Bizi Takip Edin

AMERİKA

Amerikan ekonomisi toparlanıyor mu?

Yayınlanma

ABD Başkanı Joe Biden, 2023’e ilişkin tüm karamsar öngörülere rağmen, Amerikan ekonomisinin ‘gerçekten parlak noktalara’ sahip olduğunu ve yeni bir düzlüğe doğru gittiğini savundu.

‘Yeni bir düzlük’, Beyaz Saray’ın istikrarlı ve daha yavaş büyümeye verdiği yeni isim. Yatırımcıların, bazı CEO’ların ve iktisatçıların ABD ekonomisinin 2023 yılını resesyonda geçireceği öngörülerine rağmen Beyaz Saray bu görüşü paylaşmıyor.

Joe Biden, resesyondan kurtuluşun federal harcamalarda olduğunu düşünüyor. Kapalı bir toplantıda kabine üyelerine seslenen Biden, önümüzdeki 10 yılda imalat ve teknoloji alanlarındaki kamu ve özel yatırımlarının 3,5 trilyon dolara varacağını ileri sürdü.

Bu yatırımların Amerikan ekonomisini güçlendireceğini söyleyen Biden, Amerikan şirketlerinin ve işçilerinin beklentilerinin de artacağını kaydetti.

ABD Başkanı, içine girdiği krizden daha güçlü çıkan dünyadaki tek ülke olduklarını da savundu.

Baz etkisi ile azalan enflasyon

Amerikan başkanı, ekonominin toparlandığına kanıt olarak enflasyon verilerini gösterdi.

Amerikan Merkez Bankası (Fed), hâlâ enflasyondan endişe ettiğini dile getirse de tahvil piyasaları pembe bir enflasyon tablosu çiziyor.

Finansal piyasalar, Fed’in yüzde 2’lik enflasyon hedefine ulaşılacağını düşünüyor. Hazine başabaş noktaları, önümüzdeki 5 yılda enflasyon ortalamasının yüzde 2,2 olacağını öngörüyor. Geçen sene bu beklenti yüzde 3,6 civarındaydı.

Başabaş noktaları, düzenli ve enflasyon korumalı tahvillerin gelirleri arasındaki fark tarafından öngörülen gelecek enflasyon oranına tekabül ediyor.

IMF yetkililerinden Gita Gopinath, ABD’nin enflasyon köşesini hâlâ dönmediğini savunurken San Francisco Fed Başkanı da finansal piyasaların enflasyonu nasıl olup da önemsemediğini anlayamadığını söyledi.

Ekim ayında yüzde 7,1’e düşen yıllık enflasyonun, Aralık’ta son 13 ayda ilk kez yüzde 7’nin altına düşebileceği tahmin ediliyor. 

Fed’in yüzde 2’lik hedefine ne zaman ulaşılacağı belirsizliğini korurken, banka yetkilileri bu yıl içerisinde bir faiz indirimi öngörmüyorlar.

Otomotiv sektörü yeni iş modeline geçti: Az üret, çok kâr et

ABD otomotiv sektörünün açıkladığı verilere göre, 2022 yılında toplamda 14 milyon araç satıldı.

2019 yılında bu sayı 18 milyondu. İlk akla gelen, azalan satışların kârı da azaltacağıdır; ama görünen o ki otomotiv sektörü bu meselenin üstesinden gelmiş.

Amerikan üreticileri, eskiden yaptıkları gibi aşırı üretim yerine düşük üretim, yüksek fiyatlar ve şişkin kârlarla iş görüyorlar.

Ekonomik Analiz Bürosunun verilerine göre, 2022’nin üçüncü çeyreğinde, yerel otomobil üreticilerinin kârları 2016’dan bu yana görülmedik seviyelere ulaştı. 

Tüketicilerin önünde artık daha az seçenek ve daha pahalı fiyatlar var. Kasım ayı enflasyon verileri, alıcıların yeni araçlara, 2019’daki seviyeden yüzde 20 daha fazla ödediğini gösteriyor.

‘Güçlü büyüme’ mi?

Atlanta Fed’in tahminlerine göre ABD ekonomisi 2022’nin son çeyreğinde yüzde 3,8 büyüyecek. Biden da Amerikan ekonomisindeki büyümenin ‘sağlam’ olduğunu öne sürüyor.

