Bizi Takip Edin

DİPLOMASİ

Valday Kulübü, Rusya ile Hindistan arasındaki ticaret sorunlarının çözümü için reçete sundu

Yayınlanma

Valday Tartışma Kulübü, Rusya ile Hindistan arasındaki ticaret dengesizliğini gidermek ve 2030 yılına kadar 100 milyar dolarlık ticaret hacmi hedefine ulaşmak için uzun vadeli bir yaklaşım önerdi. Raporda, serbest ticaret anlaşması müzakerelerinin hızlandırılması, yeni yatırım koruma anlaşmalarının imzalanması ve lojistik altyapının geliştirilmesi gibi önlemler öne çıkarıldı. Ayrıca, küçük ve orta ölçekli işletmelerin ticarette daha aktif rol alması ve finansal mekanizmaların iyileştirilmesi gerektiği vurgulandı.

Valday Tartışma Kulübü’nün Vivekananda Vakfı ile düzenlediği konferansa sunulan raporda, Rusya-Hindistan ticaret ilişkilerinin sürdürülebilir büyümesi için “işlemsel yaklaşımdan uzun vadeli yaklaşıma geçiş” önerildi.

Rapor, ticaret dengesizliğini gidermek ve 2030 yılına kadar 100 milyar dolarlık ticaret hacmi hedefine ulaşmak için bir dizi tedbir sunuyor.

Rusya-Hindistan ticaret ilişkilerinde yeni bir dönemin başlangıcını işaret eden rapor, Vedomosti gazetesinin incelemesine sunuldu.

2022’den bu yana iki ülke arasındaki ticaret hacmi önemli bir artış gösterdi. Yaptırımlara rağmen, Hindistan Dışişleri Bakanlığı’nın 11 Kasım tarihli verilerine göre, 2024’te ticaret hacminin 66 milyar dolara ulaşması bekleniyor. Bu rakam, 2025 için belirlenen “eskimiş” 30 milyar dolarlık hedefi şimdiden aştı.

Raporda belirtildiğine göre, son iki yılda ulusal para birimleriyle ödeme mekanizmaları güçlendirildi, lojistik ve sigorta çözümleri genişletildi, finansal ve ticari akışlar dış müdahalelere karşı koruma altına alındı.

Fakat bu hacmin 60,9 milyar doları Rusya’dan ihracat, sadece 5 milyar doları Hindistan’dan ihracat olarak gerçekleşti.

Hindistan Başbakanı Narendra Modi’nin Temmuz 2024’teki Moskova ziyaretinde belirlenen 2030 yılına kadar 100 milyar dolarlık ticaret hacmi hedefine ulaşmak ve mevcut dengesizliği düzeltmek için, Valday raporu bir dizi önlem sundu.

İlk olarak, Avrasya Ekonomi Birliği (AEB) ile Hindistan arasında serbest ticaret anlaşması (STA) müzakerelerinin “en kısa sürede tam kapsamlı olarak başlatılması” öneriliyor.

Rusya Başbakan Yardımcısı Aleksey Overçuk, ekim ayında istişarelerden bahsetmiş, İktisadi Kalkınma Bakanlığı ise ocak ayında 2025’te müzakerelerin yapılabileceğini belirtmişti.

Raporun yazarı, Skolkovo Yönetim Okulu Hindistan Araştırmaları Bölüm Başkanı Lidiya Kulik, Vedomosti‘ye yaptığı açıklamada sürecin uzun olacağını belirtti. Kulik, “Rusya’nın AEB olmadan tek başına Hindistan ile STA yapması mümkün değil. Bu durum, tüm katılımcılarla ürün pozisyonları ve tarife politikalarının değerlendirilmesini gerektiriyor,” dedi.

Bir diğer önemli öneri, karşılıklı yatırımların korunmasına ilişkin yeni bir anlaşmanın veya benzerinin bir an önce imzalanması. 1994 tarihli belge 2017’de yürürlükten kalkmıştı. Hindustan Times, Eylül 2024’te yeni bir anlaşmanın görüşüldüğünü yazmıştı.

Kulik’in açıklamasına göre, Hindistan daha önce onlarca ülkeyle bu tür anlaşmaları tek bir şablon üzerinden “modüler” olarak yeniden imzalamak üzere feshetmişti. Temel sorun, Moskova ve Delhi arasındaki yatırımlar için özel koşulların gerekliliği.

