Bizi Takip Edin

DİPLOMASİ

Zelenski Washington’da; AB’de gözler Orbán’da

Yayınlanma

Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski bugün ABD Başkanı Joe Biden ile görüşecek ve Ukrayna’ya ek askeri yardım için ABD desteğini kurtarmak amacıyla senatörlere ve Temsilciler Meclisi Başkanına kişisel bir çağrıda bulunacak.

Ukrayna’ya yapılan harcamalar konusunda kamuoyunda artan sabırsızlığa ve İsrail’e yönelik endişeye tepki gösteren Biden, ekim ayında İsrail, Tayvan ve ABD’nin Meksika sınırındaki güvenliğin artırılması için fon içeren daha büyük bir paketin parçası olarak Ukrayna için 61,4 milyar dolar daha istemişti.

Başkan, Kongre’ye sunduğu uluslararası güvenlik talebinin geri kalanı karşılığında Cumhuriyetçilerle göçmenlik konusunda anlaşmaya hazır olduğunu söylese de tasarı Cumhuriyetçiler tarafından reddedildi.

Beyaz Saray ise Temsilciler Meclisi ve Senato’nun harekete geçmemesi halinde hükümetin Ukrayna için ayırdığı fonun yıl sonuna kadar tükeneceğini açıkladı. Başkan ve destekçileri, ayak sürümenin ve siyasi baskıların Ukrayna’yı savaş alanında ‘diz çöktürebileceği’ ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’e ‘istediğini verebileceği’ konusunda uyarıyor.

Zelenski bugün, Temsilciler Meclisi Başkanlığı seçilmeden önce Ukrayna’ya mali yardım sağlanmasına karşı oy kullanan Cumhuriyetçi Mike Johnson ile görüşecek. Zelenski’nin Amerikan saatiyle bu sabah senatörlerle de bir araya gelmesi planlanıyor.

Senatodaki Cumhuriyetçiler ise yıl sonuna kadar Ukrayna’ya yardımın önünü açacak bir anlaşmaya varabilmelerinin şüpheli olduğuna gitgide daha çok kanaat getiriyorlar. The Hill’in aktardığına göre, Ukrayna’ya yardım, sınır anlaşması görüşmelerine bağlı ve pazartesi günü senatörler bu konuda bir anlaşmaya varmaya yakın olmadıklarını, bunun da Başkan Biden tarafından talep edilen 111 milyar dolarlık paket üzerindeki çalışmaları 2024 yılına erteleyeceğini söylediler. Paket Ukrayna, İsrail, sınır ve diğer öncelikler için gerekli parayı kapsayacaktı.

Cumhuriyetçiler, denizaşırı yardım karşılığında Demokratların ‘acımasız’ olarak nitelendirdiği ABD-Meksika sınır güvenliğinde katı değişiklikler yapılması konusunda ısrarcı.

Cumhuriyetçi senatör: Her dilenciye para veremeyiz

Ohio Cumhuriyetçi senatörü JD Vance, Zelenski’nin bu hafta Washington’a yaptığı ziyaretten ’rahatsız olduğunu’ ve ‘ülkeye gelen her dilenciye para dağıtmanın ABD’nin görevi olmadığını’ söyledi.

Vance, “Meclis Başkanı [Mike] Johnson ve Senato Cumhuriyetçilerini, kendisine yeni bir açık çek yazmak için sınır güvenliği konusundaki müzakerelerimizden vazgeçmeye zorlamak ve gözlerini korkutmak için burada . Bu İkinci Dünya Savaşı’nın ortasında gelen Churchill değil,” diye ekledi.

Biden’ın yakın müttefiklerinden Senatör Chris Coons, içine girilen açmaz için, “Bu çıldırtıcı bir durum. Dünyaya ve Ukrayna halkına çok kötü bir mesaj,” dedi.

