Amerika
OpenAI, Google’ın Chrome tarayıcısına göz dikti

Yapay zeka devi OpenAI’nin ChatGPT birimi yöneticisi Nick Turley, Google’a karşı açılan tekel davasında ifade vererek, federal mahkemenin Chrome tarayıcısının satılmasına karar vermesi hâlinde OpenAI’nin bu tarayıcıyı satın almakla ilgileneceğini belirtti. Turley, Chrome’un OpenAI ile entegre edilmesinin daha iyi bir ürün sunmalarını sağlayacağını savundu.
Yapay zeka devi OpenAI’nin ChatGPT birimi yöneticisi Nick Turley, 18 Haziran Salı günü görülen mahkeme duruşmasında, federal mahkemenin Google’ın Chrome tarayıcısının ayrılmasına karar vermesi hâlinde OpenAI’nin bu tarayıcıyı satın almakla ilgileneceğini söyledi.
Bloomberg‘in aktardığına göre Turley, Google’ın tarayıcısını satın almak isteyip istemeyecekleri sorusuna yanıt olarak, “Evet, isteriz, tıpkı diğer pek çok taraf gibi,” dedi.
Turley, Adalet Bakanlığı tarafından, federal bir yargıcın geçen yıl şirketin arama pazarında tekel oluşturduğuna karar vermesinin ardından Alphabet Inc. bünyesindeki Google’ın iş yapış biçiminde ne gibi değişiklikler yapması gerektiğini belirlemeyi amaçlayan üç haftalık duruşmanın bir parçası olarak ifade vermeye çağrıldı.
argıç Amit Mehta’nın Google’ın hangi iş uygulamalarını değiştirmesi gerektiğine ağustos ayına kadar karar vermesi bekleniyor.
Adalet Bakanlığı, Google’ın Chrome’u elden çıkarmaya zorlanmasını talep etti.
Şu anda OpenAI’nin sohbet robotu ChatGPT’nin Google’ın Chrome tarayıcısında kullanıcıların indirebileceği bir uzantısı bulunuyor.
Ancak Turley, Chrome’un OpenAI ile daha derinlemesine entegre edilmesinin daha iyi bir ürün sunmalarını sağlayacağını belirtti.
Turley, “ChatGPT Chrome’a entegre edilirse gerçekten inanılmaz bir deneyim sunabilirsiniz. Kullanıcılara yapay zekâ odaklı bir deneyimin nasıl göründüğünü tanıtma yeteneğine sahip oluruz,” diye ekledi.
İirketin bugün karşılaştığı en zor sorunlardan birinin dağıtım olduğunu söyleyen Turley, şirketin ChatGPT’yi Apple Inc.’in iPhone’una entegre etmek için bir anlaşmaya vardığını, ancak Android akıllı telefon üreticileriyle herhangi bir başarı elde edemediğini belirtti.
Daha önce, bir Google yöneticisi, şirketin ocak ayında Samsung Electronics Co.’ya Gemini yapay zekâ uygulamasını telefonlarına önceden yüklemesi için ödeme yapmaya başladığını kabul etmişti.
Bu anlaşma münhasır değil, fakat Turley, Google’ın startup’tan daha fazla harcama yapabilme yeteneği nedeniyle OpenAI’nin Güney Koreli şirketle yapılan görüşmelerde pek ilerleme kaydedemediğini dile getirdi.
Turley, “Denemediğimizden değildi. Somut şartları tartışabileceğimiz bir noktaya asla gelemedik,” diye konuştu.
Turley, ifadesinin ilerleyen bölümlerinde, Google gibi piyasadaki bazı büyük şirketler tarafından “dışlanmaktan derin endişe duyduklarını” söyledi.
Turley, “Ürünlerimizin nasıl keşfedildiğine dair erişim noktalarını kontrol eden güçlü rakiplerimiz var. İnsanlar bir tarayıcı veya bir uygulama mağazası aracılığıyla keşfediyorlar. Gerçek seçim rekabeti teşvik eder. Kullanıcılar seçim yapabilmeli,” ifadesini kullandı.
