Bizi Takip Edin

DİPLOMASİ

ABD Ukrayna’ya ‘gizlice’ uzun menzilli füzeler sevk etti

Yayınlanma

ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan, Beyaz Saray’ın Kiev’e şubat ayında gizlice uzun menzilli füzeler tedarik etmeye karar verdiğini kabul etti.

Sullivan’a göre Başkan Joe Biden’ın bu kararında Rusya’nın son aylarda Ukrayna’nın sivil altyapısına yönelik saldırılarını arttırması ve Kremlin’in Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti menşeli balistik füzelerini kullanması etkili oldu.

Financial Times’ın aktardığına göre ABD’li yetkililer, Ordu Taktik Füze Sistemi ya da ATACMS’ın geçen hafta Ukrayna’ya ulaştığını söyledi. Ukrayna ordusu bu sistemi hemen Kırım’daki bir hava alanına ve bir Rus askeri mevzisine saldırmak için kullandı.

Yetkililer, Washington’un, Kiev’in talebi üzerine Ukrayna’nın operasyonel güvenliğini korumak için kararı o sırada açıklamadığını söyledi.

Çarşamba günü Biden tarafından imzalanan 61 milyar dolarlık yeni askeri yardım paketine atıfta bulunan Sullivan, “Zaten bir kısmını gönderdik, şimdi hem yetkimiz hem de paramız olduğu için daha fazlasını göndereceğiz. Bunların bir fark yaratacağına inanıyorum,” dedi.

Zaharova: ABD, Zelenski’nin terör potansiyelini artırmak istiyor

ABD geçmişte Ukrayna’ya daha kısa menzilli ATACMS sistemleri göndermiş olsa da, son sevkiyatla birlikte ilk kez Ukrayna ordusunun Rus topraklarının derinliklerine saldırmasına olanak tanıyacak bir mesafe olan 190 mil (yaklaşık 305 km) gidebilen füzeler göndermeyi kabul etmiş oldu.

Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Maria Zaharova, Ukrayna’nın yeni uzun menzilli silahlarını kullanmasının ABD’nin ‘Zelenski’nin terör potansiyelini artırmak’ istediğini gösterdiğini söyledi.

Sullivan yeni sevkiyatların çatışmayı tırmandıracağına inanmadığını belirterek, bunun uzun menzilli Kore füzeleriyle artan Rus saldırılarına uygun bir yanıt olduğunu savundu.

Sullivan, “Bunun uygun olduğunu düşünüyoruz. Çatışmanın bu aşamasında bunun iyi bir kabiliyet olduğunu düşünüyoruz,” ifadelerini kullandı.

Pentagon’un ‘stok’ endişesi giderildi

ABD’nin sistemin savaşı tırmandırabileceği yönündeki kaygılarına ek olarak Pentagon, Ukrayna’ya konuşlandırılmasının diğer kritik bölgelerde askeri hazırlık için ihtiyaç duyduğu ATACMS stoklarını tüketeceğinden korktuğu için de itirazda bulunmuştu.

ABD’li bir yetkili, Pentagon’un bu sorunu ocak ayında çözdüğünü ve ABD ordusunun ‘üretim hattından yeni çıkan ATACMS’ları satın alarak hazırlık endişelerini hafifletmek için bir çözüm bulabildiğini’ söyledi.

Uzun menzilli füzeler Ukrayna hükümeti tarafından aylardır isteniyor olsa da Sullivan bu silahların savaşın gidişatını hemen değiştirmeyeceği uyarısında bulundu.

Beyaz Saray’daki brifingde Sullivan, “Bu çatışmada sihirli bir değnek yok. Tek bir kabiliyet nihai çözüm olmayacaktır; bu çatışmada farkı yaratacak olan, bir araya gelen ve Ukrayna savaşçılarının cesareti ve becerisiyle birleşen kabiliyetlerin bir karışımıdır,” dedi.

İngiliz komutan, “Ukrayna, Rusya’nın içine saldırılarını artıracak” dedi

İngiltere ordusunun başındaki Amiral Sir Tony Radakin, Batıdan gelen askeri yardımın Kiev’in savaşı ‘çok daha güçlü bir şekilde’ şekillendirmesine yardımcı olmayı amaçladığını ve Ukrayna’nın Rusya içinde uzun menzilli saldırıları artıracağını söyledi.

Financial Times’a konuşan subay, Ukrayna güçlerinin zor bir dönemden geçtiğini kabul etti fakat ‘savaşın böylesine kasvetli bir anlık görüntüsünün Kiev’in lehine olan daha uzun vadeli eğilimleri görmeyi başaramadığını’ savundu.

