Bizi Takip Edin

AVRUPA

AB, Ukrayna tarım ürünlerine yönelik kısıtlamaları uzattı

Yayınlanma

Ukrayna’dan beş Avrupa ülkesine yönelik dört tarım ürünü üzerindeki geçici ticaret kısıtlamaları, bu ülkelerden biri olan Macaristan’ın AB yürütme organının uzatma koşullarını henüz yerine getirmemiş olmasına rağmen Eylül ayına kadar uzatıldı.

Avrupa Komisyonu 5 Haziran Pazartesi günü yaptığı açıklamada, 5 Haziran’da sona erecek ve Ukrayna menşeli buğday, mısır, kolza tohumu ve ayçiçeği tohumunu ilgilendiren istisnai ve geçici önleyici tedbirlerin 15 Eylül’e kadar uzatıldığını duyurdu.

Söz konusu tedbirler, Mayıs ayı başında Komisyon ve Ukrayna’ya komşu beş ülke tarafından üzerinde mutabakata varılan anlaşmanın bir parçası olarak, diğer AB ülkelerine ya da AB üyesi olmayan ülkelere transit geçiş dışında, bu tarım ürünlerinin Bulgaristan, Macaristan, Polonya, Romanya ve Slovakya’da dolaşımını kısıtlıyor.

Anlaşma, Ukrayna’nın tarımsal ürün ihracatına yardımcı olmayı amaçlayan geçici ticari serbestleşmenin Doğu Avrupa’ya mal akınına yol açarak fiyatları düşürmesi ve yerel çiftçileri zor durumda bırakmasının ardından gerekli görülmüştü.

‘Geçici’ tedbirler

Komisyon’a göre, beş üye ülkede hasat sezonu öncesinde yaşanan ciddi lojistik darboğazlar ve sınırlı tahıl depolama kapasitesi gibi istisnai koşullar göz önüne alındığında, tedbirler ‘sınırlı bir süre için’ gerekli olmaya devam edecek.

AB yönetiminden yapılan açıklamada, “Aşamalı durdurma, dayanışma hatlarında önemli iyileştirmeler yapılmasına ve Ukrayna tahılının bu hasat için ülke dışına çıkarılmasında karşılaşılan zorlukların ele alınmasına olanak sağlayacaktır,” denildi.

Bu arada, söz konusu malların Ukrayna’dan ihracatının izlenmesine yardımcı olmak üzere ortak bir koordinasyon platformu oluşturuldu. Bu platform Komisyon’un söz konusu önleyici tedbirlerin uygulanmasına ilişkin koşulların devam edip etmediğini yeniden değerlendirmesine yardımcı olmak üzere kullanılacak.

Ukrayna kızgın

Bu hamle, Ukrayna Devlet Başkanı Zelenski ile Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen arasında geçen hafta Moldova’da yapılan görüşmelerde AB’nin savaştan zarar gören ülkeden gelen tarımsal gıda ürünlerine yönelik tüm kısıtlamaları ‘koşulsuz’ olarak kaldırmasını isteyen Ukrayna’yı kızdırdı.

Komisyon, ticari korunma önlemlerinin ancak üye devletlerin kendi kısıtlayıcı önlemlerini sürdürmemeleri halinde uygulanacağını belirtiyor.

Nisan ayında, Ukrayna’ya sınırı olan dört AB ülkesi tek taraflı bir kararla savaştan zarar gören ülkeden tarım ürünleri ithalatını engelleme kararı almıştı.

Macaristan bilmecesi

Komisyon sözcüsü Euractiv’e yaptığı açıklamada, kararın yayınlandığı tarihte Macaristan’ın henüz pazarlığın kendisine düşen kısmını yerine getirmediğini söyledi. Sözcü, buna rağmen, geçici kısıtlamaların uzatılmasının Macaristan için de hâlâ geçerli olduğunu kaydetti.

Macaristan’ın Komisyon’a tek taraflı tedbirleri kaldırma niyetini belirtip belirtmediği sorusuna ise sözcü ‘hızlı bir şekilde kaldırılmasını’ bekledikleri cevabını verdi.

Macaristan’ın tek taraflı tedbirleri kaldırmayı reddetmesi, çiftçiler üzerindeki baskıyı hafifletmek amacıyla AB’nin ‘cephe ülkelerine’ sunduğu 100 milyon avroluk mali yardım paketinin ödenmesi konusundaki ilerlemenin de durmasına neden oldu.

