Bizi Takip Edin

AVRUPA

Schröder: Zelenskiy’in arkasındaki nüfuzlu çevreler barışı engelledi

Yayınlanma

Eski Almanya Başbakanı Gerhard Schröder, Rusya-Ukrayna barış görüşmelerinin başarısızlığını Zelenskiy’in arkasındaki ‘nüfuzlu çevrelere’ bağladı ve Batı’yı Rusya’nın güvenlik endişelerini göz ardı etmekle eleştirdi.

Eski Almanya Başbakanı Gerhard Schröder, İsviçre’de düzenlenen bir etkinlikte yaptığı konuşmada, Türkiye’deki görüşmelerin ardından Rusya ile Ukrayna’nın barışa yakın olduğunu belirtti. Ancak Schröder’e göre, Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy’in arkasındaki ‘nüfuzlu çevreler’ çözümü engelledi.

Alman Die Welt gazetesinin aktardığına göre, Schröder 2022 yılındaki Moskova-Kiev müzakerelerinden bahsetti.

Eski Şansölye, Ukrayna’nın İsviçre ve Dubai’deki görüşme tekliflerini reddettiğini ve tarafların sonunda Türkiye’de buluşmaya karar verdiğini söyledi.

Schröder’in eşi So Yeon Kim’in tuttuğu notlara göre, bazı medya haberlerinin aksine, taraflar anlaşmaya oldukça yaklaşmıştı.

Uzlaşma planı, Kiev’in Donbass üzerindeki kontrolünü sürdürmesini ve Kırım için ‘Güney Tirol modeli’ bir çözüm benimsenmesini öngörüyordu. Bu plan, Kırım’da bir Rus yerleşim bölgesi oluşturulmasını içeriyordu. Ayrıca, Ukrayna’nın NATO’ya katılması da planın dışında tutulmuştu.

Eski Şansölye’ye göre, Ukrayna bağımsız kararlar alamıyordu, zira Zelenskiy’in arkasında ateşkese izin vermek istemeyen ‘nüfuzlu çevreler’ vardı. Schröder, Kiev’in arkasındaki tarafların çatışmaların devam etmesinin Rusya’yı zayıflatacağına inandığını belirtti.

Şimdi ise barış umutlarını Donald Trump’ın ABD’de iktidara gelmesine bağlayan ve Cumhuriyetçilerin Avrupa’yı önemsediğini ifade eden Schröder, Batı’nın Ukrayna’daki çatışmanın tırmanma ihtimalini hafife aldığına işaret etti.

Rusya’nın kararını ‘ciddi bir hata’ olarak nitelendirirken, Batı’nın da Moskova’nın güvenlik çıkarlarını göz ardı ettiğini vurguladı. Almanya’yı, İkinci Dünya Savaşı tarihi ve Almanya adına işlenen suçlar ışığında daha yapıcı davranmaya çağırdı.

“Rusya’ya karşı zafer kazanılabileceğine inanan herkese tarih kitaplarına bakmalarını tavsiye ediyorum,” diyen Schröder, Napolyon ve Hitler’in Rusya’yı yenemediğini hatırlattı. Alman siyasetçiye göre, Rusların çoğu Devlet Başkanı Vladimir Putin’i destekliyor ve Batı’nın Ukrayna’yı sadece Rusya’yı dize getirmek için bir araç olarak kullandığına inanıyor.

Schröder’in açıklamalarına göre, ihtilafı çözmeye yönelik müzakereler Rus birliklerinin Ukrayna’ya girmesinden kısa bir süre sonra başlamıştı.

Mart ayında İstanbul’da yapılan görüşmelerde taraflar, Ukrayna’nın tarafsız ve bağlantısız statüsünü, Batı’dan silah tedarikinden vazgeçmesini ve diğer taahhütleri içeren bir anlaşma taslağını paraflamışlardı. Ancak sonuçta müzakereler durdu.

Ukrayna’nın İstanbul’daki barış görüşmelerindeki baş müzakerecisi Arahamiya: Savaş 2022 baharında sona erebilirdi

AVRUPA

İngiliz keşif uçakları, Ukrayna’ya kritik verileri sağlıyor

Yayınlanma

İngiliz keşif uçakları, Karadeniz üzerinde topladıkları kritik istihbarat bilgilerini NATO ve dolaylı olarak Ukrayna ile paylaşarak, Rusya’nın saldırılarına karşı erken uyarı sistemi görevi görüyor.

UK Defence Journal‘ın haberine göre, Karadeniz üzerinde uçuş yapan İngiliz keşif uçakları, Rus saldırılarına ilişkin hayati bilgiler toplayarak bunları NATO ve Ukrayna’ya iletiyor.

