Bizi Takip Edin

DİPLOMASİ

Küresel Güney, İsrail ve Gazze’de yaşananlara nasıl tepki verdi?

Yayınlanma

Yıllardır abluka altında olan Gazze Şeridi’ndeki Filistinli gruplar, 7 Ekim’de İsrail’in yasa dışı yerleşimlerine yönelik ‘Aksa Tufanı’ adı altında saldırı başlattı. İsrail yönetimi ise, ülkede ‘acil durum’ ilan ederek Gazze’ye dönük hava saldırıları başlattı.

Latin Amerika, Afrika, Orta Doğu ve Güney Asya ülkelerinden oluşan Küresel Güney ülkeleri, İsrail’e karşı karışık sinyaller gönderdi.

Orta Doğu ve Kuzey Afrika bölgesi dışındaki 11 Küresel Güney ülkesinden (Brezilya, Meksika, Kenya, Nijerya, Güney Afrika, Bangladeş, Hindistan, Malezya, Endonezya, Singapur ve Vietnam) gelen resmi tepkiler incelendiğinde Hamas’ın saldırılarının kınanması konusunda bir fikir birliği olduğu görüldü.

ABD merkezli Quincy Enstitüsü tarafından yapılan incelemeye göre suçlunun kim olduğu, çözümün ne olduğu ve bundan sonra ne yapılması gerektiği konusunda açıklamalar farklılık gösteriyor.

Ankette seçilen ülkelerin çoğu Küresel Güney’in kilit aktörleri arasında yer alıyor. Bangladeş, Kenya, Malezya ve Singapur olmak üzere dört küçük ya da daha az etkili devlet de araştırmaya dahil edilenler arasında yer alıyor.

Brezilya’dan İsrail’e ‘dayanışma’ mesajı

Latin Amerika’da Brezilya, ‘bugün Gazze Şeridi’nden İsrail’e yapılan bir dizi bombalama ve karadan yapılan saldırıları kınadığını, kurbanların ailelerine başsağlığı dilediğini ve İsrail halkıyla dayanışmasını ifade ettiğini’ bildirdi.

Brezilya Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada “Özellikle sivillere karşı şiddete başvurmanın hiçbir haklı gerekçesi yoktur. Brezilya Hükümeti, durumun tırmanmasını önlemek amacıyla tüm tarafları azami itidal göstermeye çağırmaktadır,” ifadelerine yer verildi.

Bununla birlikte Brezilya’nın ‘iki devletli çözüme olan bağlılığını yinelediği’ kaydedilen açıklamada, ‘karşılıklı olarak mutabık kalınan ve uluslararası alanda tanınan sınırlar dâhilinde çatışmanın yönetilmesinin İsrail-Filistin meselesinin çözümü için uygun bir alternatif teşkil etmediği ve barış müzakerelerinin yeniden başlatılmasının aciliyet arz ettiği’ belirtildi.

Brezilya Devlet Başkanı Luiz Inacio da Silva da ‘terörün her türlüsünü reddettiğini’ ifade etti ve iki devletli çözüm çağrısında bulundu.

Meksika Dışişleri Bakanlığı ise ‘İsrail halkının maruz kaldığı saldırıları kınadığını ve sivil halkın daha fazla acı çekmesine neden olacak bir tırmanıştan kaçınmak için bu uygunsuz şiddete son verilmesi çağrısında bulunduğunu’ duyurdu.

Açıklamada ayrıca ‘iki devletli çözüm çerçevesinde (BM kararlarına) uygun olarak karşılıklı mutabık kalınan ve uluslararası alanda tanınan güvenli sınırlar dâhilinde her iki taraf arasında doğrudan ve iyi niyetli müzakere sürecinin yeniden başlatılmasının elzem olduğu’ savunuldu.

Afrika ülkelerinden Hamas’a kınama: Güney Afrika hariç

Afrika cephesinde ilk açıklama Kenya Dışişleri ve Diaspora İşleri Bakanlığı’ndan geldi. Bakanlık, “Hamas militanları tarafından gerçekleştirilen sebepsiz saldırıyı mümkün olan en güçlü ifadelerle kınamakta ve her iki tarafı da itidalli davranmaya ve çatışmaya müzakere yoluyla bir çözüm bulmaya çağırmaktadır,” denildi.

