Bizi Takip Edin

Amerika

Musk’ın serveti 300 milyar doların altına düştü

Yayınlanma

Elon Musk’ın serveti, Tesla hisselerindeki düşüş ve Trump yönetiminin yeni gümrük vergilerinin etkisiyle pazartesi günü 300 milyar doların altına geriledi. Bloomberg Milyarderler Endeksi’ne göre Musk’ın serveti yıl başından bu yana yaklaşık 135 milyar dolar azaldı. Buna rağmen Musk, dünyanın en zengin insanı unvanını koruyor.

Tesla aleyhindeki son tepkilerin ve yeni gümrük vergilerinin etkileriyle, milyarder Elon Musk’ın serveti pazartesi günü geçen yıldan beri ilk kez 300 milyar doların altına düştü.

Bloomberg Milyarderler Endeksi’ne göre, dünyanın en zengin insanı Musk’ın serveti, pazartesi günü piyasa kapanışı itibarıyla 298 milyar dolar olarak kaydedildi.

Hesaplamalara göre, Musk’ın serveti yıl başından bu yana yaklaşık 135 milyar dolar, yani yüzde 31 civarında azaldı.

Aralık ayında 400 milyar dolardan fazla servete ulaşan ilk kişi olan Musk için bu durum keskin bir dönüş oldu.

Pazartesi gününden önce, serveti kasım ayından beri 300 milyar doların altına düşmemişti.

Bloomberg’e göre, 6 Kasım’da serveti 264 milyar dolar seviyesindeydi.

Musk’ın servetindeki düşüş, elektrikli araç üreticisi Tesla’nın hisse senedi fiyatındaki düşüşten kaynaklandı. Tesla’nın hisseleri bu yıl yaklaşık yüzde 40 değer kaybetti.

Başkan Donald Trump’ın Hükümet Verimliliği Dairesi (DOGE) aracılığıyla yakın danışmanı olarak görev yapan Musk ve Tesla, CEO’nun Beyaz Saray’daki çalışmaları nedeniyle sert tepkilerle karşılaştı.

Geçtiğimiz ay Fox Business’ın DOGE çalışmalarını ve çeşitli şirketlerini nasıl yönettiğini sorması üzerine Tesla ve SpaceX CEO’su Musk, “Büyük zorluklarla,” yanıtını vermişti.

Geçen hafta Musk’ın Beyaz Saray’dan ayrılmayı planladığına dair söylentilere rağmen, hem Musk hem de Trump yönetimi bu söylentileri yalanladı ve olası ayrılışı için bir zaman çizelgesi vermedi.

Tesla ve Musk’ın serveti, Trump yönetiminin geçen hafta duyurduğu ve finans piyasalarını sarsan kapsamlı gümrük vergilerinden de etkilenebilir.

Trump’a büyük ölçüde sadık kalan Musk, gümrük vergilerine karşı çıktı.

Cumartesi günü “sıfır” gümrük vergisi ve ABD ile Avrupa arasında “serbest ticaret bölgesi” istediğini belirten Musk, pazartesi günü ekonomist Milton Friedman’ın uluslararası ticaretin faydalarını tartıştığı bir videoyu paylaştı.

Musk’ın servetindeki kayıplar henüz dünyanın en zengin insanı unvanını kaybetme tehlikesi yaratmıyor.

İkinci sıradaki Jeff Bezos, pazartesi günü itibarıyla hala Musk’ın yaklaşık 100 milyar dolar gerisinde bulunuyordu.

Amerika

ABD Senatosu, Rusya’ya karşı ‘cehennem’ yaptırımlarını erteledi

Yayınlanma

ABD Senatosu, İran ve İsrail arasındaki savaş ve Başkan Donald Trump’ın vergi indirimi yasa tasarısına odaklanılması nedeniyle Rusya’ya yönelik ‘cehennem’ olarak nitelendirilen yaptırım planını en az temmuz ayına kadar erteledi. Yaptırımların Ukrayna’ya yardım eden ülkeleri kapsamayacak şekilde yeniden düzenlenmesi de ertelemenin nedenleri arasında gösteriliyor.

ABD Senatosu, İsrail ile İran arasındaki savaş ve Başkan Donald Trump tarafından önerilen kapsamlı vergi indirimi yasa tasarısının öncelikli olması nedeniyle, Rusya ve ticari ortaklarına karşı “cehennem yaptırımları” olarak adlandırılan planı erteleme kararı aldı.

Semafor haber sitesine göre, yaptırım tasarısının görüşülmesi en az temmuz ayına kadar ertelendi.

