Bizi Takip Edin

DİPLOMASİ

Kırgızistan, Taliban’ı terör listesinden çıkardı

Yayınlanma

Kırgızistan’ın Taliban’ı terör örgütleri listesinden çıkardığı bildirildi. Afganistan Dışişleri Bakanlığı’nın resmi internet sitesinde yapılan açıklamada, Kırgızistan’ın bu kararının memnuniyetle karşılandığı belirtildi.

Açıklamada, Bişkek’in bu adımının, Taliban hükümetinin uluslararası ve bölgesel düzeyde artan tanınmasını yansıttığı ve ikili ilişkilerin geliştirilmesine katkı sağladığı ifade edildi. Ayrıca, bu kararın, diğer devletlerin Taliban’a yönelik benzer dostane yaklaşımlarıyla uyumlu olduğu vurgulandı.

Kırgızistan Başsavcılığı, 2 Eylül’de yasaklı örgütlerin güncellenmiş listesini yayımladı. Bu listede Taliban yer almadı.

Kırgızistan Devlet Din İşleri Komisyonu’ndan bir yetkili, Taliban’ın bu listeden hangi koşullar altında çıkarıldığını tam olarak açıklayamazken, savcılığın bu adımı haziran ayında Kazakistan’ın Taliban’ı artık terörist olarak görmediğini duyurmasının ardından atmış olabileceğini belirtti.

Komisyon başkan yardımcısı Kanat Midin uulu, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü’ne (KGAÖ) üye diğer ülkelerin de Taliban’ın yasaklı örgütler listesinden çıkarılmasını tartıştığını aktardı. KGAÖ’nün diğer üyeleri arasında Rusya, Kazakistan, Belarus, Tacikistan ve Ermenistan bulunuyor.

Rusya da Taliban’ı liste dışına çıkarmaya hazırlanıyor

Kırgızistan’ın bu kararı, Rusya’nın da Taliban’ı terör listesinden çıkarmaya yönelik adımlarını gündeme getirdi.

Mayıs ayında, Rusya dışişleri ve adalet bakanlıkları, Devlet Başkanı Vladimir Putin’e Taliban’ın yasaklı örgütler listesinden çıkarılması tavsiyesinde bulunmuştu. Temmuz ayında Putin, Kabil’de düzenlenen Şanghay İşbirliği Örgütü zirvesi sonrasında Taliban’ı, ‘uluslararası terörle mücadelede Rusya’nın müttefiki’ olarak nitelendirmişti.

Temmuz ayında Bloomberg, Avrupa Birliği’ne (AB) üye bazı ülkelerin, Taliban’ın 2021 yılında Afganistan’daki yönetimi ele geçirmesinin ardından askıya alınan Kabil’deki diplomatik misyonlarını yeniden açmayı planladığını duyurdu.

Avrupa’nın bu diplomatik misyonları yeniden açmasının, AB’nin Afganistan’da projeler geliştirmesine ve bölgedeki stratejik varlığını güçlendirmesine olanak tanıyacağı belirtiliyor.

Şu anda Afganistan’da Rusya, Çin, Orta Asya ülkeleri, Pakistan ve Hindistan gibi 17 ülkenin diplomatik temsilcilikleri bulunuyor. ABD ise Taliban ile Katar’daki temsilcilikleri aracılığıyla siyasi temaslarını sürdürüyor.

Doğrudan Taliban’ı tanımak anlamına gelmiyor’

Öte yandan Afganistan Siyaseti Araştırma Merkezi Başkanı Andrey Serenko, Vedomosti gazetesine verdiği demeçte Taliban’ın yasaklı örgütler listesinden çıkarılmasının, doğrudan tanınma anlamına gelmediğini belirtti.

Orta Asya’da yatırım yapan Katar’a jest’

Serenko, Kazakistan’ın daha önce benzer bir adım attığını ancak Taliban’la tam anlamıyla diplomatik ilişkiler kurmadığını hatırlattı. Uzman, Kırgızistan ve Kazakistan’ın bu hamlesinin, Taliban’ı yasaklı örgütler listesinden çıkararak, Afganistan’daki arabulucu rolünü artıran ve Orta Asya’da yatırım yapan Katar’a bir jest olduğunu ileri sürdü.