Nijerya ise ‘İsrail ve Hamas arasında çatışmaların patlak vermesinden derin endişe’ duyduğunu belirterek ‘gerilimin düşürülmesi, ateşkes ve çatışmanın diyalog yoluyla barışçıl bir şekilde çözülmesi’ çağrısı yaptı.

Güney Afrika, ‘şiddetin derhal durdurulması, itidal ve barış’ çağrısında bulundu.

Güney Afrika Dışişleri Bakanlığı, cumartesi günü yaptığı açıklamada “Yeni yangın… Filistin topraklarının yasadışı işgalinden, El Aksa Camii ve Hıristiyan kutsal mekanlarına saygısızlıktan ve Filistin halkına yönelik süregelen baskılardan kaynaklanıyor,” diyerek ‘başkenti Doğu Kudüs olan 1967 uluslararası tanınmış sınırlarına’ geri dönülmesi çağrısında bulundu ve ‘geri dönüş hakkına’ vurgu yaptı.

Asya’da Hindistan’dan İsrail’e dayanışma mesajı, diğer ülkelerden ‘iki devletli çözüm’ vurgusu

Asya’ya dönüldüğünde Hindistan Başbakanı Narendra Modi, ‘İsrail’deki terör saldırıları karşısında derin bir şok yaşadığını ve kendisinin ve hükümetinin İsrail ile dayanışma içinde olduğunu’ açıkladı.

Bangladeş Dışişleri Bakanlığı, ‘İsrail ve Filistin arasında devam eden silahlı çatışmayı kınadığını, bunun sonucunda masum sivillerin hayatını kaybetmesinden üzüntü duyduğunu ve derhal ateşkes çağrısında bulunduğunu’ belirtti.

“Filistin topraklarında İsrail işgali ve zorunlu yerleşimler altında yaşamak barış getirmeyecektir,” denilerek Bangladeş’in ‘BM’nin 242 ve 338 sayılı kararları uyarınca Filistin ve İsrail’in işgalden arınmış bağımsız devletler olarak yan yana yaşayacağı iki devletli çözümü desteklediği’ ifade edildi.

Diğer yandan Endonezya Dışişleri Bakanlığı, ‘Filistin ile İsrail arasındaki çatışmanın tırmanmasından derin endişe duyduğunu’ açıkladı. Açıklamada, “Endonezya şiddetin derhal sona erdirilmesi çağrısında bulunmaktadır. Çatışmanın kaynağı olan Filistin topraklarının İsrail tarafından işgali, BM tarafından üzerinde mutabık kalınan parametreler doğrultusunda çözüme kavuşturulmalıdır,” diye kaydedildi.

Aynı şekilde Vietnam da ‘derin endişe’ duyduğunu belirterek ‘ilgili tarafları itidalli olmaya’ ve ‘durumu daha da karmaşık hale getirecek adımlar atmaktan kaçınmaya’ çağırdı. Hanoi, ‘taraflara uluslararası hukuk ve BM Güvenlik Konseyi’nin ilgili kararları temelinde, anlaşmazlıkları barışçıl yollarla çözmek için müzakerelere en kısa zamanda yeniden başlamaları’ çağrısında bulunduğunu da sözlerine ekledi.

Bu arada Singapur, ‘Gazze’den İsrail’e yapılan ve çok sayıda masum sivilin ölümüne ve yaralanmasına yol açan roket ve terör saldırılarını şiddetle kınadığını’ belirtti. Singapur Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü, açıklamasında “Şiddete derhal son verilmesi çağrısında bulunuyor ve tüm tarafları sivillerin emniyet ve güvenliğini korumak için ellerinden geleni yapmaya davet ediyoruz,” dedi.

Malezya ise, ‘Gazze Şeridi ve çevresinde son dönemde tırmanan çatışmalar nedeniyle çok sayıda kişinin hayatını kaybetmesinden derin endişe duyduğunu’ belirterek, “Bu kritik dönemde taraflar azami itidal göstermeli ve gerilimi düşürmelidir,” açıklamasını yaptı.

Açıklamada, “Temel neden kabul edilmelidir. Filistinliler uzun süredir devam eden yasadışı işgale, ablukaya ve acılara, El Aksa’ya yapılan saygısızlığa ve işgalci İsrail’in mülksüzleştirme politikalarına maruz kalmaktadır,” vurgusu yapıldı.

Söz konusu tepkiler, ABD ve İsrail’in krize ilişkin tutumlarına uyum derecelerine göre bir yelpazeye yansıtılacak olursa Hindistan ve Kenya’nın ABD ve İsrail’e en yakın uçta olduğu görülüyor. Onları Singapur, Nijerya, Brezilya ve Meksika izliyor.

