Bizi Takip Edin

DİPLOMASİ

Meloni: AB göç politikası İtalya-Arnavutluk anlaşmasına dayanmalı

Yayınlanma

İtalya Başbakanı Giorgia Meloni 5 Haziran Çarşamba günü yaptığı açıklamada, İtalya’nın Arnavutluk ile yaptığı ve Roma tarafından denizde yakalanan binlerce göçmenin sığınma taleplerinin Arnavutluk tarafından işleme konulmasını öngören anlaşmanın AB düzeyinde de tekrarlanması gerektiğini söyledi ve bunun AB için yapısal bir çözümün parçası olabileceğini savundu.

Meloni, Avrupa Parlamentosu (AP) seçimlerinden önce, çarşamba günü İçişleri Bakanı Matteo Piantedosi ile birlikte Arnavutluk topraklarında bir tesisin açılışını yapmak üzere Arnavutluk’a gitti.

Geçtiğimiz yıl Meloni ve Arnavutluk Başbakanı Edi Rama, Meloni hükümeti tarafından savunulan iltica stratejisini geliştirmek üzere beş yıllık bir anlaşma imzalamıştı.

Anlaşma, Arnavutluk’un kuzeybatısındaki bir sahil kasabası olan Şingin’de, İtalya kıyılarına gelen kişilerin kimlik tespiti ve kaydı gibi ilk işlemler için bir kabul merkezi ve Gjader’de bir gözaltı merkezi kurulmasını öngörüyor.

Her iki tesisin de Ağustos 2024’e kadar faaliyete geçmesi ve İtalya sığınma başvurularını hızlı bir şekilde takip ederken ayda 3.000 göçmene ev sahipliği yapması bekleniyor.

İtalya daha sonra göçmenlere uluslararası koruma sağlanması halinde onları kabul edecek ya da başvurularının reddedilmesi halinde Arnavutluk’tan sınır dışı edilmelerini sağlayacak.

Meloni, “İtalya ve Arnavutluk tarihsel olarak işbirliğine alışkın dost ülkelerdir. Başbakan (Edi) Rama ve Arnavutluk halkına yardımları ve bizimle geniş kapsamlı bir Avrupa anlaşması imzaladıkları için bir kez daha teşekkür etmek istiyorum,” dedi.

Avrupa göç politikasının üçüncü ülkelerle yapılacak anlaşmaları da içermesi için çaba sarf eden İtalya Başbakanı, “Bu anlaşma pek çok ülkede tekrarlanabilir ve Avrupa Birliği için yapısal bir çözümün parçası haline gelebilir,” iddiasında bulundu.

Meloni anlaşmanın bir model haline geldiğini öne sürdü. İtalyan lider, birkaç hafta önce, AB’nin çoğunluğunu oluşturan 27 Avrupa ülkesinden yaklaşık 15’inin, Avrupa Komisyonu’na, diğer hususların yanı sıra İtalyan modelini takip etmelerini talep eden bir çağrı imzaladığını hatırlattı.

Meloni, “Almanya bile İçişleri Bakanı aracılığıyla bu anlaşmaya ilgi duyduğunu ifade etti,” dedi.

İtalyan muhalefet partileri bu ziyareti, AP seçimleri öncesi desteği artırmaya yönelik bir “medya gösterisi” olarak eleştirdi. Daha önce de olası insan hakları ihlallerine ilişkin endişelerini dile getirmiş, merkezleri göçmen gözaltı merkezlerine benzetmiş ve “İtalya’nın Guantánamo’su” olarak adlandırmışlardı.

Demokrat Parti (S&D) lideri Elly Schlein çarşamba günü yaptığı açıklamada, “Temel hakları ayaklar altına alan bir proje için muazzam bir para israfı. 800 milyon avro sağlık hizmetlerine harcanabilirdi, fakat Meloni bunun yerine, sunmadığı çözümleri sunuyormuş gibi davranmak için kullanıyor,” yorumunda bulundu.

