Avustralya, Çin’in bölgede artan askeri etkisine karşı savunma stratejisini yeniledi. İkinci dünya savaşından bu yana askeri duruşundaki en büyük stratejik değişimi açıklayan Avustralya, kuzey üslerini ve uzun menzilli saldırı yeteneklerini güçlendirecek.
Avustralya’nın en önemli askeri stratejik vizyon belgesi olan Savunma Stratejik İncelemesi 2023 yayınlandı. Avustralya’nın önümüzdeki yıllarda izleyeceği savunma stratejisini ortaya koyan belgede, Hint-Pasifik’teki “büyük güç rekabetinin” ülkenin stratejik koşullarını değiştirdiği vurgulandı.
“İttifak ortağımız ABD artık Hint-Pasifik’in tek kutuplu lideri değil” denilen raporda, “yoğun Çin-ABD rekabeti, bölgemizin ve zamanımızın belirleyici özelliğidir” ifadesi kullanıldı.
Avustralya’nın eski savunma kuvvetleri başkanı Angus Houston ve eski savunma bakanı Stephen Smith tarafından yazılan raporda, ABD ile gelişmiş ve genişletilmiş bir ittifak hedefi vurgulanırken, Çin’in askeri yığınağı, “ikinci dünya savaşının sona ermesinden bu yana herhangi bir ülkenin en büyük ve en iddialı yığınağı” olarak nitelendirildi. ABD ile Çin arasındaki rekabetin, “çatışma potansiyeli de dahil olmak üzere” ülkenin çıkarlarını tehdit etme potansiyeline sahip olduğu” uyarısında bulunuldu.
‘Hint-Pasifik’te Çin tehdit, ABD denge ve istikrar merkezi’
“Çin’in Güney Çin Denizi’ndeki egemenlik iddiası, Hint-Pasifik’teki küresel kurallara dayalı düzeni tehdit ediyor” denilen metinde, bunun Avustralya’nın ulusal çıkarlarını da olumsuz yönde etkilediği belirtildi. “ABD ile yakın işbirliği” ise, “Hint-Pasifik’te denge ve istikrar sağlamanın merkezi” olarak tanımlandı.
Raporda, Avustralya’nın stratejik kültürünün uzun süredir “büyük güç ittifakı”na dayandığı vurgulanırken, yeni dönemde de bu ihtiyacın “merkeziliği”nin bir kez daha teyit edildiği ifade edilerek şöyle denildi: “Amerika Birleşik Devletleri ile olan ittifakımız, Avustralya’nın güvenliği ve stratejisi için merkezi olmaya devam edecek.”
“Kamuya açık bazı analizlerin aksine, ABD ile ittifakımız Avustralya için giderek daha da önem kazandı” denilen raporda, bu olgunun ABD ve diğer partnerlerle daha yakın çalışmayı da beraberinde getireceğine işaret edildi.
Ülkedeki ABD askeri güçlerinin artırılması hedefi
Yeni savunma stratejisinde, daha yetenekli bir orduya, tamamen birleşik ve entegre bir gücün geliştirilmesine, hükümet çapında risk yönetimine dair yeni bir yaklaşıma, savunma istihdamı ve iş gücünde temel değişiklikleri yönetmeye, kilit alanlarda geliştirilmiş bağımsız savunma sanayi kapasitesine, gelişmiş askeri teknoloji geliştirmeye yönelik yeni bir yaklaşıma ve savunma hazırlığı için ulusal planlamaya odaklanıldığı kaydedildi.
Ayrıca, bu kapsamda, Hint-Pasifik’te Japonya, Hindistan ve ABD ittifakını içeren QUAD da dahil olmak üzere, bölgesel, çoklu ve ikili ortaklıkları geliştirme, Avustralya’daki ABD kuvvetlerini, denizaltılar da dahil, artırma ve AUKUS aracılığıyla bölgesel askeri tatbikatların güçlendirilmesi hedefleri vurgulanıyor.
Belge, ABD ve İngiltere ile nükleer enerjili denizaltılara odaklanan üçlü savunma ortaklığı AUKUS’un yanı sıra, Avustralya hükümetinin askeri stratejisini ve yeteneklerini geliştirmeye yönelik yeni bir çabasını ortaya koyuyor.
Rapor, bir yıl önce seçilen ve son on yılda askeri harcamalara ve satın almalara yönelik yaklaşımı “verimsiz ve kopuk” diye eleştiren İşçi Partisi hükümeti tarafından hazırlatıldı.
Daha önceki raporlar 10 yıllık bir planlama çizerken, bu savunma planlaması için dönemler şöyle belirlendi: “2023-2025 üç yıllık dönem” (öncelik verilip acilen ele alınması gereken hususlar için); “2026-2030 beş yıllık dönem”; ve “2031 dönemi ve sonrası”.