Kasım 2022’de piyasaya sürülen ChatGPT, tüm zamanların en hızlı büyüyen tüketici yazılım ürünlerinden biri olarak hızla viral bir başarı elde etti.
Şubat ayında OpenAI, haftalık 400 milyondan fazla aktif kullanıcısı olduğunu bildirdi.
Turley, şirketin haftalık aktif kullanıcı hedeflerini 2024 için aştığını, ancak sayı vermediğini ifade etti.
Bu hafta Google, Adalet Bakanlığı ve düzinelerce eyalet başsavcısıyla, Mehta’nın şirketin çevrimiçi arama pazarında tekel oluşturmasını engellemek için ne gibi değişiklikler emredeceği konusunda karşı karşıya gelmeye başladı.
Adalet Bakanlığı’nın önerdiği çözümler arasında Google’ın Chrome tarayıcısını satmaya zorlanması, arama verilerini rakiplere lisanslaması ve uygulamalar ile cihazlarda münhasır pozisyonlar için ücretli sözleşmeleri durdurması yer alıyor.
Google, hükümetin önerisinin günlük Google ürünlerini kötüleştirerek tüketicilere zarar vereceğini ve ABD’nin teknolojideki liderliğine zarar vereceğini savunuyor.
Mahkemenin Google’a popüler web tarayıcısını satmasını emretmesi hâlinde bu, 1980’lerde AT&T’nin bölünmesinden bu yana büyük bir ABD şirketinin mahkeme kararıyla ilk kez parçalanması anlamına gelecek.
Amerika
Amerikan küçük işletmelerinin gelecek beklentileri ‘kasvetli’

Amerikan küçük işletmelerinin “iyimserliği” nisan ayında üst üste dördüncü ayda da geriledi ve işlerini genişletmek için yatırım planlayanların oranı 2020’den bu yana en düşük seviyeye indi.
Bu bulgular, Çin ile ticaret savaşının yumuşaması öncesine ait olmakla birlikte, devam eden güven kaybı, yüksek gümrük vergileri ve genel belirsizlikle bağlantılı iktisadi risklere ilişkin en son uyarı niteliğinde.
Bağımsız İşletmeler Ulusal Federasyonu (NFIB) küçük işletme iyimserlik endeksi geçen ay neredeyse 2 puan düşerek ekim ayından bu yana en düşük seviyesine geriledi.
Aylık anketi gerçekleştiren küçük işletmelerin lobi grubu NFIB’nin iktisatçıları, “Çok az sayıda küçük işletme mal ve hizmet ihracatı yapıyor, fakat milyonlarca işletme faaliyetleri için ithal mal tedarik ediyor ve bu tedarik zincirleri şu anda risk altında,” diyorlar.
Gümrük vergisi politikasının, özellikle göreceli fiyatları (maliyetleri) ani ve dramatik bir şekilde değiştirdiğine ve göreceli fiyatların tüm kararları etkilediğine dikkat çekiyorlar.
Endeks, küçük işletme sahiplerinin temel beklentilerindeki önemli bir bozulmaya da işaret ediyor. Firmaların yalnızca yaklaşık %18’i önümüzdeki altı ay içinde sermaye harcamaları (örneğin yeni ekipman veya binalar için harcamalar) planlıyor. Bu oran, Nisan 2020’den bu yana en düşük seviyeye geriledi.
Daha az sayıda işletme sahibi, gelecekte iş koşullarının iyileşeceğini öngörüyor ve bu oran ekim ayından bu yana en düşük seviyeye geriledi.
Küçük işletmeler işleri büyütemiyorlar
NFIB, şu anda işlerini büyütmek için uygun bir dönem olduğunu belirten işletme sahiplerinin sayısının “tarihi düşük” seviyede olduğunu bildirdi. İşlerini büyütmek için uygun bir dönem olmadığını belirtenlerin büyük çoğunluğu, bunun nedeni olarak “iktisadi koşulları” gösterdi.
Küçük işletmeler arasında iyimserlik seçimlerden sonra hızla artmış, fakat bu artış kısa sürede kaybolmuştu.