Serenko ayrıca, Orta Asya ülkelerinin Taliban’ın diğer cihatçı grupları engellemesini ve böylece bölgedeki güvenliğin korunmasını umduğunu da ekledi. Kırgız siyaset bilimci Mars Sariyev ise Orta Asya ülkelerinin Afganistan konusunda bir uzlaşıya vardığını ve Taliban’ın terör listesinden çıkarılmasının, bu ülkelerle daha yapıcı müzakerelere kapı aralayabileceğini söyledi.

Sariyev, özellikle bölgedeki devletlerin, ‘Büyük Orta Asya’ projesinin bir parçası olarak, Afganistan üzerinden bir demiryolu hattı inşa etmek istediklerine dikkat çekti.

Uzmanlar, Orta Asya ülkelerinin bu adımının, Taliban’ın bölge için bir tehdit haline gelmesini engellemeye yönelik olduğunu belirtiyor. Sariyev, bu ülkelerin, Taliban’ın bir zamanlar Ukrayna’nın Rusya karşıtı bir projeye dönüştüğü gibi, Orta Asya karşıtı bir yapıya dönüşmesini önlemek istediklerini ifade etti.

Amerikalılar tüm yumurtalarını tek bir sepete koymuyor’

Kırgızistan’ın Taliban’ı terör listesinden çıkarma kararı, bölgedeki jeopolitik dengeleri yeniden şekillendirme potansiyeline sahip. Rusya ve ABD gibi büyük güçler, Taliban ile temaslarını sürdürüyor ancak bu temaslar şimdilik sınırlı kalıyor. Hem Moskova hem de Washington, Taliban’la ilişkilerini dikkatli bir denge politikası içinde yürütüyor.

Ne Rusya ne de ABD, Afganistan’ın iç işlerine doğrudan müdahil olmak istediğini dile getiren Serenko, “Amerikalılar tüm yumurtalarını tek bir sepete koymuyor ve Taliban’ı ‘besliyor’, biraz güvenlik sağlıyor. Rusya da bu yaklaşımı yeni yeni izlemeye başladı,” yorumunu yaptı.

DİPLOMASİ

Almanya ile Özbekistan arasında göç anlaşması

Yayınlanma

Özbekistan Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev ile Almanya Şansölyesi Olaf Scholz, iki ülke arasında yeni bir göç anlaşmasına imza attı.

Özbek Cumhurbaşkanlığının açıklamasına göre, anlaşma dün (15 Eylül) Semerkant’ta gerçekleşen görüşmeler sırasında imzalandı.

Alman DPA ajansının haberine göre, bu anlaşma iki temel amaca hizmet ediyor: Birincisi, özellikle sağlık sektöründe olmak üzere nitelikli Özbek işçilerin Almanya’ya giriş sürecini kolaylaştırmak.

İkincisi ise, Almanya’da yasal kalma hakkı bulunmayan Özbek vatandaşlarının ülkelerine geri dönüşünü düzenlemek. Şu anda Almanya’da yaklaşık 13 bin 700 Özbek vatandaşı yaşıyor.

Scholz’un iki günlük Özbekistan ziyareti kapsamında, iki ülke arasında toplam sekiz farklı alanda iş birliği anlaşması imzalandı.

Bu anlaşmalar arasında veterinerlik ve hayvancılık, su kaynaklarının ve kritik madenlerin sürdürülebilir kullanımı ile ulaştırma alanlarında iş birliği yer alıyor.

Ayrıca, önde gelen Özbek ve Alman şirketleri arasında da bir dizi anlaşma yapıldı.

Özbekistan, Tacikistan ve Kırgızistan, Rusya’ya yabancı işçi gönderen başlıca ülkeler arasında yer alıyor. Rusya’da çalışma amacıyla bulunan yabancıların yüzde 55 ila 60’ı Moskova ve St. Petersburg’da yaşıyor.

Scholz, Ukrayna’ya uzun menzilli silah verilmesine karşı çıktı

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

Kazakistan, Rusya ile Ukrayna arasında arabuluculuk yapmaya hazır

Yayınlanma

Kazakistan Dışişleri Bakan Yardımcısı Roman Vasilenko, ülkesinin Moskova ile Kiev arasındaki barış görüşmelerinde arabuluculuk yapmaya veya bir müzakere mekânı sağlamaya hazır olduğunu belirtti.

