Tayvan’da halk, başkanlık ve parlamento seçimleri için 13 Ocak cumartesi günü sandık başına gitti. Çin’in “savaş ve barış arasındaki bir seçim” olarak nitelendirdiği seçimleri iktidardaki ‘bağımsızlık yanlısı’ Demokratik İlerici Partinin (DPP) Genel Başkanı ve görevdeki Başkan Yardımcısı Lai Ching-te kazandı. Uzmanlara göre sonuçlar Tayvan Boğazı ve Pekin ile Washington arasındaki ilişkilerde gerilim yaratabilir.
Lai, adanın bir sonraki lideri olarak, mevcut lider Tsai’nin görev süresinin dolacağı 20 Mayıs’ta yemin ederek göreve başlayacak.
Seçimde “DPP’nin başkan yardımcısı adayı” olarak Lai ile aynı pusulada yer alan Tayvan’ın eski Washington temsilcisi Hsiao Bi-khim de bu görevi üstlenecek.
Lai, oy vermeden önce yaptığı açıklamada, “Her oy değerli, zira bu Tayvan’ın zor kazanılmış demokrasisi” dedi. Çin, ABD tarafından desteklenen Lai’yi “tehlikeli bir ayrılıkçı” olarak görüyor.
DPP, Tayvan’ın fiili bağımsızlığının korunmasını savunan bir siyasi çizgiyi temsil ediyor.
Lai Ching-te, seçim kampanyasında Pekin yönetimi ile diyaloğa açık olmakla birlikte “Tayvan’ın egemenliğinden kesinlikle ödün vermeyeceğini” vurgulamıştı.
DPP üst üste üçüncü zaferini kazanırken, bu durum Çin ile devam eden çatışmaya zemin hazırlayabilecek bir galibiyet olabilir.
2024’ün en kritik seçimlerinden biri Tayvan’da yapılacak: Gerginlik mi uzlaşma mı?
Çin’le barış içinde bir diyalog sürdürmekten yana olan Tayvan’ın ana muhalefet partileri Taipei Belediye Başkanı Hou Yu-ih liderliğindeki Kuomintang (KMT) ve Ko Wen-je’nin Tayvan Halk Partisi (TPP) liderleri Taipei’de binlerce destekçilerinin önünde yaptıkları konuşmalarda yenilgiyi kabul ettiler.
Merkezi Seçim Komisyonunun bildirdiği kesin olmayan sonuçlara göre, sandıkların yüzde 93’ünün sayıldığı seçimde, oyların yüzde 40’ını Lai kazanırken, KMT’nin adayı Hou oyların yüzde 33’ünü aldı, Tayvan Halk Partisi (TPP) adayı Ko Wen-je yüzde 26 ile onu takip ediyor. Sayım halen devam etmekte olup Merkezi Resmi Komisyon’un resmi sonuçları bu akşam geç saatlerde açıklaması beklenmektedir.
Merkez Seçim Komisyonu’na göre seçimlere katılım oranının yüzde 69.8 olduğu açıklandı.
Tayvan seçimleri Asya-Pasifik’teki rekabet için de belirleyici olacak
Asya’nın bu yılki en önemli seçimlerinden biri olarak öne çıkan Tayvan seçim sonuçları sadece adayı değil, bölgedeki jeopolitik gerilimi ve rekabeti de yakından etkileyecek.
İki gün önce ABD Başkanı Joe Biden’ın cumartesi günü Tayvan’da yapılacak seçimlerin ardından eski üst düzey yetkililerden oluşan üst düzey bir heyeti Taipei’ye göndermeyi planladığı basına yansımıştı.
Çin bu hamleye verdiği yanıtta, “ABD’nin Tayvan bölgesiyle herhangi bir şekilde resmi temas kurmasına kesinlikle karşı olduğunu” söyledi ve Biden yönetimini “Tayvan bağımsızlığı yanlısı ayrılıkçı güçlere yanlış sinyaller göndermekten vazgeçmeye” çağırdı.
Biden Tayvan seçimlerinin ardından Taipei’ye heyet gönderecek
Cuma günü geç saatlerde ise Çin Savunma Bakanlığı ada yakınlarında ve çevresinde askeri eğitimin hız kesmeden devam edeceğinin sinyalini verdi.
Bakanlık sözcüsü Kıdemli Albay Zhang Xiaogang, “Çin Halk Kurtuluş Ordusu her zaman teyakkuz halindedir ve her türlü ‘Tayvan bağımsızlığı’ ayrılıkçı komplosunu kararlılıkla ezmek ve ulusal egemenliği ve toprak bütünlüğünü kararlılıkla savunmak için gerekli tüm önlemleri alacaktır” dedi.
Seçimleri yakından takip ettiklerini söyleyen Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi Sözcüsü John Kirby, “Tayvan’ın güçlü demokratik kurumları var ve biz de bunların kullanıldığını görmek istiyoruz. Özgür, adil ve şeffaf seçimler görmek istiyoruz. Açıkçası, sonuçta şu ya da bu şekilde bir payımız yok. Bu Tayvan halkına kalmış bir şey. Ancak elbette yakından izliyor olacağız” dedi.