Bizi Takip Edin

ASYA

Çin ve Rusya ‘savaş odaklı’ ortak deniz tatbikatını tamamladı

Yayınlanma

Çin ve Rusya, iki donanmaya ait savaş gemilerinin Çin’in güney kıyılarındaki sularda canlı silah ve füze atışları yaptığı bir deniz tatbikatını tamamlarken, uzmanlar perşembe günü tatbikat boyunca sergilenen üst düzey fiili muharebe oryantasyonunun Çin-Rusya askeri işbirliğinin artmaya devam ettiğini gösterdiğinin altını çizdi.

Çin Halk Kurtuluş Ordusu (PLA) Deniz Kuvvetleri tarafından perşembe günü yapılan basın açıklamasında, Ortak Deniz-2024 askeri tatbikatına katılan Çin-Rusya ortak savaş gemisi formasyonunun, planlanan tüm eğitim kurslarını tamamladıktan sonra, çarşamba günü öğleden sonra Güney Çin’in Guangdong Eyaleti, Zhanjiang yakınlarındaki sularda bir veda töreni düzenlediği ve altı günlük tatbikatın sona erdiği belirtildi.

Çin devlet televizyonu CCTV’nin haberine göre, deniz güvenliği tehditleriyle başa çıkma hedefi altında birleşen iki ülke donanmaları tatbikata yedi savaş gemisi gönderdi: Çin tarafından Tip 052D destroyer Nanning, Tip 054A fırkateynler Xianning ve Dali, Tip 903 kapsamlı ikmal gemisi Weishanhu ve Rus tarafından korvetler Gromkiy ve Rezkiy ile yağ gemisi Irkut.

İki tarafin 12 Temmuz’dan pazar gününe kadar süren liman safhasında profesyonel değişimler, gemi ziyaretlerinin yanı sıra tai chi uygulamaları, spor müsabakaları ve güverte resepsiyonları gibi “dostane değişimler” gerçekleştirdiği kaydedildi. PLA Donanmasına göre, pazartesi günü deniz safhasının başlatılmasının ardından, iki taraftan katılımcı kuvvetler, ortak keşif ve erken uyarı, ortak arama ve kurtarma ile ortak hava ve füze savunması dahil olmak üzere çok sayıda canlı eğitim kursunda yakın ve zımni bir şekilde koordine oldular.

PLA Daily’nin haberine göre çarşamba sabahı yapılan ortak hava ve füze savunma eğitimi sırasında Çin destroyeri Nanning ve Rus korveti Gromkiy, hedef uçak tarafından simüle edilen gelen yüksek hızlı gemi savar füzelerini durdurmakla görevlendirildi.

Habere göre Nanning gemiden havaya bir füze fırlatarak bir hedefi vururken, aynı anda Çin destroyerinden birkaç deniz mili uzaklıktaki Gromkiy de deniz topuyla birden fazla atış yaparak diğer hedefi önledi.

PLA Daily’nin Çinli bir kurmay subaydan aktardığına göre, “Dost ateşinden kaçınıldığından emin olarak ve her geminin saldırı alanlarına ve silah performanslarına dayanarak, komuta merkezi iki Çin ve Rus gemisini hedefleri en uygun şekilde dağıtarak ve saldırı yöntemlerini en kısa sürede seçerek hedeflere karşı eşzamanlı saldırı düzenleyecek şekilde organize etti.”

PLA Donanması tarafından yapılan basın açıklamasında tatbikatın Çin ve Rus donanmalarının profesyonel değişimlerini, karşılıklı anlayışlarını ve karşılıklı güvenlerini artırdığı ve iki tarafın pragmatik işbirliğinde üst düzey standardizasyon ve sistematizasyonu teşvik ettiği belirtildi.

PLA Donanması, 2012’den bu yana Ortak Deniz tatbikatları serisinin iki ülkenin deniz işbirliğinin ana platformu haline geldiğini ve iki donanmanın güvenlik tehditleri ve zorluklarıyla ortaklaşa mücadele etme kabiliyetlerini artırmaya devam ederken, denizde ortak askeri operasyon seviyesini her açıdan geliştirdiğini söyledi.