Kiev’e yönelik Batı desteğinin en önemli savunucularından olan Radakin, Ukrayna açısından iyi giden şeylerin arasında ABD ve Avrupa’dan gelen son askeri yardım paketleri, Kiev’in giderek daha başarılı hale gelen uzun menzilli saldırıları ve Moskova’nın Kiev’in Karadeniz üzerinden yaptığı hayati tahıl ihracatını engellemedeki  başarısızlığı olduğunu söyledi.

“Rusya’yı göklere çıkarmayı bırakın”

Radakin, insanların ‘Rusya’yı göklere çıkarmayı’ ve onun ‘bir şekilde büyük avantajlara sahip olduğuna’ inanmayı bırakması gerektiğini sözlerine ekledi.

ABD’li yetkililer, uzun menzilli füzelerin Rusya’nın egemenliğindeki topraklarda kullanılmamasını istese de, Radakin, Ukrayna’nın Rusya içindeki saldırıları ve sabotaj baskınları konusunda belirgin bir endişesi olmadığını ifade etti.

Radakin, “Ukrayna uzun menzilli mücadele için daha fazla kabiliyet kazandıkça … derin operasyonları sürdürme kabiliyeti [giderek] savaşın bir özelliği haline gelecektir. [Onların] kesinlikle bir etkileri var,” dedi.

Radakin, uzun vadeli tedarik sözleşmelerinin İngiltere Savunma Bakanlığının kendi stoklarının derinliklerine inmesine ve Kiev’e 1.600’den fazla saldırı ve hava savunma füzesinin yanı sıra uzun menzilli Storm Shadow seyir füzelerinin bir başka dilimi de dahil olmak üzere daha fazla kapasite teslim etmesine olanak sağladığını söyledi.

DİPLOMASİ

AB ve Ukrayna, Biden’ı 2022’de Kiev’in ‘zaferine’ engel olmakla suçluyor

Yayınlanma

Joe Biden’ın başkanlık süresi sona yaklaşırken, ABD’nin Rusya’ya karşı Ukrayna’ya 90 milyar doları aşan yardım sağlamasına rağmen, Avrupa Birliği (AB) ve Ukrayna, Amerikan başkanını kararsız davranmakla suçluyor.

Bazı Avrupalı liderlere göre bu kararsızlık, Ukrayna’nın 2022 sonbaharında Rusya ordusunu Harkov ve Herson’dan püskürtmesine rağmen savaşı kendi lehine çevirememesine neden oldu.

‘Çok az, çok geç’

Bloomberg‘in haberine göre, Biden yönetimi Ukrayna’ya yoğun bir şekilde askeri yardım sağlama konusunda çaba gösterdi ve hatta Batı menşeli uzun menzilli füzelerle Rusya topraklarına saldırılara izin verdi.

Fakat Ukraynalı yetkililer, savaş boyunca defalarca dile getirdikleri bir şikâyeti yineledi: “Çok az, çok geç.”

Bir yılı aşkın süredir devam eden savaş ve Donald Trump’ın başkanlık yarışında yükselişi, Ukrayna’yı işgal altındaki topraklardan vazgeçme veya NATO üyeliğinden yoksun bir barış anlaşmasını kabullenme gibi ihtimallerle karşı karşıya bıraktı.

Bloomberg’e konuşan Ukraynalı yetkililer, böyle bir sonucun büyük ölçüde Biden’ın aldığı ya da almadığı kararlardan kaynaklanacağını savundu.

Avrupa ne ediyor?

Letonya Dışişleri Bakanı Baiba Brazhe, ABD’nin daha erken ve daha güçlü bir şekilde silah sağlaması durumunda bunun “geniş kapsamlı sonuçları” olabileceğini, ancak “olan oldu” diyerek konuyu değerlendirdi.

2022 sonbaharında Ukrayna ordusu, Harkov ve Herson’da hızlı bir taarruz gerçekleştirerek bazı bölgeleri geri aldı. Fakat Ukrayna lideri Vladimir Zelenskiy, bu zaferlerin sürdürülebilmesi için daha fazla silah talep etti. Biden ise bu konuda tereddütlü davrandı.

Biden’ın bu temkinli yaklaşımı, Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan tarafından doğrulandı. Sullivan, ABD’nin nükleer bir tırmanış riskini dikkate aldığını belirtti.

Eski İngiltere Savunma Bakanı Grant Shapps, Biden’ın Ukrayna’ya desteği konusunda genelde temkinli ve kararsız bir tutum sergilediğini, bu yüzden gerekli desteğin cephe dengelerini değiştirecek şekilde verilmediğini söyledi.

