Avrupa
Yeni Kaledonya’da son durum: Fransız hükümeti TikTok’u yasakladı

Fransa’nın sömürgecilik döneminden kalma toprağı Yeni Kaledonya’da, Paris’in yeni seçim yasası yerli halkın tepkisini çekti. Fransız hükümetini bölgenin yerli nüfusunun temsilini zayıflatmaya çalışmakla suçlayan yerlilere karşı Fransız kolluk kuvvetleri yoğun önlemler almaya başladı.
Şiddetli protestoların yaşandığı son gece üç kişi hayatını kaybetmişti. Medyada yer alan haberlere göre ölü sayısı dörde yükseldi.
Avustralya ve Fiji arasında yer alan Yeni Kaledonya, Karayipler ve Hint Okyanusu’ndan Pasifik’e kadar uzanan ve sömürgecilik sonrası dönemde Fransa’nın bir parçası olmaya devam eden birkaç Fransız bölgesinden biri.
Yeni Kaledonya halkının eylemleri üzerine bir açıklama yapan Fransa Cumhurbaşkanlığı, “Cumhurbaşkanı üç kişinin ölümü ve bir jandarmanın da ağır yaralanması karşısında derin bir üzüntü duyduğunu ifade etti. Tüm şiddet eylemleri kabul edilemezdir ve cumhuriyetçi düzenin geri gelmesini sağlamak için acımasızca mücadele edilecektir,” dedi.
Olağanüstü hal ilan edildi
Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Fransız ulusal savunma komitesini acil toplantıya çağırdı ve durumu ele almak ve Yeni Kaledonya’da olağanüstü hal ilan edilmesini önermek üzere olduğu belirtilmişti.
Macron, Fransa başbakanı ve içişleri bakanından Yeni Kaledonya temsilcilerini bir anlaşmaya varmak üzere Paris’e davet etmelerini istedi.
Fransa, Yeni Kaledonya’nın limanlarına ve uluslararası havaalanına asker konuşlandırdıktan sonra bugün olağanüstü hal de ilan etti.
Acil durum önlemleri, Yeni Kaledonya’yı etkisi altına alan isyanla mücadele etmek için yetkililere daha fazla yetki veriyor.
Olağanüstü hal kapsamındaki ek yetkiler arasında, kamu düzenine tehdit oluşturduğu düşünülen kişilerin ev hapsine alınabilmesi, arama yapılabilmesi, silahlara el konulabilmesi ve hareketlerin kısıtlanabilmesi ve ihlal edenlerin hapis cezasına çarptırılabilmesi yer alıyor.
İçişleri Bakanlığı, Fransa’nın denizaşırı topraklarından birinde bu tür tedbirleri en son 1985 yılında yine Yeni Kaledonya’da uyguladığını söyledi.
Başbakan Attal: Şiddete müsamaha yok
“Hiçbir şekilde şiddete müsamaha gösterilmeyecek,” diyen Başbakan Gabriel Attal, olağanüstü halin “düzeni yeniden tesis etmek için büyük araçlar kullanmamıza izin vereceğini” de sözlerine ekledi.
Attal bir kriz toplantısında limanların ve uluslararası havaalanının güvenliğini sağlamak üzere askerlerin görevlendirildiğini ve Yeni Kaledonya’daki hükümet temsilcisinin “TikTok’u yasakladığını” söyledi.
Askerlerin konuşlandırıldığı havalimanı uluslararası uçuşlara kapatıldı.
Yeni Kaledonya’daki Fransız Yüksek Komisyonu çarşamba sabahı erken saatlerde yaptığı açıklamada, “Onlarca isyancı gözaltına alındı ve mahkemeye çıkarılacak,” dedi.
“Ciddi toplumsal karışıklıkların” devam ettiğini belirten Yüksek Komisyon, okullar da dahil olmak üzere işyerlerinin ve kamu mallarının yaygın bir şekilde yağmalanmasını ve ateşe verilmesini kınadı.