Senato’daki Cumhuriyetçi çoğunluğun lideri John Thune, yaptığı açıklamada yaptırım yasa tasarısının ele alınmasının ertelendiğini doğruladı.

Cumhuriyetçi Senatör Tommy Tuberville ise “Şu anda tüm dikkatler İsrail ve İran üzerinde,” diyerek gündemin değiştiğine işaret etti.

Yasa tasarısı yeniden düzenleniyor

Yaptırım planının gecikmesinin bir diğer nedeni ise tasarının mimarları olan Senatör Lindsey Graham ve Richard Blumenthal’in metni yeniden düzenleme zorunluluğu oldu.

Özellikle Rus enerji kaynaklarını satın almasına rağmen Ukrayna’ya yardım eden ülkelerin yaptırımların dışında tutulması planlanıyor.

Yasa tasarısının ilk versiyonu, ABD’nin Rusya’dan petrol, petrol ürünleri, doğalgaz ve uranyum gibi ürünleri satın alan ülkelere yüzde 500 oranında gümrük vergisi uygulamasını öngörüyordu.

Fakat bu durum, Rusya’dan petrol, doğalgaz ve nükleer yakıt alımına devam eden Avrupalı müttefikler de dahil olmak üzere ABD’yi bazı büyük ekonomilerden fiilen koparma riski taşıyordu.

Konuyla ilgili Semafor‘a konuşan Graham, Senato’nun “biraz beklemesi gerekeceğini” belirtirken net bir tarih vermekten kaçındı.

Graham, “İran ile ilgili durum şu anda değişiyor. Fakat bu, Rusya’yı ya da Ukrayna’yı unuttuğum anlamına gelmiyor. Kesinlikle hayır,” ifadelerini kullandı.

Trump, Rusya yaptırımlarını hafifletmek için senatörlerle pazarlık yapıyor

Trump müzakere kapısını aralık tutmak istiyor

Bu ayın başında Başkan Trump, Cumhuriyetçilerden Rusya’ya yönelik yaptırım yasa tasarısını henüz oylamaya sunmamalarını talep etmişti.

Reuters‘ın Beyaz Saray kaynaklarına dayandırdığı haberine göre, Trump o dönemde Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile Ukrayna konusunda “verimli müzakereler” gerçekleştirebileceğini umuyordu.

Trump ayrıca, savaşın sona ermesinin ardından ABD’nin Rusya ile ekonomik işbirliğine başlayabileceğini hesaplıyordu.

Kanada’da düzenlenen G7 Zirvesi’nde konuşan ABD lideri, Ukrayna’da bir barış anlaşması yapma olasılığını beklediği için yeni kısıtlamalar getirmediğini söylemişti.

Trump, yaptırımların “sadece tek yönlü bir yol olmadığını” ve ABD’ye “ciddi bir maliyeti” olduğunu da hatırlatmıştı.

Rubio, Rusya’ya yeni yaptırımlar için bastırıyor, Trump direniyor

Okumaya Devam Et

Amerika

Büyük Teknoloji, yapay zeka regülasyonlarını 10 yıl süreyle yasaklamak istiyor

Yayınlanma

Büyük teknoloji şirketleri, yapay zeka endüstrisini ve Donald Trump’ın Cumhuriyetçi partisini ikiye bölen tartışmalı bir hamle ile, ABD eyaletlerinin yapay zeka modellerini düzenlemesini 10 yıl süreyle yasaklayan bir lobi kampanyasını destekliyor.

Bu hamleye yakın kaynaklara göre, Amazon, Google, Microsoft ve Meta adına hareket eden lobiciler, Senatodan eyaletlerin yapay zeka ile ilgili kendi yasama girişimlerini başlatmasını 10 yıl süreyle askıya almasını istiyor.

Bu hüküm, geçen ay ABD Temsilciler Meclisinin Başkan Donald Trump’ın “büyük ve güzel” bütçe tasarısının bir parçası olarak kabul edildi. Senato, yasayı 4 Temmuz’a kadar kabul etmek umuduyla bu hafta içinde kendi versiyonunu açıklamayı umuyor.

Eski kongre üyesi ve INCOMPAS’ın CEO’su Chip Pickering, Microsoft, Amazon, Meta ve Google gibi önde gelen şirketlerin yanı sıra daha küçük veri, enerji ve altyapı şirketleri ile hukuk firmalarını da içeren teknoloji ticaret birliğinin üyeleri adına bu öneriyi savunuyor.

Pickering, Financial Times’a (FT) verdiği demeçte, “Bu, Amerikan liderliği için doğru zamanda doğru politika. Fakat Çin ile rekabet açısından da aynı derecede önemli,” dedi.

