Bizi Takip Edin

RUSYA

Putin: BRICS, küresel ekonominin itici gücü olmaya devam edecek

Yayınlanma

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, BRICS İş Forumu’nun açılışında yaptığı konuşmada, birliğin küresel ekonomik büyümenin lokomotifi olduğunu ve yeni üyelerin entegrasyonuyla bu rolün güçleneceğini vurguladı. BRICS ülkelerinin toplam GSYİH’si, G7 ülkelerini geride bırakarak, küresel ekonomik büyümenin büyük kısmını oluşturmayı hedefliyor.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, BRICS İş Forumu genel oturumunun açılışında konuşma yaptı.

Vedomosti gazetesinin haberine göre Putin, foruma katılımın oldukça güçlü olduğunu ve BRICS üyesi ülkelerden önde gelen iş dünyası temsilcilerinin bu önemli etkinliğe katıldığını belirtti.

Üye ülkeler, uzun yıllardır sanayi, enerji, ulaşım, altyapı, tarım ve dijital ekonomi gibi çeşitli sektörlerde büyük ortak projeler hayata geçirerek başarıyla iş birliği yapıyor.

Putin, özellikle bu yıl 1 Ocak’ta BRICS’e tam üye olan Suudi Arabistan, İran, Mısır, Etiyopya ve Birleşik Arap Emirlikleri’nden (BAE) iş insanlarının da foruma katıldığını vurguladı.

Putin’e göre, BRICS Dönem Başkanı olarak Rusya, yeni üyelerin tüm iş birliği mekanizmalarına entegrasyonunu kolaylaştırmak için elinden gelen çabayı gösteriyor ve bu ülkelerin iş dünyasında sıcak bir şekilde karşılandığını ifade etti.

Rusya’nın dönem başkanlığının “Adil Küresel Kalkınma ve Güvenlik İçin Çok Taraflılığın Güçlendirilmesi” genel teması altında sürdürüldüğünü hatırlatan Putin, BRICS ortaklarının siyaset ve güvenlik, ekonomi ve finans, kültürel ve insani ilişkiler alanlarında yoğunlaştığını belirtti.

Bugüne kadar planlanan faaliyetlerin yüzde 80’inden fazlası tamamlandı; 200’den fazla etkinlik, toplantı, konferans ve sektörel buluşma düzenlendi ve uzmanlar ile bakanlık temsilcilerinin çoğu toplantısını gerçekleştirdi.

Putin, BRICS ülkelerinin toplam GSYİH’sinin 60 trilyon doların üzerinde olduğunu ve bu rakamın G7 ülkelerinin GSYİH’sini aştığını vurguladı. Aradaki farkın giderek açıldığını ve bu trendin devam edeceğini ifade eden Putin, BRICS ülkelerinin yıllık büyüme oranının yüzde 4 civarında olduğunu ve bu oranın G7 ve diğer ülkelerin büyüme oranlarından daha yüksek olduğunu belirtti.

Devlet Başkanı, “Birliğimizi oluşturan ülkeler, aslında küresel ekonomik büyümenin itici güçleridir. Ve öngörülebilir gelecekte küresel GSYİH büyümesinin büyük kısmını BRICS ülkeleri oluşturacaktır. Birlik çerçevesinde uygun kalkınma platformları inşa ediliyor,” diye ekledi.

Ayrıca Putin, BRICS Kalkınma Bankası’nın altyapı projelerine yatırım yapması gerektiğini vurgularken, modern intermodal çözümler ve lojistik hizmetlere yönelik yeni yük otoyolları ve koridorlarının oluşturulmasının, ulaşım bağlantılarının güçlendirilmesi açısından kritik olduğunu kaydetti.

Putin, “Amiral gemisi projelerimiz arasında Kuzey Deniz Rotası ve Kuzey-Güney Koridoru yer alıyor. Bu kıtasal arterler, kısa ve kârlı ticaret yolları sağlayarak büyük sanayi, tarım ve enerji merkezlerini tüketici pazarlarına bağlamayı amaçlıyor,” ifadelerini kullandı.

