Bizi Takip Edin

RUSYA

Rusya’da Batı’ya karşı savaş için seferberlik hazırlıkları çağrısı

Yayınlanma

Rusya Devlet Duması Savunma Komisyonu Başkan Yardımcısı Aleksey Juravlyov, Batı’nın 2028-2029 yıllarında Rusya’ya saldırı hazırlığında olduğunu kaydederek, erkek nüfusun seferberliğe hazırlanması gerektiğini belirtti. Juravlyov, Litvanya’ya yönelik sert açıklamalar yaparken, NATO’nun savaş hazırlıklarına da dikkat çekti.

Rusya’da tüm erkek nüfusun, Batı ülkeleriyle olası bir savaşa karşı seferberliğe hazırlanması gerektiği çağrısı yapıldı. Parlamentonun alt kanadı Duma’nın Savunma Komisyonu Başkan Yardımcısı Aleksey Juravlyov, önümüzdeki üç-dört yıl içinde Batı’nın Rusya’ya saldırmaya hazır hale geleceğini öne sürerek bu çağrıyı yaptı.

Daha önce Litvanya’yı 24 saatten kısa sürede yenilgiye uğratmakla tehdit eden Juravlyov, “Avrupa bize 2028-2029 yıllarında Rusya’yla savaşmaya hazır olacaklarını söylüyor. Bu nedenle erkek nüfusun hazırlanması ve elbette vatanın savunulması gerekiyor. Bunu konuşmaktan çekinmemeliyiz çünkü eğer bu gerçekten olacaksa, bunu başlatan biz değiliz. Biz bunu söylemiyoruz, onlar bizimle savaşmaya hazırlandıklarını söylüyorlar,” dedi.

Juravlyov, Rusya’da şu anda yeterince gönüllü olduğunu ancak Batı’dan gelen uzun vadeli tehditlerin dikkate alınması gerektiğini vurguladı.

Milletvekili, “Bu tehditlere karşı hazırlık, etkili bir seferberlik rezervi oluşturulmasını ve askerlik şubelerinin düzgün çalışmasını içermeli,” diye ekledi.

Geçen hafta Litvanya Cumhurbaşkanı Gitanas Nausėda, Kaliningrad oblastının tarihsel olarak Küçük Litvanya’nın bir parçası olduğunu ve bu nedenle Litvanya kültürünün korunması gerektiğini söylemişti.

Juravlyov ise RIA Novosti’ye yaptığı açıklamada, Baltık ülkelerinin tamamının Rusya İmparatorluğu döneminde olduğu gibi Rusya’ya ait olması gerektiğini belirterek, Litvanya yetkililerine “çenelerini tutmalarını” tavsiye etti. Litvanya ordusunu “dünyanın en zayıflarından biri” olarak nitelendiren Juravlyov, bu ordunun Rusya’yla 24 saat bile dayanamayacağını iddia etti.

Öte yandan, NATO Genel Sekreteri Mark Rutte, Brüksel’de düzenlenen NATO Genelkurmay Başkanları toplantısında, ittifakın “askeri bir zihniyete” geçmesi ve savaşı önlemek için hazırlık yapması gerektiğini savunmuştu. Rutte, NATO’nun Ukrayna’ya desteğini artıracağını da eklemişti.

NATO Genel Sekreteri Rutte: 5 yıl içinde Rusya ile savaşa hazırlanın

RUSYA

Biden’ın ‘veda yaptırımları’ Rusya ekonomisini nasıl etkileyecek?

Yayınlanma

ABD’nin Rus petrolüne yönelik yeni yaptırımlarının, ülke ekonomisine milyarlarca dolarlık ihracat kaybına yol açabileceği ve dolar kurunu 130 rublenin üzerine çıkarabileceği öngörülüyor. Yaptırımlar nedeniyle Rusya’nın petrol ihracat gelirlerinin azalması ve enflasyonun artması bekleniyor.

Eski ABD Başkanı Joe Biden yönetiminin “veda hediyesi” olarak Rus petrolüne uyguladığı yeni yaptırımlar, Rusya ekonomisine milyarlarca dolarlık ihracat geliri kaybına neden olacak ve dolar kurunun 130 rublenin üzerine çıkmasına yol açacak.

Savunma Bakanı Andrey Belousov’un kardeşinin yönettiği ve hükümete yakınlığıyla bilinen Makroekonomik Analiz ve Tahmin Merkezi’nin (TsMAK) hesaplamalarına göre, Gazprom Neft ve Surgutneftegaz’ın yanı sıra 180’den fazla “gölge filo” tankerini hedef alan yaptırımların sıkılaştırılması, Rusya’ya döviz girişini önümüzdeki üç yıl içinde 156 milyar dolar azaltacak.