AVRUPA

Elon Musk İtalya’yı karıştırdı, Meloni sessiz

Yayınlanma

İtalya Başbakanı Giorgia Meloni, Elon Musk’ın İtalyan yargıçları Roma’nın Arnavutluk’la göçmen transferi politikasını yine engelledikleri için eleştiren son yorumlarına sessiz kalırken, Cumhurbaşkanı Sergio Mattarella milyardere yanıt vererek İtalya’nın egemenliğine saygı gösterilmesi çağrısında bulundu.

Pazartesi günü Roma Göçmenlik Mahkemesinin yedi göçmenin gözaltına alınmasını ve transferini iptal eden kararını yorumlayan Musk, şu anda Meloni hükümetiyle kavgalı olan Roma yargıçlarının “gitmesi gerektiğini” söyledi.

Çarşamba sabahı yaptığı açıklamada Musk’a yanıt veren Mattarella, “İtalya büyük bir demokratik ülkedir ve Anayasasına tam saygı göstererek kendi başının çaresine nasıl bakacağını bildiğini yinelemeliyim,” dedi.

Mattarella ayrıca diğer devletlerin egemenliğine saygı gösterilmesi çağrısında bulunarak herkesin, “özellikle de açıklandığı üzere dost ve müttefik bir ülkede önemli bir rol üstlenmek üzereyse”, o ülkenin egemenliğine saygı göstermesini ve reçete vermeyi kendine görev edinmemesi gerektiğini kaydetti.

Musk ise daha önceki yorumundan geri adım atmayarak, “Bu kabul edilemez. İtalyan halkı bir demokraside mi yaşıyor, yoksa kararları seçimle gelmeyen bir otokrasi mi veriyor?” diye sordu.

İtalya’daki temsilcisi tarafından ANSA’ya yapılan açıklamada Elon Musk, “Başbakan Meloni ile bu öğleden sonra yaptığı samimi görüşmede de yinelediği üzere” İtalya Cumhurbaşkanı Sergio Mattarella’ya ve İtalyan Anayasasına saygı duyduğunu ifade etti.

İfade özgürlüğünün hem ABD Birinci Maddesi hem de İtalyan Anayasası tarafından korunan bir hak olduğunu kaydeden Musk, bir vatandaş olarak görüşlerini özgürce ifade etmeye devam edeceğini kaydetti.

Açıklamada Musk’ın “ABD ve İtalya arasındaki bağların giderek güçlenmesini umduğu ve Cumhurbaşkanı Mattarella ile gelecekte bir araya gelmeyi dört gözle beklediği” belirtildi.

Siyasi gerilimi yatıştırmaya yönelik son girişim ise Cumhurbaşkanlığı Müsteşarı Giovanbattista Fazzolari’nin ANSA‘ya verdiği bir mülakatta yaptığı açıklama oldu.

Fazzolari, “Yargının başı ve anayasanın koruyucusu olan cumhurbaşkanının sesini duyurması doğru ve gereklidir. İtalya kendi başının çaresine bakmasını bilir. Diğer hükümetlerin, STK’ların ya da büyük medya kuruluşlarının dış müdahalesine ihtiyacımız yok,” dedi.

Muhalefetin ve yargının saldırıları devam ederken, Ulusal Yargıçlar Birliği Başkanı Giuseppe Santalucia, Musk’ı “temelsiz ve insafsız yargılarda bulunarak İtalya’nın işlerine karışmakla” suçladı ve hükümetin Musk’ın müdahale etmeye hakkı olmadığı İtalya’nın iç meseleleri olduğunu belirterek yanıt vermesi gerektiğini söyledi.

Santalucia, “Özellikle yasadışı göç konusunda sık sık sınırların savunulmasına başvuruluyor. Bunlar da sınırdır. Egemen bir ülkenin içişlerine karışabileceklerini düşünenler tarafından ihlal edilemeyecek ideal sınırlar vardır,” diye ekledi.

Okumaya Devam Et

AVRUPA

Fransız savcı Le Pen için hapis cezası ve siyasi yasak talep etti

Yayınlanma

Fransa’da savcılar Ulusal Birlik (RN) lideri Marine Le Pen’i, Fransa’daki parti faaliyetlerini finanse etmek için Avrupa Birliği fonlarını zimmetine geçirmekle suçladı ve Fransız siyasetçinin derhal beş yıl süreyle kamu görevlerinden men edilmesini tavsiye etti.

Bunun kesinleşmesi Le Pen’i, Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un yerine geçmek için favorilerden biri olarak gireceği 2027 yarışının dışında bırakacak.

Mahkeme geçici infaz ile kendisini suçlamalardan suçlu bulursa, Le Pen karara itiraz etse bile seçimlere katılamayacak.