BRICS’in birleşik bir dijital altyapı oluşturması gerektiğine değinen Putin, bilgi güvenliği ve biyometri kullanımında iş dünyası, kamu ve hükümet düzeyinde koordineli yaklaşımların önemine işaret ederek şöyle devam etti:

“Ortak temel çabalarımız, ekonomik büyümeyi sağlayan kendi platformlarımızı geliştirmeye ve güçlendirmeye odaklanmalıdır. Burada teknolojik çözümler, finans ve yatırım mekanizmaları, lojistik çözümler gibi alanları kastediyorum.”

Diğer yandan Putin, BRICS’in potansiyelinin çok sayıda insana ve güçlü bir kaynak tabanına dayandığını ve bu potansiyelin hayata geçirilmesinin BRICS ülkelerine, işletmelere ve tüm vatandaşlara azami fayda sağlayacağına olan inancını dile getirdi.

BRICS Zirvesi, 22-24 Ekim tarihlerinde Kazan’da düzenlenecek. Zirveye 32 ülkenin temsilcileri katılacak. Ayrıca 24 ülke devlet liderleri tarafından temsil edilecek.

BRICS üyeleri arasında Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin, Güney Afrika, Birleşik Arap Emirlikleri, İran, Mısır ve Etiyopya yer alıyor.

Bu yıl BRICS’e Rusya başkanlık ediyor. Eylül ayında Putin, 34 ülkenin birliğin faaliyetlerine “şu ya da bu şekilde” katılmak istediğini açıklamıştı.

Rusya, BRICS için ABD hegemonyasına karşı alternatif ödeme sistemi önerdi

RUSYA

Rusya’da ‘çocuksuz yaşam tarzını teşvik eden propagandaya’ yasak

Yayınlanma

Rusya, çocuksuz yaşam tarzını teşvik eden içeriklerin medyada yer almasını yasaklayan bir yasa çıkardı. Yasa, nüfus düşüşünü önlemeyi ve geleneksel aile değerlerini korumayı hedefliyor.

Rusya, ülkenin “felaket” boyutundaki demografik gerilemesine karşı tüm medyada çocuksuz yaşam tarzını teşvik eden içeriklere yasak getirdi. Söz konusu yasa, alt parlamento kanadı Duma’da kabul edildi.

Film, televizyon, reklam ve sosyal medyada doğum karşıtı mesajları içeren bu tür içeriklere yönelik yasak kapsamında, kuralları ihlal edenlere 420 bin rubleye kadar para cezası uygulanacak.

Devlet görevlileri ise ihlal durumunda bu cezanın iki katıyla karşılaşacak.

TASS ajansının aktardığına göre yasanın kabul edilmesinin ardından Duma Başkanı Vyaçeslav Volodin, “Yeni nesil Rusların geleneksel aile değerlerine odaklanarak büyümeleri için her türlü önlemi almak zorundayız,” açıklamasında bulundu.

Yasa ayrıca, transseksüel ideolojinin etkin olduğu ülkelerde yaşayan kişilerin, Rusya vatandaşı çocukları evlat edinmesini de kısıtlıyor.

Cinsiyet değişikliğinin yasal olduğu ülkelerde tıbbi müdahale veya resmî belgelerin değiştirilmesi yoluyla cinsiyetini değiştirmiş ebeveynler, artık Rusya vatandaşı çocukları evlat edinemeyecek.

Volodin, “Rus çocukların yurt dışına evlat verilmesi durumunda cinsiyet değişikliğine yönelik her türlü müdahaleyi engellemek büyük önem taşıyor,” ifadelerini kullandı.

Daha önce Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, Rusya’nın demografik sorunlarını hükümetin en üst düzeyinde ele alınması gereken “felaket” bir durum olarak nitelendirmişti.

Rusya’nın doğum oranı şu anda yalnızca 1,49 düzeyinde ve bu oran, kadın başına 2,1 olması gereken nüfus yenileme seviyesinin oldukça altında. Birleşmiş Milletler (BM), önümüzdeki 50 yıl içinde nüfusun yüzde 17 oranında düşeceğini tahmin ediyor.