Zelenski’den uyarı: Diktatörlükler güçlenir

Zelenski ise ABD’yi, Kiev’e verdiği destekte tereddüt etmesinin dünyanın dört bir yanındaki ‘diktatörlükleri’ güçlendireceği konusunda uyardı.

ABD Başkanı Joe Biden ve kongre liderleriyle yapılması planlanan görüşmeler öncesinde pazartesi günü Washington’daki Ulusal Savunma Üniversitesi’nde konuşan Ukrayna lideri, “Özgür dünya tereddüt ettiğinde, diktatörlükler kutlama yapar,” dedi.

Zelenski, ABD Kongresindeki çözülmemiş sorunlardan ‘Putin ve onun hasta kliğinin ilham aldığını’ ileri sürerken, ‘gecikmeleri gördüklerinde hayallerinin gerçekleştiğini gördüklerini’ söyledi.

Zelenski, aralarında subayların yanı sıra ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin’in de bulunduğu dinleyicilere, “Buradaki her biriniz bir asker için mühimmat beklemenin ne demek olduğunu anlıyorsunuz: desteğin gelip gelmeyeceğini bilmeden haftalarca, aylarca beklemek. Komuta tecrübesi olan herkes bunun ne anlama geldiğini bilir; düşmanınız tatmin olmuş ve saldırıya hazırlanırken siz ilerlemek yerine sadece izler, zırh ya da teçhizat beklersiniz,” dedi.

IMF 900 milyon dolarlık ödemeyi onayladı

Uluslararası Para Fonu (IMF) Yönetim Kurulu 11 Aralık Pazartesi günü, IMF Başkanı Kristalina Georgieva’nın Ukrayna Devlet Başkanı Volodymyr Zelenski ile görüşmesinden saatler önce, 15,6 milyar dolarlık kredi programından Ukrayna’ya 900 milyon dolarlık bir ödemeyi onayladı.

IMF yetkilileri, Georgieva’nın Zelenski ile Washington’daki IMF merkezinde yaklaşık bir saat görüştüğünü ve kendisine IMF yönetim kurulunun, Rusya’ya açık bir gönderme yaparak, bir ülke dışında Ukrayna’ya destek konusunda oybirliği içinde olduğunu söylediğini aktardı.

Kurul, Kiev’in bu yılın başlarında onaylanan dört yıllık Genişletilmiş Fon Kolaylığı kredisindeki ilerlemesinin ikinci gözden geçirmesinin ardından Ukraynalı yetkililerle geçen ay varılan anlaşmayı onayladı. Bu da 900 milyon dolarlık ödemenin önünü açarak bu yıl Ukrayna’ya sağlanacak toplam IMF fonunu 4,5 milyar dolara çıkaracak.

IMF İcra Direktörleri Kurulu, 31 Mart’ta, Rusya ile savaş halinde olan Ukrayna için toplam 122 milyar dolarlık destek paketinin bir parçası olarak 48 ay süreli 15,6 milyar dolarlık finansman paketini onaylamıştı.

Georgieva, savaşa ve bunun yarattığı ‘muazzam sosyal ve ekonomik maliyetlere’ rağmen Ukrayna ekonomisinin dirençli olduğunu kanıtladığını söyledi.

AB mali yardımına Macar engeli

Ukrayna Başbakan Yardımcısı Olha Stefanişına verdiği bir mülakatta Macaristan’ın bu hafta yapılacak AB zirvesinde Ukrayna’ya mali yardım yapılmasını ve Kiev ile katılım müzakerelerinin başlatılmasını veto etmesinin ‘sadece bir Avrupalı liderin değil tüm bloğun başarısızlığı’ olacağını söyledi.

Stefanişına, “Siyasi kararı şimdi, Aralık ayında vermeliyiz. Macaristan tarafında bu son derece duygusal bir durum, ancak günün sonunda bu 27 [AB üye ülkesinin] vereceği bir karardır ve ya alınır ya da alınmaz, ya uzlaşma sağlanır ya da veto edilir,” dedi.

