Bizi Takip Edin

ORTADOĞU

Netanyahu’dan ABD’ye “ters köşe”

Yayınlanma

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, ABD ve Fransa’nın öncülük ettiği Lübnan’da ateşkes önerisinin formüle edilmesinde rol aldı ancak koalisyon ortaklarından gelen tehditler üzerine bu öneriye karşı çıktı. Benzer bir durum ABD Başkanı Joe Biden’ın Gazze’deki ateşkes önerisinde de yaşanmıştı. Netanyahu Biden’ın dünyaya duyurduğu önerinin hazırlanmasında rol oynamış ancak Biden bu öneriyi kamuoyuna açıkladıktan sonra geri adım atmıştı.

ABD ve Fransa’nın girişimiyle 10 ülkenin ve Avrupa Birliği’nin (AB) imza koyduğu ortak bir açıklamayla Lübnan’da üç haftalık geçici bir ateşkes çağrısı yapıldı. Aynı saatlerde İsrail basını Netanyahu’nun bu girişime sıcak baktığı hatta olumlu karşılık verdiğini ve Stratejik İşler Bakanı Ron Dermer’ı müzakereleri yürütmekle görevlendirdiği basına sızdı. Netanyahu resmi bir açıklama yapmamasına rağmen aşırı sağcı koalisyon ortaklarının yanı sıra kendi partisi ve muhalefet ateşkes girişimine sert tepki gösterdi. Koalisyon ortakları her anlaşmazlıkta olduğu gibi Netanyahu’yu yine hükümeti düşürmekle tehdit etti.

Kısa bir süre sonra açıklama yayınlayan Başbakanlık Ofisi, Netanyahu’nun ABD ile Fransa’nın Lübnan’da geçici ateşkes çağrısına yanıt vermediğini ve “İsrail ordusuna tüm gücüyle kuzeyde saldırılarına devam etmesi talimatı verdiğini” açıkladı.

İsrail’den ateşkes iddiasına yalanlama

Konuyla ilgili İsrail’in Walla haber sitesinde, sürecin nasıl geliştiğine ilişkin bilgilere yer verildi.

Adı açıklanmayan ABD’li ve İsrailli yetkililere dayandırılan habere göre, Netanyahu ve ona yakın isimler ateşkes önerisinin formüle edilmesinde doğrudan rol aldı.

ABD ve Fransa’nın girişimleriyle hazırlanan önerinin basına yansıması üzerine İsrail’in aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir ve Maliye Bakanı Bezalel Smotrich Hizbullah ile ateşkese karşı oldukları ve Netanyahu’nun kabul etmesi halinde hükümetten çekilecekleri tehdidinde bulundu. Bunun üzerine Netanyahu, öneriden geri adım atarak Hizbullah’a yönelik saldırılara devam edecekleri mesajını verdi.

Beyaz Saray: İsrail’in haberi vardı ve tavrı olumluydu

Bu açıklama üzerine Beyaz Saray, ateşkes önerisinin hazırlanmasında Netanyahu’nun rol aldığını “eğer İsrail’den olumlu dönüş almasalardı ortak açıklamayı bu şekilde yayımlamayacaklarını” söyleyerek ima etti.

Beyaz Saray Ulusal Güvenlik İletişim Danışmanı John Kirby, telekonferans yoluyla düzenlediği basın brifinginde ortak ateşkes çağrısı açıklamasından önce İsrail’in bundan haberi ve bilgisinin olduğunu vurguladı.

Kirby, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun ateşkes anlaşması önerisine sıcak bakmadığı ve Lübnan’a yönelik saldırılara devam edeceklerini beyan eden açıklamalarının, dünkü ortak açıklamanın tam zıddı olup olmadığı yönündeki birçok soruya net yanıtlar vermekten kaçındı.

“Tek söyleyebileceğim şey, İsrailli dostlarımızla bu görüşmeler ortak açıklamadan önce de yapıldı, bugün de devam ediyor” şeklinde konuşan Kirby, Netanyahu’nun açıklamalarıyla ilgili yorum yapmayacağını kaydetti.

İsrail tarafından dün olumlu bir geri dönüş almış olmasalar dünkü ortak açıklamayı yayımlamayacaklarını vurgulayan Kirby, “Eğer üst düzey İsrailli yetkililerle dün yaptığımız görüşmelerden destek mesajı almasaydık (ortak açıklamayı) bu şekilde yayımlamazdık” dedi.

Netanyahu itirazını yumuşattı

Beyaz Saray’ın açıklamasından sonra Netanyahu, ABD-Fransa ortak girişimini doğrudan reddeden tavrını yumuşattı.