Rusya’da doğum oranı son 25 yılın en düşük seviyesine gerilemiş durumda.

BM’den Rusya’nın demografi sorununa dair karamsar tahmin

Okumaya Devam Et

RUSYA

Milyarderlerden Rusya Merkez Bankası’na ‘özel döviz kuru’ çağrısı

Yayınlanma

Rusya Sanayiciler ve Girişimciler Birliği, rubledeki dalgalanmaların ekonomik istikrarı tehdit ettiğini belirterek Merkez Bankası’ndan büyük şirketlere “özel döviz kurları” belirlemesini talep etti. Bu girişim, SSCB dönemindeki çoklu döviz kuru sistemine benzer bir uygulamayı yeniden gündeme taşıyor.

Rusya Sanayiciler ve Girişimciler Birliği (RSPP), dalgalı kur politikasının sona erdirilerek büyük dış ticaret şirketlerine özel döviz kurları sağlanması gerektiğini savundu.

Forbes listesinde yer alan milyarderlerin de yönetim kurulunda bulunduğu, ülkenin en büyük iş dünyası örgütü olan RSPP, bu öneriyi resmi olarak Merkez Bankası’na iletti.

RSPP’ye göre, Rus bankaları ve Moskova Borsası’na uygulanan yaptırımlar nedeniyle dalgalı kur politikası “geçerliliğini yitirdi” ve döviz kurlarındaki sert dalgalanmalar ekonomiyi zor duruma sokuyor: Savaşın ilk günlerinde dolar 120 rubleye kadar yükselirken, kısa süre sonra 50 rubleye geriledi, 2023 yazında tekrar 100 rubleye çıktı, ardından 85’e düştü ve şimdi yeniden 100 ruble sınırına yaklaşıyor.

Vedomosti gazetesinin aktardığına göre RSPP, bu ani değişimlerin rublenin “cazibesini azalttığını” belirterek, Merkez Bankası’nın “dış ticari faaliyet katılımcıları için döviz kuru hedeflemesi” gerektiğini ifade etti.

Merkez Bankası yaptırımlar nedeniyle dolar ve avro üzerinden işlem yapamıyor. Bu nedenle RSPP, döviz kurlarını düzenlemek için uluslararası döviz erişimi olan bankaların sürece dahil edilmesi gerektiğini kaydetti.

Bu adımın piyasadaki arz-talep dalgalanmalarını yumuşatacağı düşünülüyor.

Ekonomist Sergey Hestanov, gazeteye verdiği demeçte söz konusu uygulamanın Sovyetler Birliği’nde kullanılan bir yöntem olduğunu ve günümüzde İran gibi bazı ülkelerde örneklerinin bulunduğunu anımsattı.

Örneğin Venezuela’da devletle yakın ilişkileri olan şirketler, karaborsa fiyatının 5 ila 50 kat altında dolar temin edebiliyor.

Hestanov’a göre, “bu tür bir sistemde bazı şirketlerin daha avantajlı döviz kurlarına ayrıcalıklı erişimi” kaçınılmaz olarak iktisadi çelişkileri derinleştirebilir. Bu nedenle uzman, “kritik ithalatla ilgili acil sorunlar” olmadığı sürece RSPP’nin önerisinin başarı şansı görmediğini ifade etti.

BKS World of Investments baş ekonomisti İlya Fedorov ise, Merkez Bankası’nın döviz rezervleriyle ruble kurunu kontrol etme imkânının sınırlı olduğuna dikkat çekti.

Her ne kadar Merkez Bankası 631 milyar dolarlık altın ve döviz rezervine sahip olduğunu açıklasa da bu miktarın neredeyse yarısı -yaklaşık 300 milyar dolar- Batı ülkelerinde bloke edilmiş durumda.

Kalan rezervlerin üçte ikisi de (208 milyar dolar) likit olmayan altın olarak bulunuyor ve Merkez Bankası’nın Çin yuanı cinsinden elinde yalnızca 100 milyar dolar değerinde gerçek döviz rezervi mevcut.

