Bizi Takip Edin

DİPLOMASİ

AB, Mercosur ile ticaret anlaşmasına hazırlanıyor

Yayınlanma

AB, Çin’e bağımlılığını azaltmak ve Rusya’ya karşı koymak için yeni müttefikler ararken, Güney Amerika’nın Mercosur bloğuyla uzun süredir ertelenen ticaret anlaşmasını imzalamaya ve daha yakın kurumsal işbirliğine öncelik verecek.

Euractiv’in sızdırdığı anlaşma taslağına göre, AB ve Latin Amerika ve Karayip Devletleri Topluluğu (CELAC) arasında daha düzenli zirveler yapılması, bekleyen ticaret anlaşmalarında ilerleme kaydedilmesi ve Çin’in Kuşak ve Yol (BRI) yatırım planına rakip olması planlanan AB Küresel Geçit stratejisi aracılığıyla daha fazla yatırım yapılması çağrısında bulunuluyor.

Hammadde ve kritik mineraller vurgusu

AB’nin baş diplomatı Josep Borrell tarafından bugün (Çarşamba) sunulacak olan teklifte, ‘artan jeopolitik güçlükler’ karşısında Latin Amerika’nın hammadde ve diğer kilit kaynaklarına erişimin güvence altına alınması öncelikli bir konu olarak yer alıyor.

Teklifin son versiyonunda, “Çıkar ve değerler açısından dünyanın en yakın iki bölgesi arasındaki ortaklığın güçlendirilmesiyle, AB ve Latin Amerika ile Karayipler küresel zorluklarla yüzleşmek için daha iyi bir konuma gelecektir,” deniyor.

Latin Amerika ile bağların güçlendirilmesinin, her iki tarafın da üçüncü ülkelere olan ‘aşırı bağımlılığını’ azaltmasını mümkün kılacağı ve AB’nin Çin’e karşı ‘riskten arınmasına’ yardımcı olacağı belirtiliyor.

‘Yeşil dönüşüm’ için Latin Amerika önemli

Latin Amerika büyük bir bakır üreticisi, dünyanın bilinen lityum yataklarının çoğuna ev sahipliği yapıyor ve önemli miktarda petrol ve doğal gaz barındırıyor. Bunların hepsi AB’nin ‘yeşil enerji’ye geçişi için kritik öneme sahip.

Belgeye göre Brüksel, AB’nin yeni Kritik Hammaddeler stratejisi kapsamında öngörüldüğü üzere Latin Amerika ülkeleriyle anlaşmalar imzalamak istiyor.

Teklifte Latin Amerika ülkeleriyle mümkün olan en kısa sürede çeşitli serbest ticaret ve ortaklık anlaşmaları imzalanması ve Brezilya ve Meksika ile ikili ilişkilerin güçlendirilmesi için bir yol haritası ortaya konuyor.

Anlaşma 2019’da imzalanmıştı

Olası ticaret anlaşmaları, AB ile CELAC arasında Temmuz ayında yapılacak ve 2015’ten bu yana ilk kez gerçekleştirilecek zirvede onaylanması beklenen, Latin Amerika’da yeşil ve dijital dönüşüm projelerine yatırım yapılmasına yönelik bir AB programı üzerine inşa edilecek.

Avrupa Komisyonu’nun taslak önerisinde, AB’nin Arjantin, Brezilya, Paraguay ve Uruguay’dan oluşan Mercosur bloğuyla imzaladığı ve Latin Amerika ülkelerine yönelik diplomatik atağın kilit unsurlarından biri olan ticaret anlaşmasının adı özellikle geçiyor.

Belgede “AB-Mercosur anlaşmasının imzalanması, AB-LAC ilişkilerinin güçlendirilmesinde bir adım değişikliğine işaret edecektir,” deniyor.

AB-Mercosur ticaret anlaşması 2019’da prensipte kabul edilmişti ama Hollanda ve Avusturya’nın da aralarında bulunduğu bazı ulusal parlamentoların çevre standartlarından taviz vermek istememesi nedeniyle anlaşmanın onaylanması askıya alınmıştı.

Fransa güvence istiyor

Yerel çiftçilerin anlaşmaya karşı çıktığını gören Fransa, Paris’in desteğini vermeden önce Mercosur tarafının, başta ormansızlaşmayla ilgili AB kurallarına uymak olmak üzere çeşitli ek taahhütleri kabul etmesini istediğini söylemişti.

Bununla birlikte AB ve AB üyesi ülkelerin çoğunluğu Mercosur ve diğer ticaret anlaşmalarında daha fazla gecikmenin Latin Amerika’yı Çin’e doğru itebileceğinden korkuyor.

Komisyon’un taslak önerisi iki bölge arasında ‘yenilenmiş bir stratejik ortaklık’ planlıyor.

Teklifin sunulmasından önce üst düzey bir yetkili, “Önerdiğimiz şey farklı, daha modern bir ortaklık,” dedi.