İsyanın nedeni: Yerel halkın temsiliyeti azaltılıyor
Salı günü Fransız meclisi, Yeni Kaledonya’nın bağımsızlık yanlısı hareketlerinin bölgenin yerli nüfusu Kanakların temsilini zayıflatacağını savunduğu, adada 10 yıldan uzun süredir ikamet eden tüm vatandaşların yerel seçimlerde oy kullanmasına izin verecek bir yasa tasarısını kabul etti.
Anayasa değişikliği gerektiren bu değişikliğin Senato ve Ulusal Meclis’teki parlamenterler tarafından ortak bir oylama ile onaylanması gerekiyor.
2007 yılından bu yana, sadece 1998 yılında (yani Fransız hükümetinin “Yeni Kaledonya’nın yerli halkı olarak Kanakların meşruiyetini” tanıyan ve bölgeye daha fazla özerklik veren bir anlaşma imzaladığı tarih) oy kullanmasına izin verilenler veya onların soyundan gelenler yerel yöneticiyi seçebiliyor.
Yeni Kaledonya’nın başkenti Nouméa’da gerginlik tırmanırken, havaalanları kapatıldı ve dün gece isyanları önlemek amacıyla sokağa çıkma yasağı ilan edildi. Fransa’nın bölgedeki temsilcisi Louis Le Franc, ölü sayısının sınırlı olmasını bir “mucize” olarak nitelendirdi.
Yerel medya yağma, kundaklama ve ateşli silah kullanımı olaylarına yer verdi.
İçişleri Bakanı Gérald Darmanin bir radyo röportajında “yaklaşık 100” güvenlik gücünün yaralandığını ve sokağa çıkma yasağının devam edeceğini söyledi.
Bölgenin ana bağımsızlık yanlısı gücü ve yerel kongredeki en büyük parti olan Kanak ve Sosyalist Ulusal Kurtuluş Cephesi yaptığı açıklamada, salı gecesi yaşanan şiddet olaylarını “kınadı” ve “sükunet ve yatıştırma” çağrısında bulundu. Bir kez daha meclisteki seçim reformunun iptal edilmesini talep eden parti, “İstikrarsız sosyal iklim … nüfusun bir kesiminin kendi gelecekleri ve ülkelerinin geleceği konusunda seslerini duyurma arzusunu açıkça ortaya koyuyor,” dedi.
Bölgenin bağımsızlığına karşı çıkan yerel bir yetkili ve Macron hükümetinde eski bir bakan olan Sonia Backès, Fransa’dan “olağanüstü hal” ilan etmesini istedi ve bazı ayrılıkçıları “beyaz karşıtı ırkçılığı” teşvik etmekle suçladı.
2018-2021 yılları arasında Yeni Kaledonya’nın bağımsızlığına ilişkin üç referandum yapıldı. İlk iki oylamada seçmenlerin dar bir çoğunluğu Fransa’da kalmayı tercih etti, fakat üçüncüsü, devletin Covid-19 salgını nedeniyle ertelemeyi reddetmesi nedeniyle ayrılıkçıların destekçilerine oylamayı boykot etme çağrısında bulunmasıyla düşük katılımla gerçekleşti.
Sosyal medyaya yasak
Öte yandan Fransız hükümeti, bölgedeki isyanla mücadele etmek amacıyla TikTok’un yasaklandığını duyurdu.
Fransa Başbakanı Gabriel Attal, popüler video paylaşım uygulamasının, ordunun konuşlandırılmasını ve yaklaşık 270.000 nüfuslu adada sokağa çıkma yasağını içeren olağanüstü halin bir parçası olarak kapatılacağını söyledi.
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron Temmuz 2023’te, bir gencin polis memuru tarafından öldürülmesinin ardından Fransa’nın büyükşehirlerindeki ayaklanmaları kontrol altına almak için Snapchat ve TikTok gibi platformları kapatma fikrini ortaya atmıştı.