Rusya Merkez Bankası, faiz oranını yüzde 21’e yükseltti

Okumaya Devam Et

RUSYA

Rus milyarderler Trump dönemine hazırlanıyor

Yayınlanma

Rus iş dünyasının önde gelen isimleri, hükümetin Rusya ekonomisi için öngördüğü iyimser büyüme tahminlerini gerçekçi bulmadıklarını ve Donald Trump’ın ABD Başkanı olarak Rusya’ya uygulanan yaptırımları kaldırmasını beklemediklerini öne sürdü.

Bloomberg, büyük ölçekli Rus şirketlerini yöneten milyarderler ve iş insanları ile yapılan görüşmeler sonucunda bu yönde bir habere yer verdi.

Hükümetin planına göre, Rusya ekonomisi bu yıl yüzde 3,9 oranında büyüyecek (2023’teki yüzde 3,6 büyüme sonrasında). Büyüme oranı 2025’te hafif bir düşüşle yüzde 2,5’e gerileyecek, ardından tekrar artacak: 2026’da yüzde 2,6, 2027’de yüzde 2,8, 2028-2030 yılları arasında ise yıllık ortalama yüzde 3 seviyesinde olacak.

Ancak Bloomberg‘in haberine göre, Rusya’nın en zengin sermayedarları bu büyüme rakamlarının ulaşılabilir olduğuna inanmıyor.

Milyarderler, ülke ekonomisinin zor bir dönemden geçtiğini ve Batılı şirketlerin ülkeden ayrılmasının özellikle makine ve teknoloji sektörlerinde üretim tabanını zayıflattığını düşünüyor.

İthal ikame süreçleri yavaş ilerlerken, yüz binlerce kişinin askere alınması iş gücü açığını artırarak durumu daha da kötüleştirdi.

Habere göre, Trump’ın 24 saat içinde bir “anlaşma” sözü vermesine rağmen milyarderlerin çoğu savaşın yakın zamanda sona ereceğinden şüpheli.

Ayrıca, Rusya’nın yaptırımların kalkacağına dair beklenti taşımadığı ve dünya çapında en fazla yaptırım uygulanan ülke olarak İran ve Kuzey Kore’yi geçtiği belirtildi.

Stockholm School of Economics uzmanları, kısa vadede Rusya ekonomisinin “mutlak bir çöküş” riski altında olmadığını, ancak “orta ve uzun vadede görünümün karamsar” olduğunu iddia etti.

Uluslararası Para Fonu ise önümüzdeki yılın başında Rusya’nın GSYİH büyüme oranının üç kat yavaşlayarak yüzde 1,3’e düşeceğini ve on yılın sonunda yıllık yüzde 1 seviyesine kadar gerileyeceğini öngörüyor.

Rusya Merkez Bankası’nın tahminlerine göre ise ekonomi 2025’te sadece yüzde 0,5 ila 1 oranında büyüme gösterecek ve özel tüketim ile yatırım artışı sıfırlanabilir.

Yaptırımlar nedeniyle petrol dışındaki diğer önemli kaynak bazlı sektörler zorlanmaya başladı. Gazprom çeyrek yüzyıldan bu yana ilk kez zarar ederken, kömür şirketleri ihracatta ciddi bir düşüş yaşadı.

İş dünyasının yeni karşılaştığı bir başka sorun ise Merkez Bankası’nın faiz oranlarını ekonominin 20 yıldan uzun süredir görmediği bir seviyeye çıkarması oldu.

Milyarderler Oleg Deripaska ve Aleksey Mordaşov, Merkez Bankası’nı bu konuda kamuya açık bir şekilde eleştirirken, diğer sermayedarlar Merkez Bankası Başkanı Elvira Nabiullina’nın, büyük savunma harcamaları karşısında enflasyonu dizginlemek için yeterli araçlara sahip olmadığını ifade etti.

Bloomberg’e konuşan milyarderlerden biri, hükümetin savaşı “özel bir askeri harekât” olarak değil, savaş olarak kabul etmesi durumunda, yüksek enflasyonu halka anlatmanın daha kolay olabileceğini savundu.

Rusya’nın neoliberal elitleri savaştan etkilendi mi?

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English