Bu yelpazenin diğer ucunda, İsrail ve ABD’nin pozisyonlarıyla nispeten en az uyumlu olan Bangladeş, Endonezya, Malezya ve Güney Afrika bulunuyor.

FP: İsrail, Gazze muharebesini kazansa bile savaşı kaybedebilir

DİPLOMASİ

Xi ve Putin buluştu: İlişkilerimiz tarihin en iyi anında

Yayınlanma

Çin Devlet Başkanı Xi Jinping ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Şanghay İşbirliği Örgütü (ŞİÖ) zirvesi için gittikleri Astana’da bir araya geldi.

Putin, Rusya ve Çin ilişkilerinin “tarihin en iyi anında” olduğunu vurgularken, Xi, iki ülke arasında varılan anlaşmaların tam olarak uygulandığını ve planlanan yönlerdeki işbirliğinin sorunsuz bir şekilde ilerlediğini kaydetti.

“İşbirliğimiz kimseye karşı değil, sadece halkımızın çıkarları doğrultusunda hareket ediyoruz” diyen Rusya lideri, Çin’in Kazakistan’dan devralacağı ŞİÖ başkanlığını desteklediklerini bildirdi.

İki liderin toplantısı, Şangay İşbirliği Örgütü zirvesinin oturum aralarında Kazakistan’da yapılıyor.

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

ŞİÖ’nün kritik gündemi ‘güvenlik’ olacak

Yayınlanma

Astana 3-4 Temmuz tarihlerinde Şanghay İşbirliği Örgütü (ŞİÖ) Devlet Başkanları Konseyi’nin 24. Zirvesine ev sahipliği yapıyor. Zirve, kilit bölgesel meselelerin ele alınacağı önemli tartışmaları içermeyi vaat ediyor.

Şanghay İşbirliği Örgütü, altı kurucu ülke tarafından 15 Haziran 2001 tarihinde Şanghay’da kurulmuştur: Çin, Kazakistan, Kırgızistan, Rusya, Tacikistan ve Özbekistan. ŞİÖ’nün şu anda kurucu üyelere ek olarak Hindistan, İran ve Pakistan da dahil olmak üzere dokuz üyesi bulunmaktadır. Afganistan, Belarus ve Moğolistan olmak üzere üç gözlemci devlet ve Azerbaycan, Ermenistan, Katar, Birleşik Arap Emirlikleri, Suudi Arabistan ve Türkiye’nin de aralarında bulunduğu 14 diyalog ortağı bulunmaktadır.

2022’deki Semerkant ŞİÖ zirvesi, Belarus’un örgüt içindeki statüsünün üye devlet statüsüne yükseltilmesi sürecini başlatmıştır.

Dünya nüfusunun %40’ını temsil eden ŞİÖ’de üye ülkeler küresel GSYH’ye yaklaşık 23 trilyon doların üzerinde katkıda bulunuyor.

Hindistan ve Rusya dışişleri bakanları ŞİÖ Zirvesi’nde bir araya geldi

Bu yılki zirveye kimler katılıyor?

Astana’daki ŞİÖ zirvesine on altı dünya liderinin katılması bekleniyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan zirveye katılmak üzere Astana’ya giden liderler arasında.

Çin Devlet Başkanı Xi Jinping devlet ziyareti ve zirveye katılmak üzere 2 Temmuz’da Astana’ya geldi.

Diğer liderler arasında Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Pakistan Başbakanı Şahbaz Şerif, Özbekistan Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev, Tacikistan Cumhurbaşkanı İmamali Rahman ve Kırgızistan Cumhurbaşkanı Sadır Caparov yer alıyor.

Hindistan ise Dışişleri Bakanı Subrahmanyam Jaishankar tarafından temsil edilecek. Ayrıca Belarus Cumhurbaşkanı Alexander Lukashenko, ve Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev de toplantıda hazır bulunacak.

Orta Asya’yı ziyaret etmekte olan Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri António Guterres de zirveye katılacak.

Kazakistan Stratejik Araştırmalar Enstitüsü (KazISS) Asya Araştırmaları Bölümü Baş Uzmanı Alisher Tastenov, “Katılımcı sayısının bu kadar yüksek olması, zirve ilgili tüm ülkeler için yapıcı bir diyalog platformunu temsil etmesinden kaynaklanıyor” dedi.