Avrupa
Almanya’nın nadir toprak ve mıknatıs ithalatçıları Çin’in kısıtlamaları gevşetmesini bekliyor

Almanya’nın nadir toprak mineralleri ve mıknatıs ithalatçıları, Pekin’in geçen hafta Avrupa şirketlerine yönelik ihracat onaylarını hızlandıracağını açıklamasının ardından ayrıntıları merakla bekliyor.
İki önemli ithalatçı Nikkei Asia‘ya, Washington’un geniş kapsamlı ticaret tarifelerine misilleme olarak 4 Nisan’da uygulamaya konulan yedi nadir toprak elementi üzerindeki Çin’in ihracat kontrollerinin, yaklaşık iki ay boyunca Almanya’ya neredeyse tüm tedariki kesintiye uğrattığını söyledi. Çin’in bu emtialar üzerinde neredeyse tekel konumunda olması nedeniyle bazı şirketler stoklarını tüketti.
ABD salı günü gazetecilere, Londra’da iki gün süren görüşmelerin ardından, Çin’in nadir toprak ihracat kısıtlamalarıyla ilgili bir anlaşmazlığın her iki tarafça çözüldüğünü söyledi, ancak ayrıntılara girmedi.
Nadir topraklar, elektrikli koltuklar, direksiyon simitleri, frenler, silecekler ve hatta ses sistemlerinde kullanılan elektronik üreticileri ve otomobil üreticileri için çok önemli. Yüksek sıcaklıklara dayanıklılıkları nedeniyle silah yapımında da kullanılıyorlar.
Pekin’in 4 Nisan’daki açıklamasından bu yana, Çinli yetkililer Alman Sanayi Federasyonu’nun şeffaf ve net olmadığını belirttiği süreçler içinde nadiren ihracat izni verdi. Çin, Avrupa’nın özellikle Hollanda’nın ASML şirketi tarafından üretilen yarı iletken üretim ekipmanlarına yönelik teknoloji ihracat kısıtlamalarını gevşetmesini istiyor.
Şu ana kadar Alman otomobil üreticileri, elektronik üreticileri gibi daha küçük üreticiler kadar kötü etkilenmedi. Volkswagen ve Mercedes-Benz gibi şirketler Çin’de büyük üretim tesislerine sahip ve nadir toprak elementlerini genellikle doğrudan tedarik ediyor. Bu kargaşanın ortasında Volkswagen, sınırlı sayıda ithalat izni aldığını doğruladığını açıkladı.
Berlin merkezli fiziksel hammadde ithalatçısı ve tüccarı Noble Elements için süreç çok daha zorlu geçti.
Genel Müdür Andreas Kroll, Nikkei Asia’ya verdiği demeçte, “Dysprosium sipariş ettik, ancak limandan hiç çıkmadı, bu yüzden için ödediğimiz 100.000 doları orada bloke etmek istemediğimiz için siparişi hafif nadir toprak elementleri, neodim ve praseodim olarak değiştirdik” dedi.
Çin’in neredeyse tamamen kontrolü altında olan disprosiyum, Pekin’in ihracat kontrollerine tabi olan ağır nadir toprak elementlerinden biridir. Elektrikli araç motorlarında ve rüzgar türbin jeneratörlerinde kullanılan kalıcı mıknatıslar için talep görmektedir. Noble Elements’ın verilerine göre, 4 Haziran’a kadar geçen iki ayda toptan satış fiyatı %50’nin üzerinde artışla kilogram başına 550 avroya (808 dolar) yükseldi.
Kalıcı mıknatıslar için de hayati öneme sahip neodim ve praseodim fiyatları da, Çinli üreticilerin satış kayıplarını telafi etmek için bu daha hafif nadir toprak elementlerinin fiyatlarını artırmasının ardından şu anda yükseliyor.
Kroll, Çinli yetkililerin askeri teçhizat üretimini önlemek için amaçlanan işleme yöntemlerinin ve nihai kullanım amacının resimli bir şekilde gösterilmesini talep ettiğini söyledi.
