Bizi Takip Edin

AMERİKA

DeSantis’in en büyük bağışçısı Trump’ı desteklemeyi düşünüyor

Yayınlanma

Cumhuriyetçi Florida Valisi Ron DeSantis’in başkanlık adaylığı kampanyasındaki en büyük bağışçısı, Florida valisinin Beyaz Saray hedeflerine sert bir şekilde karşı çıkarak desteğini eski başkan Donald Trump’a kaydırmayı düşünüyor.

Uzay araştırmalarını ve ‘paranormal faaliyetlerle’ ilgili araştırmaları finanse eden Nevadalı emlak yatırımcısı Robert Bigelow, en son federal başvurulara göre bu yılın başlarında DeSantis’in kampanyasına 20 milyon dolardan fazla bağışta bulunarak 2024 başkanlık adaylarından herhangi birine yapılan en büyük bağışı yaptı.

Gazze savaşı ibreyi Trump’a çevirdi

Fakat Bigelow, DeSantis’i zayıf bir kampanya yürütmekle eleştirdi ve Hamas’ın geçen ay Gazze’den İsrail’e yaptığı saldırının ABD’nin Trump gibi ‘sokakları bilen’ bir lidere ihtiyacı olduğunu gösterdiğini söyledi.

Financial Times’a konuşan Bigelow, “Muhtemelen en güçlü komutanın kim olacağına bakmalıyım, en çok deneyime sahip … . Ve bu sadece bir kişi. Komutan olarak kimi isterdiniz? Gerektiğinde çok iyi bir kıç tekmeleyici olabilecek birini isterdim. Görünüşe bakılırsa Trump’a meylediyorsunuz,” dedi.

Bigelow ayrıca, hapse girmediği durumda, Trump’ın DeSantis’i yenerek Cumhuriyetçi başkanlık ön seçimlerini kazanacağını düşündüğünü söyledi.

Bigelow, “Trump’ın çok güçlü olduğunu düşünüyorum. Bence Trump onu yenmek için gereken momentuma sahip,” iddiasında bulundu. Bigelow, Trump’ın bir ‘boğa’ olduğunu ancak DeSantis’in ‘akşam yemeği’ olduğunu da sözlerine ekledi.

Muhtemel Cumhuriyetçi seçmenlerle yapılan son anketler, eski başkanı 2024 ön seçimlerinde rakiplerinin yaklaşık 30 puan önünde gösteriyor. DeSantis ve eski BM Büyükelçisi Nikki Haley ikinci sıra için mücadele ediyor.

Budget Suites of America ve Bigelow Aerospace’in kurucusu Bigelow, pandemi sırasında Florida ekonomisini açık tutmaya çalıştığı için DeSantis’e ısınmış ve eyaletin ‘özgürlüğün topraklarını simgelediğini’ söylemişti.

Nevadalı zengin, Mart ayında DeSantis’in, Texas two-step dansı yapmayı sevdiği Las Vegas’taki Stoney’s Rockin’ Country’de bir konuşma yaptığını gördü ve valiyi öğle yemeğine davet etti.

Bigelow, başka birinin DeSantis’in kampanyasına 20 milyon dolar verebileceğini duyunca 20.000.500 dolarlık bir çek yazarak, “Ben iki numara olmayacağım. Mizah anlayışına sahip olmalısınız,” demişti.

İlişkileri geçen yaz bozuldu

Fakat DeSantis ile olan ilişkisi, valinin Nisan ayında Florida’da hamileliğin altı haftasından sonra kürtajı yasaklayan bir yasa tasarısını imzalamasının ardından çatırdamaya başladı. Bigelow, karar için ‘sahtekârlık’ demişti.

Bigelow, Ağustos ayında DeSantis’i yasa nedeniyle kamuoyu önünde eleştirdikten ve daha fazla para vermemekle tehdit ettikten sonra DeSantis’in kendisiyle temasa geçmesini beklediğini söyledi. Fakat iki hafta sonra arayan DeSantis’in eşi Casey oldu.

Bigelow, “Bir açıklama yapmak için beni arama zahmetine girmemesi, bana onun aslında daha çok insanları kullanan biri olduğunu ve benim onun için telefonu açacak kadar önemli olmadığımı öğretti,” dedi.