Deniz kuvvetleri komutanı, tatbikatın iki taraf arasındaki koordinasyon mekanizmasını optimize ettiğini ve gemileri arasındaki birlikte çalışabilirliği artırdığını, Çin ve Rusya’nın deniz ve bölgesel barış ve istikrarı ortaklaşa koruma konusundaki kesin kararlılığını gösterdiğini söyledi.

Adının açıklanmasını istemeyen Çinli bir askeri uzman perşembe günü Global Times’a verdiği demeçte Çin-Rusya ortak tatbikatının yüksek düzeyde fiili muharebe oryantasyonu sergilediğini söyledi.

Söz konusu uzman, hava ve füze savunma eğitimini ele alarak, gemi savar füzelerin modern savaşta savaş gemilerine yönelik en büyük tehditlerden biri olması nedeniyle tatbikatta canlı silah ve füze atışlarıyla önleme yapıldığını söyledi.

Tatbikatın taktik düzeyde de ayrıntılarla dolu olduğu kaydedildi.. Uzman, örneğin komuta merkezinin dost ateşi ve farklı hedeflerin farklı gemilere dağıtılmasını göz önünde bulundurduğunu ve bunların yalnızca gerçek uygulamalarda ortaya çıkan somut zorluklar olduğunu söyledi.

Çinli askeri uzman Zhang Junshe de perşembe günü Global Times’a verdiği demeçte tatbikatın muharip yönüne dikkat çekerek her iki donanmanın da tatbikata güçlü ve kapsamlı muharebe kabiliyetlerine sahip yeni ve ana muharebe gemilerinden bazılarını gönderdiğini söyledi.

Zhang, eğitim kurslarının düzeninin de savaş odaklı olduğunu ve deniz savaşındaki gerçek ihtiyaçlara göre seçildiğini söyledi.

Bir başka gelişme de Çin ve Rusya’nın temmuz başından temmuz ortasına kadar Asya-Pasifik bölgesinde dördüncü ortak deniz devriyesini gerçekleştirmeleri oldu.

CCTV’nin salı günü bildirdiğine göre, Çin-Rusya ortak donanma birliği ortak devriyeye Jeju Adası’nın güneyindeki sularda başladı, Osumi Boğazı’ndan geçiş yaptı ve Balintang Kanalı üzerinden Güney Çin Denizi’ne girmeden önce Batı Pasifik’ten güneye doğru yelken açtı.

PLA Donanması tarafından yayınlanan ve Ortak Deniz-2024 tatbikatının veda törenini gösteren fotoğraflarda, tatbikata katılan yedi gemiden daha fazla olmak üzere toplam dokuz Çin ve Rus savaş gemisi yer aldı.

Gözlemciler, ortak devriyedeki savaş gemilerinin ortak tatbikattaki savaş gemileriyle birleşmiş olmasının muhtemel olduğunu söyledi.

Batı medyası Çin-Rusya deniz işbirliğini Güney Çin Denizi’ndeki son gerginliklerle ilişkilendirdi ve tatbikatın “NATO’ya karşı gelmekle” bağlantılı olduğu yorumları yapıldı.

Çinli uzmanlar bu iddiaları reddederek Ortak Deniz Serisi tatbikatlarının 2012’den bu yana Çin ve Rusya’ya yakın birçok farklı suda birçok kez düzenlendiğini ve tatbikatın savaş odaklı olmasına rağmen üçüncü bir tarafı hedef almadığını söyledi.

