Bizi Takip Edin

DİPLOMASİ

Macron’un danışmanı Bonne: Çin ekonomisine güveniyoruz ve gelişimini sınırlamaya niyetimiz yok

Yayınlanma

Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi, üst düzey Fransız diplomatik danışman Emmanuel Bonne ile yaptığı görüşmede, Çin’in Avrupa’nın Pekin ile işbirliğinde daha “pragmatik” ve “rasyonel” bir yaklaşım benimsemesini umduğunu söyledi.

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un diplomatik danışmanı Bonne ile pazartesi günü Pekin’de bir araya gelen Wang, “[Avrupa] dış müdahalelerden kaçınmalı, karşılıklı açıklığı sağlamalı ve Çin ile Avrupa arasındaki ilişkilerin istikrarlı gelişimini desteklemelidir” dedi.

Çin dışişleri bakanlığına göre Wang, Çin ve AB’nin rakip değil ortak olduğunu ve iki tarafın ortak çıkarlarının farklılıklarından çok daha ağır bastığını sözlerine ekledi.

Üst düzey diplomatlar arasındaki görüşme, AB dış politika şefi Josep Borrell’in Wang ile yaptığı görüşmeden haftalar sonra gerçekleşti. Görüşmeler sırasında Borrell, bloğun Çin ile olan büyük ticaret açığının ve Pekin’in Ukrayna savaşı konusundaki tutumunun ikili ilişkileri etkilediğini söylemişti. Yıllık AB-Çin zirvesinin bu yıl içinde yapılması bekleniyor, ancak henüz bir tarih belirlenmedi.

Çin-Fransa stratejik diyaloğu için Çin’in başkentinde bulunan Bonne, Fransa’nın Brüksel ve Pekin arasındaki işbirliğini teşvik etmeye kararlı olduğunu söyledi. Çin dışişleri bakanlığına göre, her iki tarafın da uluslararası konularda koordinasyonu güçlendirebileceğini sözlerine ekledi.

“Bölünmüş bir dünya riskiyle karşı karşıya olan Fransa ve Çin, işbirliklerini güçlendirmeli, Güvenlik Konseyi’nin daimi üyeleri olarak rollerini oynamalı… dayanışmayı teşvik etmeli ve zorlukları ele almalıdır” diyen Bonne, Pekin ve Paris’in sürdürülebilir kalkınma, biyoçeşitlilik ve iklim değişikliği konularında yakın koordinasyon içinde olabileceğini belirtti.

Bonne, Fransa’nın Çin’in ekonomisine güvendiğini ve gelişimini sınırlamaya “hiç niyeti olmadığını” söyledi.

Wang, Fransa’yı küresel zorluklara karşı Çin ile birlikte “gerçek çok taraflılık” uygulamaya çağırdı. Fransız işletmelerini Çin’de yatırım yapmaya ve gelişmeye davet eden Wang, Fransa’nın Çinli işletmeler için daha adil bir iş ortamı sağlayacağını umduğunu da sözlerine ekledi.

Çin Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre iki taraf Ukrayna’daki kriz, Gazze’deki savaş, iklim değişikliği, yapay zeka ve diğer konular hakkında görüş alışverişinde bulundu.

Macron nisan ayında Çin’e yaptığı ziyaret sırasında, 5G teknolojisi ve ordu gibi hassas alanlarda bile Çin ile alışverişi derinleştirmeyi kabul etti.

Paris, teknoloji şirketleri de dahil olmak üzere iş lisansı için başvuran Çinli şirketlere “adil ve ayrımcı olmayan muamele” yapmayı kabul etti.

Askeri alanda ise iki taraf, Güney Çin Denizi’ndeki askeri faaliyetleri denetleyen Halk Kurtuluş Ordusu Güney Komutanlığı ile Asya-Pasifik’teki Fransız birlikleri arasında “değişimleri derinleştirme” konusunda anlaştı.

Macron’un ziyaretinin ardından üst düzey yetkililer arasında bir dizi diyalog gerçekleşti: Çin’in o dönemki Dışişleri Bakanı Qin Gang ile Fransız mevkidaşı Catherine Colonna arasındaki görüşmeler ve temmuz ayında Fransa Maliye Bakanı Bruno Le Maire ile Çin Başbakan Yardımcısı He Lifeng arasındaki toplantı.

Çin, Fransa’nın yedinci en büyük ticaret ortağı. Çin dışişleri bakanlığına göre iki ülke arasındaki ticaret bu yılın ilk yarısında bir önceki yılın aynı dönemine göre %0,7 artarak 40,5 milyar ABD dolarına ulaştı. Çin’in Fransa’ya ihracatı yüzde 9,3 oranında düşerken, ithalatı yüzde 14,6 oranında arttı.

