Bizi Takip Edin

DİPLOMASİ

AUKUS, Çin’e karşı yapay zeka ve uzay teknolojisi ile genişletilecek

Yayınlanma

AUKUS ülkeleri (Avustralya, Birleşik Krallık ve ABD), büyük veri setlerini işlemek için yapay zeka (AI) teknolojilerini kullanacaklarını açıkladı. Çinli uzmanlar, ABD, İngiltere ve Avustralya’nın ‘Çin tehdidini’ hegemonya kurmak için bahane olarak kullandıklarını söyledi.

Üç ülkenin savunma bakanları, cuma günü  ABD’nin California eyaletindeki Mountain View kentinde yaptıkları toplantının ardından ülkelerinin Hint-Pasifik’teki yüksek teknoloji savunma ortaklıklarının kapasitesini artırdıklarını duyurmuştu.

Global Times’a konuşan Çinli uzmanlar, “Çin tehdidini” hegemonya kurmak için bir bahane olarak kullanan ABD, İngiltere ve Avustralya’nın AUKUS askeri işbirliğini nükleer enerjiyle çalışan denizaltılardan insansız hava araçları ve yapay zekâ içeren denizaltı karşıtı sistemlere ve bir silahlanma yarışını tetikleme riski taşıyan hassas alanlar olan uzay takibine kadar genişlettiklerini söyledi.

Çin’den yeni AUKUS planına ‘saatli bomba’ yorumu

‘Çin’in artan etkisine karşı işbirliğini genişletme kararı’

AP’nin cumartesi günü bildirdiğine göre ABD, İngiltere ve Avustralya’dan savunma şefleri cuma günü ABD ordusunun Silikon Vadisi’ndeki savunma teknolojisi merkezinde bir araya gelerek AUKUS ortaklığını genişletmeye yönelik bir sonraki adımda teknoloji işbirliğini ve bilgi paylaşımını artırmak için yeni bir anlaşma imzaladı.

AP’nin iddiasına göre işbirliğinin artırılmasında “Çin’in artan savunma harcamaları ve bölgede hızla genişleyen askeri varlığıyla ilgili artan endişeler” etkili oldu.

Habere göre, orijinal AUKUS anlaşmasındaki nükleer güçle çalışan denizaltılara ek olarak, yeni anlaşma denizaltı ve su üstü deniz insansız hava araçlarının kullanımını içeren bir dizi askeri tatbikat düzenleyecek ve üç ülkenin denizaltıları ve sudaki diğer nesneleri tespit etmek için kullanılan sonoboyları tarafından toplanan istihbarat ve verileri paylaşma yeteneğini geliştirecek.

P-8A gözetleme uçakları da dahil olmak üzere yapay zeka, denizaltı karşıtı savaşı geliştirmek amacıyla şamandıralardan gelen verileri daha hızlı işlemek için kullanılacak.

Kasım ayı sonlarında Wall Street Journal’da yayınlanan bir haberde Çin’in denizaltı teknolojisi ve denizaltı tespit kabiliyetlerinde ilerleme kaydettikçe ABD ve Çin orduları arasındaki en büyük uçurumlardan birini daralttığı ve üç ülke arasındaki işbirliğinin muhtemelen bu konuyu vurgulamak istediği belirtilmişti.

Provokatif hamlelere hazırlık

Pekin merkezli bir askeri uzman olan Wei Dongxu Global Times’a verdiği demeçte, yapay zeka teknolojilerinin uygulanmasının ABD, İngiltere ve Avustralya’nın denizaltıları, denizaltı karşıtı uçakları, yüzey gemileri ve diğerleri tarafından toplanan veriler de dahil olmak üzere denizaltı karşıtı sistemlerini entegre etmelerini ve ortak denizaltı karşıtı operasyonlarda düşman denizaltıları ararken ve onlara saldırırken daha hızlı ve daha doğru kararlar vermelerini sağlayacağını söyledi.

AP’nin haberine göre üç ülke uzayın derinliklerindeki nesneleri tespit ve takip etme kabiliyetlerini arttırmak için yeni radar sahaları kuracak.

Wei, ABD’nin artık bir uzay gücüne sahip olmasıyla birlikte, veri ve istihbarat paylaşımı yoluyla İngiltere ve Avustralya’dan daha fazla uzay izleme yeteneği elde edeceğini ve potansiyel ortak uzay askeri operasyonlarına hazırlanacağını söyledi.

Wei, bu tür bir işbirliğinin özünde, “Çin tehdidi” bahanesiyle küçük bir askeri hegemonya kliği inşa etmek olduğunu, böylece üç ülkenin savunma işbirliğini güçlendirebileceğini, askeri gücü genişletebileceğini ve provokatif hamleler yapabileceğini söyledi.