Stefanişina gazetecilere yaptığı açıklamada zirvenin başarısız olmasının ‘tüm Avrupa Birliği’nin başarısız olması anlamına geleceğini’ savundu.

AB üyesi ülkeler Kiev’e verilecek 50 milyar avroluk mali destek ve üyelik müzakerelerinin başlatılmasına yönelik siyasi karar konusunda anlaşmazlık yaşıyor.

Bu arada Macaristan, ‘ulusal çıkarlarına aykırı’ olduğunu söylediği AB üyelik görüşmelerini ve yarısı Ukrayna’ya yardım için ayrılan AB bütçesindeki 100 milyar avroluk artışı engellemeye devam ediyor.

AB’nin Ukrayna yardım paketi maaşların, emekli maaşlarının ve bazı temel kamu hizmetlerinin ödenmesine yardımcı olmak üzere tasarlandı.

Haziran ayının başlarında Orbán, Avrupa Komisyonu’nun Kiev’e ek 50 milyar avro verilmesini savunurken Macaristan’a kurtarma fonlarını bloke etmesinin kabul edilemez olduğunu söylemiş ve bloğu ‘B Planı’ seçeneklerini incelemeye yöneltmişti.

AB, bütçe dışı mali yardım olanaklarını araştırıyor

Öte yandan Financial Times’ın (FT) haberine göre Macaristan, Kiev için kritik önem taşıyan bir destek paketini veto etmesi yönündeki baskılara boyun eğmeyeceğini açıklarken, AB diplomatları Ukrayna’ya birliğin ortak bütçesi dışında acil fon sağlanması için teknik önerileri tartışıyor.

Görüşmeler hakkında bilgi sahibi olan kişiler FT’ye yaptıkları açıklamada, zirvenin başlamasına az bir zaman kala diplomatların Macaristan haricinde kalan 26 üye arasında olası bir mali paketin fizibilitesi ve teknik detayları üzerinde özel görüşmelere başladıklarını söyledi. Bu paket Kiev’e en az bir yıl süreyle acil finansman sağlayacak.

Avrupa Komisyonu yetkilileri ve maliyetin büyük kısmını üstlenecek olan büyük üye devletlerin katıldığı görüşmeler, Orbán’ın diğer AB ülkelerinin yardım sağlamasına itirazı olmadığını söylediği göz önüne alındığında, Budapeşte’nin vetosunu kaldırma hedefini baltalamamak için gizli tutuluyor.

Bu kişiler, bütçe dışı bir aracın daha fazla zaman alacağını ve faiz ve diğer maliyetler açısından daha fazla paraya mal olacağını söyledi. Bir kişi, “Mecbur kalmadıkça kimse bunu yapmak istemez. Ancak bir B planına sahip olmamak pervasızlık olur,” dedi.

DİPLOMASİ

AB ve Ukrayna, Biden’ı 2022’de Kiev’in ‘zaferine’ engel olmakla suçluyor

Yayınlanma

Joe Biden’ın başkanlık süresi sona yaklaşırken, ABD’nin Rusya’ya karşı Ukrayna’ya 90 milyar doları aşan yardım sağlamasına rağmen, Avrupa Birliği (AB) ve Ukrayna, Amerikan başkanını kararsız davranmakla suçluyor.

Bazı Avrupalı liderlere göre bu kararsızlık, Ukrayna’nın 2022 sonbaharında Rusya ordusunu Harkov ve Herson’dan püskürtmesine rağmen savaşı kendi lehine çevirememesine neden oldu.

‘Çok az, çok geç’

Bloomberg‘in haberine göre, Biden yönetimi Ukrayna’ya yoğun bir şekilde askeri yardım sağlama konusunda çaba gösterdi ve hatta Batı menşeli uzun menzilli füzelerle Rusya topraklarına saldırılara izin verdi.