ASYA

Adani’den İsrail ile 10 Milyar Dolarlık Hindistan Çip Fabrikası Adımı

Yayınlanma

Adani Group, yarı iletkenlerin küresel ölçekte önemli bir jeopolitik savaş alanı haline gelmesiyle birlikte Hindistan’ın çip üretim kapasitesini güçlendirmek amacıyla İsrailli bir ortakla yarı iletken üretim tesisi kurmayı planlıyor.
Bloomberg’e göre Milyarder Gautam Adani liderliğindeki holding ile İsrail’in Tower Semiconductor Ltd. şirketinin Mumbai yakınlarındaki Taloja’da 10 milyar dolarlık yatırımla çip üretim tesisi kuracağını duyururken Batı Hindistan’daki Maharashtra eyaletinin başbakan yardımcısı Devendra Fadnavis’in perşembe günü yayınladığı ve onaylanan tüm projeleri listelediği belirtildi.
Fadnavis paylaşımında, ünitenin ilk aşamada 40 bin adet, ikinci aşamada ise 80 bin adet yonga üretim kapasitesine sahip olmasının beklendiğini belirtirken, projenin takvimi hakkında bilgi vermedi.
Planlamaya aşina olan ve kuralları gerekçe göstererek isminin açıklanmasını istemeyen bir kişiye göre, Adani Enterprises Ltd. şirketi altında barındırılan proje üç ila beş yıl içinde inşa edilecek.
Kurulacak tesiste üretilecek çipler drone, otomobil, akıllı telefon ve diğer mobilite çözümlerinde kullanılacak.
Geçtiğimiz yıl sert bir açığa satış saldırısının ardından grubunu genişlemeye odaklayan Adani, Hindistan Başbakanı Narendra Modi’nin yönetiminin kilit odak alanı olan başka bir sektöre giriyor.
Modi, dünyanın en kalabalık ülkesi olan Hindistan’ı bir teknoloji süper gücüne dönüştürmeyi, daha fazla uluslararası çip üreticisini ülkeye çekmeyi ve pahalı ithalata olan bağımlılığı azaltmayı hedefliyor.

Okumaya Devam Et

ASYA

Japonya Başbakanı Kishida ‘veda’ için Güney Koreli mevkidaşı Yoon ile buluştu

Yayınlanma

Japonya ve Güney Kore liderleri cuma günü, kişisel ilişkilerinin de etkisiyle ikili ilişkilerin ısındığı bir döneme damgasını vuran bir zirvede, göçmenlik prosedürleri ve acil durumlarda vatandaşların tahliyesi de dahil olmak üzere yeni işbirlikleri için çalışma sözü verdi.

Japonya Başbakanı Fumio Kishida, Güney Kore Devlet Başkanı Yoon Suk Yeol ile veda görüşmesi yapmak üzere günün erken saatlerinde Seul’e geldi. Kishida, iktidardaki Liberal Demokrat Parti’nin yeni liderinin bu ay içinde seçilmesinin ardından ekim ayı başında başbakanlık görevini bırakacak.

Kishida toplantı sonrasında gazetecilere yaptığı açıklamada “Geçtiğimiz iki yıl boyunca, ikili ilişkileri güçlendirme konusunda güçlü bir arzuya sahip olan Başkan Yoon gibi güvenilir bir ortakla elimizden geleni yaptık ve Japonya-Güney Kore ilişkilerinde yeni bir sayfa açtığımızı hissediyoruz. Hem Japonya hem de Güney Kore bu ilerlemeyi gelecekte de sürdürmelidir” dedi.

Yoon da ilişkilerin geliştirilmesine yönelik çabaların sürdürülmesi gerektiğini vurguladı.

Ofisinden yapılan açıklamaya göre Yoon, “Başbakan Kishida ve benim inşa ettiğimiz ikili işbirliğinin olumlu ivmesini devam ettirmek önemlidir” dedi. Gelecek yıl Seoul ve Tokyo’nun diplomatik bağlar kurmasının 60. yıldönümü olacak ve Yoon 2025 yılında ilişkileri “yeni bir seviyeye” taşıyabilmeyi dilediğini söyledi.

Kishida ve Yoon, göçmenlik prosedürlerini yumuşatmanın yollarını ayrıntılı olarak değerlendirmeye başlama konusunda mutabık kaldılar. Ayrıca Japonya ve Güney Kore’nin üçüncü ülkelerdeki acil durumlarda vatandaşlarının tahliyesi konusunda işbirliği yapacaklarını teyit ettiler.

Kuzey Kore ile ilgili güvenlik konularını da ele alan ikili, Pyongyang ve Rusya konusunda ortak müttefikleri ABD ile birlikte çalışmaya devam edeceklerini söyledi.

