Bizi Takip Edin

ORTADOĞU

Yıkıcı depremden 17 gün sonra AB’den ‘yaptırım’ adımı

Yayınlanma

Avrupa Birliği (AB), 6 Şubat’taki Kahramanmaraş merkezli depremlerde büyük yıkım yaşayan Suriye’ye insani yardımların “hızlı” ulaştırılabilmesi için önceden izin alması gerekliliğinin kaldırıldığını duyurdu.

Savaş ve uluslararası yaptırımlar nedeniyle ekonomik ve sosyal yıkım yaşayan Suriye, büyük depremler nedeniyle ağır bir darbe daha aldı. Suriye İnsan Hakları Gözlemevi’nin son paylaştığı verilere göre depremde Suriye sınırları içinde hayatını kaybeden Suriyeli sayısı 6 bin 747’ye ulaştı. Ancak gerçek rakamın çok daha fazla olduğu tahmin ediliyor. Depremin ardından ne arama kurtarma faaliyetleri yoğun bir biçimde yapılabildi ne de enkaz kaldırma çalışmalarının düzgün olarak yapılabileceğine dair bir umut var. Öte yandan BM’ye göre depremden etkilenen 5.3 milyon Suriyeli evsiz kalma tehlikesiyle karşı karşıya. Depremden iki gün sonra Şam yönetimi, arama kurtarma ekipleri, barınak ve ilaç yardımı için Avrupa Birliği Sivil Koruma Mekanizması’na resmen başvuru yaptı. Ancak AB, hemen harekete geçmediği gibi Şam yönetimine uyguladığı yaptırımlar nedeniyle sekteye uğrayan bağımsız yardımlara ilişkin adımı bile depremden 17 gün sonra attı. Suriye’ye yardım götürmek isteyen sivil toplum ötgütleri ve kuruluşlar AB yaptırımları nedeniyle önceden izin almak sorunda kalıyor ve bu bürokrasi süreci hızla ulaşması gereken yardımları geciktiriyordu.

Önceden izin şartı kaldırıldı

AB Konseyi’nden yapılan yazılı açıklamada, AB Konseyi’nin dün itibarıyla insani yardımın hızlı bir şekilde ulaştırılmasını kolaylaştırmak için ek değişikliği kabul etmeye karar verdiği aktarılarak, “Bu değişiklikle AB, insani yardım kuruluşlarının, listelenmiş kişi ve kuruluşlara insani amaçlara yönelik mal ve hizmetleri transfer etmesi veya sağlaması için AB üye devletlerinin ulusal yetkili makamlarından önceden izin alması gerekliliğinden feragat etmiştir” bilgisi paylaşıldı.

Açıklamada AB’nin Suriye’ye yönelik yaptırımlarının Beşar Esad yönetimi ve destekçilerinin kâr elde ettiği ekonomi sektörlerini hedef aldığı iddia edildi. Yaptırımların AB’nin Suriye’ye gıda, ilaç veya tıbbi ekipman ihracını yasaklamadığı ve Suriye’nin sağlık sistemini hedef almadığı ifade edilen açıklamada, “AB’nin yaptırım rejimi, ülkenin herhangi bir yerine insani yardım sağlanmasının devam etmesini sağlamak için geniş kapsamlı bir insani istisna içermektedir” ifadesine yer verildi.

AB’nin Suriye’ye yönelik yaptırım listesinde sivil halka uygulanan baskı dolayısıyla 289 kişi ve 70 kuruluş yer alıyor. Yaptırımlar dahilinde varlıkların dondurulması ve seyahat yasağı bulunuyor. Yönetime yakın iş insanları ve şirketler hedef alınırken, petrol ithalatı, belli yatırımların kısıtlanması, Suriye Merkez Bankası’nın AB’deki varlıklarının dondurulması, ülke içindeki baskıda ve iletişimin takibinde kullanılacak ekipman ve teknolojilerin ihracatının kısıtlanması da tedbirler kapsamında bulunuyor.