Ticaret grubu INCOMPAS, yasama organları ve düzenleyiciler üzerinde lobi yapmak amacıyla 2024 yılında AI Competition Center’ı (AICC) kurdu. Yılın başında, Amazon’un bulut departmanı ve Meta, AI kuralları hakkındaki tartışmaların kızışması ve AB’nin sektörü kontrol altına almak için bir dizi önlem almasıyla AICC alt grubuna katıldı.

Eleştirenler, büyük teknoloji şirketlerinin tutumunun, çoğu alanda insan yeteneklerini aşan modeller olarak anlaşılan yapay genel zeka geliştirme yarışında hakimiyetlerini sağlamakla ilgili olduğunu söylüyor.

Vanderbilt Üniversitesindeki Vanderbilt Policy Accelerator’ın AI ve teknoloji politikası direktörü Asad Ramzanali, “Sorumlu inovasyon, sorumsuz uygulamaları yasaklayan yasalardan korkmamalı,” dedi.

MIT profesörü ve yapay zeka düzenlemesi için kampanya yürüten kar amacı gütmeyen kuruluş Future of Life Institute’un başkanı Max Tegmark ise, “Bu, daha fazla servet ve gücü elinde toplamaya çalışan teknoloji oligarklarının bir güç kapma çabası,” dedi.

Önerilen moratoryum, teknoloji sektörünü ve eyaletlerin toplumsal ve iktisadi kargaşaya yol açma potansiyeli olan güçlü teknolojileri denetlemesini yasaklama konusunda endişelerini dile getiren Cumhuriyetçi politikacıları da ikiye böldü.

Taraftarlar, bu hükmün, yenilikçiliği engelleyebilecek ve ABD’nin Çin’e karşı geri kalmasına neden olabilecek bir dizi tutarsız bölgesel kuralın önlenmesi için gerekli olduğunu savunuyor.

OpenAI CEO’su Sam Altman, geçen ay Senatoda düzenlenen bir oturumda, ABD’nin teknoloji şirketlerinin piyasaya sürülmeden önce şeffaflık ve güvenlik gibi belirli kriterleri karşılamasını şart koşmasının “felaket” olacağını söyledi. AB’deki yeni AI Yasası kapsamında bu durum yakında geçerli olabilir.

Anthropic’in kurucu ortağı Dario Amodei gibi AI güvenliği savunucuları, Silikon Vadisinin giderek daha güçlü modeller piyasaya sürmek için rekabet ettiği bir ortamda, özdenetime güvenmenin felaketle sonuçlanabilecek toplumsal sonuçlar doğurabileceği uyarısında bulundu.

Teklifin dahil edilmesini isteyen Cumhuriyetçiler, her hükmün “bütçe uzlaşma” tasarısına dahil edilebilmesi için bütçeye etkisi olması gerektiğini öngören Senatonun karmaşık kurallarına uygun olup olmadığını araştırıyor.

Parti, Demokratların oyları olmadan tasarıyı geçirebilmek için bu taktiği kullanıyor.

Senato ticaret komitesinin en üst düzey Cumhuriyetçi üyesi Ted Cruz, bir çözüm önerdi: Bu hükme uymayan eyaletler, hizmetin yetersiz olduğu kırsal alanlarda geniş bant ağlarını genişletmek için milyarlarca dolarlık federal fonlardan yararlanamayacak.

Fakat hızla gelişen bu alanı nasıl denetleyeceğine dair siyasi konsensüs hâlâ çok az ve şu ana kadar testler veya veri korumaya ilişkin anlamlı bir federal düzenleme kabul edilmedi.

Cumhuriyetçi senatör Thom Tillis bir röportajda, “İnovasyon alanında dünyanın bir numaralı ülkesinin yapay zeka konusunda geri kalmasını istemezsiniz. Birdenbire 50 farklı düzenleyici veya yasal çerçeve ortaya çıkarsa, aklı başında kim bunun bir engel olacağını anlamaz?” diye sordu.

Cumhuriyetçi senatör Steve Daines, “Eyaletlerin yeteneklerini kısıtlamaya başlayan bir şey yapmaktan hoşlanmıyorum. Fakat bu durumun ABD’yi engelleyebilecek ve yavaşlatabilecek yapay zeka düzenlemelerinin yamalı bohça haline gelmesine yol açabileceği düşünüldüğünde, bu konuda bir akıl var olabilir,” dedi.

The Tyranny of Big Tech (Büyük Teknolojinin Tiranlığı) adlı kitabın yazarı Josh Hawley ve Tennessee eyaletinin müzik endüstrisini izinsiz AI kullanımından koruyan bir yasayı destekleyen Marsha Blackburn gibi diğer Cumhuriyetçi senatörler de moratoryuma karşı çıkıyor.