Nisan ayında yapılan son anket sonuçları, “Kurtuluş Günü” gümrük vergisi duyurusu ve Çin hariç tüm ülkelere uygulanan gümrük vergilerinin askıya alınmasını yansıtıyor.
Hazine Bakanlığı, geçen ay gümrük vergilerinden 8,7 milyar dolarlık gelir elde ettiğini ve bu rakamın rekor olduğunu açıkladı.
Amerikan küçük işletmelerini ve “reel sektörünü” anlatan “Main Street”in bildirdiği endişeler büyük ölçüde geleceğe ilişkin olumsuz beklentilere dayanıyor.
Bu durum, Çin mallarına uygulanan gümrük vergilerinin önemli ölçüde azaltılmasına yönelik geçici anlaşmanın küçük işletmeler tarafından memnuniyetle karşılanacağının bir işareti.
Anket sorularında, işletmelerin mevcut durumuna dayanan olumlu noktalar da vardı. Birçok işletme sahibi geçen ay hâlâ işçi almayı planlıyordu.
Son çeyrekte nominal satışlarında artış olduğunu bildiren işletme sahiplerinin net payı arttı, fakat NFIB, satışlarında artış bildiren işletme sayısının “durgunluk bölgesinde” kaldığı konusunda uyarıda bulunuyor.
Batı kıyısındaki limanlar zorda
Öte yandan Başkan Donald Trump’ın, pazartesi günü Çin’den ithal edilen mallara uygulanan yüksek gümrük vergilerini geçici olarak geri çekmeyi kabul etmesi Batı kıyısı limanlarına kısa süreli bir nefes aldırdı, fakat sektör hala çalkantılı bir dönemden geçiyor.
POLITICO’nun aktardığına Long Beach Belediye Başkanı Rex Richardson pazartesi günü düzenlediği basın toplantısında, liman ve işçi liderlerinin Long Beach Limanının istihdam üzerindeki etkisini gösteren yeni bir araştırmayı duyururken, “Bu hâlâ bir kriz,” dedi.
Trump’ın Çin ile gümrük vergilerini yüzde 145’ten yüzde 30’a düşürme anlaşması, Long Beach ve Los Angeles’ın nakliye ve lojistik sektörlerinde artan tedirginliği hafifletmeye yetmedi.
Bu iki liman, Çin’den gelen ve şu ana kadar seferlerini iptal eden onlarca gemi hesaba katılmasa bile, ülkenin en yoğun limanları ve tarifeler Kaliforniya’daki işçilerin yük boşaltma ve nakliye işlerinde daha az vardiyaya kalmasına neden oldu.
Nakliye ve tarım sektörlerinden temsilciler, Kaliforniya Hazine Bakanı Fiona Ma’nın çağrısıyla pazartesi öğleden sonra Sacramento’da düzenlenen bir toplantıda işten çıkarmaları ve iptal edilen siparişleri ayrıntılı olarak anlattı.
Supply Chain Federation’ın başkanı ve CEO’su Amanda Blackwood, “Açıkçası, Trump’ın ne yapmaya çalıştığını bilmiyorum. Eğer kargaşa ve baskı yaratmanın fırsatlar doğuracağına inanılıyorsa, bu umudunuzu takdir ediyorum. Ancak bu gerçekçi değil, değil mi? Piyasada kargaşa sadece kargaşaya yol açar,” dedi.
Batı kıyısına gelen ithalat hacimleri son birkaç ayda iniş çıkışlar yaşadı ve en son hafta sonu ve pazartesi günü ani bir artış gösterdi.
Long Beach Limanı CEO’su Mario Cordero, ABD ile Çin arasındaki son gümrük tarifesi değişikliğinin liman faaliyetlerine yansımalarının bir ila iki ay süreceğini söyledi.
2 Nisan’daki “kurtuluş günü” tarifelerinden sonra Batı kıyısı limanlarındaki konteyner hacmi 2 milyon metreküpten 1,5 milyon metreküpe kadar düşmüştü.