Uzayın askerileştirilmesi…

Adının açıklanmasını istemeyen bir başka Çinli askeri uzman ise, AUKUS’un ilk nükleer denizaltı anlaşmasının nükleer silahların yayılmasını zaten tehdit ettiğini ve şimdi üç ülkenin buna askeri amaçlı yapay zeka ve uzayın askerileştirilmesi gibi çok hassas projeleri eklediğini söyledi.

Uzman, AUKUS ülkeleri arasındaki bu projelerin sadece bölgede tehlikeli bir silahlanma yarışına yol açmakla kalmayıp, aynı zamanda dünyada kötü bir örnek oluşturabileceğini belirtti.

Çinli analistler, uluslararası toplumun üç ülkenin “hegemonik amaçlarını” görmesi ve askeri planları konusunda “yüksek alarma geçmesi” gerektiği konusunda uyarıda bulundular.

DİPLOMASİ

Çin ve Rusya birlikleri sınır ötesi terörizmi hedef alan ortak tatbikat düzenledi

Yayınlanma

Moskova’da terör saldırılarına ilişkin endişeler artarken Çin ve Rusya sınır ötesi terörizme odaklanan ortak bir askeri tatbikat gerçekleştirdi.

Çin ordusunun resmi yayın organı PLA Daily’nin salı günü bildirdiğine göre tatbikat 25 Haziran’da Rusya’nın Blagoveshchensk kenti ile Çin’in Heihe kentini birbirine bağlayan Heilongjiang köprüsü yakınlarındaki bir nehir bölgesinde gerçekleştirildi.

Bu tatbikat, Rusya’nın Ukrayna müdahalesinden bu yana komşu ülkelerin ilk ortak terörle mücadele tatbikatı oldu.

Tatbikat, 23 Haziran’da Rusya’nın güneyindeki Dağıstan bölgesinde iki sinagog, iki Ortodoks kilisesi ve bir polis karakoluna düzenlenen silahlı saldırılarda en az 22 kişinin öldürüldüğü terör saldırılarından sadece birkaç gün sonra gerçekleşti.

Mart ayında Moskova’da bir konser salonuna düzenlenen saldırıda 140’tan fazla kişi hayatını kaybetmiş ve bu olay Rusya’da neredeyse yirmi yıldır yaşanan en ölümcül terör saldırısı olmuştu. Saldırının sorumluluğunu IŞİD’in Horosan kolu üstlenmişti.

PLA Daily’nin haberine göre geçen haftaki ortak tatbikatta “sınırı geçmeye çalışan teröristler” saldırı düzenlemek üzere simüle edildi.

Çin ve Rus birlikleri tatbikat sırasında teröristleri engellemek ve yakalamak için hava keşfi, denizde durdurma ve karada pusu kurma yöntemlerini kullandı.

Rapora göre, istihbarat paylaşımı ve operasyonel koordinasyonun artırılmasına odaklanılan tatbikat, her iki ordunun da sınır bölgelerini ortaklaşa güvence altına alırken her türlü “terörizm, ayrılıkçılık ve aşırıcılıkla mücadele etmek” için etkili önlemler alma konusundaki “kesin kararlılığını” gösterdi.

Raporda ayrıca iki tarafın sınır işbirliğinin daha da derinleştirilmesi konusunu ele aldığı belirtildi.

İki ülke terörle mücadele odaklı ortak tatbikatları ilk kez gerçekleştirmiyor. Çin’in Halk Silahlı Polis Gücü 2019 yılında Rusya’da Rus Ulusal Muhafızları ile birlikte bir tatbikata katılmıştı.

Tass’ın haberine göre Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov sisan ayında Çinli mevkidaşı Wang Yi ile yaptığı görüşmede iki ülkenin çok taraflı platformlar da dâhil olmak üzere terörle mücadelede süregelen işbirliğini teyit etti.

Kolluk kuvvetleri arasındaki işbirliğini güçlendirme hedefi

Geçen haftaki ortak tatbikat, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in mayıs ayında Pekin’i ziyareti sırasında Çinli ve Rus liderler arasında, ortak eğitim ve tatbikatların genişletilmesi de dâhil olmak üzere, kolluk kuvvetleri ve savunma alanındaki işbirliğinin güçlendirilmesi konusunda varılan mutabakatın ardından gerçekleşti.

Çin ve Rus sahil güvenlik birimleri geçen yıl nisan ayında da deniz kolluk kuvvetleri işbirliği konusunda bir mutabakat zaptı imzalamıştı.

Çin ve Rusya mart ayında İran ile birlikte korsanlıkla mücadele çabalarına odaklanan bir deniz tatbikatı düzenledi. Çin ve Rusya ayrıca geçen yıl temmuz ayında Japon Denizi ya da Doğu Denizi’nde ortak deniz ve hava tatbikatı düzenledi.

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

Lukaşenko: Batı, Ukrayna’daki durumu tüm dünyayı titretecek ölçüde tırmandırmaya çalışıyor

Yayınlanma

Belarus Devlet Başkanı Aleksandr Lukaşenko, Minsk ve Moskova’nın rakiplerinin her iki ülkeyi de bir çatışmanın içine çekmeye ve durumu ‘tüm dünyayı titretecek’ ölçüde tırmandırmaya çalıştığını söyledi.

