Bizi Takip Edin

AVRUPA

Alman-İngiliz yatırımcıdan Ukraynalı yetkililere yolsuzluk suçlaması

Yayınlanma

Ukrayna’daki en büyük özel batılı yatırımcılardan biri, ülkenin güvenlik servisleri ve Devlet Başkanı Volodimir Zelenski’nin yönetimindeki yolsuzluğa bulaşmış yetkililerin kendisinden on milyonlarca avro sızdırmaya çalıştığını iddia etti. 

İngiliz-Alman işadamı ve Glencore’un eski danışmanı Arnulf Damerau, Financial Times’a yaptığı açıklamada, Ukraynalı üst düzey yetkililerden oluşan bir klik tarafından kendisine şantaj yapıldığını söyledi.

Damerau ağustos ayından bu yana büyük bir online oyun ve kumar sitesi olan ve ülkenin en büyük 10. vergi mükellefi Cosmolot’un ortak sahibiydi.

Ekim ayında Ukrayna Ekonomik Güvenlik Bürosu tarafından kumar yasalarını ihlal etmek ve 560 milyon avro vergi kaçırmakla suçlanarak baskına uğramasının ardından, bir dizi yasal dava ve ajans tarafından alınan tedbirler şirketin hesaplarını dondurdu.

Damerau, şirket aleyhindeki iddiaların uydurma olduğunu söylüyor. Cosmolot’un ancak 2021 yılında, Ukrayna hükümetinin kumar yasalarını değiştirmesinin ardından faaliyete geçtiğini belirten Damerau, 2022’de 4,8 milyon avro ve 2021’de 250.000 avro olan toplam gelirlerinin geçen yıl 208 milyon avroya ulaştığını ve bu gelirlerin kamuya açıklandığını kaydetti.

Çevrimiçi küçük bahisli oyunlar sunan şirket, resmi vergi başvurularına göre geçen yıl 60 milyon avro vergi ödedi. Damerau, devlet vergi servisinin ağustos ayında hesapları onayladığını söyledi. 

Damerau’ya göre, Ukraynalı bir kişi Aralık ayında Viyana’da kendisiyle buluştu ve Damerau’nun şirketin yarısının kontrolünü bir offshore tröste devretmeye razı olması halinde Cosmolot’a yönelik yasal itirazların düşeceğini söyledi. 

Damerau görüşmenin fotoğraflarını, ayrıntılarını ve görüşmeye katılan kişilerin isimlerini Avrupa ve Washington’daki güvenlik birimleriyle paylaştığını vurguladı.

İşadamı, “Bunlar yapmak istemediğim açıklamalar. Ukrayna’ya yatırım yapmaya çalışan bir işadamı olarak başıma gelenler hakkında bunları söylemek istemiyorum çünkü sorumlular azınlıkta ve ülkelerine Avrupalı bir gelecek kazandırmak için kanlarını veren genç nesil Ukraynalılara ihanet ediyorlar,” dedi.

Damerau, “Burası NATO ve Avrupa Birliği’nin bir parçası olmayı arzulayan bir ülke, fakat şu anda küçük bir azınlık tarafından yapılanlar bana [Viktor] Yanukoviç döneminin en karanlık zamanlarını hatırlatıyor,” diye ekledi. 

Damerau, Yanukoviç döneminde Ukrayna’ya yatırım yaparak 25 milyon avro kaybettiğini, Kırım’da o dönemde Avrupa’da türünün en büyük kara projesi olan bir rüzgâr çiftliğini finanse ettiğini ve yolsuzluk yapan yetkililerin Cosmolot’a yaptıkları yaklaşımın neredeyse aynısını o zaman da kendisine yaptıklarını söyledi.

Yanukoviç yönetimini temsil ettiğini iddia eden bir kişinin kendisine ulaşarak projenin hisselerinin yarısının şeffaf olmayan bir offshore kuruluşa devredilmesini talep etmesinden önce rüzgar projesinin yasal engellere takıldığını söyledi. Damereau, Rusya’nın Kırım’ı kendisine bağlaması üzerine hisselerini geri almak için yasal bir dava açmış ve bu da taleplerinin uygulanmasını imkansız hale getirmişti. 

Damerau deneyimlerini haziran ayında Berlin’de düzenlenecek olan ve büyük bir doğrudan yabancı yatırımcı olarak davet edildiği Ukrayna İyileştirme Zirvesinde dile getireceğini de sözlerine ekledi. 

AVRUPA

Avrupa Komisyonu, Macaristan ve Slovakya’nın Lukoil talebini reddetti

Yayınlanma

Macaristan ve Slovakya’nın Ukrayna ile yaşadıkları son Lukoil anlaşmazlığında AB’yi devreye sokma girişimleri dün başarısızlıkla sonuçlandı.