Anlaşmaların yokluğunda, bunların yerini ülkelerin bölgeleri arasındaki bağların güçlendirilmesi ve şirketlerin çalışma koşullarını optimize etmek için özel ekonomik bölgelerin potansiyelinin kullanılması alabilir.

Kulik, Hindistan’ın 280 ekonomik bölge ile çalışma konusunda büyük deneyime sahip olduğunu, bu bölgelerin Rusya’nın Uzak Doğu’sundaki bölgelerle bağlantısının kurulmasının önemli olduğunu belirtti.

Belgede ayrıca, 2029’a kadar Uzak Doğu ve Arktik’te ticaret ve yatırım işbirliği programının somut projeler için yol haritaları açısından “daha fazla geliştirilmesi” öneriliyor.

Bunun yanı sıra rapor, küçük ve orta ölçekli işletmelere dayalı iş temaslarının çeşitlendirilmesinin önemine dikkat çekiyor. Şu anda temel dayanak büyük devlet şirketleri.

Rusya Bilimler Akademisi Dünya Ekonomisi ve Uluslararası İlişkiler Enstitüsü (IMEMO) Hint-Pasifik Bölgesi Merkezi’nden Gleb Makareviç, “oluşturulmuş temaslar ve pazar bilgisi şeklinde bir temel olduğunda her şeyin işleyebileceğini” belirtti.

Yaptırımlara işaret eden rapor, finansal altyapının geliştirilmesinin ve bireysel ödeme mekanizmalarıyla ilgili sorunların çözümünün hızlandırılmasını öneriyor.

Finam Finans Grubu Makroekonomik Analiz Bölümü Başkanı Olga Belenkaya, Vedomosti‘ye verdiğ idemeçte bunun “yaptırımlar altında ekonomik ilişkilerin temel koşullarından biri” olduğunu söyledi.

Kulik’e göre, tüzel kişiler için sorun genel olarak çözüldü – bekleyen rupi kalmadı, iki Rus bankası çalışıyor, “üçüncüsü sırada”: “Sorun ödemelerin maliyeti, banka komisyonları. Ticaret dengesizliği bunları daha pahalı hale getiriyor, bankaların rekabeti gerekiyor.”

Valday raporunda ikili ticaretin gelişmesi için lojistiğe ve Hint yatırımcıların Kuzey-Güney Uluslararası Ulaştırma Koridoru’na, Chennai-Vladivostok Doğu Deniz Koridoru’na (Hindistan hat açılışını Kasım 2024’te duyurdu) ve Kuzey Deniz Yolu’na yatırımlarının teşvik edilmesine özel bir yer ayrılıyor.

Kulik, Doğu Koridoru’nun Sibirya’daki Doğu hattının kapasitesiyle sınırlı olduğunu, Kuzey-Güney Koridoru’nun çok modlu olması ve altyapı eksikliği nedeniyle henüz “düzenli çalışmadığını”, oradaki taşımacılığın tek bir operatör tarafından sübvanse edilmesi fikrinin ise anti-tekel kurumları tarafından reddedildiğini belirtiyor.

Makareviç’in belirttiğine göre, koridorların geliştirilmesi konusunda iki görüş var: “Taşınacak bir şey olduğunda” veya teknolojik olarak tamamen hazır olduklarında işlevsel hale gelecekler.

Raporda, bakanlık düzeyinde çözüm gerektiren acil sorunlardan biri olarak karşılıklı ürün sertifikasyonundaki “yetersiz” durum gösteriliyor.

Kulik’e göre, vergi dairelerinin ve gümrüğün aksine, burada henüz doğrudan temas kurulmadı, bazı ürünler için çalışmalar “yıllarca” sürüyor ve bu durum ticaretin gelişmesini engelliyor.

Ticaretin güçlendirilmesi için önerilen tedbirler arasında her iki ülkenin diasporalarına konforlu koşullar yaratılması ve işgücü göçü mekanizmalarının iyileştirilmesi de yer alıyor.

Kulik’in açıklamasına göre, Hindistan’ın işgücü ihracatında büyük deneyimi var, ancak nüfusun yaşlanması nedeniyle bunun kullanılması için 30 yıldan az bir süre kalıyor.