İsrail Başbakanlık Ofisinden yapılan açıklamada, “ABD bu hafta başında uluslararası, bölgesel ortaklarıyla Lübnan’da bir ateşkes teklifi sunma niyetini iletti. ABD liderliğindeki girişimin kuzey sınırındaki vatandaşların evlerine güven içinde dönmesi amacını İsrail de paylaşıyor” ifadeleri kullanıldı. Başbakanlık, “Amerika ve İsrail heyetinin ABD’nin girişimini ve İsrail’in kuzey sınırındaki vatandaşların güvenli şekilde eve dönmesi ortak amacının nasıl sağlanabileceğini ele aldıklarını, ilerleyen günlerde görüşmelerinin devam edeceğini” kaydetti.

Gazze’deki ateşkes için de aynısını yapmıştı

Netanyahu benzer bir durumu Gazze için Hamas’la yapılması planlanan ateşkes sürecinde de yaşatmıştı. ABD Başkanı Joe Biden, İsrail ile istişare ederek ateşkes önerisi hazırlamış ve bunu kamuoyuna açıklamıştı. Ancak Netanyahu yine koasliyon ortaklarınca tehdit edilmiş ve tüm dünyada büyük beklenti yaratan ateşkes önerisine itiraz etmişti.

ORTADOĞU

İsrail’den ateşkes iddiasına yalanlama

Yayınlanma

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, ABD ile Fransa’nın Lübnan’da geçici ateşkes çağrısına yanıt vermediğini, kuzeye saldırıların azaltılması yönündeki haberlerin doğru olmadığını ve “İsrail ordusuna tüm gücüyle kuzeyde saldırılarına devam etmesi talimatı verdiğini” açıkladı.

İsrail Başbakanlık Ofisi, yaptığı yazılı açıklamada, Netanyahu’nun Lübnan’da geçici bir ateşkesi görüşmeye razı olduğuna ilişkin haberleri yalanladı.

Netanyahu geçici ateşkes için müzakereye onay verdi mi?

Açıklamada, “Ateşkesle ilgili haberler doğru değil. Netanyahu, ABD-Fransa’nın teklifine yanıt vermedi. İsrail’in kuzeydeki saldırılarını azaltması yönündeki haberler gerçeği yansıtmıyor. Netanyahu, kendisine sunulan planlara göre İsrail ordusuna kuzeyde tüm gücüyle saldırılarına devam etmesi talimatı verdi. Gazze’deki saldırılar da savaşın tüm hedefleri gerçekleşene kadar sürecektir.” ifadelerine yer verildi.

Netanyahu’nun ateşkes iddialarını yalanlamasının ardından Dışişleri Bakanı Israel Katz “Kuzeyde ateşkes olmayacak” dedi. Katz, “Zafere ve kuzeyde yaşayanların güvenli bir şekilde evlerine dönmesine kadar Hizbullah terör örgütüyle tüm gücümüzle savaşmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.

İsrail basınındaki haberlerde, İsrail Başbakanı Netanyahu’nun, ABD ve Fransa’nın girişimiyle Lübnan’da üç haftalık geçici bir ateşkes sağlanmasının görüşülmesine izin verdiği ve bunun için bir bakanını görevlendirdiği iddia edilmişti.

Öte yandan İsrail Genelkurmay Başkanı Herzi Halevi de dün hedeflerinin İsrail’in kuzeyinde yaşayanların evlerine geri dönmesi olduğunu ve bunun için Lübnan’a “kara saldırısı manevrasına hazırlandıklarını” açıklamıştı.

Okumaya Devam Et

ORTADOĞU

Netanyahu geçici ateşkes için müzakereye onay verdi mi?

Yayınlanma

binyamin netanyahu

New York’ta bugün BM Genel Kurulu’na hitap edecek İsrail Başbakanı, ABD dahil diğer ülkelerden gelen eleştirileri hafifletmeye çalışıyor.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun, ABD ve Fransa’nın girişimiyle Lübnan’da üç haftalık geçici bir ateşkes sağlanmasının görüşülmesine izin verdiği ve bunun için bir bakanını görevlendirdiği iddia edildi.

Israel Hayom gazetesine konuşan siyasi kaynak, İsrail’in “başarı ihtimalini küçük gördüğü” ABD ve Fransa’nın 21 günlük ateşkes girişimini görüşmeye olumlu karşılık verdiğini ve Netanyahu’nun, Stratejik İşler Bakanı Ron Dermer’ı müzakereleri yürütmekle görevlendirdiğini belirtti.