Bigelow ayrıca DeSantis’in ‘muhafazakarlığa çok fazla odaklandığını’, Trump’ın ise ‘toplumsal açıdan daha ılımlı’ olduğunu savundu. 

Bigelow, eski başkanı kastederek, “Eğer o çukurda olacaksa ve siz onu yenmek istiyorsanız, siz de çukura girmeye istekli, hazır ve muktedir olsanız iyi edersiniz,” dedi.

Bigelow bir zamanlar paranormal faaliyetlere inananların uğrak yeri olan Skinwalker Ranch’in de sahibiydi. Bigelow Aerospace için yüz milyonlarca dolar harcadı, Rus ortaklarla iki uzay aracı fırlattı ve bir zamanlar gizli bir Pentagon programı için UFO iddialarını araştırdı. 2016 yılında Elon Musk’ın SpaceX şirketi Bigelow Genişletilebilir Aktivite Modülünü Uluslararası Uzay İstasyonuna bağladı ve bu modül halen yörüngede bulunuyor.

AMERİKA

ABD’li senatör: Musk’ın Çin bağlantıları ABD ulusal güvenliği için ‘derin bir tehdit’

Yayınlanma

Elon Musk’ın yeni Donald Trump yönetimine katılımı, olası çıkar çatışmaları nedeniyle incelemeye alınırken, bir senatör Tesla ve SpaceX CEO’sunun Çin ile olan iş bağlarının ABD ulusal güvenliğini tehlikeye atabileceği uyarısında bulundu.

Senato’nun gizlilik, teknoloji ve hukuk alt komitesi başkanı Richard Blumenthal, “Bunun tehlikeli olmanın ötesinde olduğunu düşünüyorum. Bay Musk ve SpaceX’in bu pozisyonda olmasının ulusal güvenliğimiz için derin bir tehdit olduğunu düşünüyorum,” dedi.

Cumhuriyetçi Trump, Musk’ın federal kurumlarda potansiyel olarak büyük kesintilerin yanı sıra düzenlemelerde yapılacak değişiklikleri denetlemeyi amaçlayan bir hükümet verimlilik komisyonuna eş başkanlık edeceğini söyledi.

Tesla araçlarının yarısını, satışlarının da üçte birini gerçekleştirdiği Çin’de üretirken, ABD Savunma Bakanlığı ve diğer devlet kurumları da SpaceX’e giderek daha fazla bağımlı hale geliyor.

Musk’ın Çin ve Başbakan Li Qiang da dahil olmak üzere bazı üst düzey yetkilileriyle olan yakın iş ilişkileri, Pekin tarafından özellikle geçiş döneminin ilk günlerinde Trump’a bir arka kanal olarak değerlendirilebileceğine dair haberlere yol açtı.

Salı günü ABD’li teknoloji şirketleri ve bu şirketlerin Çin ile olan ilişkilerinin ele alındığı bir oturumda konuşan ve 2011 yılından bu yana Connecticut’ta Demokrat senatör olarak görev yapan Blumenthal, Musk’ın Pekin ile olan bağlarının istismar edilebileceğini savundu.

ABD’de Musk ve Ramaswamy “hükümet verimliliğini” denetleyecek

Okumaya Devam Et

AMERİKA

ABD, Filipinler’e Pekin’e karşı kullanması için insansız deniz aracı veriyor

Yayınlanma

Analistler, Washington’ın Manila’ya gelişmiş insansız hava araçları sağlamasının Filipin Donanması için bir “güç çarpanı” görevi göreceğini ve ABD’nin müttefikinin Güney Çin Denizi’nde Çin’e karşı gözetleme ve operasyonel kabiliyetlerini artıracağını söylüyor.

ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin salı günü Filipinler’e yaptığı iki günlük ziyaret sırasında ABD hükümetinin Filipin Donanmasına Batı Filipin Denizi’ndeki operasyonları için açıklanmayan sayıda insansız deniz aracı (USV) verdiğini açıkladı.

Biden yönetimi sona ermeden önce “çok daha fazlasının” teslim edileceği sözünü verdi.