Adının açıklanmasını istemeyen eski bir İngiliz hava kuvvetleri subayı, “Resmi olarak toplanan istihbarat bilgileri yalnızca NATO ülkelerine gönderiliyor. Ancak bu ülkelerden bazılarının, Ukrayna ile hızlı bir şekilde bilgi paylaşarak yaklaşan saldırıları önlemelerine yardımcı oldukları biliniyor. Batı istihbaratı, Ukrayna’ya daha çevik hareket etme imkânı sağlıyor,” ifadelerini kullandı.

İngiltere bu amaçla RC-135W Rivet Joint uçaklarını kullanıyor ve bu uçaklara görevleri sırasında Eurofighter Typhoon savaş uçakları eşlik ediyor.

Geçen yıl eylül ayında, 2022 sonbaharında bir Rus Su-27 savaş uçağının Karadeniz üzerinde bir İngiliz keşif uçağına iki füze fırlattığı ortaya çıkmıştı.

BBC Rusça‘nın aktardığına göre, Rus pilotu aldığı emri yanlış yorumlamıştı. Rusya Savunma Bakanlığı olayın teknik bir arızadan kaynaklandığını öne sürmüş, özür dilemiş ve İngiltere de bu açıklamayı kabul etmişti. Bu olayın ardından İngiliz gözetleme uçaklarına savaş jetlerinin eşlik etmeye başladığı belirtiliyor.

Boeing RC-135, çeşitli savaş alanlarında taktik görevler için tasarlanmış stratejik bir keşif uçağı. İletişim sistemleri ve radarlardan gelen elektronik sinyalleri toplayan son derece gelişmiş sensörlerle donatılıyor.

İngiliz istihbaratı, Ukraynalı neo-Nazi örgütün kurulmasına nasıl öncülük etti?

Okumaya Devam Et

AVRUPA

ABD ve İngiltere, Ukrayna’nın Rusya topraklarını Storm Shadow füzeleriyle vurmasına sessizce onay verebilir

Yayınlanma

ABD ve İngiltere, Ukrayna’nın Rusya topraklarını vurmak için Storm Shadow füzelerini kullanmasına izin vermeye hazırlanıyor, ancak bu kararı kamuoyuna açıklamayacaklar.

The Times gazetesinin, Batılı diplomatlara dayandırdığı bilgiye göre İngiliz ve Amerikalı yetkililer, uzun süre boyunca Ukrayna ordusunun Rusya’ya karşı saldırılarda Storm Shadow füzelerini kullanmasına onay verme ihtimalini tartıştı.

Bu kararın, ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken ve İngiltere Dışişleri Bakanı David Cameron’ın 11 Eylül’de Kiev’e yapacakları ziyaretinde alınması bekleniyordu.

O dönemde nihai bildirinin iki versiyonu hazırlanmıştı: Biri füzelerin kullanımı için resmi bir yetki verilmesini öngörürken, diğeri görüşmelerin devam ettiğini belirtiyordu. Gazete, nihayetinde üzerinde mutabakata varılamayan detaylar nedeniyle ikinci versiyonun tercih edildiğini yazdı.

Times‘ın kaynakları, Rusya topraklarındaki askeri tesisleri vurmak için Storm Shadow kullanma izninin BM Genel Kurulu sırasında verilebileceğini, fakat Rusya’nın saldırıya hazırlanmasını önlemek adına bunun kamuoyuna duyurulmadan yapılacağını kaydetti.

16 Eylül’de ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Matthew Miller, Başkan Joe Biden ile eski İngiltere Başbakanı Rishi Sunak arasındaki görüşmeyi özetlerken, ABD’nin Ukrayna’nın Rus tesislerini vurmak için uzun menzilli silahlar kullanmasına yönelik kısıtlamaları henüz kaldırmaya hazır olmadığını açıkladı.

Aynı gün The Times‘ın güvenilir kaynaklardan edindiği bilgiye göre, İngiltere, Ukrayna’nın ABD’nin onayı olmadan Storm Shadow kullanmasına izin vermeyecek.

Gazeteye konuşan yetkililer, Londra’nın bağımsız hareket etme niyetinde olmadığını, çünkü ABD’nin güdüm sistemlerinin isabetli atışlar için kilit rol oynadığını belirtti. Aynı zamanda kaynaklar, ABD’nin 22-23 Eylül tarihlerinde gerçekleşecek Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu’nda bu füzelerin kullanımına onay vermesinin muhtemel olduğunu vurguladı.