2023 yılında muhtemel bir ‘dezenflasyon’a en büyük katkıyı yavaşlayan imalat sektörünün vermesi muhtemel.

ISM imalat endeksi, Aralık ayı itibariyle 48.4’e düştü. Bir önceki ay 49 olan endeks, Mayıs 2020’den bu yana en düşük seviyesinde.

Bu endeksin 50’nin altında olması, genellikle daralan veya daralmaya yüz tutan bir ekonomiye işaret ediyor. İmalat sektörü, Mayıs 2020’den bu yana ilk kez geçen Kasım ayında küçülmüştü.

Endeksin en büyük unsurları, Aralık ayında yeni siparişlerin, üretimin ve istihdamın başına gelenler: bu üç kalemin hepsinde daralma gözleniyor.

Sektördeki şirketlerin hammadde ve diğer malzemelere ödediği fiyatlar da düşüyor.

İmalat sanayisindeki on beş sektörden on üçünde küçülme yaşanırken yalnızca iki sektörde büyüme görüldü.

Küçülmenin ve fiyatlardaki düşüşün tüketiciye yansıyacağı muhakkak. ABD’de hızı kesilen enflasyonun kaynağında imalat sektöründeki yavaşlamanın da olduğu görülüyor.

ABD ekonomisinin 2023’teki tahmini büyümesinin ise yüzde 0,5 civarında olması bekleniyor. ABD ‘teknik’ resesyondan kaçabilecek olsa da en iyimser tahminler bile çok da güçlü bir büyümeye işaret etmiyor.

Resesyon beklentisi artıyor

Bankrate tarafından 2022’nin dördüncü çeyreği için yapılan anket, iktisatçılarda resesyon beklentisinin yükseldiğini gösteriyor.

Anket yapılan iktisatçılar, Amerikan ekonomisinin 2023 yılında yüzde 64 ihtimalle resesyona gireceğini öngördü.

Yalnızca iki iktisatçı ABD’nin resesyondan kaçınabileceğini savundu.

Fed’in açıkladığı Aralık ayı toplantı tutanakları da, bankanın faiz artırımına devam edeceğini açık bir dille belirtiyor. 

Amazon, Tesla ve Facebook gibi şirketler de ekonominin daralacağından neredeyse emin. Facebook’un (Meta) kurucusu Mark Zuckerberg, “Önümüzdeki birkaç yılda operasyonel odağımız verimlilik, disiplin ve titizlik olacak ve daha sıkı bir atmosferde iş göreceğiz,” dedi.

İşsizlik ve istihdam

Joe Biden, Amerikan ekonomisinin avantajlarından birinin de hâlâ dirençli görünen işgücü piyasası olduğunu söyledi.

ABD Çalışma Bakanlığının yayınladığı verilere göre, 31 Aralık haftasındaki işsizlik başvuruları ‘yalnızca’ 204 bin. 

Bu, Eylülden bu yana görülen en düşük sayı olarak kayıtlara geçti. Süregiden işsizlik beyanlarında 24 bin kişilik bir düşüş yaşandı.

Bu pembe tabloya rağmen, dün Amazon 18 bin işçiyi daha işten çıkaracağını duyurdu. Teknoloji şirketi Salesforce da işgücünü yüzde 10 oranında azaltacağını açıkladı.

Özellikle teknoloji ve medya sektörlerinde işten çıkarmalar hayli yaygınlaştı. Fakat Wall Street Journal’a göre, işten çıkarılan teknoloji sektörü çalışanları kolayca yeni iş bulabiliyor.

Bunun işaret ettiği bir başka ihtimal daha var: İşten çıkarılan dolgun maaşlı ve tazminat sahibi üst düzey teknoloji çalışanları, resmi kurumlara işsizlik başvurusu yapma ihtiyacı duymuyor.

Büyük şirketler işçi çıkarıyor, KOBİ’ler işçi alıyor

Ücretler ve istihdam konusunda araştırmalar yapan ADP şirketinin verilerine göre, Aralık ayında büyük teknoloji şirketleri net olarak 151 bin kişiyi işten çıkardı. Bununla birlikte küçük ve orta büyüklükteki işletmelerde işe alımlar güçlendiği için özel sektörün Aralık ayındaki net istihdam artışı 235 bin olarak kayıtlara geçti.