Zirvede ayıca liderler arası önemli ikili görüşmeler de gerçekleşiyor.

Zirvenin merakla beklenen görüşmesi ise Rusya lideri Putin ile Çin lideri Xi Jinping arasında yapılacak toplantı.

Putin: Rusya ile Türkiye arasındaki ilişkiler istikrarlı bir şekilde gelişiyor

Zirvenin gündemi nedir?

Çok Taraflı Diyaloğun Güçlendirilmesi-Sürdürülebilir Barış ve Refah Arayışı başlıklı zirvede, üye ülkeler arasında işbirliği ve kalkınmanın kilit alanlarına odaklanan kapsamlı bir gündem görüşülecek.

Güvenlik ve istikrar arayışının gündemin en üst sıralarında yer alması bekleniyor.

Zirvede en az 20 önemli belge ele alınacak. Bunlar arasında Astana ŞİÖ Deklarasyonu, 2035 yılına kadar ŞİÖ Kalkınma Stratejisi, 2030 yılına kadar Enerji İşbirliği Kalkınma Stratejisi, 2025-2027 yılları için Terörizm, Ayrılıkçılık ve Aşırıcılıkla Mücadelede İşbirliği Programı ve 2024-2029 yılları için ŞİÖ Uyuşturucuyla Mücadele Stratejisi yer alıyor.

Gündemdeki belgelerden biri de Kazakistan tarafından önerilen Adil Barış ve Uyum için Dünya Birliği girişimi. Bu girişim ile ŞİÖ ülkeleri arasında küresel ve bölgesel güvenliği geliştirme konusundaki işbirliğinin geliştirilmesi hedefleniyor.

Çin’in Xinhua ajansına bir mülakat veren Kazakistan Cumhurbaşkanı Tokayev, zirvenin nihai kararlarının “Şanghay ruhunun temel ilkeleri olan karşılıklı güven, dostluk, karşılıklı fayda ve birbirlerinin çıkarlarını göz önünde bulundurma” ilkelerini tam anlamıyla somutlaştırmasını beklediğini söyledi.

“ŞİÖ’nün daha da geliştirilmesi için stratejik açıdan önemli kararların alınmasını bekliyoruz. Orta vadede etkileşimin ana alanları tanımlanacak ve mevcut zorluklara ve tehditlere yeterli ve zamanında yanıt vermek için girişimler geliştirilecek” dedi.

Kazakistan dönem başkanlığını Temmuz 2023’te Hindistan’dan devraldı.

Tokayev dönem başkanlığı boyunca Kazakistan’ın başlıca uluslararası ve bölgesel örgütlerle temaslarını genişleterek örgütün uluslararası etkisini güçlendirmeyi amaçladığını söyledi.

Xi ve Tokayev Trans-Hazar Uluslararası Ulaşım Rotası’nın açılışına katıldı

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

Putin: Rusya ile Türkiye arasındaki ilişkiler istikrarlı bir şekilde gelişiyor

Yayınlanma

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Astana’da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la yaptığı görüşmede, Rusya ile Türkiye’nin uluslararası politikanın bir dizi önemli alanında aktif olarak çalışmaya devam ettiğini söyledi.

Putin, Şanghay İşbirliği Örgütü (ŞİÖ) zirvesi çerçevesinde Erdoğan ile görüştü.

Interfax ajansının aktardığına göre Rusya lideri, yaptığı açıklamada, “Dünyanın içinde bulunduğu dönemdeki tüm zorluklara rağmen Rusya ve Türkiye arasındaki ilişkiler giderek gelişiyor,” ifadesini kullandı.

Rus-Türk stratejik projelerinin planlı bir şekilde yürütüldüğüne dikkat çeken Putin, “Uluslararası politikanın bir dizi önemli alanında aktif olarak çalışmaya devam ediyoruz. Sizlerle sürekli temas halindeyiz. Bakanlıklarımız ve kurumlarımız düzenli olarak bilgi alışverişinde bulunuyor ve kilit alanlardaki pozisyonlar üzerinde mutabık kalıyor,” dedi.

Devlet Başkanı, 2023 yılında 6,7 milyon Rus turistin Türkiye’yi ziyaret edeceğini ve bunun rekor bir rakam olduğunu da sözlerine ekledi.

Putin, ŞİÖ zirvesinde Erdoğan ile görüşecek

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English