Bizi Takip Edin

ORTADOĞU

İsrail, Gazze’ye kuzeyden ve güneyden saldırıyor

Yayınlanma

Gazze’nin hem de güneyinde hem de kuzeyinde son haftaların en yoğun çatışmaları yaşanıyor. İsrail’in Mısır sınırındaki Refah’ta düzenlediği operasyonlar yardım için ana geçiş noktalarından birini kapattı. İnsani yardım grupları bu durumun zaten vahim olan durumu daha da kötüleştirdiğini söylüyor.

İsrail, Refah’ın doğusuna yönelik hava ve kara saldırılarını artırdı ve Brezilya mahallesindeki bir eve düzenlenen hava saldırısında ölenler oldu. Bölge sakinleri İsrail’in hava ve kara bombardımanlarının yoğunlaştığını ve tankların kuzey-güney ana Selahaddin yolunu kestiğini söyledi.

Şabura mahallesinden 57 yaşındaki Bassam Reuters’a yaptığı açıklamada, “Tanklar şehrin doğusundaki Selahaddin yolunu kesti, güçler şu anda güneydoğu tarafında, yerleşim bölgesinin yakınında yığınak yapıyor. Durum korkunç ve patlama sesleri hiç kesilmiyor” dedi.

İsrail, güneydeki Refah’ı ele geçirmek için düzenlediği saldırıların dışında Gazze’nin kuzeyini de vurmaya devam ediyor. İsrail güçleri Beyt Lahya kentini ve Cibaliya Mülteci Kampı’na yönelik topçu atışlarını gece boyunca sürdürdü. Nuseyrat Mülteci Kampı’nda 3 katlı bir eve düzenlenen bombalı saldırıda aralarında çocukların da olduğu 14 sivil hayatını kaybetti, onlarca kişinin yaralandı.

Gazze’deki Filistin Sağlık Bakanlığından bu sabah yapılan açıklamaya göre, İsrail ordusunun Gazze’ye son 10 günde düzenlediği saldırılarda 519 Filistinli hayatını kaybetti, 1163 Filistinli yaralandı. Böylece İsrail’in 221 gündür sürdürdüğü saldırılarda toplam can kaybı 35 bin 173’e, yaralı sayısı da 79 bin 61’e ulaştı. Ayrıca enkaz altında ve yol kenarlarında halen ölülerin bulunduğu ancak İsrail güçlerinin engellemesi nedeniyle sağlık ekipleri ile sivil savunma görevlilerinin cenazelere ulaşamadığı belirtiliyor.

Yüz binlerce insan yine yerinden ediliyor. İsrail’in Ekim ayında Gazze’nin kuzeyinden tahliye emri vermesinin ardından Gazze nüfusunun yaklaşık yarısı buraya sığınmıştı.

BM Yakın Doğu’daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) saldırıların başlamasından bu yana Refah’tan yaklaşık 450 bin kişinin zorla yerinden edildiğinin tahmin edildiği açıkladı. Açıklamada, “İnsanlar değişmez bir tükenmişlik, açlık ve korkuyla karşı karşıya. Hiçbir yer güvenli değil. Tek umut acil ateşkes” ifadesi kullanıldı.

Refah’tan kaçan siviller İsrail tarafından genişletilmiş bir insani yardım alanı olarak belirlenen ve sahil boyunca uzanan el-Mawasi de dahil boş arazilere taşınıyor.

Ancak Norveç Mülteci Konseyi yardım kuruluşundan Shaina Low, Reuters’a buranın yerlerinden edilen aileleri kabul etmek için kurulmadığını söyledi, “Tuvalet ya da su noktaları kurmak için yer yok. Devasa katı atık yığınları var. Meslektaşım çöplerin üzerinde eşek leşleri gördüğünden bahsetti, yani her türlü sağlık sorunu var” dedi.

Gazze Sağlık Bakanlığı, yardım, tıbbi malzeme ve jeneratörlerle ambulansları çalıştıracak yakıtın girişine izin verilmesi için İsrail’e uluslararası baskı yapılması çağrısında bulundu.

Öte yandan Refah’taki bir hastaneye giden BM plakalı bir aracın vurulması sonucu savaşın başlangıcından bu yana ilk kez yabancı bir BM güvenlik görevlisi hayatını kaybetti.