Stoltenberg: Uzun menzilli füzelerin Rusya’da kullanılıp kullanılamayacağına her ülke kendi karar verecek

İtalya Dışişleri Bakanı Tajani: Kiev’in Moskova’yı bombalamasına göz yumamayız

Diğer yandan İtalya Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Antonio Tajani, Ukrayna’nın Batı menşeili uzun menzilli silahlarla Rusya topraklarına düzenleyeceği saldırılara yönelik kısıtlamaların kaldırılmasını desteklemeyeceklerini belirtti.

Tajani, Avrupa Parlamentosu’ndan gelen çağrılara rağmen İtalya’nın tutumunun değişmeyeceğini vurguladı.

Bakan, “Çizgimiz aynı, Avrupa Parlamentosu’ndaki oylamanın yasal bir bağlayıcılığı yok. Amerikalılar da Batı silahlarının Rusya topraklarında kullanılmasına onay vermedi. Dokuzuncu askeri yardım paketinde Samp-T hava savunma sistemini göndereceğiz, ancak Kiev’in Moskova’yı bombalamasına göz yumamayız. Zelenskiy de bu konuda hiçbir zaman şikayetçi olmadı,” diye konuştu.

19 Eylül’de Avrupa Parlamentosu üyeleri, AB üyesi ülkelere Ukrayna’nın Rusya topraklarının derinliklerine yönelik saldırılarda kendisine tedarik edilen silahları kullanmasına ilişkin kısıtlamaları kaldırma çağrısında bulunan karar tasarısını kabul etmişti. 425 milletvekili belgenin lehinde oy kullanırken, 131’i aleyhte oy verdi, 63’ü ise çekimser kalmıştı.

Avrupa Parlamentosu’ndan Ukrayna’nın Batı silahlarıyla Rusya sınırları içindeki hedefleri vurmasına izin verilmesi çağrısı

Okumaya Devam Et

AVRUPA

Brandenburg’da SPD, küçük bir farkla AfD’yi geçti

Yayınlanma

Almanya’nın doğusunda yer alan Brandenburg eyalet seçimlerini, bölgeyi 34 yıldır yöneten Sosyal Demokratlar (SPD) kazandı.

Yüzde 74 katılım oranı ile yeni bir rekorun kırıldığı seçimlerde, Eyalet Seçim Komiseri tarafından açıklanan geçici resmi sonuçlara göre, SPD yüzde 30,9 civarında oy alırken, Almanya için Alternatif (AfD) yüzde 29,2 ile ikinci sırada yer aldı.

Eyalette ilk seçimlerine katılan Sahra Wagenknecht İttifakı (BSW) yüzde 12 ile üçüncü olurken, federal düzeyde ana muhalefette yer alan Hıristiyan Demokrat Birliği (CDU) yüzde 11,9 ile dördüncü sırada yer aldı.

SPD 88 sandalyenin 32’sini kazanırken onu 30 sandalye ile AfD takip ediyor. BSW 14 sandalye kazanırken, CDU on iki sandalye ile dördüncü sırada yer alıyor.

Federal hükümet ortağı Yeşiller ise bir ara yüzde 5 ile kendini parlamentoya atar görünüyordu, ama son sonuçlara bakılırsa parti eyalet meclisine giremiyor.

dpa’ya konuşan eyalet Yeşiller baş adayı Benjamin Raschke, “Elbette hayal kırıklığı var ama aynı zamanda kararlılık da var. Eyalet Parlamentosu’nda gerçekten de korktuğumuz başımıza geldi. Sosyal adalet, çevre ve iklimin korunmasını savunan ilerici bir güç yok,” dedi.

Başka hiçbir parti yüzde 5’lik barajı geçemedi.

SPD, artık Yeşiller’i yanına alamayacak

CDU, Brandenburg’da SPD ve Yeşiller ile koalisyonun küçük ortağı konumundaydı.

Yeni sonuçlarla birlikte aynı koalisyonun devam edip edemeyeceği belirsiz. Hiçbir parti AfD ile koalisyona girmeyeceğini söylediği için, BSW koalisyon görüşmelerinde çok kritik bir yer tutacak.

Birleşmiş Milletler Genel Kuruluna katılmak için New York’ta bulunan Scholz, “SPD ve hepimiz için harika bir sonuç, çok harika,” dedi.

Bununla birlikte, görevdeki SPD’li Brandenburg eyaleti başbakanı Dietmar Woidke’nin kampanya sırasında kendisini Scholz’dan uzaklaştırdığı ve federal hükümetin politikalarını eleştirdiği göz önüne alındığında, bu zaferin kendisine veya partisine büyük bir destek vermesi pek olası değil.