‘Füze çağında tehdidin doğası değişti’
Metinde, uzun süredir doğal bir savunma unsuru olarak gördüğü coğrafi uzaklığına güvenen Avustralya’ya yönelik tehdidin doğasının, füze teknolojisinin geliştirildiği bu çağda değiştiği ortaya konuluyor:
“Uzun menzilli hassas vuruş silahlarının yaygınlaşmasıyla belirginleşen modern savaşta ‘füze çağı’nın yükselişi, Avustralya’nın coğrafi faydalarını, mesafe konforunu ve niteliksel bölgesel yetenek üstünlüğümüzü radikal bir şekilde azalttı.”
Avustralya Savunma Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Richard Marles, ülkenin savunma duruşunun “artık amaca uygun olmadığını” söyledi ve silahlı kuvvetlerin yaklaşımlarını yeniden şekillendirmesini istedi.
Canberra’da Başbakan Anthony Albanese ile birlikte konuşan Savunma Bakanı Richard Marles, incelemeyi savunma için bir “dönüm noktası” olarak nitelendirdi.
Marles açıklamasında, ülkenin kuzeyindeki üsleri güçlendirme ve “Avustralya’nın kıyı şeridini, ticaret yollarını ve bölgedeki çıkarlarını korumak için ölümcül projeksiyonunu ve uzun menzilli saldırı yeteneklerini geliştirme” planlarını detaylandırdı.
Ordunun öncelikleri
Avustralya savunma kuvvetlerinin yeni öncelikleri ise şöyle sıralandı: Avustralya’nın nükleer enerjili denizaltı kabiliyetini, daha uzun menzilli saldırı kapasitesini geliştirmek, yeni teknolojilerin orduya entegrasyonunu hızlandırmak, işgücünü elde tutma ve askere almayı sağlama ve Hint-Pasifik’te stratejik işbirliğini geliştirmek.
Rapora göre, Avustralya ordusu, “kuzey kara ve deniz sahalarında kıyısal operasyonlar için optimize edilmeli ve uzun menzilli saldırı kabiliyeti kazanmalıdır”. Bu, daha uzun menzilli ateş eden silahları (Himarlar) ve karaya dayalı deniz saldırısı yeteneklerini içermektedir. Buna göre, ordunun mermi mühimmatlarını ateşleme menzili, başlangıçta 40 km’den 300 km’ye çıkacak ve hassas vuruşlu füzenin satın alınmasıyla, menzil 500 km’yi aşacak.
Kuzey Avustralya’daki hava üslerinin, limanların ve kışlaların büyütülmesi de büyük bir öncelik olarak tanımlandı. İncelemede, “Bu üslerdeki çalışmaların kapsamlı bir şekilde yükseltilmesi derhal başlamalı ve yakıt depolama ve ikmal sorunları düzeltilmelidir” denildi.
İnceleme ayrıca, 2024’ün ikinci çeyreğine kadar sağlanacak bir yerli füze endüstrisi geliştirme seçenekleriyle birlikte, güdümlü silahların “yerli üretiminin hızla kurulması” çağrısında bulunuyor. Hükümet bunun bir öncelik olduğunu kabul etti.
Raporun amacı, Avustralya’nın uzay ve siber yetenekler de dahil olmak üzere “en ciddi ve beklenmedik durumlara odaklanan daha entegre bir savunma gücüne sahip olması” olarak belirtildi.
Bütçe, 19 milyar Avustralya doları
Yeni Savunma yaklaşımının önümüzdeki dört yıl içinde 19 milyar Avustralya Doları’na (12,7 milyar ABD Doları) mal olması bekleniyor. Yeni planlar kapsamında Alman ve Güney Koreli müteahhitlerden 450 piyade aracı tedarik etmeye yönelik mevcut planların ve obüs siparişinin “derhal” azaltıldığı kaydedildi.
Askeri uzmanlar, bu iptallerin yeni savunma stratejisini yansıtan bir hamle olduğunu ve Çin’in bölgeye hakim olma yeteneğini reddetmeye odaklandığını vurguladığını söyledi.
Financial Times’a konuşan Lowy Enstitüsü düşünce kuruluşunun uluslararası güvenlik programı yöneticisi Sam Roggeveen, iptallerle ilgili, “Uzaklardaki askeri maceralarla daha az ilgilendiğimizin bir işareti” dedi.
İlk tebrik ABD savunma bakanından
ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin, Twitter’dan yaptığı paylaşımda, “Avustralya’nın Savunma Stratejik İncelemesi’nin yayınlanmasını memnuniyetle karşılıyoruz – bu, AUKUS ve Quad’a katılım da dahil olmak üzere, Avustralya’nın özgür ve açık bir Hint-Pasifik’i korumada oynadığı önemli rolün son örneğidir” ifadelerini kullandı.