DİPLOMASİ

AB ve Ukrayna, Biden’ı 2022’de Kiev’in ‘zaferine’ engel olmakla suçluyor

Yayınlanma

Joe Biden’ın başkanlık süresi sona yaklaşırken, ABD’nin Rusya’ya karşı Ukrayna’ya 90 milyar doları aşan yardım sağlamasına rağmen, Avrupa Birliği (AB) ve Ukrayna, Amerikan başkanını kararsız davranmakla suçluyor.

Bazı Avrupalı liderlere göre bu kararsızlık, Ukrayna’nın 2022 sonbaharında Rusya ordusunu Harkov ve Herson’dan püskürtmesine rağmen savaşı kendi lehine çevirememesine neden oldu.

‘Çok az, çok geç’

Bloomberg‘in haberine göre, Biden yönetimi Ukrayna’ya yoğun bir şekilde askeri yardım sağlama konusunda çaba gösterdi ve hatta Batı menşeli uzun menzilli füzelerle Rusya topraklarına saldırılara izin verdi.

Fakat Ukraynalı yetkililer, savaş boyunca defalarca dile getirdikleri bir şikâyeti yineledi: “Çok az, çok geç.”

Bir yılı aşkın süredir devam eden savaş ve Donald Trump’ın başkanlık yarışında yükselişi, Ukrayna’yı işgal altındaki topraklardan vazgeçme veya NATO üyeliğinden yoksun bir barış anlaşmasını kabullenme gibi ihtimallerle karşı karşıya bıraktı.

Bloomberg’e konuşan Ukraynalı yetkililer, böyle bir sonucun büyük ölçüde Biden’ın aldığı ya da almadığı kararlardan kaynaklanacağını savundu.

Avrupa ne ediyor?

Letonya Dışişleri Bakanı Baiba Brazhe, ABD’nin daha erken ve daha güçlü bir şekilde silah sağlaması durumunda bunun “geniş kapsamlı sonuçları” olabileceğini, ancak “olan oldu” diyerek konuyu değerlendirdi.

2022 sonbaharında Ukrayna ordusu, Harkov ve Herson’da hızlı bir taarruz gerçekleştirerek bazı bölgeleri geri aldı. Fakat Ukrayna lideri Vladimir Zelenskiy, bu zaferlerin sürdürülebilmesi için daha fazla silah talep etti. Biden ise bu konuda tereddütlü davrandı.

Biden’ın bu temkinli yaklaşımı, Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan tarafından doğrulandı. Sullivan, ABD’nin nükleer bir tırmanış riskini dikkate aldığını belirtti.

Eski İngiltere Savunma Bakanı Grant Shapps, Biden’ın Ukrayna’ya desteği konusunda genelde temkinli ve kararsız bir tutum sergilediğini, bu yüzden gerekli desteğin cephe dengelerini değiştirecek şekilde verilmediğini söyledi.

Diğer bazı Amerikalı yetkililer ise, Avrupa ülkelerinin Ukrayna’yı desteklemek ve yaptırım uygulamak konusunda yavaş davrandığını belirtti.

Örneğin, Almanya ve diğer AB ülkeleri, Ukrayna’nın NATO üyeliği konusundaki Amerikan tavrının yumuşamasına rağmen şiddetle karşı çıkmaya devam etti.

Biden’ın bir Soğuk Savaş gazisi olarak nükleer tırmanma tehdidine takıntılı hale geldiği belirtilirken, Avrupa’daki bazı liderler Biden’ın stratejisinin Ukrayna’nın yenilmesini önlemeye odaklandığını ancak zafer için gerekli yolu sunmadığını savundu.

Bu stratejinin, Ukrayna’yı uzun ve maliyetli bir çatışmanın içine çektiği iddia edildi.

Ukrayna’da kamuoyu yoklamaları: Halk, Rusya ile müzakereler hakkında ne düşünüyor?

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

Trump’tan AB’ye gümrük tarifesi tehdidi

Yayınlanma

ABD’nin yeni başkanı Donald Trump, AB’yi “büyük ölçekli” miktarlarda ABD petrol ve doğalgazını satın almayı taahhüt etmemesi halinde gümrük vergileriyle karşı karşıya kalacağı konusunda uyardı.

