Yarı iletken üretim ekipmanlarının önemli tedarikçilerine ev sahipliği yapan Japonya ve Hollanda, Biden yönetiminin Çin’in çip endüstrisine yönelik kısıtlamalarına katılmaya hazırlanıyor.
The Japon Times’ın konuya yakın kaynaklara dayandırdığı haberine göre, Japonya ve Hollanda Çin’e karşı teknoloji ihracatı kısıtlamaları üzerinde anlaşmaya varabilir ve bu süreç Ocak ayı sonuna kadar sonuçlandırılabilir.
Başbakan Fumio Kishida ve Hollanda lideri Mark Rutte, bu ayın başlarında Beyaz Saray’da ABD Başkanı Joe Biden ile planlarını görüşmüştü. Bloomberg News görüşme sonrası, Hollanda ve Japonya’nın, Beyaz Saray’ın Ekim ayında açıkladığı kapsamlı kurallar kadar ileri gitmeyecek olsalar da, Çin’e karşı bu tür kontrolleri sıkılaştırmada ABD’ye katılma konusunda prensipte anlaştığını yazmıştı. Washington, önlemlerin Pekin ordusunun gelişmiş yarı iletkenler elde etmesini engellemeyi amaçladığını ileri sürmüştü.
Rutte’nin ziyareti öncesinde ise, Hollanda Ticaret Bakanı Liesje Schreinemacher, Hollanda’nın Avrupalı ve Asyalı müttefikleriyle istişarelerde bulunduğunu ve ABD Ticaret Bakanlığı’nın Ekim ayında başlattığı yeni kısıtlamaları otomatik olarak kabul etmeyeceğini açıklamıştı.
Ancak Rutte’nin, Perşembe günü İsviçre’nin Davos kentinde düzenlenen Dünya Ekonomik Forumu oturum aralarında Bloomberg News ile yaptığı röportajda, çip kısıtlamaları konusunda anlaşmaya vardıklarına dair bir yorum yaptığı kaydedildi.
Lahey ve Tokyo muhtemelen, Washington’un ABD vatandaşlarının Çinli çip üreticileriyle çalışmasını da engelleyen kısıtlamaları kadar ileri gitmeyecektir. Ancak yine de bu durum, Pekin’i en gelişmiş yarı iletken türlerini üretmek için ihtiyaç duyduğu teknolojiden yoksun bırakabilir.
Çin Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Wang Wenbin ise, Cuma günü Pekin’de düzenlediği olağan basın toplantısında ABD’nin çabalarının “bencil hegemonik çıkarını” gösterdiğini ve Washington’ın “müttefikleri pahasına kendi çıkarlarını sağlamaya çalıştığını” söyledi.
Çip Savaşı
Biden yönetimi, Ekim ayında, ABD’li üreticilerin gelişmiş çip üretim ekipmanlarının Çinli müşterilere tedarikine yönelik kısıtlamaları ve Çinli yarı iletken firmaları için çalışan Amerikalılara yönelik kısıtlamaları içeren kapsamlı yeni kurallar yayınlamıştı.
ABD bu kısıtlamalar ile yarı iletkenler alanında en büyük pazar olan Çin’e olan bağımlılığını azaltmayı, teknoloji üstünlüğü Çin’e kaptırmamayı ve bu alandaki tedarik zincirinin yönünü değiştirmeyi hedefliyor.
ABD’nin teknoloji üstünlüğü mücadelesinde, Çinli şirketlere yönelik kritik teknoloji tedarikini kesme çabası, eski Başkan Donald Trump’ın yönetimi döneminde başlamıştı. Ancak Biden yönetimi, endüstrinin tedarik zincirinde kilit roller oynayan önde gelen şirketlere ev sahipliği yapan Hollanda, Japonya, Güney Kore ve Tayvan gibi müttefiklerine bu kısıtlamalara dahil olmaları için baskı uygulayarak işi daha da ileri götürdü.
Biden yönetimi Çin’e karşı yürüttüğü ‘çip savaşında’ cephesini, Hollanda ve Japonya’yı da içerecek şekilde genişletmek istiyor. Çünkü, ABD’nin kısıtlamaları tek başına yeterli değil. Eğer tamamlayıcı ihracat kontrolleri uygulamazlarsa, ABD yaptırımları Çinli alıcıların Amerikan cihazlarını ve ekipmanlarını benzer yabancı bileşenlerle değiştirmelerine neden olacak. ABD ise tedarik zincirini tamamen kendi kontrolüne alarak Çin teknolojisini çevrelemeyi ve sıkıştırmayı hedefliyor.
Ancak Washington’ın çabaları Çin’i, ithalata olan bağımlılığını azaltmaya yöneltti. Pekin, Washington onu yarı iletken tedarik zincirinden çıkarmaya çalışırken, bu endüstriye büyük yatırım yaptı. Çin, 2025 yılına kadar yarı iletkenlerde %70 kendi kendine yeterlilik sağlamayı hedefleyen ileri teknolojilere 1,4 trilyon dolarlık yatırım yapma planını ortaya koydu.
Hollandalı ve Japon şirketler için ise, bazı ABD şirketleri için olduğu gibi, tedarik zincirini sıkıntıya sokacak ve büyük bir pazara erişimi kaybetmelerine yol açacak bu kısıtlamalar oldukça tartışmalı.