Lukaşenko, Minsk’te Bağımsızlık Günü ve ülkenin Nazi işgalcilerinden kurtuluşunun 80. yıldönümü kutlamalarına katılmak üzere Belarus’a giden Rusya parlamentosunun alt kanadı Duma Başkanı Vyaçeslav Volodin ile görüştü.

TASS haber ajansının aktardığına göre görüşme sonrasında açıklama yapan Lukaşenko, “Bizi bu sınır boyunca dağıtmak, direnişimizi imkânsız hale getirmek, gerilimi tüm dünyayı titretecek bir boyuta taşımak ve çatışmaya dahil etmek için can atıyorlar. Durum çok ciddi ve kesinlikle gardımızı indiremeyiz,” ifadelerini kullandı.

Geçen ay Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, Rusya’nın Ukrayna birliklerinin Belarus sınırında toplanmasından endişe duyduğunu, zira Moskova’nın Minsk’in müttefiki olduğunu söylemişti.

Putin ve Lukaşenko arasında konuyla ihlgili olası bir etkileşime ilişkin bir soruyu yanıtlayan Peskov, iki liderin ‘gerekli gördükleri takdirde bunu yapabileceklerini’ kaydetti.

Daha önce Minsk, Ukrayna birliklerinin Belarus sınırına yığınak yaptığını bildirmişti.

Genelkurmay Başkanı Pavel Muraveyko, Ukrayna kuvvetlerinin aktif olarak hareket ettiğini, sınır boyunca periyodik olarak insansız hava araçlarının uçuş yaptığını ve Belarus topraklarında keşif faaliyetlerinin aktif hale geldiğini kaydetti.

Buna karşılık Minsk sınır korumasını güçlendirdi, ilave güç ve araçları yeniden konuşlandırdı.

Belousov: Rusya-Belarus Birlik Devletinin güvenliği için yeni tedbirler alması gerekiyor

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

Maduro, ABD ile doğrudan müzakerelerin yeniden başlayacağını duyurdu

Yayınlanma

Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro, ABD ile diplomatik temasların yeniden kurulacağını ve iki ay önce Washington yönetiminden diyaloğu yeniden başlatma teklifi aldıklarını duyurdu.

İki ülke, yarın doğrudan görüşmelere geri dönecek.

Maduro, Venezolana de Televisin‘e verdiği demeçte “Yeni anlaşmalar imzalamak ve daha önce imzalanmış anlaşmaları uygulamak için müzakere edeceğiz. Diyalogdan, karşılıklı anlayıştan, ilişkilerimizin geleceğinden, Venezuela’nın egemenliğine ve bağımsızlığına tam saygı göstererek değişimden yanayım,” dedi.

Venezuela lideri, ayrıca ABD’nin yaptığı anlaşmalara sadık kalması gerektiğini vurguladı.

Maduro, devlet başkanlığı seçimlerinde iktidar partisinden resmen aday gösterildi. Seçimler 28 Temmuz 2024 tarihinde yapılacak.

Aynı zamanda, seçmenlerin yüzde 54’ünden fazlasının desteğiyle ülkedeki en popüler siyasetçi muhalefetin temsilcisi Maria Corina Machado olarak öne çıkıyor.

Geçen yılın aralık ayında Venezuela Yüksek Mahkemesi, Maria Corina Machado’yu siyasi haklardan mahrum bırakarak seçimlere katılmasını yasaklamıştı.

Mahkeme, kararına gerekçe olarak muhalefet liderinin bir ‘yolsuzluk planına’ karışmış olmasını göstermişti.

Temmuz 2023’te Maria Corina Machado’nun Venezuela’da 15 yıl boyunca kamu görevinde bulunması yasaklandı. Mart ayında da muhalif Henrique Capriles’e benzer bir yasak getirilmişti.

Ekim ayına gelindiğinde hükümet ve muhalefet, diyaloğun yeniden başlatılması ve seçimlerin düzenlenmesi için meşru bir seçim sürecinin güvence altına alınmasını içeren bir anlaşma imzaladı.

Bunun ardından ABD, Venezuela’ya yönelik yaptırımları geçici olarak hafifletti ve ülkenin petrol, doğalgaz ve altın sektörlerini kapsayan işlemlere izin veren genel lisanslar çıkardı. Geçici hafifletme Nisan 2024’e kadar geçerliydi. Ülkenin petrol ve doğalgaz sektörüne yönelik yaptırımlar 2019 yılında seçim hileleri iddiasıyla uygulanmıştı.

Maduro, ABD yetkililerinin ‘bir şiddet dalgası başlatma’ ve ülkeyi işgal etme niyetinde olduğunu belirtmiş ve ’emperyalizme karşı çıkan tüm hükümetlerin’ saldırı altında olduğuna işaret etmişti.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English