UNRWA Genel Komiseri Philippe Lazzarini, İsrail’in Gazze’ye saldırılarının başladığı 7 Ekim’den bu yana sadece UNRWA’dan 188 ekip üyesinin öldürüldüğünü hatırlatarak, “Gazze’de yardım çalışanları dahil hiç kimse güvende değil” ifadelerine yer verdi. Lazzarini ayrıca, “(Gazze’de) Yardım çalışanları ve BM personeli hedef değildir ve asla olmamalıdır” uyarısında bulundu.

Avrupa Birliği (AB) Komisyonunun Kriz Yönetimi ve İnsani Yardımlardan Sorumlu Üyesi Janez Lenarcic, BM aracına düzenlenen saldırıyı kınarken ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcü Yardımcısı Vedant Patel, “Bu olayı İsrail hükümetine ilettik ve gerekli adımları atmalarını bekliyoruz” ifadesini kullandı.

ORTADOĞU

Hamas’ın Batı Şeria lideri İsrail hapishanesinde öldürüldü

Yayınlanma

Hamas’ın Batı Şeria’daki lideri Mustafa Muhammed Ebu Ara, tutuklu bulunduğu İsrail hapishanesinde hayatını kaybetti. 7 Ekim’den bu yana İsrail hapishanelerinde işkence veya ihmal nedeniyle öldürülen tutuklu sayısının 19’a yükseldi.

Filistin Esirler Cemiyeti ile Filistin Kurtuluş Örgütüne bağlı Esirler ve Serbest Bırakılanlar Heyetinden yapılan ortak açıklamada, işgal altındaki Batı Şeria’nın Tubas kentine bağlı Akaba beldesi sakinlerinden Ebu Arra’nın sağlık durumunun kötüleşmesi üzerine hastaneye kaldırıldığı belirtildi.

Rimon Hastanesinden Soroka Askeri Hastanesine sevk edilen Ebu Arra’nın yaşamını yitirdiği aktarılan açıklamada, evli ve 7 çocuk babası olan Ebu Arra’nın 1990 yılından bu yana birçok kez İsrail tarafından tutuklandığı kaydedildi.

Ebu Arra’nın İsrail hapishanelerinde toplam 12 yıl yattığı paylaşılan açıklamada, 63 yaşındaki Filistinlinin son olarak 30 Ekim 2023’te idari tutuklamaya tabi tutulduğu hatırlatıldı.

Açıklamada, “Ebu Ara’nın, tüm mahkumlar gibi, Gazze’ye yönelik imha savaşının başlamasından bu yana, İsrail hapishaneleri ve kamplarındaki mahkûm ölümlerinin başlıca nedenleri olan işkence, açlık ve tıbbi ihmal de dahil benzeri görülmemiş suçlar ve prosedürlerle karşı karşıya kaldığı” vurgulandı.

Ebu Arra’nın tutuklanmadan önce ciddi sağlık problemleri yaşadığı belirtilen açıklamada, “Ebu Arra, ilaçlarından mahrum edilerek ölüme terk edildi. Bu Filistin halkına karşı devam eden soykırım suçları kapsamında yapıldı” denildi.

Filistinlinin ölümünden İsrail hapishane idaresinin sorumlu tutulduğu açıklamada, İsrail hapishanelerinde tutulan 9 bin 700’ü aşkın Filistinlinin akıbetinden de hapishane idaresinin mesul olduğu kaydedildi.

Açıklamada, 7 Ekim 2023’ten bu yana İsrail hapishanelerinde ölen Filistinlilerin sayısının 19’a çıktığı aktarıldı.

Okumaya Devam Et

ORTADOĞU

Mısır, IMF incelemesi öncesi akaryakıt fiyatlarını %15 artırdı

Yayınlanma

Mısır, Aralık 2025’e kadar sübvansiyonları kademeli olarak kaldırma planının bir parçası olarak akaryakıt fiyatlarını artırdı. Bu hamle, vatandaşların hoşnutsuzluğuna yol açan elektrik kesintilerinin devam ettiği bir dönemde geldi.

Mısır 2022’den bu yana, verdiği kredilere karşılık Uluslararası Para Fonu’nun (IMF) talep ettiği ekonomik bir “reform” programı uyguluyor. Bu program çerçevesinde para birimi dört kez devalüe edildi, gıda ve enerji sübvansiyonları önemli ölçüde azaltıldı, ancak bazıları hala yürürlükte.

The National’a konuşan mali analistler, akaryakıttaki fiyat artışlarının IMF’nin Mısır’a verdiği 820 milyon dolar tutarındaki kredinin üçüncü diliminin ödenmesi için temel bir şart olduğunu söyledi.