Söz konusu kaynak, ABD-Fransa’nın ortak girişiminin “şansının düşük olduğu”, Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah’ın bunu reddetmesiyle “İsrail’in Lübnan’daki saldırılarını genişletmesi için meşruiyet sağlanacağını” savundu.

Bu arada Lübnan sınırında İsrail bölgelerinde dün akşamından itibaren sükunetin hâkim olduğu gözleniyor. Hizbullah sınır hattında dün akşamdan beri İsrail bölgelerine herhangi bir saldırı gerçekleştirmedi.

Öte yandan Netanyahu, gece saatlerinde Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’na hitap etmek üzere New York’a hareket etti. Netanyahu’nun bu ateşkesi için müzakereleri kabul ettiği iddiasının Genel Kurul’da özellikle ABD ile yapılacak görüşmelerde elini kuvvetlendirmek ve kendisine yönelecek tepkileri azaltmak için öne atıldığı yorumu yapılıyor. Dün akşamdan bu yana sınırda sağlanan görece sükûnetin zirveden sonra çeşitli gerekçelerle yeniden bozulma ihtimalinin güçlü olduğu belirtiliyor.

Politico: İsrail’in Lübnan saldırısı Biden yönetimini böldü

Bir iddia da Lübnan’da yayın yapan özel MTV kanalından geldi. İddiaya göre Lübnan Meclis Başkanı Nebih Berri’nin, Hizbullah’ın BM Güvenlik Konseyi 1071 kararına göre, İsrail sınırına yaklaşık 30 kilometre uzaklıktaki Litani Nehri’nin kuzeyine doğru çekilmesi için ikna edebileceği yönünde ABD’ye güvence verdi. İsrail, Hizbullah’ın Litani Nehri’nin kuzeyine çekilmesi talebini saldırılarına gerekçe olarak gösteriyor.

İtiraz gecikmedi

Netanyahu’nun Gazze’deki ateşkese de karşı çıkan aşırı sağcı koalisyon ortaklarının yanı sıra kendi partisi ve muhalefetten de Lübnan’da ateşkes girişimine itiraz gecikmedi.

İsrail basınındaki haberlere göre, aşırı sağcı Maliye Bakanı Bezalel Smotrich, yaptığı açıklamada, “kuzeydeki harekatın sadece Hizbullah’ın ezildiği ve kuzeydeki vatandaşlara zarar verme becerisinin ortadan kaldırılmasıyla sonuçlanması gerektiğini” dile getirdi.

Hizbullah’a “aldığı ağır darbelerden iyileşmesi ve 21 gün sonra savaşa devam etmesi için zaman verilmemesi gerektiğini” savunan Smotrich, “Hizbullah’ın teslim olması ve savaşın, ülkenin kuzeyinde güvenliğin tesisi için tek yol olduğunu” ileri sürdü.

Aşırı sağcı Ulusal Misyonlar Bakanı Orit Strock da Lübnan’da “21 gün değil 21 saat ateşkes için meşru bir zemin olmadığını” öne sürdü.

Netanyahu’nun Likud Partisi’nden hükümette yer alan Kültür ve Spor Bakanı Miki Zohar da “Hizbullah’ın gerilediği durum olmaksızın bir ateşkesin ciddi bir hata olduğunu ve haberlerin doğru olmadığını ümit ettiğini” kaydetti.

Muhalefetten de itiraz

Eski Başbakan Naftali Bennett de “İsrail’in Hizbullah’a karşı çok geç hareket ettiğini ve grubu kademeli olarak geriletmeye başladığını” öne sürerek, “İsrail’in Hizbullah tehdidini ortadan kaldırması ile ateşkes için Hizbullah’ın silahsızlanmayı kabul etmesi ve sınırdan uzaklaşması gerektiğini” savundu.

Ana muhalefet Gelecek Var Partisi’nin lideri ve eski Başbakan Yair Lapid de Hizbullah’ın komuta ve kontrol sistemlerini yeniden toparlamasına izin vermemek için İsrail’in, ABD-Fransa’nın ateşkes girişimini 21 gün değil sadece 7 gün için kabul etmesi ve “Hizbullah’ın sınırdan uzaklaştırılmadığı hiçbir formüle razı olmaması gerektiğini” belirtti.

Aynı şekilde yakın zamanda partisiyle hükümete katılmak için müzakereler yürüten Milletvekili Gideon Saar da geçici ateşkese karşı çıkarak “(Beyrut’un güneyinde Hizbullah’ın hâkim olduğu mahalle) Dahiye’yi altüst edin. Geçici ateşkesten sadece Hizbullah fayda sağlar.” ifadesini kullandı.