Financial Times (FT) Avrupa Komisyonu’nun, Kiev’i Rus petrol şirketi Lukoil’e yönelik son yaptırımları kaldırmaya teşvik etme talebini durdurduğunu yazdı.

Macaristan ve Slovakya, savaşın ardından Rus petrol ithalatına AB çapında getirilen yasaktan muaf tutulmuştu. Fakat iki ülke, Kiev’in Lukoil ürünlerinin Rusya’dan Drujba boru hattı üzerinden geçişini durdurma kararının arzı azaltabileceğini söylüyor.

İkili, AB’nin ticaret politikasını yürüten Avrupa Komisyonu’na bir mektup yazarak Ukrayna ile olan ticaret anlaşması kapsamında istişarelerde bulunmasını istedi.

Fakat AB Ticaret Komiseri Valdis Dombrovskis FT’ye, “Brüksel’in kanıt toplamak ve hukuki durumu değerlendirmek” için daha fazla zamana ihtiyacı olduğunu söyledi.

FT’ye konuşan üç diplomat, dün üye devletlerin ticaret yetkililerinin katıldığı bir toplantıda 11 ülkenin Dombrovskis’in görüşünü desteklemek üzere araya girdiğini ve hiçbirinin Budapeşte ve Bratislava’nın tarafını tutmadığını söyledi.

Diplomatlardan biri Ukrayna ticaret anlaşmasının, tedarikin kesilmesine izin verebilecek bir güvenlik maddesi içerdiğini söyledi.

Kiev, diğer Rus şirketleri sayesinde boru hattından eskisi gibi aynı miktarda petrol aktığı konusunda ısrar ediyor.

Slovakya’nın tek rafinerisindeki girdilerin yüzde 35-40’ını Rus petrolü oluşturuyor. Bu petrolden üretilen ürünler de 5 Aralık’a kadar tanınan bir başka muafiyet kapsamında Ukrayna’ya ve Çek Cumhuriyeti’ne ihraç ediliyor.

Bir AB diplomatı Slovakya’nın Rusya’dan ithalat yapamaması halinde bunun “etkisinin çok büyük olacağını” söyledi.

Slovakya Cumhurbaşkanı Peter Pellegrini, Ukrayna’nın Lukoil konusundaki tutumunu değiştirmemesi halinde “tepki vermek zorunda kalacaklarını” söyledi.

Pellegrini, Slovakya’nın Ukrayna’ya gaz rezervleri ve elektrik tedariki konusunda yardımcı olduğunu da sözlerine ekledi.

Macaristan konu hakkında henüz yorum yapmadı. Ukrayna üzerinden geçen Lukoil tedarikleri ülkenin petrol ithalatının yaklaşık %25-30’unu oluşturuyor.

Okumaya Devam Et

AVRUPA

Romanya: Topraklarımızda Rusya’ya ait İHA parçaları bulduk

Yayınlanma

Romanya 25 Temmuz Perşembe günü topraklarında Rusya’ya ait insansız hava aracı parçaları bulduğunu açıklarken NATO da Moskova birliklerinin gece boyunca Ukrayna’ya 38 uzun menzilli insansız hava aracı fırlatmasının ardından ittifak topraklarına yönelik “kasıtlı bir saldırıya” dair herhangi bir işaret görmediğini açıkladı.

Ukrayna Hava Kuvvetleri Komutanı Telegram’dan yaptığı açıklamada 25 Rus insansız hava aracını imha ettiklerini söyledi. Üç insansız hava aracının “Romanya sınırını geçtikten sonra kaybolduğunu” da sözlerine ekledi.

Romanya Savunma Bakanlığı, Ukrayna’nın güney liman kenti İzmail’den Tuna Nehri’nin karşısındaki Plauru köyü yakınlarında, üst üste ikinci gece saldırıya uğrayan bir Rus Geran 1/2 insansız hava aracının parçalarını bulduğunu söyledi.

Enkaz haberlerini yorumlayan bir NATO sözcüsü, ittifak topraklarına yönelik kasıtlı bir saldırı olduğuna dair herhangi bir belirti olmadığını söyledi.

Sözcü yaptığı açıklamada, “NATO’nun elinde Rusya’nın Müttefik topraklarına yönelik kasıtlı bir saldırıda bulunduğuna dair herhangi bir bilgi bulunmamakla birlikte, bu eylemler sorumsuzca ve potansiyel olarak tehlikelidir,” dedi.

Bakanlık, Romanya’daki NATO hava polisliği görevlerinin bir parçası olan iki Fin F-18 savaş uçağının saldırıyı izlemek üzere görevlendirildiğini de sözlerine ekledi.

Diğer parçaların aranmasına devam edildiği ve insansız hava araçlarının düşmüş olabileceği tüm yerlerin “yerleşim alanlarının dışında olduğu ve hiçbir altyapı unsurunun zarar görmediği” belirtildi.