ADP’nin baş ekonomistine göre işgücü piyasası güçlü olsa da bölünmüş durumda ve bu ‘güçlülük’ sektörden sektöre değişiyor.

Yarın açıklanacak istihdam verilerinde, Aralık ayında 200 binlik bir istihdam artışı olması bekleniyor. Ama bu rakam, istihdamdaki artışın azalmaya başladığını gösteriyor çünkü işsizlik oranının da yüzde 3,7’de kalacağı düşünülüyor.

Yeni iş düzenlemeleri

Öte yandan Biden, işçilerin daha iyi ücretli işlere geçmesini engelleyen rekabet sınırlayıcı anlaşmalara yönelik de düzenlemeler yapmayı planlıyor.

Bunun için Federal Ticaret Komisyonu, işçilere imzalatılan rekabet sınırlayıcı anlaşmalara ve bazı örneklerde ‘eğitim payının geri ödenmesi’ gibi uygulamalara karşı talimat yayınladı.

Kongre Demokratlarının lideri Chuck Schumer de Biden ile Komisyon’un adımını alkışlayarak, eski uygulamanın işçilerin ücretlerini düşürmek için tasarlanmış bir sistem olduğunu savundu.

Komisyon, yeni uygulama ile birlikte Amerikan işçilerinin ücretlerinin toplamda yıllık 300 milyon dolar artacağını hesaplıyor.

AMERİKA

Biden çekilecek mi?

Yayınlanma

ABD Başkanı Joe Biden’ın, kasım ayında yapılacak seçimlerdeki rakibi Donald Trump ile karşı karşıya geldiği TV münazarasında kötü performans göstermesinin ardından başlayan tartışma büyüyor.

Yarıştan çekilmesi yönündeki çağrıların artması üzerine Biden, kendi kampanya ekibi, Demokratik Ulusal Komite (DNC) ve Demokrat valilerle bir görüşme yaptı.

Politico’da yer alan habere göre DNC ve kampanya ekibiyle Zoom üzerinden bir toplantı yapan Başkan, müttefiklerine adaylığının sallantıda olduğunu özel olarak kabul ettiğine dair haberlere rağmen, uzun soluklu bir yarış içinde olduğunu belirtti.

Görüşmede bulunan ve hassas konuyu tartışmak üzere isimlerinin açıklanmasını istemeyen iki kişiye göre, geçen hafta eski Başkan Donald Trump ile yaptığı tartışmadan bu yana geçen günlerin “zarar verici” olduğunu da kabul etti.

Biden’ın Zoom görüşmesinde, “Bunu olabildiğince açık ve net bir şekilde söylememe izin verin, olabildiğince basit ve açık bir şekilde: Ben devam ediyorum… Kimse beni dışarı itmiyor. Ayrılmıyorum. Sonuna kadar bu yarıştayım ve kazanacağız,” ifadelerini kullandı.

Son günlerde Demokratların olası bir yedek aday olarak kendisine odaklanmasıyla gündeme gelen Başkan Yardımcısı Kamala Harris de video görüşmesinde Biden’ın yanında oturuyordu.

Harris toplantıda, “Geri adım atmayacağız. Başkanımızın yolundan gideceğiz. Savaşacağız ve kazanacağız,” dedi.

Başkan, kampanyasında çalışan herkese teşekkür etti ve neyin tehlikede olduğunu hatırlattı. Biden, “Bu savaşta hepinizden daha fazla birlikte olmayı tercih edeceğim kimse yok. O yüzden kol kola girelim. Bu işi bitirelim. Siz, ben, başkan yardımcısı. Birlikte,” ifadelerini kullandı.

Biden Çarşamba günü erken saatlerde Kongre’deki üst düzey Demokratları da telefonla aradı ve akşam saatlerinde de Demokrat valilerle bir araya geldi. Valilerden bazıları toplantıya sanal olarak değil şahsen katılmak için ülkenin dört bir yanından seyahat etti.

Valilerden Biden’a destek

Demokrat eyalet valileri, Beyaz Saray’da yapılan görüşmelerin ardından, Başkan için yapılan bir dizi kötü ankete ve bazı Kongre üyelerinin ABD başkanlık yarışından çekilmesi çağrılarına rağmen Joe Biden’ı desteklediklerini söylediler.

20’den fazla etkili valiyle bir araya gelen Biden, yeniden seçim kampanyasına bağlı olduğuna dair onları ikna etmeye çalıştı.