SPD Genel Sekreteri Kevin Kühnert, “Dietmar Woidke ve Brandenburg SPD’si son haftalarda müthiş bir geri dönüş yaptı. Federal SPD’de bizim için bu akşam, işler yolunda giderse, önümüzdeki sorunlar daha da büyümeyecek. Fakat daha da küçülmemiş olacaklar,” diyerek bu duruma işaret etti.

AfD, eyalet meclisini bloke etme gücüne sahip

Kamu yayıncısı ARD tarafından yayınlanan sandık çıkış anketine göre, SPD’ye oy verenlerin dörtte üçü bunu inançlarından dolayı değil, AfD’yi savuşturmak için yaptı.

AfD Eş Başkanı Tino Chrupalla ise, AfD’nin genç seçmenler arasında güçlü kazanımlar elde ettiğini ve bunun haziran ayındaki AP seçimlerinde Avrupa genelindeki sağ partiler için de geçerli bir eğilim olduğunu belirtti.

AfD’nin Federal Meclis’teki parlamento grubunun eş lideri Alice Weidel de kendinden emin bir şekilde konuşarak, “Ben bu bariyerlerin değişeceğini ve bu akşamın kazananının biz olduğunu söylüyorum,” dedi.

AfD’nin Brandenburg adayı Hans-Christian Berndt de bu düşünceyi yineledi ve partinin artan etkisinin altını çizdi.

AfD, Brandenburg seçimlerinde sandalyelerin üçte birinden fazlasını kazanarak eyalet parlamentosunda bloke edici bir azınlık elde etti. 

Geçici resmi sonuçlara göre sağcı parti 88 sandalyeden 30’una sahip. Bu da AfD’nin anayasa yargıçlarının seçimi gibi üçte iki çoğunluk gerektiren karar ve seçimleri bloke edebileceği anlamına geliyor. 

Anayasa değişiklikleri de ancak böyle bir nitelikli çoğunluk ile mümkün.

BSW, SPD-CDU görüşmelerini bekleyecek

BSW’nin kurucusu ve lideri Sahra Wagenknecht ise hastalığı nedeniyle pazar sabahı Brandenburg’daki tüm toplantılarını iptal etti ve BSW Eş Başkanı Amira Mohamed Ali, akşamki seçim partisi de dahil olmak üzere temsil görevini üstlendi.

BSW’nin liste başı adayı Robert Crumbach, eyaletteki ittifak görüşmeleri söz konusu olduğunda öncelikle SPD ve CDU arasındaki görüşmeleri beklemek istiyor.

Crumbach Deutschlandfunk radyosuna verdiği demeçte, “Bırakın bunu onlar yapsın,” dedi.

BSW’den Amerikan füzelerine karşı çıkma şartı

Öte yandan BSW, eyalet hükümetine katılımı ABD’nin orta menzilli füzelerinin yerleştirilmesine “hayır” demeye bağlı hale getiriyor.

BSW’li Fabio de Masi Bayerischer Rundfunk’a verdiği mülakatta federal hükümetin bu kararının “felaket” olduğunu söyledi.

De Masi’ye göre, konuşlandırma konusu federal eyaletlerin meselesi değil fakat Federal Konsey konuşlandırmaya karşı net bir sinyal göndermeli.

Bu kararın Almanya’yı “potansiyel bir savaş hedefi” haline getireceğini savunan De Masi, bu nedenle “eyalet hükümetinin net bir mesaj göndermesini” istiyor.

BSW için diğer öncelikler eğitim ve sağlık hizmetlerine yatırım olacak.

Yeşillerden SPD’ye “Ukrayna’ya yardım” uyarısı

Brandenburg eyalet seçimlerinin ardından Yeşiller, SPD’ye hükümeti kurarken Ukrayna’ya yardımdan ödün vermemesi çağrısında bulundu.

Yeşiller Eş Başkanı Omid Nouripour Berlin’de gazetecilere yaptığı açıklamada bu yardımın “Avrupa’nın güvenliği ve Ukrayna’nın Rusya’ya karşı savunması için merkezi önemde olduğunu” söyledi.

Fakat SPD’nin eyalet merkezi Potsdam’da muhtemelen koalisyon kurmak zorunda kalacağı BSW, Ukrayna’ya silah sevkiyatı ve mali destek içeren yardımlara karşı çıkıyor.

Nouripour, “SPD’ye bunu yapmaması için gerçekten çağrıda bulunabilirim. Bu gerçekten de sosyal demokrasinin güvenilirliği açısından kilit bir mesele,” diye konuştu.

Federal eyaletler aslında dış politikadan sorumlu değil. Fakat BSW, hükümete katıldığı eyaletlerin barış müzakerelerinden yana ve silah sevkiyatına karşı olmasını sağlamak istiyor.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English