ORTADOĞU

Hamas’ın Batı Şeria lideri İsrail hapishanesinde öldürüldü

Yayınlanma

Hamas’ın Batı Şeria’daki lideri Mustafa Muhammed Ebu Ara, tutuklu bulunduğu İsrail hapishanesinde hayatını kaybetti. 7 Ekim’den bu yana İsrail hapishanelerinde işkence veya ihmal nedeniyle öldürülen tutuklu sayısının 19’a yükseldi.

Filistin Esirler Cemiyeti ile Filistin Kurtuluş Örgütüne bağlı Esirler ve Serbest Bırakılanlar Heyetinden yapılan ortak açıklamada, işgal altındaki Batı Şeria’nın Tubas kentine bağlı Akaba beldesi sakinlerinden Ebu Arra’nın sağlık durumunun kötüleşmesi üzerine hastaneye kaldırıldığı belirtildi.

Rimon Hastanesinden Soroka Askeri Hastanesine sevk edilen Ebu Arra’nın yaşamını yitirdiği aktarılan açıklamada, evli ve 7 çocuk babası olan Ebu Arra’nın 1990 yılından bu yana birçok kez İsrail tarafından tutuklandığı kaydedildi.

Ebu Arra’nın İsrail hapishanelerinde toplam 12 yıl yattığı paylaşılan açıklamada, 63 yaşındaki Filistinlinin son olarak 30 Ekim 2023’te idari tutuklamaya tabi tutulduğu hatırlatıldı.

Açıklamada, “Ebu Ara’nın, tüm mahkumlar gibi, Gazze’ye yönelik imha savaşının başlamasından bu yana, İsrail hapishaneleri ve kamplarındaki mahkûm ölümlerinin başlıca nedenleri olan işkence, açlık ve tıbbi ihmal de dahil benzeri görülmemiş suçlar ve prosedürlerle karşı karşıya kaldığı” vurgulandı.

Ebu Arra’nın tutuklanmadan önce ciddi sağlık problemleri yaşadığı belirtilen açıklamada, “Ebu Arra, ilaçlarından mahrum edilerek ölüme terk edildi. Bu Filistin halkına karşı devam eden soykırım suçları kapsamında yapıldı” denildi.

Filistinlinin ölümünden İsrail hapishane idaresinin sorumlu tutulduğu açıklamada, İsrail hapishanelerinde tutulan 9 bin 700’ü aşkın Filistinlinin akıbetinden de hapishane idaresinin mesul olduğu kaydedildi.

Açıklamada, 7 Ekim 2023’ten bu yana İsrail hapishanelerinde ölen Filistinlilerin sayısının 19’a çıktığı aktarıldı.

Okumaya Devam Et

ORTADOĞU

Mısır, IMF incelemesi öncesi akaryakıt fiyatlarını %15 artırdı

Yayınlanma

Mısır, Aralık 2025’e kadar sübvansiyonları kademeli olarak kaldırma planının bir parçası olarak akaryakıt fiyatlarını artırdı. Bu hamle, vatandaşların hoşnutsuzluğuna yol açan elektrik kesintilerinin devam ettiği bir dönemde geldi.

Mısır 2022’den bu yana, verdiği kredilere karşılık Uluslararası Para Fonu’nun (IMF) talep ettiği ekonomik bir “reform” programı uyguluyor. Bu program çerçevesinde para birimi dört kez devalüe edildi, gıda ve enerji sübvansiyonları önemli ölçüde azaltıldı, ancak bazıları hala yürürlükte.

The National’a konuşan mali analistler, akaryakıttaki fiyat artışlarının IMF’nin Mısır’a verdiği 820 milyon dolar tutarındaki kredinin üçüncü diliminin ödenmesi için temel bir şart olduğunu söyledi.

IMF, Mısır’ın gıda ve yakıt sübvansiyonlarının kaldırılması şartını yerine getirmesini beklerken reform programının üçüncü incelemesi 10 Temmuz’dan 29 Temmuz’a ertelendi.

IMF’nin mart ayında kredi programını 5 milyar dolar genişletmesinden bu yana hükümet akaryakıt fiyatlarına ikinci kez zam yaptı. Mısır, anlaşmanın bir parçası olarak yakıt sübvansiyonlarını azaltmayı taahhüt etmişti.