Bu gezi, başbakanın görev süresi boyunca Yoon ile ikili bir zirve için Güney Kore’ye yaptığı ikinci ziyaret. Geçen yılın mayıs ayında Kishida 12 yıl aradan sonra Güney Kore’de ikili bir zirveye katılan ilk Japon başbakanı olmuştu.

Kishida ağustos ayında LDP’nin liderlik yarışında yeni bir dönem için aday olmayacağını açıkladı.

“Japonya-Güney Kore ilişkilerinin önemi gelecekte de değişmeden kalacaktır” diyen Kishida, “Ben de hangi görevi üstlenirsem üstleneyim Japonya-Güney Kore ilişkilerinin daha sağlam ve geniş tabanlı olması için elimden geleni yapacağım” ifadelerini kullandı.

İkili ilişkilerde ABD etkeni

Kishida ve Yoon, tarihsel olarak rakip olan iki ülke arasında ABD’nin desteği ve ısrarıyla yakınlaşma sağlamak üzere ortaklık kurdular.

Muhafazakâr Yoon, Kishida’nın yaklaşık üç yıl önce göreve gelmesinden bir yıldan kısa bir süre sonra, 2022 Mayıs’ında göreve başladı ve Japonya ile uzun süredir kopuk olan ikili ilişkilerin “gelecek odaklı” bir şekilde yeniden kurulması çağrısında bulundu.

Analistler iki Doğu Asya ülkesi arasındaki işbirliğinin Kishida’nın ayrılışından sonra da devam edeceği görüşünde.

Hawaii merkezli Pasifik Forumu düşünce kuruluşunun bölgesel ilişkiler direktörü Rob York Nikkei Asia’ya yaptığı açıklamada “Başbakan Kishida Seul ile buzları erittiği için övgüyü hak etse de Japonya ve Güney Kore arasındaki işbirliğinin devamını onun varlığına bağlı görmüyorum” dedi.

York, “Seul’deki mevcut hükümet gündeminin büyük bir kısmını ABD liderliğindeki düzen içinde diplomatik prestijini artırmaya ayırdı ve ABD bu işbirliğini teşvik etmeye devam edecek” dedi.

İki lider ilk zirvelerini Yoon Mart 2023’te Tokyo’ya gittiğinde gerçekleştirmişlerdi. Yoon, 12 yıl sonra ikili bir zirveye katılan ilk Güney Kore Devlet Başkanı olarak Japonya’ya gitmeden önce, iki Asya ülkesi ve ABD’nin sadık müttefikleri arasında yeni bir başlangıcın yolunu açacak bir plan açıklamıştı.

Bu vizyon, İkinci Dünya Savaşı sırasında Japon şirketleri için çalışmak zorunda kalan Güney Korelilere tazminat sağlamak üzere özel şirketlerin bağışlarıyla bir fon oluşturulmasına odaklanıyordu. İşçilere maddi tazminat sağlanması konusu uzun zamandır Seul ve Tokyo arasında bir gerilim kaynağı olmuş, işçiler, onların torunları ve bazı sivil gruplar Japon hükümetinden resmi bir ödeme yapılması konusunda ısrarcı olmuşlardı.

Tokyo ise bu tür savaş ve sömürge dönemi meselelerinin 1965 yılında imzalanan ve Japonya’nın mali yardım sağladığı ve iki tarafın resmi diplomatik ilişkiler kurduğu bir anlaşma kapsamında çözüme kavuşturulduğu konusunda ısrarcı olmuştur. Japonya 1910’dan 1945’te İkinci Dünya Savaşı’ndaki yenilgisine kadar Kore Yarımadası’nı yönetti.

Yoon’un planı ülkedeki sol muhalefetin ve sivil grupların tepkisini çekse de iki taraf takip eden aylarda ticaret ve güvenlik alanındaki işbirliğini güçlendirmeye devam etti. Seul ve Tokyo, aralarındaki tarihi anlaşmazlıklar nedeniyle uyguladıkları ticari kısıtlamaları kaldırdı.

Kishida ve Yoon geçen yıl ağustos ayında ABD Başkanı Joe Biden ile Washington yakınlarında bir zirve düzenleyerek üç ülkenin birlikte çalışma kararı almasını sağladılar.