Kroll, “[Çin’in son güvenceleri göz önüne alındığında] lisanslama sürecinin artık daha hızlı hale gelmesi bekleniyor, ancak asıl sorun, testlerin ne kadar kapsamlı yapılacağına bağlı olacak olan sivil kullanım kanıtıdır” dedi ve Pekin’in çip teknolojisi ihracatı konusunda Avrupa’nın tutumunu göz önünde bulunduracağını da sözlerine ekledi.
Çin’in nadir toprak elementleri ihracat kısıtlamaları Avrupa otomotiv sektörünü vurdu
Avrupa
Alman Sosyal Demokrat Partisinden Rusya ile müzakere çağrısı

Almanya’da Sosyal Demokrat Partinin (SDP) önde gelen bazı üyeleri, ülkenin dış ve güvenlik politikasının acilen gözden geçirilmesini talep etti. Stern dergisinin haberine göre, Rusya ile müzakere çağrısı yapan siyasetçiler, savunma harcamalarının artırılmasına ve Almanya’ya yeni Amerikan füzeleri konuşlandırılmasına karşı çıktı.
Almanya’da Sosyal Demokrat Partinin (SDP) bazı temsilcileri, ülkenin dış ve güvenlik politikasının acilen gözden geçirilmesini talep etti.
Stern dergisinin, onlarca önde gelen sosyal demokrat tarafından imzalanan bir manifestoya dayandırdığı haberine göre grup, Alman ordusunun (Bundeswehr) yeniden silahlandırılmasına alternatif olarak Rusya ile müzakere yapılması çağrısında bulundu ve yeni Amerikan orta menzilli füzelerinin Alman topraklarına konuşlandırılmasına karşı çıktı.
Savunma harcamalarındaki artışa karşı çıktılar
Manifestoda, “Askeri alarm söylemi ve büyük ölçekli yeniden silahlanma programları artık Almanya ve Avrupa için güvenlik yaratmıyor, aksine istikrarsızlığa ve NATO ile Rusya arasında karşılıklı tehdit algısının artmasına yol açıyor” ifadelerine yer verildi.
SDP üyeleri, Rusya ile yakınlaşma çağrısında bulunurken, manifestoda bunun “tüm Avrupa devletlerinin diplomatik çabalarını yoğunlaştırmasını” gerektirdiği belirtildi.
Belgede, “Ukrayna’nın uluslararası hukuk kapsamındaki taleplerine verilen destek, Avrupa’daki herkesin meşru güvenlik ve istikrar çıkarlarıyla ilişkilendirilmelidir” denildi.
Bu bağlamda, ateşkesin ardından Rusya ile diyaloğu yeniden başlatmak için “son derece zor bir girişimde” bulunulması gerektiği vurgulandı.
Manifestonun yazarları ayrıca, savunma harcamalarının planlanan şekilde artırılmasına da karşı çıkarak, güvenlik politikası açısından savunma bütçesinin yıllara yayılan bir şekilde GSYİH’nin yüzde 3,5 veya yüzde 5’ine çıkarılması için hiçbir neden olmadığını savundu.
Manifestonun zamanlaması dikkat çekti
Stern dergisi, SDP’nin seçim yenilgisinin ardından yeni bir programı tartışmak üzere haziran sonunda bir federal parti toplantısı düzenlemeyi planladığına dikkat çekti.
Neredeyse aynı zamanda gerçekleşecek olan NATO zirvesinde ise Almanya’nın savunma harcamalarını önemli ölçüde artırma taahhüdünde bulunması bekleniyor.
Almanya’nın eski şansölyesi Olaf Scholz, 23 Şubat’ta SDP’nin Bundestag (parlamento) seçimlerindeki yenilgisini kabul etmişti.
Erken seçimler, Bundestag’ın 16 Aralık 2024’te Scholz’a güvensizlik oyu vermesinin ardından kararlaştırılmıştı.