Nisan ayında IMF, Mısır’ın 2024/25 yıllarında yakıt sübvansiyonları için 331 milyar Mısır lirası (6,85 milyar dolar), 2025/26 yıllarında ise 245 milyar Mısır lirası harcayacağını tahmin etmişti.

The National’ın haberine göre hükümetin sübvansiyonları kaldırma çabaları, son yıllarda yaşam maliyetlerinin arttığını söyleyen vatandaşların direnişiyle karşılaştı. Günlük yaşamı sekteye uğratan ve Mısırlılar arasında öfkeye yol açan sürekli elektrik kesintileri durumu daha da kötüleştirdi.

Hükümet elektrik kesintilerini rekor tüketim ve teknik arızalara bağlıyor ancak pek çok vatandaş bu açıklamaları bahane olarak görüyor.

Bazı uzmanlar sübvansiyonların azaltılmasının uzun vadede elektrik sektöründe yeni yatırımlar için alan açacağını ve nihayetinde elektrik kesintilerini ortadan kaldıracağını söylüyor.

Ancak hükümet kısa vadede IMF’nin şartlarını yerine getirmek ve halkın hoşnutsuzluğunu yönetmek arasında tehlikeli bir yolda ilerlemek zorunda.

Akaryakıt fiyatlarına yapılan zamlar, IMF kredilerini güvence altına almak için gerekli olsa da hükümet ile vatandaşlar arasındaki ilişkiyi daha da gerginleştirebilir.

Okumaya Devam Et

ORTADOĞU

Ateşkes müzakerelerine “Biden” rötarı

Yayınlanma

İsrail müzakere ekibi, Hamas ile ateşkes ve esir takası müzakereleri için bugün Doha’da yapılması planlanan görüşmeleri bir hafta sonraya erteledi.

Üst düzey bir İsrailli yetkili, gecikmenin nedeninin Başbakan Binyamin Netanyahu ile ABD Başkanı Joe Biden arasındaki görüşmenin ertelenmesi olduğunu belirterek, Başbakan’ın nasıl ilerleneceğini değerlendirmek üzere ortaya çıkan anlaşmayı Biden’la görüşmeyi planladığını söyledi.

Kaynak ayrıca müzakere ekibinin toplantıdan sonra görüşmeler için yola çıkacağını söyledi, ancak tam zamanını belirtmedi. İsrail medyası heyetin ancak önümüzdeki hafta yola Doha’ya gidevileceğini bildirdi. Kaynak, gecikmeye rağmen müzakerecilerin Arap arabulucularla görüşmeleri uzaktan sürdürdüğünü vurguladı.

Hamas’ın elindeki rehinelerin aileleri, heyetin seyahatinin ertelendiği haberine öfke duyduklarını ifade ettiler.

Rehinelerden Matan Zangauker’in annesi Einav Zangauker, “Netanyahu Kongre önünde masadaki anlaşmayı kabul ettiğini açıklamak yerine, kişisel nedenlerle anlaşmanın ilerlemesini engelliyor” dedi.

Ayrıca aileler, İsrailli müzakere heyetiyle “acil toplantı” yapılmasını talep etti.

“Esir Aileleri Forumu” tarafından yapılan açıklamada müzakereler konusunda güven krizinin olduğuna işaret edildi. Açıklamada, “Başbakan (Binyamin Netanyahu) iki haftadır arabulucuların anlaşmanın uygulanmasına ilişkin taleplerine yanıt vermekten kaçınıyor” denildi.

Esir ailelerine müzakere sürecine dair sağlanan bilgilerin gerçekliği yansıtmadığı aktarılarak, “Bu ayak sürüme, sevdiklerimizi geri getirme şansının kasıtlı sabote edilmesidir. Müzakereleri etkili şekilde baltalıyor ve ciddi bir ahlaki başarısızlığa işaret ediyor” denilen açıklamada, esirlerin geri dönüşüne ilişkin “dürüst rapor” sunmanın güvenlik servislerinin sorumluluğunda olduğu vurgulandı.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English