Amerika
Trump’ın ticaret savaşları bu ay içinde mecburen bitebilir

ABD Başkanı Donald Trump’ın ticaret savaşları, onlarca ticaret ortağının taviz vermesi gerekmeden bile bu ay mecburen sona erebilir.
Karar, ticaret ve gümrük hukuku ile ilgili davaları karara bağlayan, New York merkezli ve pek bilinmeyen federal mahkeme ABD Uluslararası Ticaret Mahkemesi’ne (CIT) ait.
Mahkeme, Trump’ın geçen ay 1977 tarihli Uluslararası Acil Ekonomik Yetkiler Yasası’nı kullanarak kapsamlı yeni gümrük vergileri getirmesini ve ardından yaklaşık 60 ticaret ortağına uygulanan en yüksek vergileri 90 gün süreyle askıya almasını sorgulayan bir davada sözlü savunmaları dinleyecek.
Mahkeme, davacıların acil ihtiyati tedbir talebini kabul ederse, Trump yönetiminin şu anda onlarca ülkeyle tamamlamak için aceleyle yürüttüğü ticaret müzakereleri altüst olabilir.
POLITICO’da yer alan habere göre gümrük vergilerine karşı çıkanlar, Trump’ın Anayasa’yı ihlal ettiğini ve Uluslararası Ticaret Mahkemesi’nin ay sonuna kadar ön ihtiyati tedbir talebini kabul edeceğini umuyorlar.
New York merkezli şarap ve alkollü içecek şirketi VOS Selections ve Trump’ın gümrük vergilerini dava eden diğer küçük işletmeleri temsil eden muhafazakâr anayasa hakları grubu Liberty Justice Center’ın üst düzey danışmanı Jeffrey Schwab, davanın potansiyel olarak Yüce Mahkeme’ye kadar uzayabileceği için, gümrük vergilerinin kaldırılmaması halinde birçok işletmenin ayakta kalamayacağını söyledi.
Bir ihtiyati tedbir kararı, Trump’ın onlarca ülkeyle yeni ticaret anlaşmaları müzakere etmek için ülkeye özgü “karşılıklı” gümrük vergileri tehdidini kullanma çabalarını da tehlikeye atacak.
Trump, birçok ayrıntı henüz netleşmemiş olsa da, bu anlaşmalardan ilkini perşembe günü Birleşik Krallık ile açıkladı. Beyaz Saray ayrıca Çin ile gümrük vergilerini azaltmak için bir anlaşma müzakere etti ve uzun süredir devam eden ticaret anlaşmazlıklarını çözmek için ikili bir mekanizma kurdu.
Trump, Çin’e uygulanan önceki gümrük vergileri ve Kanada ve Meksika’ya uygulanan ve büyük ölçüde askıya alınan yüzde 25’lik gümrük vergilerini haklı çıkarmak için, göçmenler ve sınırları geçen fentanil nedeniyle ulusal acil durum ilan etmişti. Fakat VOS davası, Trump’ın 2 Nisan’da açıkladığı karşılıklı gümrük vergilerine itiraz ediyor.
İthalatın korunmasını destekleyen üreticileri temsil eden bir grup olan Coalition for a Prosperous America (Refah İçinde Bir Amerika Koalisyonu), Trump’ın ticaret gündemini uygulamak için olağanüstü hal yasasını kullanma kararını “küresel ticaret sisteminin cesur ve uzun zamandır beklenen bir resetlenmesi” olarak nitelendirerek övdü.
Fakat eski Cumhuriyetçi Senatör John Danforth gibi isimler, Trump’ın kurucuların Kongre’ye verdiği vergi ve ticaret yetkilerini gasp etmek için “zayıf bir bahane” kullandığını iddia ediyor.
Danforth bir röportajda, “Bu, ülkemizin kuruluşundan bu yana karşı karşıya kaldığı en büyük sorun. Bu, iktidarın tek elde toplanması ve James Madison’ın iktidarı hükümetin çeşitli kademelerine yayma fikriyle ilgili,” dedi.
