AB’nin Çin ile ticaret açığının geçen yıl neredeyse 400 milyar avroya ulaşmasının ardından Brüksel, Eylül ayında yapılacak üst düzey bir toplantıda Avrupa ihracatının önündeki engellerin azaltılması için Pekin’e ‘baskı yapacak.’
Avrupa Komisyonu Ticaret Komiseri Valdis Dombrovskis Financial Times’a (FT) yaptığı açıklamada, iki yılda iki katına çıkan ‘şaşırtıcı’ ticaret açığının ‘Pekin’in pazarlarını açması gerektiğinin’ altını çizdiğini söyledi.
Komiser, “Çin-AB ticaret ilişkisi çok dengesiz. Çin büyük bir ticaret fazlası veriyor. Çin tarafının açıklık düzeyi ile AB tarafının açıklık düzeyi aynı değil,” dedi.
ABD Ticaret Temsilcisi Katherine Tai de Çin’in Amerikan ekonomisi için ‘sağlıksız’ ve ‘zarar verici’ olan ‘dengesiz’ ilişkiyi düzeltmesi gerektiğini söylemişti.
2022 yılında AB’den Çin’e yapılan mal ihracatı 230 milyar avro ile çok az değişiklik gösterirken, ithalat 626 milyar avroya yükselerek birliğin ithalat toplamının beşte birinden fazlasını oluşturdu.
Dombrovskis dünyanın en büyük ikinci ekonomisiyle iyi ilişkileri sürdürmek istediğini ve Pekin’in Eylül ayında yapılacak AB-Çin Üst Düzey Ekonomi ve Ticaret Diyaloğu oturumlarında kendi endişelerini dile getirmesini beklediğini vurguladı.
Dombrovskis, kendisi ve Çinli bir başbakan yardımcısı arasında gerçekleşen diyaloğun ‘bu konuları tartışma ve çözüm bulma fırsatı sağlayacağını’ söyledi.
AB de kendi silahlarını kullanacak
Letonyalı komiser ayrıca, sorunların çözülmemesi halinde AB’nin son yıllarda kendisine verdiği bir dizi yeni ticaret silahını kullanabileceğini ve Brüksel’in işletmelerden resmi bir şikayet gelmeden de harekete geçebileceğini ima etti. Yetkililer, Avrupa Komisyonu’nun en son on yıldan uzun bir süre önce ‘re’sen’ dava açtığını söyledi. Dombrovskis, “Sektörden şikâyet gelmesi halinde ya da gerekirse re’sen bu araç setini kullanmaya hazırız,” dedi.
AB’nin araçları arasında boykot gibi dış politika değişikliğine zorlamayı amaçlayan ve ticari önlemlere karşı misilleme yapılmasına olanak tanıyan bir araç, sübvanse edilen şirketlerin AB’deki yatırımlarını engellemek ve AB işletmelerine açmayan ülkelere devlet ihale pazarlarının kapatılması yer alıyor.
ABD ile vurgu farkı: Ayrışma değil, riskleri azaltma
Dombrovskis, Çin’in ‘yeşil’ teknolojideki hakimiyeti göz önüne alındığında AB’nin ‘ayrışmayı’ değil ‘riskleri azaltmayı’ tartıştığını vurguladı. Dombrovskis, “Riskleri ve olası stratejik bağımlılıkları ele alırken Çin ile işbirliği yapmanın yollarını bulmamız gerekiyor,” dedi.
Pekin’in bu ay çiplerde, elektrikli araçlarda ve bir dizi telekom ürününde kullanılan metaller olan galyum ve germanyum üzerinde ihracat kısıtlamaları ilan etmesini de eleştiren komiser, “Şu anda hükümlerin ve bunların tedarik zincirleri ve AB endüstrileri üzerindeki potansiyel etkilerinin ayrıntılı analizini yapıyoruz ve gerçekten de bu ihracat kısıtlamalarının temel güvenlik çıkarlarını korumak için gerekli olanın ötesine geçtiğine dair endişelerimiz var,” ifadelerini kullandı.
Komiser, Çin’in ihracat kontrollerini sadece ‘ilgili güvenlik mülahazalarına dayandığı’ ve Dünya Ticaret Örgütü kurallarına uygun olduğu durumlarda uygulaması gerektiğini savundu.
AB, Dombrovskis’in dar bir şekilde ‘ulusal güvenlik’ gerekçelerine odaklanacağını söylediği ihracat kontrollerine kendi yaklaşımını getirmeyi tartışıyor.
Öte yandan Dombrovskis, Çin’i uluslararası ticaret sistemine ‘yeni bir soluk’ getirmeye yardımcı olmaya çağırdı. Komiser, “Çin DTÖ üyeliğinden büyük fayda sağladı fakat Çin’in birçok uygulaması aslında bu eşit oyun alanını bozuyor. Çin’in DTÖ reformu konusunda işbirliği yapması önemlidir çünkü DTÖ’nün en büyük faydalanıcılarından biridir ve sistemin işlemeye devam etmesi Çin’in de çıkarına olmalıdır,” diye konuştu.