AB, Temmuz ayında Brüksel’de CELAC ile bir zirve düzenleyecek. 

DİPLOMASİ

Rusya, yeni Suriye yönetimini BRICS’e kabul etmeye hazır

Yayınlanma

Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Sergey Ryabkov, Suriye’deki yeni yönetimin BRICS’e katılma başvurusu yapması durumunda bu talebin değerlendirilebileceğini belirtti.

TASS ajansına verdiği demeçte Ryabkov, böyle bir başvuru halinde Suriye’nin diğer ülkelerle eşit şekilde ele alınacağını vurguladı ve “Hiç şüphe yok ki tüm ülkelerin başvurularını ciddiyetle değerlendiriyoruz ve Suriye de burada bir istisna değil,” ifadelerini kullandı.

Fakat Ryabkov, BRICS üyelerinin bu konuda herhangi bir baskı yapmayacağını da sözlerine ekledi: “Kimseyi zorlamıyoruz, kimseyi bir şey yapmaya teşvik etmiyoruz ve her türlü tercihe saygı duyuyoruz.”

Ekim ayında Suriye’nin Moskova Büyükelçisi Beşar Caferi, ülkesinin BRICS’e katılma konusunda ciddi müzakereler yürüttüğünü açıklamıştı.

Moskova da Şam ile uzun süredir devam eden özel ilişkilerine vurgu yaparak bu konuda destek sunacağını duyurmuştu.

BRICS, 2006 yılında Brezilya, Rusya, Hindistan ve Çin tarafından kuruldu; 2011’de ise Güney Afrika gruba katıldı.

En son genişleme dalgasıyla Mısır, Etiyopya, İran ve Birleşik Arap Emirlikleri de 1 Ocak 2024 itibarıyla BRICS üyesi oldu.

Öte yandan Rusya, yeni Suriye yönetimine yönelik söylemini hızlı bir şekilde yumuşattı. Kremlin, Orta Doğu’daki askeri üslerini koruma hedefiyle HTŞ ile müzakerelere başladı.

Dışişleri Bakan Yardımcısı Mihail Bogdanov, Heyet Tahrir Şam’ın (HTŞ) siyasi komitesiyle doğrudan temas kurulduğunu doğrularken, son dönemde Ahmed Şaraa adını kullanan HTŞ lideri Ebu Muhammed el-Culani, Rusya ile ilişkileri “ortak çıkarlara hizmet edecek şekilde yeniden gözden geçirme” fırsatı bulduklarını söyledi.

Bu arada Suriye’nin Moskova Büyükelçiliği, konutuna yeni yönetimin bayrağını çekti ve “yeni liderlerden talimat beklediğini” duyurdu.

Öte yandan Viyana Silahsızlanma ve Silahların Yayılmasını Önleme Merkezi’nde kıdemli araştırmacı olan eski diplomat Nikolay Sokov, Guardian gazetesine yaptığı açıklamada, “Moskova, güç ve kontrol sahibi olanlarla çalışmayı tercih eder, kaybedenleri ise gözden çıkarır,” diyerek Moskova’nın stratejik yaklaşımını özetledi.

Berlin’deki Carnegie Rusya ve Avrasya Araştırmaları Merkezi’nden Dara Massicot ise Rusya’nın yeni Suriye yönetimine para, takas, petrol ve doğalgaz desteği sunabileceğini, ancak yeni koalisyonun Moskova’dan ne talep edeceğinin belirsiz olduğunu dile getirdi.

Mihail Hazin: Suriye’deki üsleri kaybedersek, Afrika’ya hava erişimimizi de kaybederiz

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

AB, ilk kez Rus petrolüne tavan fiyatı ihlal eden bir Avrupalıya yaptırım uyguladı

Yayınlanma

Avrupa Birliği (AB), Rusya’dan ihraç edilen petrole getirilen tavan fiyatı ihlal ettiği gerekçesiyle İsviçre’de yaşayan Hollanda vatandaşı petrol tüccarı Nils Trost’a yaptırım uyguladı. İsviçreli yetkililer, Trost’un sahibi olduğu şirketi de mercek altına aldı.

AB’nin açıklamasına göre, Trost’un Cenevre merkezli şirketi Paramount Energy & Commodities SA, Haziran 2022’de Rus petrol ticareti operasyonlarını Dubai merkezli Paramount Energy & Commodities DMCC adlı yan kuruluşa devretti.

AB’ye göre, bu Dubai merkezli şirket, varil başına 60 doların üzerinde fiyatlarla düzenli olarak Rus ham petrolü ticareti yaptı.

Aralık 2022’de Batılı ülkeler, Rus ham petrolüne tavan fiyat uygulaması getirmişti. Buna göre, Batılı sigortacı ve finansörlerin hizmetleri kullanılırken, yalnızca varil başına 60 doları aşmayan fiyatlarla ticaret yapılabiliyor.