Alman kamu yayın kurumu Deutsche Welle‘ye konuşan Vasilenko, “Kazakistan, başta olası bir arabulucu veya taraflar arasındaki görüşmeler için bir mekân olarak hizmet etmeye hazır olduğunu belirtmişti. Bu tutumumuz değişmedi,” dedi.

Ayrıca Vasilenko, Astana’nın ‘ölçülü bir tarafsızlık’ pozisyonu aldığını ve hem Rusya hem de Ukrayna ile ilişkilerini sürdürdüğünü vurguladı.

Ülke makamlarının Birleşmiş Milletler (BM) tüzüğüne ve devletlerin toprak bütünlüğüne saygı duyduğunu da ekleyen diplomat, “Zamanla hizmetlerimize ihtiyaç duyulacağını düşünüyoruz, bu nedenle ölçülü bir pozisyon alıyoruz,” ifadelerini kullandı.

Bunun yanı sıra yetkili, savaşın Ukrayna, Rusya ve Kazakistan açısından büyük bir trajedi olduğuna işaret etti.

Geçtiğimiz hafta Doğu Ekonomi Forumu’nda Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Moskova’nın 2022 baharında İstanbul’da varılan anlaşma temelinde Kiev ile müzakerelere dönmeye hazır olduğunu açıklamıştı.

Putin’e göre, o dönemde olası bir barış anlaşmasının neredeyse tüm parametreleri üzerinde uzlaşılmıştı, ancak İngiltere sürece müdahale etti ve Ukraynalı yetkililer ‘farklı bir yol izledi’. Putin, Çin, Hindistan veya Brezilya’nın barış görüşmelerinde arabulucu olabileceğini kabul etti.

Tokayev: Rusya’yı yenmek imkânsız, savaşın sürmesi insanlık için tehdit

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

Hollanda, Ukrayna’ya taahhüt ettiği Patriot’ları teslim edemeyecek

Yayınlanma

Hollanda, müttefiklerinden birinin teslimat sürecine katılmayı reddetmesi nedeniyle Ukrayna’ya Patriot hava savunma sistemi gönderemeyecek.

Ülke, ilk olarak mayıs ayı sonunda Ukrayna’ya Patriot sistemi gönderme niyetini açıklamıştı. Savunma Bakanlığı, ülkenin bu sistemin ‘ana bileşenlerine’ sahip olduğunu, ancak diğer parçaların başka devletler tarafından tedarik edileceğini belirtmişti.

Haziran ayında dönemin Savunma Bakanı Kajsa Ollongren, Hollanda’nın teslimata yardımcı olacak bir ülke bulduğunu duyurmuştu. Plana göre, radar sistemi ve en az üç fırlatıcı Ukrayna’ya gönderilecekti.

NL Times gazetesinde yer alan habere göre Hollanda Savunma Bakanlığı, şimdi bu teslimatla ilgili olarak ‘bir müttefikin daha önce verdiği taahhüdü yerine getirmediğini’ belirtti. Bakanlık, bahsi geçen ülkenin hangisi olduğunu açıklamadı.

Bu arada, 4 Eylül’de Almanya’nın Ukrayna’ya hava savunma sistemleri tedarikini önemli ölçüde artıracağı bildirilmişti. Almanya Başbakanı Olaf Scholz, Berlin’in Kiev’e 17 IRIS-T uçaksavar füze sistemi daha sağlayacağını açıkladı.

Bloomberg’e göre, bu sistemlerden dördü bu yılın sonuna kadar, geri kalan 13’ü ise 2026 yılına kadar Ukrayna’ya ulaşacak.

Bir sonraki gün, İngiltere Savunma Bakanı John Healey, Londra’nın Ukrayna’nın hava savunma kapasitesini güçlendirmek için 162 milyon pound (yaklaşık 213 milyon dolar) değerinde 650 çok amaçlı füze sağlayacağını duyurdu. Healey, binlerce füzeyi içeren daha büyük bir yardım paketinin ise önümüzdeki yıl verileceğini de sözlerine ekledi.

Putin: Ukraynalı mahkumları taşıyan İl-76 uçağı Amerikan Patriot füzesiyle vuruldu

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English