Makareviç, Hindistan’ın nüfusunun 1,4 milyar, Rusya’nın ise 146 milyon olmasına rağmen, kültür ve alışkanlık farklılıklarının çok sayıda Hint işçinin yerleşmesine yol açmasının pek olası olmadığını ekliyor: “Düşük vasıflı işgücü göçü yerine eğitim amaçlı göç ve temas ağlarının oluşturulmasına odaklanmak gerekiyor.”

DİPLOMASİ

Lukaşenko: Ukrayna, Putin ile gizli görüşmelere başladı

Yayınlanma

Belarus Devlet Başkanı Aleksandr Lukaşenko, Rus gazeteci Olga Skabeyeva’ya verdiği röportajda, Ukraynalı yetkililerin Vladimir Putin ile gizlice görüştüğünü iddia etti. Lukaşenko, bu görüşmelerin detaylarını vermekten kaçınırken, ABD’nin Ukrayna konusunda net bir stratejisinin olmadığını ve Moskova’ya yönelik yaptırım seçeneklerinin tükenmesi nedeniyle Washington’ın Kiev üzerindeki baskıyı artırdığını öne sürdü.

Belarus Devlet Başkanı Aleksandr Lukaşenko, Rus gazeteci Olga Skabeyeva’ya verdiği röportajda, Ukraynalı temsilcilerin Vladimir Putin ile gizli görüşmeler yaptığını iddia etti.

Avrupa Birliği’nde yapıcı müzakereler yapabilecek politikacıların olup olmadığı sorusuna yanıt veren Lukaşenko, Ukrayna’da böyle kişilerin olmadığını, ancak yine de bir diyalog yürütüldüğünü belirtti.

Lukaşenko, “Biz yine de onlarla (Ukraynalı temsilcilerle) görüşüyoruz. İsteyenlerle konuşmak gerekiyor. Fakat, kendi tarafımızda, Rusya’da ve benzeri yerlerde görüşmek için böyle tutkulu bir istek görmüyoruz. Gerçi, ben konuşmayacağım, bırakın Vladimir Vladimiroviç (Putin) söylesin. O görüşmüştü. Onu aradılar, anlattılar. Ancak, görüşmeleri dair kamuya açık bir dile getirilmedi,” dedi.

Detayları açıklama yetkisi olmadığını belirten Lukaşenko, ayrıntı vermekten kaçındı.

Belarus Devlet Başkanı, “Ancak Putin bana anlattı. Şu sonucu çıkardı: Görüşmek istiyorlarsa, gelsinler, şimdilik gizlice, gazeteciler öğrenmesin diye. Belki Vladimir Vladimiroviç risk alır ve kimin aradığını söyler,” diye ekledi.

13 Mart’ta Lukaşenko, Putin ile görüşmek üzere Moskova’ya gitti. Görüşmelerin başlamasından önce, Amerikan yönetiminin Ukrayna’daki çatışmayı çözmek için net bir stratejisinin olmadığını söyledi.

Lukaşenko, “ABD’nin Ukrayna konusunda hiçbir planı yok. Kesinlikle. Bir taraf ne istiyor, diğeri ne istiyor, sadece nabız yokluyorlar,” dedi.

Ayrıca Lukaşenko, Washington’ın Kiev üzerindeki baskıyı artırmaya karar verdiğini, çünkü Moskova’ya karşı yaptırım uygulama imkanlarının neredeyse tükendiğini dile getirdi.

Lukaşenko, “O kadar çok yaptırım uyguladılar ki, daha ötesi yok. Bu nedenle Ukrayna’ya baskı yaptılar ve onun gidecek hiçbir yeri yok. 30 gün için anlaştılar, yani 30 gün,” diye konuştu.

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

G7 bildirisinin hedefinde İran var

Yayınlanma

Reuters tarafından görülen nihai taslak bildiriye göre, önde gelen Batılı devletlerin dışişleri bakanları perşembe günü İran’ın “keyfi gözaltı ve yabancı suikast girişimlerini giderek artan bir şekilde baskı aracı olarak kullanmasının yarattığı tehdit” konusunda uyarıda bulundu.