DİPLOMASİ

ABD’den Gürcistan’a yeni yaptırımlar

Yayınlanma

ABD, Gürcistan’da demokrasiyi baltaladıkları gerekçesiyle 20 kişiye vize kısıtlaması getirirken, daha önce Gürcü Rüyası’yla bağlantılı 100’den fazla kişiye yaptırımlar uyguladı.

ABD Dışişleri Bakanlığı, “demokrasinin zayıflamasından sorumlu oldukları” gerekçesiyle 20 Gürcistan vatandaşına vize kısıtlaması getirdiğini açıkladı.

Yaptırımlardan bakanlar, parlamento üyeleri, kolluk kuvvetleri ve güvenlik yetkililerinin yanı sıra bireyler de etkilendi. Ancak, kara listede yer alan kişilerin isimleri açıklanmadı.

Bakanlık tarafından yapılan açıklamada, “Amerika Birleşik Devletleri, [iktidardaki] Gürcü Rüyası partisinin protestocular, medya temsilcileri, insan hakları savunucuları ve muhalefet üyeleri de dahil olmak üzere Gürcistan vatandaşlarına karşı uyguladığı acımasız ve haksız şiddeti güçlü bir şekilde kınamaktadır,” ifadeleri yer aldı.

Açıklamada ayrıca Gürcü Rüyası partisinin, Gürcistan halkının büyük çoğunluğunun desteklediği ve ülke anayasasının hedeflediği Avrupa-Atlantik geleceğini reddettiği kaydedildi.

Daha önce ABD, Gürcü Rüyası’yla bağlantılı 100’den fazla kişiye ve ailelerine vize kısıtlaması getirmişti. Dışişleri Bakanı Antony Blinken, bir hafta önce kitlesel protestoların bastırılması nedeniyle Gürcistan’a yeni yaptırımlar uygulandığını duyurmuştu. Blinken, Gürcü Rüyası hükümetini protestolarda gözaltına alınanları serbest bırakmaya çağırmıştı.

Gürcistan’daki protestolar, Ekim ayında Gürcü Rüyası’nın kazandığı parlamento seçimlerinin ardından başladı.

Protestolar, Başbakan İrakli Kobahidze’nin 28 Kasım’da AB’ye üyelik müzakerelerini 2028 yılı sonuna kadar erteleyeceklerini ve Tiflis’in AB’nin mali yardımını reddettiğini açıklamasıyla yoğunlaştı.

Gürcistan’daki kriz kritik bir aşamaya geldi

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

Tusk, ‘Ukrayna’ya barış gücü’ konusunda frene bastı

Yayınlanma

Polonya Başbakanı Donald Tusk, Avrupa ülkelerinin Rusya ile savaşı sona erdirecek olası bir ateşkes anlaşmasının bir parçası olarak Ukrayna’ya binlerce asker göndermeye hazırlandığı yönündeki spekülasyonları yalanladı.

Tusk, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un ziyareti sırasında gazetecilere yaptığı açıklamada, “Olası bir barış anlaşması sonrasında ya da ateşkes durumunda şu ya da bu ülkeden askerlerin Ukrayna’da bulunacağına ilişkin spekülasyonları kesmek istiyorum,” dedi.

Çarşamba günü Polonya gazetesi Rzeczpospolita, iki ülkenin yabancı ülke askerlerinden oluşan 40.000 kişilik bir barış gücü göndermeyi görüştüğünü yazmıştı.

Avrupalı bir diplomat ve bir Fransız yetkili, Macron’un bu fikri Tusk ile görüşmek üzere Varşova’ya gittiğini ama Fransa’nın yeni başbakanı belirlemeye hazırlandığı için ziyaretinin kısa kesildiğini söyledi.

Fransa Cumhurbaşkanı Tusk ile görüşmelerinin Ukrayna ve savaşın “ertesi günü” üzerine odaklandığını doğruladı fakat barış gücü konusuna değinmedi ve basından soru almadı.