Daha sonra üç vali Beyaz Saray’dan çıkarak Başkana güvenlerinin tam olduğu konusunda ısrar etti. Minnesota Valisi Tim Walz, “Valiler onun arkasındadır,” dedi ve Biden’ın “göreve uygun” olduğunu sözlerine ekledi.

Maryland Valisi Wes Moore, “Başkan bize her şeyi anlatmaya ve göstermeye devam etti,” derken, New York valisi Kathy Hochul da, “Başkan Joe Biden kazanmak için bu işin içinde,” diye ekledi.

Toplantıda hazır bulunan diğer isimler arasında California’dan Gavin Newsom, Michigan’dan Gretchen Whitmer ve Illinois’den JB Pritzker yer alıyordu.

Newsom daha sonra X’te yaptığı bir paylaşımda, “Bu gece Başkandan dört kelime duydum: bu işin tamamen içinde. Ve ben de öyleyim. Joe Biden bizim desteğimize sahip. Şimdi sıra onda,” dedi.

Biden’ın görüştüğü valilere “check-up yaptırdığını” söylediği de sızan bilgiler arasında.

Kongre Demokratlarından çekilme mektubu

Financial Times’ta (FT) yer alan habere göre ise ulusal güvenlik odaklı bir grup ılımlı Demokrat Temsilciler Meclisi üyesi, Biden’ı yarıştan çekilmeye çağıran bir mektup taslağı hazırladı.

İlk olarak Bloomberg, onlarca Demokrat Kongre üyesinin Biden’ın kenara çekilmesini talep eden bir mektubu imzalamayı özel olarak düşündüklerini bildirmişti.

Aynı zamanda, Arizona Demokrat Kongre üyesi Raúl Grijalva çarşamba günü Biden’ın yeniden seçilme teklifini askıya alması için açıkça çağrıda bulunan ikinci Temsilciler Meclisi üyesi oldu.

Grijalva New York Times’‘a verdiği demeçte, “Bu başka bir yere bakmak için bir fırsat. [Biden’ın] yapması gereken şey sorumluluğu üstlenmektir … bu sorumluluğun bir parçası da yarıştan çekilmektir,” dedi.

Massachusetts’ten Demokrat kongre üyesi Seth Moulton da Biden’ın Trump’ı yenme kapasitesi konusunda “ciddi endişeleri” olduğunu söyleyerek kendi açıklamasını yayınladı.

Bazı bağışçılar da Biden’dan umudu kesti

Demokrat partinin içinde kazan kaynarken, Biden’ın kampanya bağışçılarından da bazı çatlak sesler çıkmaya başladı.

Barack Obama, Hillary Clinton ve Joe Biden’ın kampanyaları da dahil olmak üzere Demokratlara yıllardır önemli katkılarda bulunan Damon Lindelof, Biden’a kazan kaldıran ilk yüksek profilli bağışçı oldu.

Lindelof, “Hayatım boyunca Demokrat oldum ve karmaşık, görkemli ülkemi seviyorum. Bunu isimsiz olarak yazmıyorum çünkü etkili konumdaki diğer kişilerden de aynısını yapmalarını istiyorum. Söyleyeceklerimin bir önemi var mı bilmiyorum ama gözlerimin, kulaklarımın ve kalbimin bana ne söylediğini biliyorum. Direksiyon başında uyuyakalmışım ve artık uyanma vakti geldi,” dedi.

Axios’ta yer alan habere göre ise, “endişeli Demokrat bağışçılar” pazartesi günü bir Zoom görüşmesinde Biden’ın kampanya yetkililerini sorguya çekti ve Biden’ın ekibine göreve uygunluğuyla ilgili yeni endişelerle nasıl başa çıkacakları konusunda baskı yaptı.

Axios’a göre bağışçıların soruları, Biden’ın önümüzdeki dört ay boyunca eski Başkan Trump’la başa baş mücadele edecek, 5 Kasım’da onu yenecek ve dört yıllık bir dönem daha görev yapacak dayanıklılık, beceri ve öze sahip olup olmadığı konusunda Demokrat Parti içinde derin şüpheler olduğunu ortaya koydu.

