, Katar, Suudi Arabistan ve BAE’den oluşan Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) ile serbest ticaret anlaşmasına yönelik müzakereleri ilerletmek amacıyla eylül ayında Körfez’i ziyaret etmişti.

Birleşik Krallık İş ve Ticaret Bakanlığı, KİK ile yapılacak bir serbest ticaret anlaşmasının Britanya ekonomisine uzun vadede 1,6 milyar pound (2,10 milyar dolar) katkı sağlayacağını tahmin ediyor.

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

UCM’den Netanyahu’ya tutuklama emri

Yayınlanma

Uluslararası Ceza Mahkemesi, Gazze’de savaş suçu ı̇şledikleri gerekçesiyle İsrail Başbakanı Netanyahu ve eski Savunma Bakanı Gallant hakkında tutuklama emri çıkardı.

İsrail ve ABD’nin yaptırım ve tehditlerine rağmen Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve eski Savunma Bakanı Yoav Gallant hakkında tutuklama emri çıkardı.  Mahkeme, İsrail’in Filistinlilere karşı işlediği savaş suçları ve insanlığa karşı suçlarla ilgili ezici deliller doğrultusunda harekete geçerek bu kararı aldı. Netanyahu ve Gallant’a yöneltilen suçların arasında açlığı silah olarak kullanmaktan suçlu bulunduklarını da belirtildi. Mahkeme bu suçlamaların, “makul temellere” dayandığını söyledi.

“İsrailli yetkililer hakkında yakalama kararı almaması UCM’nin sonunu getirebilir”

İsrail, mahkemenin kendisiyle ilgili soruşturmaları engellemek amacıyla istihbarat teşkikatı Mossad’ı gözetlemek, hacklemek, baskı yapmak, karalamak ve iddiaya göre üst düzey UCM personelini tehdit etmek için devreye sokmuştu. Uluslararası basına da yansıyan UCM yetkililerinin de bir kısmını kamuoyuna duyurduğu bu baskılar sonuç vermedi.

UCM, İsrail’in kararı ya da mahkemeyi tanımasının bir önemi olmadığını belirtti.

Mahkeme, bunun yanında Hamas lideri Muhammed Diab İbrahim Al-Masr için de bir tutuklama emri çıkardı.

İsrail, UCM savcısı Khan’ı da tehdit etmiş

Bu kararın İsrail’in Filistinlilere yönelik saldırılarını engellemesi veya ABD’nin bu saldırılara verdiği desteği azaltması beklenmiyor. Ancak karar sonrası Avrupa ülkelerinin İsrail’e verdikleri destek konusunda daha fazla iç bölünme yaşamaları muhtemel.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English