Fakat Ukraynalı yetkililer, savaş boyunca defalarca dile getirdikleri bir şikâyeti yineledi: “Çok az, çok geç.”

Bir yılı aşkın süredir devam eden savaş ve Donald Trump’ın başkanlık yarışında yükselişi, Ukrayna’yı işgal altındaki topraklardan vazgeçme veya NATO üyeliğinden yoksun bir barış anlaşmasını kabullenme gibi ihtimallerle karşı karşıya bıraktı.

Bloomberg’e konuşan Ukraynalı yetkililer, böyle bir sonucun büyük ölçüde Biden’ın aldığı ya da almadığı kararlardan kaynaklanacağını savundu.

Avrupa ne ediyor?

Letonya Dışişleri Bakanı Baiba Brazhe, ABD’nin daha erken ve daha güçlü bir şekilde silah sağlaması durumunda bunun “geniş kapsamlı sonuçları” olabileceğini, ancak “olan oldu” diyerek konuyu değerlendirdi.

2022 sonbaharında Ukrayna ordusu, Harkov ve Herson’da hızlı bir taarruz gerçekleştirerek bazı bölgeleri geri aldı. Fakat Ukrayna lideri Vladimir Zelenskiy, bu zaferlerin sürdürülebilmesi için daha fazla silah talep etti. Biden ise bu konuda tereddütlü davrandı.

Biden’ın bu temkinli yaklaşımı, Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan tarafından doğrulandı. Sullivan, ABD’nin nükleer bir tırmanış riskini dikkate aldığını belirtti.

Eski İngiltere Savunma Bakanı Grant Shapps, Biden’ın Ukrayna’ya desteği konusunda genelde temkinli ve kararsız bir tutum sergilediğini, bu yüzden gerekli desteğin cephe dengelerini değiştirecek şekilde verilmediğini söyledi.

Diğer bazı Amerikalı yetkililer ise, Avrupa ülkelerinin Ukrayna’yı desteklemek ve yaptırım uygulamak konusunda yavaş davrandığını belirtti.

Örneğin, Almanya ve diğer AB ülkeleri, Ukrayna’nın NATO üyeliği konusundaki Amerikan tavrının yumuşamasına rağmen şiddetle karşı çıkmaya devam etti.

Biden’ın bir Soğuk Savaş gazisi olarak nükleer tırmanma tehdidine takıntılı hale geldiği belirtilirken, Avrupa’daki bazı liderler Biden’ın stratejisinin Ukrayna’nın yenilmesini önlemeye odaklandığını ancak zafer için gerekli yolu sunmadığını savundu.

Bu stratejinin, Ukrayna’yı uzun ve maliyetli bir çatışmanın içine çektiği iddia edildi.

Ukrayna’da kamuoyu yoklamaları: Halk, Rusya ile müzakereler hakkında ne düşünüyor?

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

Trump’tan AB’ye gümrük tarifesi tehdidi

Yayınlanma

ABD’nin yeni başkanı Donald Trump, AB’yi “büyük ölçekli” miktarlarda ABD petrol ve doğalgazını satın almayı taahhüt etmemesi halinde gümrük vergileriyle karşı karşıya kalacağı konusunda uyardı.

Trump cuma günü Truth Social platformunda yayınladığı mesajda, “Avrupa Birliği’ne, ABD ile aralarındaki muazzam açığı petrol ve doğalgazımızı büyük ölçekte satın alarak kapatmaları gerektiğini söyledim. Aksi takdirde, her şekilde TARİFELER!!!” diye yazdı.

Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen kasım ayında yaptığı açıklamada AB’nin ABD’den daha fazla sıvılaştırılmış doğalgaz (LNG) almayı değerlendirebileceğini söylemişti.

Leyen gazetecilere verdiği demeçte, “Rusya’dan hâlâ çok miktarda LNG alıyoruz ve neden bunu bizim için daha ucuz olan ve enerji fiyatlarımızı düşüren Amerikan LNG’si ile değiştirmeyelim?” diye sormuştu.