IMF, Mısır’ın gıda ve yakıt sübvansiyonlarının kaldırılması şartını yerine getirmesini beklerken reform programının üçüncü incelemesi 10 Temmuz’dan 29 Temmuz’a ertelendi.

IMF’nin mart ayında kredi programını 5 milyar dolar genişletmesinden bu yana hükümet akaryakıt fiyatlarına ikinci kez zam yaptı. Mısır, anlaşmanın bir parçası olarak yakıt sübvansiyonlarını azaltmayı taahhüt etmişti.

Nisan ayında IMF, Mısır’ın 2024/25 yıllarında yakıt sübvansiyonları için 331 milyar Mısır lirası (6,85 milyar dolar), 2025/26 yıllarında ise 245 milyar Mısır lirası harcayacağını tahmin etmişti.

The National’ın haberine göre hükümetin sübvansiyonları kaldırma çabaları, son yıllarda yaşam maliyetlerinin arttığını söyleyen vatandaşların direnişiyle karşılaştı. Günlük yaşamı sekteye uğratan ve Mısırlılar arasında öfkeye yol açan sürekli elektrik kesintileri durumu daha da kötüleştirdi.

Hükümet elektrik kesintilerini rekor tüketim ve teknik arızalara bağlıyor ancak pek çok vatandaş bu açıklamaları bahane olarak görüyor.

Bazı uzmanlar sübvansiyonların azaltılmasının uzun vadede elektrik sektöründe yeni yatırımlar için alan açacağını ve nihayetinde elektrik kesintilerini ortadan kaldıracağını söylüyor.

Ancak hükümet kısa vadede IMF’nin şartlarını yerine getirmek ve halkın hoşnutsuzluğunu yönetmek arasında tehlikeli bir yolda ilerlemek zorunda.

Akaryakıt fiyatlarına yapılan zamlar, IMF kredilerini güvence altına almak için gerekli olsa da hükümet ile vatandaşlar arasındaki ilişkiyi daha da gerginleştirebilir.

Okumaya Devam Et

ORTADOĞU

Ateşkes müzakerelerine “Biden” rötarı

Yayınlanma

İsrail müzakere ekibi, Hamas ile ateşkes ve esir takası müzakereleri için bugün Doha’da yapılması planlanan görüşmeleri bir hafta sonraya erteledi.

Üst düzey bir İsrailli yetkili, gecikmenin nedeninin Başbakan Binyamin Netanyahu ile ABD Başkanı Joe Biden arasındaki görüşmenin ertelenmesi olduğunu belirterek, Başbakan’ın nasıl ilerleneceğini değerlendirmek üzere ortaya çıkan anlaşmayı Biden’la görüşmeyi planladığını söyledi.

Kaynak ayrıca müzakere ekibinin toplantıdan sonra görüşmeler için yola çıkacağını söyledi, ancak tam zamanını belirtmedi. İsrail medyası heyetin ancak önümüzdeki hafta yola Doha’ya gidevileceğini bildirdi. Kaynak, gecikmeye rağmen müzakerecilerin Arap arabulucularla görüşmeleri uzaktan sürdürdüğünü vurguladı.

Hamas’ın elindeki rehinelerin aileleri, heyetin seyahatinin ertelendiği haberine öfke duyduklarını ifade ettiler.

Rehinelerden Matan Zangauker’in annesi Einav Zangauker, “Netanyahu Kongre önünde masadaki anlaşmayı kabul ettiğini açıklamak yerine, kişisel nedenlerle anlaşmanın ilerlemesini engelliyor” dedi.

Ayrıca aileler, İsrailli müzakere heyetiyle “acil toplantı” yapılmasını talep etti.

“Esir Aileleri Forumu” tarafından yapılan açıklamada müzakereler konusunda güven krizinin olduğuna işaret edildi. Açıklamada, “Başbakan (Binyamin Netanyahu) iki haftadır arabulucuların anlaşmanın uygulanmasına ilişkin taleplerine yanıt vermekten kaçınıyor” denildi.

Esir ailelerine müzakere sürecine dair sağlanan bilgilerin gerçekliği yansıtmadığı aktarılarak, “Bu ayak sürüme, sevdiklerimizi geri getirme şansının kasıtlı sabote edilmesidir. Müzakereleri etkili şekilde baltalıyor ve ciddi bir ahlaki başarısızlığa işaret ediyor” denilen açıklamada, esirlerin geri dönüşüne ilişkin “dürüst rapor” sunmanın güvenlik servislerinin sorumluluğunda olduğu vurgulandı.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English