Avrupa
Blackstone, Avrupa’ya 500 milyar dolarlık yatırım yapacak

Amerikalı yatırım şirketi Blackstone Inc., önümüzdeki on yıl içinde Avrupa’ya 500 milyar dolara kadar yatırım yapmayı planladığını duyurdu. Bloomberg’e konuşan CEO Stephen Schwarzman, jeopolitik değişimler döneminde bölgenin artan çekiciliğine ve daha yüksek büyüme potansiyeline dikkat çekti.
Yatırım şirketi Blackstone Inc., önümüzdeki on yıl içinde Avrupa’ya 500 milyar dolara kadar yatırım yapmayı planlıyor.
Bloomberg‘e konuşan şirketin CEO’su Stephen Schwarzman’ın açıkladığı bu planlar, jeopolitik değişimler döneminde bölgenin yatırımcılar için artan çekiciliğine işaret ediyor.
CEO Schwarzman, “Bunda büyük bir fırsat görüyoruz. Avrupa ülkeleri yaklaşımlarını değiştirmeye başlıyor ve bunun daha yüksek büyüme oranlarına yol açacağına inanıyoruz,” ifadelerini kullandı.
Diğer yatırımcılar da Avrupa’yı hedefliyor
Blackstone, Avrupa’yı yatırım için cazip bir bölge olarak gören tek şirket değil.
Geçen hafta Berlin’de düzenlenen bir sektör konferansında BC Partners, Permira ve Brookfield Asset Management temsilcileri de benzer planlarını dile getirmişti.
Bir trilyon dolarlık dev
1985 yılında kurulan Blackstone, 1991’de gayrimenkul yatırım piyasasına girdi. Şirket, şu anda 1 trilyon doları aşan yönetim altındaki varlıklarıyla dünyanın en büyük alternatif yatırım yönetimi firması konumunda bulunuyor.
Merkezi New York’ta olan şirketin ABD, Avrupa ve Asya ülkelerinde 27 ofisi bulunuyor.
Şirketin mali sonuçlarına göre, Blackstone’un 2025’in ilk çeyreğindeki net kârı, bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 27,1 azalarak 614,9 milyon dolar olarak gerçekleşti.
Şirketin geliri ise yüzde 11 düşüşle 3,29 milyar dolara geriledi.
Birleşik Krallık ve Orta Doğu ilgisi
CEO Schwarzman, Blackstone’un Londra ofisinde 650 kişinin çalıştığını belirtti. Firmanın Birleşik Krallık’a yaklaşık 100 milyar dolar yatırım yaparak ülkedeki en büyük yabancı yatırımcılardan biri haline geldiğini de sözlerine ekledi.
Schwarzman ayrıca, Riyad ve Dubai gibi şehirlerin hızlı büyümesinin “cazip fırsatlar yarattığını” söyleyerek şirketin Orta Doğu ile de ilgilendiğini ifade etti.
-
Dünya Basını2 hafta önce
Tantura katliamı: İsrail’in örtbas ettiği savaş suçu
-
Görüş2 hafta önce
Silahlar sustu, şimdi artılar eksiler hanesine bakma zamanı – 1
-
Avrupa1 hafta önce
Max Otte: Alman ekonomisinde bir gerileme değil, çöküş yaşanıyor
-
Görüş1 hafta önce
ABD Dışişleri’nin Avrupa eleştirisi ne anlama geliyor?
-
Rusya1 hafta önce
Ukrayna’dan Rus stratejik bombardıman üslerine kamyonlardan kalkan İHA’larla saldırı
-
Dünya Basını2 hafta önce
FP: ABD anlaşma değil teslimiyet istiyor
-
Görüş1 hafta önce
Silahlar sustu, şimdi artılar eksiler hanesine bakma zamanı – 2
-
Dünya Basını1 hafta önce
Rusya ve Ukrayna heyetleri tekrar İstanbul’da: Masada neler var?