Bizi Takip Edin

DİPLOMASİ

Gürcistan’da genel grev

Yayınlanma

Tiflis’te, Avrupa Birliği (AB) entegrasyon sürecinin askıya alınmasına ve hükümete karşı tepkilerin büyümesiyle genel grev başladı. Eski Cumhurbaşkanı Salome Zurabişvili’nin de destek verdiği grevde yaklaşık 500 işletme yer aldı. Protestolar, yeni seçim talepleri ve tutuklu göstericilerin serbest bırakılması üzerine yoğunlaştı.

Tiflis’te, yeni parlamento seçimlerinin yapılması ve protesto eylemlerine katıldıkları için tutuklananların serbest bırakılması talepleriyle geniş çaplı bir grev düzenleniyor. Interpress News haberine göre greve, Gürcistan’ın beşinci Cumhurbaşkanı Salome Zurabişvili de katıldı.

Organizatörler tarafından yapılan açıklamada, bu eylemin amacının yalnızca hükümete baskı yapmak değil, aynı zamanda ülkenin AB’den uzaklaşması durumunda karşılaşacağı potansiyel sonuçları göstermek olduğu belirtildi.

Açıklamada şu ifadeler yer aldı: “Ekonomik durgunluk, kapanan işletmeler, yoksulluk ve işsizlik. Hem tehditler hem de çözümler ortaktır: yeni seçimler ve tutukluların serbest bırakılması.”

Greve yaklaşık 500 işletme katıldı. Cumhuriyet Meydanı’nda yaklaşık 200 kişi araç trafiğini durdurdu. Benzer eylemler Çavçavadze Bulvarı’nda da devam ediyor.

Paper Kartuli tarafından aktarılan bilgilere göre grev, yerel saatle 18.00’e kadar sürecek.

Protestolara, iktidar yanlısı olduğu iddia edilen iş insanı Soso Phakadze’nin sahibi olduğu Dunkin ve Wendy’s şubeleri dâhil olmak üzere birçok büyük şirketin çalışanları katılıyor. Ayrıca, Alta çalışanları, TBC, Liberty ve Credo bankalarındaki personel ile Tegeta Motors gibi şirketlerden temsilciler de eylemlerde yer aldı.

Daha önce pek çok büyük Gürcü işletmesi, çalışanlarının iş saatleri dışında greve katılmalarına engel olmayacaklarını açıklamıştı.

Gürcistan’daki protestolar, Gürcü Rüyası partisinin yüzde 53,93 oy oranıyla kazandığı parlamento seçimlerinin ardından başladı. Muhalefet, seçim sonuçlarının manipüle edildiğini iddia ederek sonuçları tanımayı reddetti.

Protestolar, 28 Kasım’da ülkenin AB entegrasyon sürecinin durdurulmasının ardından daha da şiddetlendi.

Aralık ayı sonunda, ABD, Gürcü Rüyası partisinin kurucusu ve milyarder Bidzina İvanişvili’ye yaptırım uyguladı. Bunun yanı sıra ABD Kongresi’nde Gürcistan hükümetini tanımama tasarısı sunuldu.

Eski Gürcistan Cumhurbaşkanı, ABD’deki McCain Enstitüsü’nde Kissinger bursiyeri oldu

DİPLOMASİ

Starmer Ukrayna’da Zelenskiy ile ‘100 yıllık anlaşma’ imzalayacak

Yayınlanma

Birleşik Krallık Başbakanı Keir Starmer, savaş kritik bir aşamaya girerken, daha fazla silah sözü vermek ve önümüzdeki 100 yıl boyunca İngiliz desteği vaadinde bulunmak üzere Ukrayna’ya gitti.

Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy ile görüşmeye giden Starmer, Ukrayna ile Karadeniz ve Baltık’ta güvenliği güçlendirmeyi ve iki ülke arasında iktisadi ve kültürel bağlar kurmayı amaçlayan bir “100 yıllık ortaklık” anlaşması imzalayacak.

Starmer, Başbakanlık tarafından yayınlanan açıklamasında, “Putin’in Ukrayna’yı en yakın ortaklarından uzaklaştırma hırsı muazzam bir stratejik başarısızlık olmuştur. Bunun yerine, her zamankinden daha yakınız ve bu ortaklık bu dostluğu bir üst seviyeye taşıyacak,” dedi.