Financial Times’a (FT) konuşan bir AB yetkilisi, “Leyen’in tam da bunu yapma olasılığını ima ettiği göz önüne alındığında, bu bir ‘tehdit’ olarak tuhaf görünüyor,” dedi.

ABD halihazırda Avrupa’nın en büyük LNG tedarikçisi konumunda, fakat Rusya’dan yapılan ithalat ikinci sıradaki yerini koruyor.

Trump, Çin menşeli olmayan tüm ithalata yüzde 20’ye varan genel bir gümrük vergisi uygulama tehdidinde bulunuyor.

Geçtiğimiz ay Avrupa Merkez Bankası Başkanı Christine Lagarde, Avrupa’nın siyasi liderlerini gümrük vergileri konusunda Trump ile işbirliği yapmaya ve ABD’de üretilen daha fazla ürünü satın almaya çağırmıştı.

Trump’ın ilk başkanlığı sırasında, dönemin Avrupa Komisyonu Başkanı Jean-Claude Juncker, ticaret savaşı tehditlerini engellemek için daha fazla ABD gazı satın almayı teklif etmişti.

Uluslararası petrol göstergesi Brent ham petrol fiyatları cuma günü yüzde 0,4 düşüşle varil başına 72,61 dolar oldu. West Texas Intermediate vadeli işlemleri de yüzde 0,4 düşüşle varil başına 69,14 dolardan işlem gördü.

ABD dünyanın en büyük ham petrol üreticisi ve en büyük sıvılaştırılmış doğalgaz ihracatçısı. Aralarında AB ve Vietnam’ın da bulunduğu LNG alıcıları, kısmen gümrük vergisi tehdidini caydırmak için ABD’den daha fazla yakıt satın almayı şimdiden konuşmaya başladılar.

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

ABD’den Türkiye Gazprombank yaptırımlarında özel muafiyet

Yayınlanma

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, ABD’nin Gazprombank yaptırımlarında Türkiye’ye muafiyet tanıdığını belirterek, doğalgaz ödemelerinin sorunsuz devam edeceğini duyurdu.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, ABD’nin Gazprombank’a uyguladığı yaptırımlar konusunda Türkiye’ye özel bir muafiyet tanıdığını duyurdu.

Bakan Bayraktar, bu sayede Türkiye’nin doğalgaz borcu ödemelerini Gazprombank üzerinden yapmaya devam edebileceğini belirtti.

Bloomberg’e yaptığı açıklamada Bayraktar, bu kararın Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile Dışişleri Bakanlığı’nın ABD’li yetkililerle yürüttüğü yoğun görüşmelerin ardından alındığını ifade etti.

Türkiye’nin uzun süredir talep ettiği muafiyetin, Rusya ile doğal gaz ticaretinde önemli bir rol oynayacağını vurguladı.

Gazprombank’ın ABD tarafından yaptırım listesine alınması, Türkiye açısından ciddi endişelere yol açmıştı.

Bakan Bayraktar, yaptırımların Türkiye’yi de hedef alması durumunda bunun ekonomik ve stratejik sonuçlarının büyük olabileceğine dikkat çekmişti.

Türkiye’nin geçmişte İran yaptırımları sürecinde de benzer bir muafiyet elde ettiğini hatırlatan Bayraktar, bu kararın iki ülke arasındaki iş birliğini destekleyeceğini söyledi.

Muafiyetin sağlanmasına rağmen Türkiye, Rusya ile alternatif ödeme yöntemleri üzerinde de görüşmeler gerçekleştirdi.

Geçen ay Ankara’da yapılan toplantılarda, her iki tarafın bürokratları olası senaryoları masaya yatırdı. Ancak Bayraktar, alternatif çözümlerle ilgili detaylı bir değerlendirme yapmaktan kaçındı.

Türkiye, Gazprombank yaptırımında ABD’den muafiyet istiyor

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English