Merkezdeki uzmanlar, petrol ve petrol ürünleri ihracatındaki düşüş ve Rus petrol şirketlerinin vermek zorunda kalacağı ek indirimler nedeniyle ekonominin 2025’te 47 milyar dolar, 2026’da 57 milyar dolar ve 2027’de 52 milyar dolar kayıp yaşayacağını öngörüyor.

Bu durum, rublenin daha da değer kaybetmesine neden olacak ve ortalama dolar kuru bu yıl 108,3 rubleye, 2026’da 124,9 rubleye ve 2027’de 132,2 rubleye yükselecek.

TsMAK’a göre, yaptırımlar olmasaydı doların bu yıl 99,2 ruble, gelecek yıl 105,7 ruble ve bir sonraki yıl 109,4 ruble olması bekleniyordu.

Dolayısıyla, Rus petrolüne yönelik yeni önlemler, üç yıl içinde Rus para biriminin değerini 23 ruble düşürecek.

Merkez, “Rublenin hızlanan değer kaybı sayesinde enflasyon oranı artacak,” değerlendirmesini yaptı. Fiyat artış hızları, bu yıl yaptırımsız senaryoyu yüzde 1, 2026’da yüzde 0,6 ve 2027’de yüzde 0,2 aşacak. Bu da Merkez Bankası’nı politika faizini yıllık yüzde 23’e kadar yükseltmeye zorlayacak ve bu, 2002’den bu yana görülen en yüksek seviye olacak.

Enflasyonun hızlanması nedeniyle Rusya yurttaşları gelirlerinin reel olarak yüzde 0,9’unu kaybedecek, tüketimlerini yüzde 1,3 ve perakende mal alımlarını yüzde 1,5 azaltmak zorunda kalacak.

TsMAK’ın tahminlerine göre, ekonomi genel olarak GSYİH’nin yüzde 0,7’sini veya 2024 GSYİH hacmine göre 1,4 trilyon ruble kaybedecek.

Merkezdeki uzmanlar raporlarında, Rusya ekonomisi için dış ekonomik ortamın kötüleşme risklerinin “önemli ölçüde arttığını” vurguluyor. Doğrudan yaptırımların yanı sıra, ABD, kısıtlayıcı önlemlere uymaları için aracılar üzerindeki etkisini artırıyor.

Ayrıca TsMAK, ABD Başkanı Donald Trump’ın “ABD’de petrol üretiminde gözle görülür bir artış ilan ettiğini ve bunun dünya piyasalarındaki petrol fiyatlarını olumsuz etkileyebileceğini” belirtiyor.

Alfa Bank’ın tahminlerine göre, yeni yaptırımlar nedeniyle Rusya, günlük 800 bin varile kadar petrol ihracatını kaybedebilir; bu da deniz limanlarından tankerlerle taşınan tüm hacimlerin yaklaşık üçte birine denk geliyor.

Alman Uluslararası Güvenlik İşleri Enstitüsü’nden araştırmacı Janis Kluge, bunun bütçe için GSYİH gelirlerinin yüzde 1’i kadar bir kayıp anlamına geleceğini tahmin ediyor.

Nakit olarak, hazine yaklaşık 2 trilyon ruble veya Maliye Bakanlığı’nın bu yıl için planladığı petrol ve doğalgaz gelirlerinin (10,9 trilyon ruble) yüzde 18’ini kaybedebilir.

Biden’ın “veda yaptırımları” ayrıca Rusya için kilit öneme sahip iki petrol rafinerisini (Omsk ve Moskova), Rosneft’in amiral gemisi projesi olan Vostok Oil’in (Vankor Oil) operatörünü, Baltık LNG projesinin yapılarını, Gazprom’un Baltık Denizi’ndeki iki LNG tesisini, 30 petrol hizmet şirketini ve Rus petrol ve doğalgaz sektörünün 6 üst düzey yöneticisini hedef aldı. Batı kısıtlamaları altındaki “gölge filosu” gemilerinin sayısı 270’i aştı.

S&P Global’in verilerine göre, “kara listelerde” Rusya’dan deniz yoluyla yapılan petrol ihracatının yarısını veya günde 1,5 milyon varil taşıyan tankerler yer alıyor; yaklaşık 1 milyonu Çin’e ve yaklaşık 500 bini Hindistan’a gidiyor.

Rusya’nın petrol ihracatı ABD yaptırımları sonrası düşüşte

Okumaya Devam Et

RUSYA

Nebenzya: Rusya, Trump’ın Ukrayna söylemlerini takip ediyor ancak somut sinyal yok

Yayınlanma

Rusya BM Daimi Temsilcisi Vasiliy Nebenzya, ülkesinin ABD Başkanı Donald Trump’ın Ukrayna ile ilgili söylemlerini yakından izlediğini ancak diyalog için henüz somut bir sinyal almadıklarını belirtti. Nebenzya, Rusya’nın eşit ve karşılıklı saygı temelinde diyaloğa açık olduğunu vurgulayarak, Trump yönetiminin Ukrayna konusunda net bir pozisyon belirlemesini beklediklerini ifade etti.

