Bizi Takip Edin

ASYA

Güney Koreli tarikatın Shinzo Abe suikastındaki izleri

Yayınlanma

Eski Japonya Başbakanı Shinzo Abe’nin suikaste kurban gitmesinden bir yıl sonra, Liberal Demokrat Parti (LDP) ve Birleşme Kilisesi arasındaki bağlantılarla ilgili sorular hâlâ devam ediyor. Nikkei Asia’nın bir haberine göre bazı iddialar suikast ile kilise arasında bağlar olduğuna işaret ediyor.

Geçtiğimiz yıl 8 Temmuz’da Japonya’nın batısındaki Nara’daki bir seçim mitinginde öldürülen Abe, iktidardaki Liberal Demokrat Parti ile resmi olarak Dünya Barışı ve Birleşmesi için Aile Federasyonu olarak bilinen kilise arasındaki yakın bağlara dair ifşalar, halkın partiye olan güvenini sarstı. Suikasttan yargılanmayı bekleyen 42 yaşındaki Tetsuya Yamagami’nin annesinin kiliseye büyük meblağlar bağışlaması ardından, aile içerisinde Abe’ye karşı bir öfke biriktiği belirtilenler arasında.

Başbakan Fumio Kishida’nın bu sonbaharda genel seçim çağrısı yapması beklenirken, tarikatın Japon siyaseti ve toplumundaki rolü ilgi odağı olmaya devam ediyor.

Japonya, bu hafta sonu Abe’nin ölüm yıldönümünü anmak için Nara’da onuruna bir anıtın açılışı da dahil olmak üzere etkinlikler planlarken, Birleşme Kilisesi skandalının şu ana kadar nasıl geliştiği hakkında bilinmesi gereken dört şey var:

Japonya’daki Birleşme Kilisesi’nin durumu nedir?

1954 yılında Güney Kore’de kendi kendini “muhterem” ilan eden Sun Myung Moon tarafından kurulan kilise, kayıtlı bir “dini hukuk” kuruluşu olmaya devam ediyor, yani kurumsal statüye sahip ve vergi avantajlarından yararlanıyor. Bu topluluk “Moon tarikatı” olarak uluslararası bir alanda misyonerlik yapan kilise olarak biliniyor. Söz konusu tarikatın Türkiye’de de faaliyetler gösterdiği bilinmekte.

Grubun yasal statüsü, Kishida hükümetinin geçen yıl grubun faaliyetleri hakkında resmi bir soruşturma başlatmasından bu yana spekülasyon konusu oldu. Yasayı çiğnediği veya kamu refahını tehlikeye attığı tespit edilirse, kilise feshedilebilir ve dini hukuki statüsünü kaybedebilir.

Feshedilirse, kilise resmi statüsünü ve vergi muafiyetlerini kaybedecek, ancak faaliyetine devam edebilecektir. Japonya’daki Birleşme Kilisesi üyelerinin sayısı belirsiz, ancak kilise tarafından yayınlanan verilere göre, bu mayıs ayında Güney Kore’de düzenlenen toplu düğün törenine 990’dan fazla Japon mürit katıldı.

Kilisenin bağış toplama yöntemleri?

Yamagami’nin kilise üyesi olan annesinin gruba 700 bin dolardan fazla bağış yaparak ailesini iflas ettirdiği ortaya çıkmıştı. Japonya hükümeti bu tür para toplama yöntemlerinin kurbanlarına destek sağlamak için kamuoyu tarafından baskı görüyor.

Aralık ayında parlamento, bu tür mağdurlar için, Birleşme Kilisesi gibi kuruluşların korku yoluyla bağış toplamasını yasaklayan ve mağdurlara, baskı altında bağışlandığı tespit edilirse parayı geri çekme hakkı veren bir ” yardım yasası” çıkardı.

Kilise, üyelerin bağışlarının baskı altında yapıldığını öne sürmenin “halkı aldatan tehlikeli bir iddia” olduğunu ve yeni yasanın insanların din özgürlüğü üzerindeki etkisi konusunda “ciddi endişeler” taşıdığını iddia ediyor.

Skandal Kishida yönetimindeki siyaseti nasıl etkiledi?

Geçen ağustos ayında yapılan bir anket, kiliseyle bağlantıları olduğu tespit edilen yaklaşık 100 Japon milletvekilinin yaklaşık yüzde 80’inin LDP üyesi olduğunu gösterdi. Bu, halkın partiye olan güvenini sarsmış durumda.

Kishida, o zamandan beri kiliseye bağlı üyeleri görevden almak için kabinesini yeniden düzenleyerek LDP hakkında bir iç soruşturma yürüttü. Ancak uzmanlar, Kishida’nın çabalarının yetersiz olduğunu ve toplumsal cinsiyet ve aile konusundaki muhafazakâr görüşleriyle tanınan kilisenin hâlâ LDP’nin politika kararlarını etkileyebileceğini söylüyor.