Cumhuriyetçi Temsilci Marjorie Taylor Greene X’te yaptığı açıklamada, “AI’ın önümüzdeki 10 yıl içinde neler yapabileceğini bilmiyoruz ve ona serbestlik tanıyarak eyaletlerin ellerini bağlamak potansiyel olarak tehlikelidir. Bu, Senatoda kaldırılmalıdır,” diye yazdı.

Okumaya Devam Et

Amerika

Los Angeles’ta günlerdir süren protestoların ardından sakinlik

Yayınlanma

ABD’nin Los Angeles kentinde, Başkan Donald Trump’ın göçmenlik politikalarına karşı düzenlenen protestoların ardından ilan edilen sokağa çıkma yasağı kaldırıldı ve şehirde sükunet sağlandı.

ABD’nin Los Angeles kentinde, günlerdir süren protestoların ardından dün itibarıyla sükunetin hakim olduğu gözlemlendi.

Şehirdeki yetkililer sokağa çıkma yasağını kaldırırken, Kaliforniya Valisi Gavin Newsom, Başkan Donald Trump tarafından şehre gönderilen Ulusal Muhafızlar üzerindeki kontrolü geri almaya çalışıyor.

Los Angeles Belediye Başkanı Karen Bass, Trump’ın yasa dışı göçle mücadele kapsamında emrini verdiği baskınları protesto eden gösteriler sırasında yaşanan yağma ve vandalizm olayları üzerine bir haftadır uygulanan gece sokağa çıkma yasağının kaldırıldığını duyurdu.

Yasağın büyük ölçüde başarılı olduğunu belirten Bass, “Dükkanları, restoranları, işletmeleri ve yerleşim yerlerini, göçmenleri umursamayan kötü niyetli aktörlerden korumada büyük ölçüde başarılı oldu,” dedi. Bass, “Washington’dan gelen kaosa hızla uyum sağlamaya devam ederken, gerekirse sokağa çıkma yasağını yeniden uygulamaya hazırız,” diye ekledi.

Belediye Başkanı Bass ve diğer Kaliforniyalı yetkililer, Trump’ı ABD’nin ikinci büyük kentine 4 bin Ulusal Muhafız ve 700 Deniz Piyadesi göndererek gerilimi körüklemekle suçladı.

Trump ile valilik arasında hukuki mücadele

Başkan Trump ile Kaliforniya eyaleti arasındaki hukuki mücadele, Trump’ın Ulusal Muhafızları konuşlandırma kararının yasallığını değerlendirecek olan temyiz mahkemesinde devam ediyor.

Kaliforniya’nın Demokrat Valisi Gavin Newsom, bu kararı “otoriter” olarak nitelendirerek şiddetle karşı çıkmış ve hem kendi hem de başkanın yetkisi altında olan bu askeri gücün kontrolünün kendisine iade edilmesini talep etmişti.

Mahkeme kararı: Ulusal Muhafızların kullanımı yasa dışı

Yargıç Charles Breyer, geçen hafta yaptığı açıklamada, gözle görülür şiddetin birkaç mahalleyle sınırlı kaldığını ve federal hükümetin asker konuşlandırmayı meşrulaştırmak için öne sürdüğü “isyandan uzak” bir durum olduğunu belirtmişti.

Yargıç, 36 sayfalık kararında, Ulusal Muhafızların Kaliforniya’da kullanılmasının yasa dışı olduğuna hükmetmiş ve bu yedek askeri gücün üzerindeki yetkinin Kaliforniya valisine iade edilmesini emretmişti.

Fakat San Francisco’daki bir temyiz mahkemesi, Adalet Bakanlığı’nın itirazını değerlendirmek üzere kararın uygulanmasını erteledi.

Adalet Bakanlığı, yargıcın kararını “başkanın başkomutan olarak anayasal yetkisine istisnai bir müdahale” olarak nitelendirmişti.

Trump, göçmenlik politikasına karşı düzenlenen protestolar sırasındaki gece çatışmalarının ardından 700 Deniz Piyadesi’nin konuşlandırılması yönünde istisnai bir karar almıştı.

Daha sonra 2 bin ek Ulusal Muhafız gönderilmesi emrini veren Trump’ın bu adımı, Vali Newsom tarafından sert bir dille kınanmıştı.

Newsom, bu hamlenin “diktatör bir başkanın rahatsız edici fantezisini” gerçeğe dönüştürdüğünü söylemişti.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English