ABD ile Fransa’nın öncülük ettiği ve Avrupa Birliği (AB) ile 8 ülkeyi daha bir araya getiren ortak açıklamada, İsrail ile Lübnan arasındaki çatışmaların durdurulması ve diplomasiye alan açılması için 21 günlük acil ateşkes çağrısı yapıldığı bildirilmişti. Bu süreçte de Gazze’de ateşkes ve esir takası müzakerelerinin tamamlanması istendi.

Beyaz Saray’dan yapılan yazılı açıklamada, ABD ile Fransa’nın, İsrail-Lübnan sınırında bir ateşkes çağrısı konusunda mutabık kaldığı ve bu yöndeki ortak açıklamaya AB, Avustralya, Kanada, Almanya, İtalya, Japonya, Suudi Arabistan, Katar ve Birleşik Arap Emirlikleri’nin de (BAE) katıldığı belirtilmişti.

Okumaya Devam Et

ORTADOĞU

Fetih ve Hamas Kahire’de buluşacak

Yayınlanma

Filistin Başbakanı Muhammed Mustafa

Filistin Başbakanı Muhammed Mustafa, Fetih Hareketi ve Hamas’ın yakında Mısır’ın başkenti Kahire’de görüşeceğini söyledi.

Başbakan Mustafa, Katar’ın El Cezire Mubasher kanalına konuştu. Bugün, bir sonraki aşamada Gazzelilere hizmet etmek amacıyla, durumun daha iyi düzenlenmesine yardımcı olacak bazı anlaşmalara varmak için Fetih ile Hamas arasında bir toplantı yapılmasının konuşulduğunu aktaran Mustafa, görüşmenin yakında Kahire’de gerçekleşeceğini ve daha sonra diğer grupları da içerecek şekilde genişleyebileceğini söyledi.

İsrail’in Gazze’ye yönelik sürdürdüğü savaşın bitmesinden sonra Gazze Şeridi’nin Filistin yönetimi tarafından yönetileceğini kaydeden Mustafa, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Gazze, Filistin topraklarının bir parçasıdır ve Filistin yönetimi, kurumları ve çalışanları Gazze Şeridi’nde mevcut olup özellikle eğitim ve sağlık alanındaki çalışmalarını sürdürmektedirler. Filistin’de tek meşru yönetim, Filistin devleti ve Filistin Kurtuluş Örgütü’ne (FKÖ) aittir ve Filistin Yönetimi, kimseyi dışlamadan, Filistin halkının tüm enerjilerini kapsayacak şekilde Gazze Şeridi’ni yönetecektir. Sorumluluğu üstleneceğiz ve görevimizi yapmaya hazırız.”

Filistinli gruplar anlaştı: Tüm Filistin topraklarında tek bir hükümet kurulacak

Bu konuda ilgili tüm Filistinli taraflarla koordinasyonun olduğuna işaret eden Mustafa, “Herkesin çabasına ihtiyacımız var, sorumluluk büyük, felaket büyük. Filistin halkının tüm enerjisi, Gazze’yi yeniden canlandırmak, Filistin halkının birliğini sağlamak, Batı Şeria ile Gazze’yi birbirine bağlamak ve devleti kurmak gibi asil bir hedef için seferber edilmelidir” değerlendirmesinde bulundu.

Mustafa, eğer dünya istikrar görmek istiyorsa, buna Filistinlilerin haklarından başlaması ve bağımsız bir devlette bu haklara saygı duyulması gerektiğini kaydetti. ABD’nin önünde Filistin haklarını destekleme fırsatı olduğuna dikkati çeken Mustafa, ABD’ye, “İsrail’i dizginleyerek” iki devletli çözüm ve Filistin halkının kendi kaderini tayin etme hakkı konusundaki sözlerini pratik adımlara dönüştürmesi çağrısında bulundu.

Pekin Deklarasyonu Orta Doğu’da barış için yeni bir umut doğurdu

“Pekin Diyaloğu” imzalanmıştı

Çin, 21 ve 22 Temmuz’da Fetih Hareketi ile Hamas başta olmak üzere Filistinli grupların katıldığı “kapsamlı bir ulusal toplantıya” ev sahipliği yapmıştı. Filistinli 14 grubun üst düzey temsilcisi, 21 Temmuz’da başlayan uzlaşma görüşmeleri sonrası aralarındaki bölünmüşlüğe son vermeyi ve birlik oluşturmayı amaçlayan “Pekin Diyaloğu”nu imzalamıştı.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English