Okumaya Devam Et

AMERİKA

ABD’de Demokratlar arasında “Biden çekilsin” sesleri yükseliyor

Yayınlanma

ABD’de kasım ayında yapılacak başkanlık seçimleri yaklaşırken, Donald Trump karşısındaki münazara performansı sert eleştirilere konu olan Başkan Joe Biden’ın yarıştan çekilmesine yönelik kendi partisinden çağrılar gelmeye başladı.

On yıllardır Demokratik Ulusal Komite’de (DNC) görev yapan James Zogby, Biden’ın çekilmesi halinde DNC’nin adayını seçmek için şeffaf, adil bir süreç oluşturabileceğini ileri sürdü.

The Nation’da yer alan habere göre Zogby, “Biden’ın adaylıktan çekilmesi söz konusu değil. Bu onun bireysel olarak karar vermesi gereken bir şey. Asıl soru onun yerine nasıl geçileceğidir,” dedi.

31 yıldır DNC üyesi ve Arap Amerikan Enstitüsü’nün başkanı Zogby, birçok Demokrat yönetime danışmanlık yapmış ve bir dizi başkanlık kampanyasına da liderlik etmişti.

Zogby, Biden’ın kampanyasını sonlandırması gerektiğine inandığını söyledi. DNC üyesi ayrıca Komitenin Biden’ın yerine geçecek kişiyi güçlendirecek ve Demokratlara kasım ayında üstünlük sağlayacak bir süreç oluşturabileceğini düşündüğünü vurguladı.

Kamala Harris’in ismi geçiyor

Ohio’dan eski Demokrat Temsilciler Meclisi üyesi Tim Ryan da, Başkan Yardımcısı Harris’in bu sonbaharda Demokrat aday listesinde Biden’ın yerini alması gerektiğini söyledi.

Ryan sosyal medya paylaşımında, “Yara bandını söküp atmalıyız! Tehlikede olan çok şey var. [Harris] işinde önemli ölçüde büyüdü, tartışmada Trump’ı yok edecek, seçim sorununu vurgulayacak, tabanımıza enerji verecek, genç seçmenleri geri getirecek ve bize nesilsel değişim sağlayacak. Vakit geldi!” diye yazdı.

Ryan, Pazartesi günü Newsweek’te yayınlanan bir başyazıda, Biden’ın hayranı olmasına rağmen, adaylık için uygun olmadığını savundu.

Ohio Senatosu yarışını Senatör JD Vance’e karşı kıl payı kaybettikten sonra 2022’de Kongre’den ayrılan Ryan, Harris’in partinin ihtiyaç duyduğu “kuşaksal değişimi” temsil edebileceğini de savundu.

Teksaslı Demokrat Kongre üyesi Lloyd Doggett salı günü, kasım ayındaki seçimlerde “Trump’ın zaferini riske atamayacak kadar çok şeyin tehlikede olduğunu” söyleyerek, Biden’a açıkça kenara çekilme çağrısı yaptı.

Demokratlardan “Trump kazanacak” çıkışı

Doggett, “Trump’ın aksine, Başkan Biden’ın ilk taahhüdünün kendisine değil, her zaman ülkemize olduğunu kabul ederek, çekilmek için acı verici ve zor bir karar vereceğini umuyorum,” dedi.

Maine’den Demokrat bir kongre üyesi olan Jared Golden ise yerel gazete Bangor Daily News’de bir köşe yazısı yayınlayarak Biden’ın kasım ayında kazanma kapasitesine güvenmediğini söyledi. Golden, “Ona oy vermeyi planlamıyor olsam da Donald Trump kazanacak,” dedi.

Washington eyaletinden Demokrat bir kongre üyesi olan Marie Gluesenkamp Perez de yerel bir televizyon kanalına verdiği demeçte, Biden’ın münazara performansının kendisine seçime mal olduğunu düşündüğünü söyledi.

Perez, “Hepimiz ne gördüğümüzü gördük, bunu geri alamazsınız ve bence gerçek şu ki Biden Trump’a karşı kaybedecek. Bunun zor olduğunu biliyorum ama bence o münazara zarar verdi,” diye konuştu.

Partideki ağır toplar da henüz desteklerini çekmemiş olsalar da Biden’ın durumuna ilişkin şüphelerini dile getiriyorlar.

Pelosi ve Clyburn de cini şişeden çıkardı

Demokratların eski Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi, salı günü MSNBC’ye verdiği bir röportajda başkanın durumunu sorgulamanın “meşru” olduğunu kabul etti.