Odesa bölge valisi Oleh Kiper, drone enkazının İzmail bölgesindeki özel bir eve isabet etmesi sonucu iki kişinin yaralandığını söyledi.

Jitomir bölge valisine göre ise, hava savunma sistemleri gece boyunca 10 hava hedefinin çoğunu vurdu, ancak drone enkazı 10 özel eve ve bir altyapı tesisine zarar verdi.

Kiev’in askeri yönetim başkanı Serhiy Popko, insansız hava araçlarının başkente farklı yönlerden saldırdığını, fakat hepsinin yaklaşırken imha edildiğini söyledi. Popko, Kiev’de herhangi bir hasar ya da can kaybı rapor edilmediğini söyledi.

Dün bazı sosyal medya hesapları, Rumen hava savunma sistemlerinin Rusya’ya air İHA’ları Gepard tipi kundağı motorlu hava savunma silahları tarafından Ukrayna hava sahasında düşürüldüğünü öne sürmüştü.

Rusya sık sık Ukrayna’nın Tuna Nehri üzerindeki yerleşim bölgesi İzmail’i hedef alıyor.

Okumaya Devam Et

AVRUPA

Ukrayna temerrütten kurtuldu, sıra vergi yükünün artırılmasında

Yayınlanma

Ukrayna hükümetinin temerrüde düşme riski ortadan kalıktı. Kiev’in borcunun yüzde 37’si ya da 8 milyar dolardan fazlası silinecek.

Ancak Oakland Enstitüsü’nde ekonomist olan Frederic Mousseau, Ukrayna’nın hala dünyanın Uluslararası Para Fonu’na (IMF) en borçlu üçüncü ülkesi olduğunu anımsattı.

Mousseau, Berliner Zeitung gazetesine verdiği demeçte, Kiev’in vergi artışları gibi halk için acı verici sonuçları olan ‘yapısal reformlar’ yapmaya devam etmek zorunda kalacağına dikkat çekti.

Kiev, alacaklılarla aylarca süren müzakerelerin ardından temerrüde düşmekten kurtulmayı başardı.

Ukrayna borçlarına yatırım yapan Amundi, Blackrock, Fidelity ve Pimco fonları, Ukrayna’ya 23,3 milyar dolarlık orijinal kredi tutarı üzerinden ‘yüzde 37 indirim’ yapmayı kabul etti.

Sonuç olarak alacaklılar 8,67 milyar dolar açıkta kaldı. Ukrayna Maliye Bakanı Sergey Marçenko da faiz oranının düşürülmesi ve vadenin uzatılması anlaşması sayesinde Kiev’in önümüzdeki üç yıl içinde 11,4 milyar dolar tasarruf edeceğini bildirdi.

Ancak devlet borçlarının iktisadi kalkınma üzerindeki etkisini inceleyen ekonomistler anlaşmanın ‘nispeten mütevazı’ olduğunu söyledi. Mousseau, anlaşmayı ‘kızgın bir kayanın üzerine düşen bir damlaya’ benzeterek “Bu anlaşmayla bile Ukrayna, IMF’ye en fazla borcu olan üçüncü ekonomi olmaya devam ediyor,” değerlendirmesini yaptı.

Mousseau, 143 milyar dolarlık toplam borçla karşılaştırıldığında 8,67 milyar doların ‘önemsiz’ olduğuna işaret etti.

Öte yandan Mousseau, “Ukrayna hükümeti anlaşma sayesinde iflastan kurtulmuş olsa da bu halk açısından önemsiz bir haber,” dedi.

Bu tür anlaşmalara her zaman ‘Ukraynalılar için çok maliyetli tedbirler içeren yapısal uyum’ taleplerinin eşlik ettiğini vurgulayan Mousseau, bariz tedbirler arasında halka yönelik doğalgaz ve elektrik sübvansiyonlarının azaltılmasını, emeklilik reformunu, tarım arazilerinin ve devlete ait işletmelerin özelleştirilmesini saydı.

Ekonomist, “Sanki önemli kamu mallarının ve sosyal güvenlik sistemlerinin kaybı yetmiyormuş gibi, bu kez bu listede halk için vergilerin artırılması da yer alacak,” ifadelerini kullandı.

Halk için bunun bir ‘felaket’ olduğuna işaret eden Mousseau, Kiev yönetiminin müzakerelerde hedefine ulaşamadığını, Kiev’in talep ettiği yüzde 60’lık indirim yerine alacaklıların yalnızca yüzde 37’de anlaştığını anımsattı.

Alacaklılar, Ukrayna’nın borcunu yapılandırmayı ‘ülke halkının yararına ülkenin gelecekte yeniden inşasına katkıda bulunabilmeyi’ bekledikleri için kabul ettiklerini iddia etmişti.

Ukrayna, alacaklılarıyla anlaşarak borçlarını erteledi

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English