Austin, Filipinler Savunma Bakanı Gilberto Teodoro Jnr ile birlikte Batı Filipin Denizi’ne bakan ve ABD-Filipin ortak askeri tesisine ev sahipliği yapan Puerto Princesa, Palawan’da düzenlediği basın toplantısında şunları söyledi: “Temmuz ayındaki ziyaretim sırasında açıkladığım 500 milyon ABD doları tutarındaki yabancı askeri finansmanla, Filipinler’in münhasır ekonomik bölgesi (MEB) boyunca haklarını ve egemenliğini savunacak yetenek ve araçlara sahip olmasını sağlamaya yardımcı olmak için bunun gibi daha birçok platformun teslim edilmesini bekliyoruz.”

Austin, ABD’nin “Filipinler’in savunmasına derinden bağlı olduğunu” ve Manila ile olan Karşılıklı Savunma Anlaşmasının “Güney Çin Denizi’nin herhangi bir yerinde, sahil güvenlik güçlerimiz de dahil olmak üzere silahlı kuvvetlerimize, uçaklarımıza veya kamu gemilerimize yönelik silahlı saldırılar için geçerli olduğunu” yineledi.

Okumaya Devam Et

AMERİKA

ABD’nin nükleer modernizasyon planı: Pentagon’dan kritik açıklama

Yayınlanma

ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon), ülkenin nükleer cephaneliğini artırma ve modernize etmeyi planlandığını açıkladı. Bu adımın, caydırıcılık kabiliyetini güçlendirmek amacıyla hayata geçirileceği ifade edildi.

Nükleer politikalardan sorumlu savunma bakan yardımcısı Richard Johnson, bu hedefin gerekirse nükleer kuvvetlerdeki stratejik ayarlamaları da içereceğini belirtti.

Johnson, Washington merkezli Stratejik ve Uluslararası Çalışmalar Merkezi’nde (CSIS) düzenlenen konferansta yaptığı konuşmada, “Bugün mevcut ABD kuvvetlerine ve doktrinine güveniyoruz. Fakat, eğer caydırıcılık kabiliyeti yetersiz kalırsa, bu eksikliği zamanında gidermeye hazır olmalıyız,” dedi.

Johnson, ABD’nin nükleer doktrinini, silahların modernizasyon programını ve kuvvetlerin hazır olma durumunu gerektiğinde yeniden değerlendireceğini vurguladı.

Yetkili, “Caydırıcılık başarısız olsa bile Washington, belirlediği hedeflere ulaşabilecek kapasitededir,” ifadesini kullandı.

20 Kasım’da, ABD Silahlı Kuvvetleri Stratejik Komutanı (STRATCOM) General Anthony Cotton, ABD’nin, Rusya ve Çin’e ek olarak “üçüncü taraf” tehditlerine karşı yeterli güçlere sahip olup olmadığını inceleyeceğini bildirmişti.

Cotton, günümüz tehditlerinin, nükleer modernizasyonun başladığı dönemden çok daha karmaşık hale geldiğini belirterek, “Stratejik planlama artık Rusya ve Çin’in giderek artan agresif tavırlarına uygun şekilde yeniden şekillendirilmelidir,” değerlendirmesini yapmıştı.

STRATCOM temsilcisi Tuğamiral Thomas Buchanan ise ABD’nin, potansiyel düşmanlara karşı caydırıcılık sağlayacak bir cephaneliğe sahip olması gerektiğini, aksi takdirde nükleer saldırı senaryolarının devreye girebileceğini söylemişti.

Öte yandan, 19 Kasım’da Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Rusya’nın nükleer doktrininde önemli değişiklikler içeren güncellemeleri onayladı.

Yeni doktrine göre, insansız hava araçları veya nükleer olmayan seyir füzeleri ile yapılan saldırılarda ya da toprak kaybetme tehdidi karşısında nükleer silah kullanımının mümkün olduğu açıklandı.

Ayrıca, diğer nükleer güçlerin dolaylı olarak çatışmaya dahil olması, Moskova tarafından “saldırı” olarak değerlendirilecek.

Bu kapsamda, yalnızca Rusya’nın değil, müttefiki Belarus’un toprak bütünlüğüne yönelik tehditler de agresif bir tutumla karşılanacak.

Stockholm Barış Araştırmaları Enstitüsü’ne (SIPRI) göre, Ocak 2023 itibarıyla Rusya’nın 4 bin 500, ABD’nin ise 3 bin 700 nükleer savaş başlığı bulunuyor.

Rusya’nın nükleer doktrinini güncellemesi ne anlama geliyor?

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English