Geçen ay Japonya’nın LGBTQ karşıtı yeni bir ayrımcılık yasasını kabul etmesiyle kilisenin etkisi olduğu gündem konusu haline gelmişti

Cinayet davası hakkında ne biliyoruz?

Yamagami, mahkemeye çıkmaya uygun olup olmadığını belirlemek için aylarca süren psikiyatrik ve fiziksel muayenelerin ardından, bu yılın ocak ayında Abe’yi öldürmek ve ateşli silah yasalarını ihlal etmekle suçlandı. Suçlu bulunursa, ömür boyu hapis veya ölüm cezasına çarptırılabilir.

Ailenin borçlanma hikâyesi, halkın ilgisini çekmiş durumda. Geçen yıl kasım ayı ortasına kadar, 9 binden fazla kişi change.org web sitesinde, kilisenin kurbanı olduğu gerekçesiyle Yamagami’nin cezasının hafifletilmesini isteyen bir dilekçe imzaladı.

ASYA

Çinli BYD, AB’nin vergi artışlarına rağmen en yeni aracı Sealion 07’yi Avrupa pazarına sunmaya hazırlanıyor

Yayınlanma

BYD, Çin yapımı elektrikli araçlara (EV) yönelik son gümrük vergisi artışlarını göz ardı ederek, en yeni spor-arazi araçlarını (SUV) Avrupa pazarına sunup denizaşırı ülkelerde daha fazla satış yapmayı hedefliyor.

Çarşamba günü yapılan açıklamaya göre, dünyanın en büyük elektrikli araç üreticisi Sealion 07’yi 2025’ten itibaren müşterilerine teslim etmeye başlayacak ve bu da firmanın Avrupa pazarına girecek yedinci saf elektrikli modeli olacak. BYD ayrıca önümüzdeki yıl ilk kez Güney Kore pazarına girmeyi ve 95 ülkedeki varlığına yenilerini eklemeyi planlıyor.

Avrupa’daki son girişim, Avrupa Birliği’nin geçtiğimiz ay sübvansiyon karşıtı bir soruşturmanın ardından Çin elektrikli araçlarına yüzde 17 ila 35,3 oranında ek gümrük vergisi uygulama kararı almasının ardından geldi ve bu da sektörün görünümüne ve maliyet avantajına duyduğu güvenin altını çiziyor. BYD’nin otomobilleri blokta yüzde 17’lik bir orana tabi.

Çin’de üretilen saf elektrikli otomobillere uygulanan yüzde 10’luk standart gümrük vergisine ek olarak getirilen ek vergiler geçen ay yürürlüğe girdi ve beş yıl sürecek. ABD de aynı gerekçeyle eylül ayından itibaren Çin yapımı elektrikli araçlara uyguladığı gümrük vergisini %25’ten %100’e yükseltti.

Bir endüstri danışmanlık şirketi olan Shanghai Mingliang Auto Service’in CEO’su Chen Jinzhu, “BYD’nin araçları ek gümrük vergilerinden sonra bile cazibesini koruyor, bu yüzden şirket için gerçekten büyük bir sorun değil” dedi. South China Morning Post’a konuşan Chen, “Sealion 07, maliyet avantajının ihracat pazarlarındaki bu tür engellerin etkisini azaltmaya nasıl yardımcı olabileceğinin en son örneğidir” diye ekledi.

Shenzhen merkezli BYD, Sealion 07’nin Avrupa’daki fiyatını henüz açıklamadı. Sürüş menzili 450 km olan SUV, anakarada 189,800 yuan’dan (26,272 ABD$) başlıyor ve müşterilere teslimatlar mayıs ayında başlayacak.

UBS analistleri geçen yıl yayınladıkları bir raporda BYD’nin geleneksel AB markalarına kıyasla yüzde 25’lik sürdürülebilir bir maliyet avantajına sahip olduğunu belirtmişlerdi.

Okumaya Devam Et

ASYA

Zhuhai araba saldırısının ardından, Çinli yetkililer ‘güvenliği güçlendirme’ sözü verdi

Yayınlanma

Çin, güneydeki Zhuhai kentinde 35 kişinin ölümüne yol açan ve ülkeyi şoke eden vur-kaç saldırısının ardından güvenliği güçlendirme sözü verdi.