Danforth, eski Cumhuriyetçi senatörler George Allen ve Chuck Hagel ile eski Adalet Bakanı Michael Mukasey’in de aralarında bulunduğu bir grup, Trump’ın kararını eleştiren ve CIT’den davalar sürerken yönetimin gümrük vergilerini tahsil etmesini engelleyecek bir ön tedbir kararı almasını talep eden bir mütalaa sundu.
Mütalaada, “Cumhuriyetin kuruluşundan bu yana, vergi koyma yetkisi –vergi toplama yetkisi gibi– münhasıran Kongre’ye aittir. Bu bir formalite değildir. Bu ülke, ‘Temsil olmadan vergilendirme olmaz’ sloganıyla doğmuştur, bu da vergi koyma, gelir toplama ve halkın ekonomik yükümlülüklerini belirleme yetkisinin halkın seçtiği temsilcilere ait olması gerektiği anlamına gelir,” deniyor.
Danforth, dava özetimizdeki argümanın meselenin tam özüne indiğini savundu. Eski senatör, “Bu, gümrük vergilerinin uygunluğu veya bazı yasal konularla ilgisi yok. Anayasal bir mesele. ‘Başkan, [Kongre’den] vergi koyma yetkisini elinden alabilir mi?’ sorusu, ama ben buna dış ticareti kontrol etme yetkisini de eklemek isterim,” dedi.
Salı günü CIT’de VOS davasının baş avukatı olan Schwab, mahkemenin ikna edici bulacağını düşündükleri bir dizi argüman sunduklarını söyledi.
Schwab, “[Temel olarak] IEEPA’nın başkana gümrük vergileri koyma veya gümrük vergileri uygulama yetkisi verdiğini düşünmüyoruz,” dedi.
Davacılar ayrıca, ABD’nin 50 yıldır ticaret açığı verdiği için “büyük ve kalıcı yıllık mal ticaret açığı”nın gümrük vergileri uygulamayı haklı kılan bir ulusal acil durum oluşturduğu yönündeki Trump’ın iddiasına da itiraz ediyor. Schwab, bu durumun, üyelerinin gerekli görmesi halinde Kongre’ye harekete geçmek için yeterli zaman verdiğini söyledi.
Davacılar ayrıca, daha teknik birkaç hukuki argüman da öne sürüyor. Bunlardan biri, “önemli sorular doktrini” olarak bilinen ve yürütme organının “ekonomik ve siyasi önemi” tanımlanmamış bir eşiği aştığı durumlarda Kongre’den açık bir yetki devri gerektiren doktrin. Davacılar, Trump’ın gümrük vergilerinin açıkça bu eşiği aştığını iddia ediyor.
Bununla biraz ilgili bir başka argüman ise, Kongre’nin yürütme organına herhangi bir kısıtlama getirmeden yetki devri yapamayacağını belirten “yetki devri doktrini.”
Schwab, “Burada, Trump yönetiminin esasen söylediği şey, herhangi bir denetim olmaksızın gümrük vergisi uygulama yetkisine sahip oldukları ve bunu istedikleri zaman, istedikleri oranda yapabilecekleri. Mahkeme [IEEPA’yı] bu şekilde yorumlarsa, bunun anayasaya aykırı olduğuna karar vereceğini düşünüyoruz,” dedi.
Amerika
Apple’dan Google açıklaması: Parçalanma ihtimali artıyor

Apple’ın Hizmetlerden Sorumlu Başkan Yardımcısı Eddy Cue, geçen hafta Google’ın antitröst davasında tanıklık yaptı ve Google parçalanma ihtimali ile karşı karşıya.
Davanın sonuçları hakkında iki yorumda bulunan Cue, Google’ın hisselerinin %7,5 düşmesine, yani yaklaşık 150 milyar dolarlık bir kayba yol açtı.
Cue, Apple’ın iPhone’daki arama deneyimini yenilemeyi düşündüğünü söyledi. Şu anda Google, arama motoru olarak varsayılan konumda olmak için Apple’a yılda 20 milyar dolardan fazla ödeme yapıyor. Bu, arama şirketinin tekelinin anahtarı ve antitröst davasının merkezinde yer alıyor.