Biden’ın Kongre’deki en ateşli destekçilerinden Jim Clyburn, partinin başkan adayı olarak Biden’ı hâlâ desteklediğini söyledi fakat Biden “kenara çekilirse” Harris’i destekleyeceğini söyleyerek tepede bir değişiklik düşündüğünü gösterdi.

Financial Times’a konuşan New York’lu bir iş adamı ve bağışçı ise, “Bence [Biden’ı geri çekmek için] momentum oluşuyor. Bence bunun bir parçası da dün Yüksek Mahkeme’nin Trump’a dokunulmazlık veren kararı ve insanların korkmaya başlaması. Trump kazanırsa ne olur? Bu bir felaket olur,” dedi.

Okumaya Devam Et

AMERİKA

Arjantin ile Brezilya arasında yeni kriz

Yayınlanma

Arjantin Devlet Başkanı Javier Milei, Bolivya’da geçen hafta yaşanan darbe girişiminin sahte olduğuna dair şüphelerini savundu ve Brezilya Devlet Başkanı Luiz Inacio Lula da Silva’ya yönelik hücumlarını, ismi açıklanmayan bir eleştirmene “aptal bir dinozor” diye hitap ettiği bir sosyal medya paylaşımıyla sürdürdü.

Milei’nin paylaşımı geniş çaplı bir kafa karışıklığına neden oldu çünkü Lula, ismiyle anılan tek kişiydi, “dinozor”un kimliği ise hiç belirtilmemişti. Milei’nin ofisi Lula iddialarını yalanladı fakat Milei’nin kime hakaret ettiğini söylemedi.

Yine de sosyal medya paylaşımında Milei, Lula’ya yönelik çeşitli eleştirilerini yineledi ve yaklaşan Brezilya ziyaretinden önce anlaşmazlığın tırmanmasına neden oldu.

Milei geçen yıl Arjantin’de yapılan seçimlerde Lula’yı hedef almış, Brezilyalı Lula da kendi kampanya ekibini Milei’nin rakibine yardım etmek üzere görevlendirmişti.

Milei, Lula’yı seçimlere müdahale etmek ve “tarihin en kirli kampanyasını” desteklemekle suçladı. Ayrıca Brezilyalı lideri “komünist” olarak nitelendiren Arjantinli, mevkidaşının başkanlığa dönmeden önce yolsuzluk suçlamasıyla hapse atıldığını belirtti.

Milei, Bolivya Devlet Başkanı Luis Arce’ye karşı geçen hafta yapılan darbe girişiminin de “sahte” ve “hileli” bir ayaklanma olduğu yönündeki duruşunu yineleyen bir sosyal medya paylaşımında bu eleştirileri tekrarladı.

Milei, salı sabahı X’te yaptığı paylaşımda, “Bolivya’da yapılan sahtekarlık biliniyor ve mükemmel aptal bunu kabul etmek yerine beni eleştiriyor,” diyerek yine saldırdığı isimsiz “dinozora” gönderme yaptı.

Milei ve Lula, Brezilya ve Arjantin arasındaki ilişkilerin soğumasına yol açacak şekilde sürekli olarak kamuoyu önünde atışıyor.

Pazartesi günü Milei, Lula’nın siyasi rakibi eski Devlet Başkanı Jair Bolsonaro ile birlikte ABD’de her yıl düzenlenen Muhafazakâr Siyasi Eylem Konferansı’nın bir uzantısı olan CPAC Brasil’in bu haftaki etkinliğine katılacağını açıkladı.

Eski başkanın oğullarından ve CPAC Brasil organizatörlerinden Eduardo Bolsonaro’ya göre Milei ve Bolsonaro, cumartesi ve pazar günleri gerçekleşecek olan etkinlik sırasında bir araya gelmeyi planlıyor.

Lula hükümeti paylaşımla ilgili yorum yapmayı reddetti. Lula, geçen hafta komşusundan özür dilemesini talep etmiş, fakat Milei’nin sözcüsü bu talebin yerine getirilmeyeceğini söylemişti.

Arce yönetimi de pazartesi günü Arjantin Büyükelçisi ile bir araya geldi ve Milei’nin başarısız darbe girişimiyle ilgili açıklamalarını “enerjik bir şekilde reddettiğini” söyledi.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English