Le Pen’in 24 kişiyle birlikte AB fonlarını zimmetine geçirmekle suçlandığı davada ayrıca beş yıl hapis cezası da istendi.

Duruşma 27 Kasım’a kadar sürecek ve bu tarihten sonra hakimler, savcının taleplerini de göz önünde bulundurarak kararlarını vermek ve ne tür bir ceza vereceklerini değerlendirmek üzere çekilecek. Kararın 2025 yılı başlarında açıklanması bekleniyor.

Le Pen, kendisinin bir sonraki cumhurbaşkanlığı seçimlerinden men edilmesini isteyen Fransız savcıları “demokratik sürece müdahale etmekle” suçladı.

RN lideri çarşamba günü gazetecilere verdiği demeçte, “Savcılık Fransız halkını istedikleri kişilere oy vermekten mahrum bırakmaya çalışıyor,” dedi.

Macron’un eski sağcı içişleri bakanı Gerald Darmanin X’te yaptığı açıklamada, “Marine Le Pen’in seçilme yeterliliğine sahip olmadığına karar verilmesi ve dolayısıyla Fransız halkının önüne çıkamaması son derece şok edici olur,” dedi.

“Madam Le Pen ile mücadele başka bir yerde değil, seçim sandığında yapılmalıdır,“ diyen Darmanin, Le Pen’in adaylığının engellenmesinin “elitler ile yurttaşların büyük çoğunluğu arasındaki uçurumu daha da derinleştireceğini” ileri sürdü.

Savcı Nicolas Barret, Le Pen sanık sıralarının ön sırasında otururken mahkemeye, “Kanun herkes için geçerlidir,” dedi ve yasağın “sanıkların gelecekteki yerel veya ulusal seçimlerde aday olmalarını yasaklayacağını” ekledi.

Okumaya Devam Et

AVRUPA

ABD, Polonya’da yeni “hava savunma üssü” kurdu

Yayınlanma

ABD çarşamba günü Polonya’nın kuzeyinde yeni bir hava savunma üssü açtı. Polonya Cumhurbaşkanı Andrzej Duda bunun, Ukrayna savaşı sürerken bile ülkesinin NATO üyesi olarak güvende olduğunu gösterdiğini savundu.

Baltık kıyısı yakınlarındaki Redzikowo kasabasında yer alan üs, 2000’li yıllardan beri üzerinde çalışılan bir projeydi.

Donald Trump’ın seçim zaferinin bazı NATO üyeleri arasında tedirginliğe yol açtığı bir dönemde Varşova, üs üzerinde birbirini izleyen ABD başkanları tarafından sürdürülen çalışmaların, Beyaz Saray’da kim olursa olsun Polonya’nın Washington ile askeri ittifakının sağlam kaldığını gösterdiğini söylüyor.

Duda, “ABD… Polonya’nın güvenliğinin garantörüdür,” derken, ABD askerlerinin üsteki daimi varlığının, 1989’a kadar sosyalist bir devlet olan Polonya’nın “Rusya’nın etki alanında olmadığını” gösterdiğini savundu.

Kremlin ise çarşamba günü yaptığı açıklamada üssü, Amerikan askeri altyapısını sınırlarına yaklaştırarak Rusya’yı çevreleme girişimi olarak nitelendirdi.

Redzikowo’daki ABD üssü, ittifakın kısa ve orta menzilli balistik füzeleri önleyebileceğini söylediği “Aegis Ashore” olarak adlandırılan daha geniş bir NATO füze kalkanının parçası.

Kalkanın diğer önemli unsurları arasında Romanya’daki bir üs, İspanya’nın Rota limanında konuşlu ABD donanmasına ait destroyerler ve Kürecik’te bulunan bir erken uyarı radarı yer alıyor.

Moskova üssü daha 2007 yılında, henüz planlanırken tehdit olarak nitelendirmişti. NATO kalkanın “tamamen savunma amaçlı” olduğunu söylüyor.

Reuters’a konuşan askeri kaynaklar Polonya’daki sistemin artık sadece Orta Doğu’dan ateşlenen füzelere karşı kullanılabileceğini ve Rusya’dan gelen mermileri engellemek için radarın yön değiştirmesi gerektiğini, bunun da politika değişikliğini gerektiren karmaşık bir prosedür olduğunu ileri sürdüler.

Polonya Savunma Bakanı Wladyslaw Kosiniak-Kamysz pazartesi günü yaptığı açıklamada kalkanın kapsamının genişletilmesi gerektiğini ve Varşova’nın bu konuyu NATO ve ABD ile görüşeceğini söyledi.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English