Ortak bir bildiride, füze uyarı verilerinin gerçek zamanlı paylaşımını “operasyonel hale getirme” sözü verdiler.

Seul ve Tokyo arasındaki “dostane bağları” memnuniyetle karşılayan Washington, bölgede Çin’in etkisini sınırlamaya yönelik askeri ve güvenlik stratejisi açısından iki ülkeyi ve bu ülkeler arasındaki uzlaşmayı kritik önemde görüyor ve bu birliktelik için yoğun çaba sarf ediyor.

Okumaya Devam Et

ASYA

Kırgızistan ile Rusya arasında göçmen gerilimi: Rusya vatandaşlarına yeni kısıtlamalar geldi

Yayınlanma

Kırgızistan Dijital Kalkınma Bakanlığı, 5 Eylül’de yaptığı açıklamada, ülkeye uzun süreli kalış için gelen Rusya ve diğer bazı ülkelerin vatandaşları için yeni kalış kuralları getirildiğini duyurdu.

Bakanlık açıklamasında, “Kırgızistan Cumhuriyeti’nde özel amaçlarla uzun süre kalan, vizesiz kalma rejimine sahip ülkelerin vatandaşlarının kayıt ve kayıt yenileme işlemleri, yalnızca Kırgızistan Cumhuriyeti’nde kalma hakkı veren oturma izni, ‘Kayrılman’ veya ‘Meken-card’ sertifikası, kimlik belgelerinden birine dayanarak gerçekleştirilecektir,” denildi.

Bu yeni kurallar, Rusya, Kazakistan, Tacikistan, Ermenistan, Belarus, Gürcistan, Moldova ve Azerbaycan vatandaşları için geçerli olacak.

Daha önce, bu ülkelerin vatandaşları, kalış amacına bağlı olarak altı aylık bir süre için kayıt yaptırabiliyor ve bu süreyi uzatabiliyordu.

Bakanlık, “AEB üyesi ülkelerin (Ermenistan, Belarus, Kazakistan, Rusya) vatandaşları, ülkeye giriş anından itibaren her 180 günlük dönemde belge düzenlemeksizin toplam 90 güne kadar kalabilirler,” dedi.

Deutsche Welle‘nin haberine göre, yeni vize kuralları Rus göçmenleri alarma geçirdi. Göçmenlik avukatı Muratbek Azimbayev, daha önce geçici oturma izni başvurusunda bulunmak için ülkede altı ay yaşamak gerektiğini belirtti. Azimbayev, yeni kuralların bazı zorluklar yaratabileceğine dikkat çekti.

Azimbayev, “Başlıca tuzaklar, başvuru sahibine ve aile üyelerine asgari bir geçim düzeyi sağlayan yasal bir gelir kaynağının varlığını doğrulayan belgelerin sağlanması,” diye konuştu.

Kırgızistan, vatandaşlarını Rusya’ya seyahatten kaçınmaya çağırdı

Bu nedenle bir yabancının geçici oturma izninin reddedilebileceğini ifade eden Azimbayev, yabancı vatandaşların kayıt altına alınmasına ilişkin yeni kuralların, yasaları sıkılaştırmaktan ziyade göç akışını düzene sokmayı amaçladığını belirtti.

Rusya’da son altı ay içinde, idari sınır dışı ve sınır dışı edilmeyle karşı karşıya kalan yabancı uyrukluların sayısı yüzde 50’den fazla arttı.

Rusya İçişleri Bakanlığı’na göre, 2024 yılının ilk yedi ayında yaklaşık 65 bin yabancı vatandaş çeşitli yasa ihlalleri nedeniyle ülkeden sınır dışı edildi.

Geçen yıla kıyasla bu rakam yüzde 55,2 oranında artış gösterdi. Temmuz ayı sonu itibariyle özel kurumlarda tutulan, sınır dışı veya sınır dışı edilmeye tabi yabancıların sayısı yüzde 28,2 artarak 5,5 bin kişiye ulaştı.

Kırgızistan’dan Rusya’nın göçmen işçilere yönelik kısıtlamalarına tepki

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English