Kentteki büyük bir havacılık fuarı gösterisinin arifesi olan pazartesi günü 62 yaşındaki bir adam arabasını bir spor merkezinde egzersiz yapan insanların üzerine sürdü. Salı günü yetkililer 35kişinin hayatını kaybettiğini ve 43 kişinin de yaralandığını açıkladı. Çin medyasına göre kurbanların çoğunun orta yaşlı ve yaşlı olduğu düşünülüyor.

Devlet medyası salı günü Başkan Xi Jinping’in yerel yetkilileri Zhuhai saldırısından ders çıkarmaya ve “risklerin kaynağında önlenmesi ve kontrolünü güçlendirmeye” çağırdığını bildirdi.

Saldırının nedeni hala belirsizliğini koruyor.

Zhuhai Halk Hastanesi’nin internette dolaşan elektronik tıbbi kayıtları, Fan soyadlı saldırganın işsiz olduğunu ve boynunda ve göğsünde kendi kendini yaraladığı anlaşılan çok sayıda bıçak yarasıyla hastaneye başvurduğunu gösteriyor. Polis, sürücünün bir boşanma anlaşması yüzünden sinirli olduğunu söyledi.

Xi’nin direktifinin ardından, Zhuhai’yi yöneten Guangdong Eyaleti’nin parti başkanı Huang Kunming, eyaletin önemli güvenlik risklerini ortadan kaldırmak ve aşırı olayları önlemek için kamu güvenliği önlemlerini güçlendireceği sözünü verdi. Yetkililer, özellikle kalabalık bölgelerde güvenliğin artırıldığını söylediler.

Huang, Guangdong’un evlilik ve aile, komşuluk anlaşmazlıkları, hukuk ve dava konuları, tarım ve arazi sorunları, kamu maliyesi, emlak ve mülk yönetimi ile ilgili çatışmaları çözmeye odaklanacağını ve aynı zamanda savunmasız bireylere ve ihtiyaç sahiplerine yardım sunacağını söyledi.

Çin’in, ordunun en yeni savaş uçakları ve insansız hava araçlarının sergilendiği en büyük hava gösterisi Zhuhai’de devam ediyor ve South China Morning Post’a konuşan bir etkinlik organizatörü, saldırının ardından güvenlik endişeleri nedeniyle medya brifinglerinde değişiklikler yapıldığını söyledi.

Guangdong yetkilisi “Diğer şehirlerden çok daha fazla polis memurunu Zhuhai’ye seferber ettik” dedi ve ekledi: “Öncelik çok açık – insanların kendilerini daha güvende hissetmeleri için polis varlığını görmelerini sağlamamız gerekiyor.

Okumaya Devam Et

ASYA

Çin ordusu Filipinler’le tartışmalı bölgede deniz ve hava devriyesi gerçekleştirdi

Yayınlanma

Çin ordusu, Güney Çin Denizi’nde Filipinler ile devam eden gerginliğin ortasında çarşamba günü Scarborough Sığlığı çevresinde ortak bir deniz ve hava devriyesi gerçekleştirdi.

Halk Kurtuluş Ordusu (PLA) Güney Cephesi Komutanlığı devriye faaliyetlerinin “yasalara uygun olarak gerçekleştirildiğini” söyledi.

Çin’de Huangyan Adası ve Filipinler’de Panatag Sığlığı olarak bilinen Scarborough Sığlığı, hem Pekin hem de Manila tarafından talep ediliyor ve 2012’deki yoğun bir çatışmadan bu yana Çin tarafından etkin bir şekilde kontrol ediliyor. Ana Filipin adası Luzon’un yaklaşık 220 km (120 deniz mili) batısında bulunuyor.

Bu tatbikat, Manila ile devam eden gerilimin ortasında PLA tarafından dört ay içinde sığlık çevresinde yapılan ikinci tatbikat.

Son yıllarda iki ülke arasında tırmanan gerilim, özellikle geçen yıldan bu yana bir dizi çatışmanın yaşandığı Scarborough, İkinci Thomas ve Sabina sığlıkları üzerinde yoğunlaşıyor.

Cuma günü Filipinler ihtilaflı sularla ilgili iki yeni yasayı yürürlüğe koydu. Bunlardan biri olan Deniz Bölgeleri Yasası, Spratlys’in büyük bir kısmını Filipin toprağı olarak tanıyor ve adaların taban çizgilerinden 12 deniz mili (22 km) uzanan suların Manila’nın karasuları olduğunu iddia ediyor.

Çin Dışişleri Bakanlığı ise Manila’yı Scarborough Sığlığı ve Spratly Adalarını “yasadışı” olarak deniz bölgelerine dahil etmeye çalışmakla suçladı ve Çin’in “toprak egemenliğini ve denizcilik haklarını ve çıkarlarını sıkı bir şekilde savunmak için yasalara uygun olarak gereken her şeyi yapacağını” söyledi.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English