Ukrayna, koşullu olarak Rusya ile olası görüşmelere katılmaya istekli olduğunu açıklarken, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron gibi diğer Batılı liderler de “barışı korumak” adına Avrupa birlikleri gönderme fikrini ortaya attı.

Starmer’ın ayrıca Ukrayna’nın acil ihtiyaçları için “ölümcül yardım” da dahil olmak üzere yeni bir destek paketi açıklaması bekleniyor, fakat ayrıntılar henüz belli değil.

Downing Street yetkilileri Ukrayna’nın son derece iyi eğitimli silahlı kuvvetleri ve son üç yıldır hızla yenilikler yapan ve yeni kitlerini savaş alanında test eden bir teknoloji sektörüyle artık son derece gelişmiş bir askeri güç olduğuna dikkat çekiyor.

Yetkililer, bu gerçek savaş deneyiminin Britanya’nın da savunmasını güçlendirmesine yardımcı olacağını söylüyor.

“100 yıllık ortaklık” bilim, teknoloji ve sağlık hizmetlerinin yanı sıra tarım ve hatta eğitim alanındaki ortak çalışmaları da kapsıyor. Anlaşma Baltık Denizi, Karadeniz ve Azak Denizinde güvenliği sıkılaştırmaya yönelik yeni bir planı da içeriyor. 

Birleşik Krallık, Rusya’nın egemenliğine giren bölgelerden çıkarılan ve daha sonra satılan Ukrayna tahılının izini sürmek için bir sistem üzerinde çalışıyor. İngiliz yapımı veri tabanı önümüzdeki haftalarda hazır olacak ve Kiev hükümetiyle paylaşılacak. Ayrıca enerji ve kritik madenler konusunda da işbirliği sözü verildi.

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

Roma ile Tiran, denizaltı enerji kabloları ile birbirine bağlanacak

Yayınlanma

İtalya Başbakanı Giorgia Meloni dün (16 Ocak) Arnavutluk ve Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ile Adriyatik boyunca Tiran ve Roma’yı birbirine bağlayacak bir sualtı enerji kablosu inşa etmek üzere anlaştıklarını açıkladı.

Üç ülke, Adriyatik Denizinin altından Vlora ve Puglia arasında üç yıl içinde bir elektrik enterkonnektörü kurulması konusunda anlaştı.

Meloni, bunun enerji sürdürülebilirliğini ve Batı Balkanlar ile Avrupa arasındaki bağları güçlendirmeye yönelik önemli bir adım olduğunu söyledi.

Meloni, İtalya’nın kendisini Avrupa ve Afrika’yı birbirine bağlayan stratejik bir enerji merkezi olarak konumlandırma arzusunun altını çizdi.

Başbakan, “Akdeniz’deki coğrafi konumumuz, enerji tedariki ve dağıtımı için doğal bir platform olarak hizmet vermemizi sağlıyor,” dedi.

Arnavutluk Başbakanı Edi Rama, anlaşmanın yaklaşık 1 milyar avroluk bir yatırım planının ana hatlarını çizdiğini söyledi ve altyapının üç yıl içinde faaliyete geçmesinin beklendiğini sözlerine ekledi.

Rama, “Bu, İtalya’ya yenilenebilir enerji arzını artıracak ve 2026 yılında yürürlüğe girecek olan yeni AB yenilenebilir enerji düzenlemelerine hazırlanmaya yardımcı olacak çok önemli bir proje,” dedi.

Rama, işbirliğinin İtalyan iletim sistemi operatörü Terna ve Abu Dhabi National Energy’yi (Taqa) da kapsadığını sözlerine ekledi.

Arnavut lider ayrıca, ülkesi adına stratejik ortaklık çerçevesini imzalayan BAE Sanayi ve İleri Teknoloji Bakanı Sultan Ahmed Al Jaber’i bu düzenlemeden dolayı övdü. Al Jaber aynı zamanda Abu Dhabi Future Energy Co. (Masdar) Yönetim Kurulu Başkanı.

Rama, Masdar ve Arnavutluk’un devlete ait enerji kuruluşu KESH’in yakın zamanda yaptıkları bir anlaşma kapsamında Arnavutluk’ta toplam 3 GW’lık yenilenebilir elektrik santralleri kurmayı hedeflediklerini vurguladı.