Macron, “[Yeni] Trump yönetimi çatışmanın gidişatını değiştirme iradesini gösterdi ve biz de Avrupa ve Ukrayna’nın çıkarlarını göz önünde bulundurarak Ukrayna ve Avrupa ile birlikte çalışmalıyız,” dedi.

Macron’un Polonya’ya yaptığı yıldırım ziyaret, Fransa Cumhurbaşkanının Notre Dame Katedralinin resmi açılışından önce ABD’nin seçilmiş başkanı Donald Trump ve Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodimir Zelenskiy’i ağırlamasından bir haftadan kısa bir süre sonra gerçekleşti. Trump Ukrayna’da “derhal ateşkes” istediğini söyledi.

Avrupa barış gücü fikri bazı çevrelerde ilgi görmeye başlamış gibi görünse de Tusk bu fikre soğuk baktığına yönelik işaretler verdi. Tusk, Polonya’nın bu önerinin neresinde duracağına karar vermediğini ima etti.

Polonya lideri, “Bunu tartıştık ve herhangi bir eylemle ilgili kararlar Varşova’da, sadece Varşova’da alınacak ve şu an için böyle bir şey planlanmıyor,” dedi.

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

Ermenistan ve Türkiye’nin demiryolu sınırı açma çabaları tıkandı

Yayınlanma

Ermenistan ve Türkiye, Kars-Gümrü demiryolu sınır kapısının açılması için gerekli teknik değerlendirmelerde anlaşmaya varamadı. Ayrıca, kara sınırlarının üçüncü ülke vatandaşlarına açılması konusunda da henüz bir uzlaşma sağlanamadı.

Ermenistan Meclis Başkan Yardımcısı ve Erivan ile Ankara arasındaki İlişkilerin Normalleştirilmesi Özel Temsilcisi Ruben Rubinyan, Türkiye ile Ermenistan’ın demiryolu sınır kontrol noktası kurulması konusunda anlaşmaya varamadığını duyurdu.

Interfax ajansının aktardığına göre Rubinyan, Kars (Türkiye) ile Gümrü (Ermenistan) arasında bilinen demiryolu sınır kapısının faaliyete geçebilmesi için gerekli teknik değerlendirme konularının ele alındığını belirtti.

Ancak bu konuda somut bir ilerleme sağlanamadı.

Ayrıca, Türkiye ile Ermenistan arasındaki kara sınırının üçüncü ülke vatandaşlarına açılması konusunda da henüz bir anlaşma sağlanmış değil.

Rubinyan, “Ermeni tarafı bu yönde elinden geleni yaptı ve Türkiye’nin de üzerine düşeni yapmasını bekliyoruz. Türkiye’nin bu anlaşmayı yerine getirmesini, sınırı tamamen açmasını ve Ermenistan ile diplomatik ilişkiler kurmasını umuyoruz,” ifadelerini kullandı.

Sputnik’e göre, sınır kapısının açılması ilk olarak bu yıl temmuz ayında, Ruben Rubinyan’ın Türk mevkidaşı Serdar Kılıç ile görüşmesi sırasında gündeme geldi.

Türk-Ermeni ilişkilerinin normalleşmesine yönelik çabalar, Aralık 2021’de özel temsilcilerin atanmasıyla resmiyet kazandı.

Temmuz 2022’de Viyana’da yapılan görüşmelerde, her iki ülkeyi ziyaret eden üçüncü ülke vatandaşlarının kara sınırını geçmelerine izin verilmesi konusunda anlaşmaya varıldı.

Bunun yanı sıra, malların doğrudan hava yoluyla taşınması için gerekli süreçlerin başlatılması kararlaştırıldı.

Türkiye-Ermenistan Özel Temsilcileri Kılıç ve Rubinyan sınırda bir araya geldi

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English