Trump cuma günü Truth Social platformunda yayınladığı mesajda, “Avrupa Birliği’ne, ABD ile aralarındaki muazzam açığı petrol ve doğalgazımızı büyük ölçekte satın alarak kapatmaları gerektiğini söyledim. Aksi takdirde, her şekilde TARİFELER!!!” diye yazdı.

Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen kasım ayında yaptığı açıklamada AB’nin ABD’den daha fazla sıvılaştırılmış doğalgaz (LNG) almayı değerlendirebileceğini söylemişti.

Leyen gazetecilere verdiği demeçte, “Rusya’dan hâlâ çok miktarda LNG alıyoruz ve neden bunu bizim için daha ucuz olan ve enerji fiyatlarımızı düşüren Amerikan LNG’si ile değiştirmeyelim?” diye sormuştu.

Financial Times’a (FT) konuşan bir AB yetkilisi, “Leyen’in tam da bunu yapma olasılığını ima ettiği göz önüne alındığında, bu bir ‘tehdit’ olarak tuhaf görünüyor,” dedi.

ABD halihazırda Avrupa’nın en büyük LNG tedarikçisi konumunda, fakat Rusya’dan yapılan ithalat ikinci sıradaki yerini koruyor.

Trump, Çin menşeli olmayan tüm ithalata yüzde 20’ye varan genel bir gümrük vergisi uygulama tehdidinde bulunuyor.

Geçtiğimiz ay Avrupa Merkez Bankası Başkanı Christine Lagarde, Avrupa’nın siyasi liderlerini gümrük vergileri konusunda Trump ile işbirliği yapmaya ve ABD’de üretilen daha fazla ürünü satın almaya çağırmıştı.

Trump’ın ilk başkanlığı sırasında, dönemin Avrupa Komisyonu Başkanı Jean-Claude Juncker, ticaret savaşı tehditlerini engellemek için daha fazla ABD gazı satın almayı teklif etmişti.

Uluslararası petrol göstergesi Brent ham petrol fiyatları cuma günü yüzde 0,4 düşüşle varil başına 72,61 dolar oldu. West Texas Intermediate vadeli işlemleri de yüzde 0,4 düşüşle varil başına 69,14 dolardan işlem gördü.

ABD dünyanın en büyük ham petrol üreticisi ve en büyük sıvılaştırılmış doğalgaz ihracatçısı. Aralarında AB ve Vietnam’ın da bulunduğu LNG alıcıları, kısmen gümrük vergisi tehdidini caydırmak için ABD’den daha fazla yakıt satın almayı şimdiden konuşmaya başladılar.

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

ABD’den Türkiye Gazprombank yaptırımlarında özel muafiyet

Yayınlanma

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, ABD’nin Gazprombank yaptırımlarında Türkiye’ye muafiyet tanıdığını belirterek, doğalgaz ödemelerinin sorunsuz devam edeceğini duyurdu.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, ABD’nin Gazprombank’a uyguladığı yaptırımlar konusunda Türkiye’ye özel bir muafiyet tanıdığını duyurdu.

Bakan Bayraktar, bu sayede Türkiye’nin doğalgaz borcu ödemelerini Gazprombank üzerinden yapmaya devam edebileceğini belirtti.

Bloomberg’e yaptığı açıklamada Bayraktar, bu kararın Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile Dışişleri Bakanlığı’nın ABD’li yetkililerle yürüttüğü yoğun görüşmelerin ardından alındığını ifade etti.

Türkiye’nin uzun süredir talep ettiği muafiyetin, Rusya ile doğal gaz ticaretinde önemli bir rol oynayacağını vurguladı.

Gazprombank’ın ABD tarafından yaptırım listesine alınması, Türkiye açısından ciddi endişelere yol açmıştı.

Bakan Bayraktar, yaptırımların Türkiye’yi de hedef alması durumunda bunun ekonomik ve stratejik sonuçlarının büyük olabileceğine dikkat çekmişti.

Türkiye’nin geçmişte İran yaptırımları sürecinde de benzer bir muafiyet elde ettiğini hatırlatan Bayraktar, bu kararın iki ülke arasındaki iş birliğini destekleyeceğini söyledi.

Muafiyetin sağlanmasına rağmen Türkiye, Rusya ile alternatif ödeme yöntemleri üzerinde de görüşmeler gerçekleştirdi.

Geçen ay Ankara’da yapılan toplantılarda, her iki tarafın bürokratları olası senaryoları masaya yatırdı. Ancak Bayraktar, alternatif çözümlerle ilgili detaylı bir değerlendirme yapmaktan kaçındı.

Türkiye, Gazprombank yaptırımında ABD’den muafiyet istiyor

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English