Arnavutluk, gazlaştırma planlarını açıklamış olmasına rağmen, enerjisinin neredeyse %100’ünü bir hidroelektrik filosu aracılığıyla üretiyor.

Tiran, özellikle yaz ve bahar aylarında ürettiği hidroelektrik enerjiyi depolayamadığı için komşu ülkelere ihraç ediyor. Fakat bu, kullanımın zirveye ulaştığı kış aylarında genellikle fosil kaynaklı enerjiyi geri satın almak zorunda olduğu anlamına geliyor.

Arnavutluk enerjide neredeyse tamamen hidroelektrik enerjiye dayanırken, fotovoltaiklerin payı giderek artıyor. Arnavutluk’taki nihai enerji talebinin %44’ünü yenilenebilir enerji kaynaklarının oluşturduğunu belirten Rama, İskandinav ülkeleriyle birlikte bu segmentte Avrupa’da ilk sırada yer aldıklarını sözlerine ekledi.

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

Fransa ve İngiltere Ukrayna’ya asker göndermeyi görüşüyor

Yayınlanma

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve İngiltere Başbakanı Keir Starmer, Ukrayna’ya barış gücü göndermeyi tartışıyor. Ancak, İngiltere’nin katılımı henüz kesinleşmedi ve riskler değerlendiriliyor. Avrupa ülkeleri, savaş durdurulursa 40 bin ila 100 bin askerlik bir misyon planlıyor.

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve İngiltere Başbakanı Keir Starmer, ateşkes anlaşmasının ardından Ukrayna’ya barış gücü göndermeyi görüşmeye başladı.

The Telegraph‘ın İngiltere hükümetindeki üst düzey kaynaklara dayandırdığı habere göre, müzakerelerin detayları gizli tutuluyor ve Starmer, İngiliz askerlerinin barış misyonuna katılımına henüz nihai onay vermedi.

Kaynaklardan biri, “bu birliklerin maruz kalabileceği tehditler ve bunun çatışmaları tırmandırıp tırmandırmayacağı” gibi çözülmemiş soruların olduğunu belirtti.

Daha önce, İngiltere’nin iki eski savunma bakanı Grant Shapps (2023–2024) ve Gavin Williamson (2017–2019), hükümeti Ukrayna’ya barış gücü göndermeye çağırmıştı.

Williamson, “Kiev’in güvenliğini NATO veya İngiltere gibi güvenilir ortaklar aracılığıyla desteklemek son derece önemli” dedi. Fransa ise Intelligence Online‘a göre, Belarus üzerinden gelebilecek bir Rus saldırısını püskürtmek de dahil olmak üzere Ukrayna’ya asker konuşlandırma tatbikatları yaptı.

Ocak ortasında Macron, Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy ile barış gücü konusunu görüştü. Zelenskiy, böyle bir adımın “Rusya’yı barışa zorlamak için en iyi araçlardan biri” olacağını söyledi.

Macron, Ukrayna’ya Batılı askerler gönderme fikrini ilk kez geçen yıl şubat ayında dile getirmişti. O zamandan beri Avrupa ülkeleri, savaş durdurulursa ateşkesin denetlenmesi için bu tür bir adımı tartışıyor.

Wall Street Journal‘a göre, ABD’nin seçilmiş başkanı Donald Trump da bu çözüme ilgi gösteriyor. Ancak Trump, Paris’te Zelensky ve Macron ile yaptığı görüşmede, Amerikan ordusunun barış misyonuna katılmayacağını, Ukrayna’yı destekleme ve koruma görevinin öncelikle Avrupa’ya ait olduğunu vurguladı.

Daha sonra, Avrupa ülkelerinin Rusya ile savaşın durması veya dondurulması halinde Ukrayna’ya asker gönderme konusunda somut müzakereler yürüttüğü ortaya çıktı.

Reuters ajansının kaynaklarına göre, böyle bir misyonun en az 40 bin askerden oluşması planlanıyor ve Almanya, İngiltere, Fransa, İtalya ve Polonya gibi beş ila sekiz ülkenin birlikleri bu misyonun temelini oluşturacak.

Fransa, Ukrayna’ya asker gönderme senaryosunu gizlice tatbik etti

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English