Rusya’nın BM Daimi Temsilcisi Vasiliy Nebenzya, RIA Novosti haber ajansına verdiği röportajda Moskova’nın, ABD Başkanı Donald Trump’ın Ukrayna’ya ilişkin söylemlerini yakından takip ettiğini, ancak diyaloğun yeniden başlaması için henüz “somut sinyaller” almadığını kaydetti.

Nebenzya, Rusya’nın eşit ve karşılıklı saygı temelinde diyaloğa açık olduğunu belirterek, “Yeni yönetim Ukrayna çözümü konusunda net bir pozisyon formüle edip sunduğunda inceleyeceğiz. Şu an için sadece sloganlar duyuyoruz,” dedi.

Yetkili, Rusya’nın çatışmayı çözmek için defalarca girişimde bulunduğunu ve bu yöndeki şartların Haziran 2024’te Devlet Başkanı Vladimir Putin tarafından dile getirildiğini hatırlattı.

Nebenzya, konuşmasının devamında, meselenin çatışmanın temel nedenlerini ortadan kaldıracak ülkeler arasında güvenilir ve yasal olarak bağlayıcı anlaşmalar olması gerektiğini vurguladı.

Diplomat, “Dünya kamuoyu yakında Trump yönetiminin, eski ABD Başkanı Joe Biden’ın yaptığı hataları düzeltmeye ne kadar istekli olduğunu görecek,” diye konuştu.

9 Şubat’ta Donald Trump, New York Post gazetesine verdiği demeçte, Ukrayna’daki çatışmaları sona erdirme konusunda Vladimir Putin ile telefonda görüştüğünü söylemişti.

Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov ise devlet başkanları arasındaki görüşmeyi “ne doğrulayabildi ne de yalanlayabildi.”

Okumaya Devam Et

RUSYA

Putin: Rusya, tarihin tahrif edilmesi ve neo-Nazizmle mücadeleye devam edecek

Yayınlanma

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Diplomatlar Günü dolayısıyla gönderdiği tebrik mesajında, Rusya’nın tarih tahrifatı ve neo-Nazizmle mücadeleye devam edeceğini belirtti. Putin, Rus diplomasisinin önceliklerinden birinin yurt dışındaki Rusya yurttaşlarının haklarını korumak olduğunu vurguladı.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Diplomatlar Günü vesilesiyle Rusya Dışişleri Bakanlığı çalışanlarına ve emektarlarına gönderdiği tebrik telgrafında, Rusya’nın tarih tahrifatı girişimleri ve neo-Nazizm tezahürleriyle mücadeleye devam edeceğini belirtti.

Kremlin’in internet sitesinde yayımlanan telgrafın metninde şu ifadelere yer verildi: “Büyük Zafer’in 80. yıl dönümü olan bu yılda, Rus diplomatların tarih tahrifatına yönelik her türlü girişime, neo-Nazizm tezahürlerine, Rus düşmanlığına ve ulusal veya dini temeldeki diğer ayrımcılık biçimlerine karşı en aktif çalışmaları sürdüreceğinden şüphem yok.”

Devlet Başkanı, daha önce olduğu gibi, yurt dışındaki Rusyalıların haklarının korunmasına özel önem verilmesi gerektiğini vurguladı.

Putin, Rusya Dışişleri Bakanlığı’nın zorlu uluslararası ortamda “Rusya’nın meşru ulusal çıkarlarını kararlılıkla ve tutarlı bir şekilde savunduğuna, karşılıklı saygıya, uluslararası hukukun üstünlüğüne, eşit ve bölünmez güvenlik ilkelerine dayanan adil bir çok kutuplu dünya düzeni inşa etmek amacıyla dünya çoğunluğundaki devletlerle etkili işbirliği sağladığına” dikkat çekti.

Devlet Başkanı, “Rusya’nın BRICS başkanlığının verimli çalışmaları ve Kazan’daki birliğin zirvesinin başarısı bunun kanıtıdır,” diye ekledi.

Putin, 2024’te Rusya Dışişleri Bakanlığı çalışanlarını mesleki bayramları dolayısıyla tebrik ederken, Moskova’ya karşı başlatılan hibrit savaş, kolektif Batı’nın Rusya’yı tecrit etme ve güvenliğini baltalama girişimleri koşullarında bakanlığın önünde oldukça zorlu ve önemli görevler olduğunu belirtmişti.

Devlet Başkanı, 2023’te de Rusya vatandaşlarının yurt dışında haklarının korunması ve neo-Nazizmle mücadelenin Rus diplomasisinin öncelikleri olduğunu vurgulamıştı.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English