Ancak Paramount’un Dubai’deki iştiraki, Rusya’nın Ural petrolünden farklı olarak, neredeyse her zaman 60 doların üzerinde işlem gören Doğu Sibirya Pasifik Okyanusu (ESPO) kalitesindeki petrol ticaretini sürdürdü.

Trost, Financial Times’a verdiği demeçte, avukatlarının kendisine BAE’deki iştiraklerin, Avrupa’daki ana şirketin faaliyetlerine dahil olmaması durumunda AB yaptırımlarına uymak zorunda olmadığını söylediğini aktardı ve bu nedenle, kendisinin ve Paramount SA’nın Dubai iştiraki Paramount DMCC’nin operasyonlarından uzak durduğunu belirtti.

Trost ayrıca, kendisine uygulanan yaptırımların, eski iş ortağı Gaurav Kumar Srivastava’nın “entrikalarından” kaynaklandığını savundu.

İsviçre’deki şirketlerin yabancı iştirakleri, yasal olarak bağımsız sayılabilir ve İsviçre’nin getirdiği yaptırımlara uymayabilir. Fakat, ana şirket ile iştirakler arasında bağlantı tespit edilirse (örneğin, yaptırımlara tabi işlemlerden elde edilen ödemeler veya merkez ofisten iştiraklere verilen talimatlar), bu durum yaptırımların ihlali olarak değerlendirilebilir.

Bazı İsviçreli emtia tüccarları, Birleşik Arap Emirlikleri’ndeki (BAE) iştiraklerini kullanarak Rusya ile ticareti sürdürdü. Bu bağlamda İsviçre Federal Hükümet İş Döngüleri Uzman Grubu (SECO), 2023 yılı başlarında Paramount dahil bazı şirketlerin faaliyetlerini incelemeye başladı.

Financial Times’ın haberine göre, 2024 baharında SECO, başsavcılığa iki soruşturma sonucuna dayanarak cezai işlem başlatılması için talepte bulundu.

Fakat savcılık, bir davayı kabul ederken diğerini reddetti. Söz konusu şirketlerin isimleri açıklanmadı.

ABD, Rusya’nın petrol endüstrisine ‘İran tarzı’ yaptırımlar planlıyor

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

Macaristan, ikinci kez Patrik Kirill’in AB yaptırım listesine girmesine engel oldu

Yayınlanma

Macaristan, Rus Ortodoks Kilisesi Patriği Kirill’in AB’nin 15. yaptırım paketine dahil edilmesini ikinci kez engelledi. Ayrıca Budapeşte, Rusya’ya yönelik diğer önemli yaptırım kararlarına da çeşitli engellemeler uyguladı.

Macaristan Dışişleri Bakanı Péter Szijjártó, Rus Ortodoks Kilisesi Patriği Kirill’i, Avrupa Birliği’nin 15. yaptırım paketi kapsamına alınmasını engellediklerini açıkladı.

Magyar Nemzet gazetesinin haberine göre Szijjártó, “Din adamlarına yönelik yaptırımlar, barış için son umudu da ortadan kaldırır,” diyerek bu kararın gerekçesini vurguladı.

Bu, Rus Ortodoks Kilisesi liderinin, Budapeşte’nin girişimleri sayesinde yaptırımlardan ikinci kez kurtulması anlamına geliyor.

Temmuz-Aralık 2024 döneminde AB Konseyi Dönem Başkanlığını yürüten Macaristan, Rusya Olimpiyat Komitesi ve BM Daimî Temsilcisi Vasiliy Nebenzya’yı da aynı yaptırım paketinden muaf tutmayı başardı.

Rus Ortodoks Kilisesi liderleri, Moskova’nın Ukrayna’ya yönelik askerî harekâtını açıkça desteklediklerini defalarca dile getirmişti. AB, 2022 yılında Rus Ortodoks Kilisesi Patriği’ne yaptırım uygulanmasını ilk kez gündeme getirmiş ancak Macaristan’ın itirazları nedeniyle bu girişim sonuçsuz kalmıştı.

Fakat Çekya, Litvanya, İngiltere, Ukrayna ve Kanada, Patrik Kirill’e yönelik ayrı kısıtlayıcı tedbirler uygulamış durumda.

AB, 16 Aralık 2024’te 15. yaptırım paketini resmen kabul etti. Bu paket, Ukrayna’nın egemenliği, toprak bütünlüğü ve bağımsızlığını tehdit eden 54 kişi ve 30 kurumu kapsıyor.

Yaptırımlar, Gazprom Medya Genel Müdür Yardımcısı Tina Kandelaki, şarkıcı Larisa Dolina, Kiev’deki Ohmatdıt çocuk kiliniğine düzenlenen saldırıdan sorumlu tutulan askeri yetkililer, enerji şirketlerinin üst düzey yöneticileri ve üçüncü ülkelerden Rus petrolü taşıyan 52 tankeri de içeriyor.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English