ABD, Almanya, Birleşik Krallık, Fransa, İtalya, Japonya ve Kanada’dan oluşan G7 ülkeleri yaptıkları açıklamada Tahran’ın “Orta Doğu’daki istikrarsızlığın başlıca kaynağı” olduğunu iddia ederek ülkenin nükleer programı konusunda diplomasiyi yeniden başlatmaya çağırdı.

Taslak bildiride, Filistin sorununa iki devletli çözümün de bahsi geçmedi ve metnin daha önceki taslaklarında bunun önemini vurgulayan dil terk edildi.

Üyeler bunun yerine “Filistin halkı için siyasi bir ufkun” gerekliliğini vurguladı ve Gazze’ye “engelsiz insani yardımın” yeniden başlaması ve kalıcı bir ateşkes için desteklerini yeniden teyit etti.

Diplomatlar tarafından onaylanan nihai taslağın cuma günü ilerleyen saatlerde bakanlar tarafından da kabul edilmesi bekleniyor.

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

NATO Genel Sekreteri Rutte: Savaş sonrası Rusya ile ilişkiler yeniden kurulmalı

Yayınlanma

NATO Genel Sekreteri Mark Rutte, Ukrayna’daki savaş sona erdikten sonra Rusya ile ilişkilerin normalleştirilmesi gerektiğini belirtti. Rutte, ABD Başkanı Donald Trump’ın Ukrayna’ya verdiği desteği azaltmasına rağmen transatlantik ittifakı bir arada tutmaya çalışırken, Avrupa ülkelerinin savunma harcamalarını artırması ve askeri konumlarını yeniden gözden geçirmesi gerektiğini vurguladı.

NATO Genel Sekreteri Mark Rutte, Ukrayna’daki çatışmalar sona erdikten sonra Rusya ile ilişkilerin zamanla normalleştirilmesi gerektiğini söyledi.

Rutte, Bloomberg TV‘de Annmarie Hordern’e verdiği mülakatta, “Savaş Avrupa için bir şekilde durmuş olursa, adım adım, ABD için de adım adım Rusya ile normal ilişkileri yeniden kurmak normal olur,” dedi.

Ancak Rutte, henüz o noktada olmadıklarını ve Rusya’nın müzakereleri ciddiye almasını sağlamak için üzerlerindeki baskıyı sürdürmeleri gerektiğini ifade etti.

Son haftalarda yoğun bir diplomasi yürüten Rutte, Başkan Donald Trump’ın Ukrayna’ya verdiği desteği azaltması ve ABD’nin Avrupa’daki geleneksel güvenlik rolünden çekileceğine işaret etmesiyle ittifakı bir arada tutmaya çalışıyor.

Bu sürpriz hamle, Avrupa ülkelerini savunma harcamalarını artırmaya ve askeri konumlarını yeniden düşünmeye sevk etti.

Rutte, perşembe günü Beyaz Saray’da Trump ile bir araya geldi ve ikili, Ukrayna’da ABD’nin arabuluculuğunda potansiyel bir ateşkesi görüştü. Avrupa’nın müzakerelerde büyük ölçüde dışlanması, kıtadaki pek çok lideri rahatsız etti.

Devam eden görüşmeler hakkında konuşan Rutte, “Amerikan yönetimi ve elbette Ukraynalılarla ciddi görüşmelere girmeye hazır olduklarından emin olmak için üzerlerindeki baskıyı sürdürmeliyiz,” ifadesini kullandı.

Rutte’nin en büyük görevi, Trump’ın üyelerin savunmaya yeterince harcama yapmayarak Washington’ı istismar ettiği yönündeki yaygın eleştirileri arasında ABD’nin Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü’ne (NATO) bağlılığını sürdürmesini sağlamak.

Trump daha önce ABD’yi askeri ittifaktan çekmekle tehdit etmişti.

Trump ve Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy’nin Oval Ofis’teki televizyonda yayınlanan tartışmasının ardından Rutte, ABD’nin Ukrayna için yaptığı her şeyi överken, Ukraynalı lidere ilişkileri düzeltme çağrısında bulundu.

NATO, haziran ayındaki bir sonraki zirvede üyelerinin savunma harcamaları hedefini en az yüzde 3’e çıkarmaya çalışacak.

Trump, müttefiklerin yüzde 5 harcama yapmasını talep etti; bu, yaygın olarak gerçekçi olmayan ve ABD’nin bile karşılamadığı bir hedef.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English