Esasen bu, Google ve Apple arasında bir “arama geliri” paylaşımı. Dava ilk açıldığında, 2020 yılında Apple, bu gelir kaynağını kaybetmekten korkarak kendi arama motorunu oluşturmayı ve bunun yerine geçecek yollar aramayı düşünmüştü.
Şimdi bu stratejiye benzer bir şeyin olası olduğu görülüyor. Cue, Apple’ın Safari tarayıcısını yapay zeka (AI) destekli arama motorlarını içerecek şekilde yenileyebileceğini söylüyor.
Bu, şirketin Safari’deki kazançlı varsayılan konumunu Google’a satma oyununun yakında sona ereceğini bildiğini kibarca ifade etmenin bir yolu olarak görülüyor.
Cua ayrıca, Google arama hacminin geçen ay iPhone’da ilk kez düştüğünü, bunun muhtemelen insanların sıradan arama yerine üretken yapay zeka araçlarını kullanmaya başlamasından kaynaklandığını söyledi.
Bu değişiklik de antitröst davasının bir sonucu gibi görünüyor. Apple, OpenAI’ı Apple Intelligence özellik setine entegre etti ve Google’ı seçmedi ki bunun muhtemel nedenlerinden biri antitröst riskiydi.
AI arama startup’ı Perplexity de Google’ın dağıtımını engellediğini iddia ederek antitröst davasında tanıklık etti ve hemen ardından Motorola ile dağıtım için bir anlaşma imzaladı.
Diğer bir deyişle, Google’ın arama motoru tekeli çatlamaya başlıyor olabilir. Bu durum, şirket üzerinde önemli bir baskı yaratacak ve şirketin en önemli gelir kaynağı olan reklamcılık işini rekabet ile karşı karşıya bırakacak.
Google’ın bulut hizmetleri ve ofis yazılımları gibi rekabet eden alanları da var fakat arama motoru tekeli “altın yumurtlayan tavuk” gibi görülüyordu.
Dahası, ABD Adalet Bakanlığı’na bağlı Antitröst Bölümü, Google’ın kaybettiği tamamen farklı bir antitröst davasında, şirketin reklam yazılımı bölümünün ayrılmasını talep etti.
CNBC’de yayınlanan bir programda Alphabet ve Apple’ın “tekel” sorunları masaya yatırılırken, bazı katılımcıların söyledikleri, Wall Street ve yatırımcı beklentilerinin de “parçalanmadan” yana olabileceğine işaret ediyor.
Alphabet, Amazon, Apple, Meta, Microsoft, Nvidia ve Tesla gibi yedi büyük şirketin (“Muhteşem Yedili”) hisse senetlerine yapılan yatırımlar düşünüldüğünde, bir katılımcı başta Apple ve Alphabet olmak üzere bu şirketlerin “kendilerini yeniden yaratması” gerektiğini savundu.
Başka bir yorumcu daha da ileri giderek, “Belki de en iyisi Alphabet’in bölünmesidir. Belki de bu, hissedarlar için en iyi sonuçtur,” dedi.
Şimdiden, Alphabet bünyesindeki YouTube, Google Search, Gmail, Cloud, Play ve Chrome gibi şirketlerin ayrı ayrı çok daha kârlı olabileceğine ilişkin iddialar ortaya atılmaya başlandı.
-
Görüş2 hafta önce
Hindistan ve Pakistan savaşır mı?
-
Rusya1 hafta önce
Rusya’da havaalanlarında toplu uçuş ertelemeleri
-
Görüş1 hafta önce
Kim kazandı?
-
Dünya Basını1 hafta önce
Güçlü Amerikan Tanrıları, Trump ve Uzun Yirminci Yüzyılın Sonu
-
Asya1 hafta önce
Cammu ve Keşmir: Yarım asırlık çatışmanın tarihi
-
Görüş6 gün önce
Hindistan-Pakistan savaşı henüz başlamadı
-
Söyleşi1 hafta önce
Alexander Rahr: Bu hükümetin dört yıl dayanması beni şaşırtır
-
Amerika2 gün önce
Zuckerberg ve AI terapistler: Aklınıza mukayyet olun!