Diğer bazı Amerikalı yetkililer ise, Avrupa ülkelerinin Ukrayna’yı desteklemek ve yaptırım uygulamak konusunda yavaş davrandığını belirtti.

Örneğin, Almanya ve diğer AB ülkeleri, Ukrayna’nın NATO üyeliği konusundaki Amerikan tavrının yumuşamasına rağmen şiddetle karşı çıkmaya devam etti.

Biden’ın bir Soğuk Savaş gazisi olarak nükleer tırmanma tehdidine takıntılı hale geldiği belirtilirken, Avrupa’daki bazı liderler Biden’ın stratejisinin Ukrayna’nın yenilmesini önlemeye odaklandığını ancak zafer için gerekli yolu sunmadığını savundu.

Bu stratejinin, Ukrayna’yı uzun ve maliyetli bir çatışmanın içine çektiği iddia edildi.

Ukrayna’da kamuoyu yoklamaları: Halk, Rusya ile müzakereler hakkında ne düşünüyor?

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

Trump’tan AB’ye gümrük tarifesi tehdidi

Yayınlanma

ABD’nin yeni başkanı Donald Trump, AB’yi “büyük ölçekli” miktarlarda ABD petrol ve doğalgazını satın almayı taahhüt etmemesi halinde gümrük vergileriyle karşı karşıya kalacağı konusunda uyardı.

Trump cuma günü Truth Social platformunda yayınladığı mesajda, “Avrupa Birliği’ne, ABD ile aralarındaki muazzam açığı petrol ve doğalgazımızı büyük ölçekte satın alarak kapatmaları gerektiğini söyledim. Aksi takdirde, her şekilde TARİFELER!!!” diye yazdı.

Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen kasım ayında yaptığı açıklamada AB’nin ABD’den daha fazla sıvılaştırılmış doğalgaz (LNG) almayı değerlendirebileceğini söylemişti.

Leyen gazetecilere verdiği demeçte, “Rusya’dan hâlâ çok miktarda LNG alıyoruz ve neden bunu bizim için daha ucuz olan ve enerji fiyatlarımızı düşüren Amerikan LNG’si ile değiştirmeyelim?” diye sormuştu.

Financial Times’a (FT) konuşan bir AB yetkilisi, “Leyen’in tam da bunu yapma olasılığını ima ettiği göz önüne alındığında, bu bir ‘tehdit’ olarak tuhaf görünüyor,” dedi.

ABD halihazırda Avrupa’nın en büyük LNG tedarikçisi konumunda, fakat Rusya’dan yapılan ithalat ikinci sıradaki yerini koruyor.

Trump, Çin menşeli olmayan tüm ithalata yüzde 20’ye varan genel bir gümrük vergisi uygulama tehdidinde bulunuyor.

Geçtiğimiz ay Avrupa Merkez Bankası Başkanı Christine Lagarde, Avrupa’nın siyasi liderlerini gümrük vergileri konusunda Trump ile işbirliği yapmaya ve ABD’de üretilen daha fazla ürünü satın almaya çağırmıştı.

Trump’ın ilk başkanlığı sırasında, dönemin Avrupa Komisyonu Başkanı Jean-Claude Juncker, ticaret savaşı tehditlerini engellemek için daha fazla ABD gazı satın almayı teklif etmişti.

Uluslararası petrol göstergesi Brent ham petrol fiyatları cuma günü yüzde 0,4 düşüşle varil başına 72,61 dolar oldu. West Texas Intermediate vadeli işlemleri de yüzde 0,4 düşüşle varil başına 69,14 dolardan işlem gördü.

ABD dünyanın en büyük ham petrol üreticisi ve en büyük sıvılaştırılmış doğalgaz ihracatçısı. Aralarında AB ve Vietnam’ın da bulunduğu LNG alıcıları, kısmen gümrük vergisi tehdidini caydırmak için ABD’den daha fazla yakıt satın almayı şimdiden konuşmaya başladılar.

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

ABD’den Türkiye Gazprombank yaptırımlarında özel muafiyet

Yayınlanma

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, ABD’nin Gazprombank yaptırımlarında Türkiye’ye muafiyet tanıdığını belirterek, doğalgaz ödemelerinin sorunsuz devam edeceğini duyurdu.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, ABD’nin Gazprombank’a uyguladığı yaptırımlar konusunda Türkiye’ye özel bir muafiyet tanıdığını duyurdu.

Bakan Bayraktar, bu sayede Türkiye’nin doğalgaz borcu ödemelerini Gazprombank üzerinden yapmaya devam edebileceğini belirtti.

Bloomberg’e yaptığı açıklamada Bayraktar, bu kararın Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile Dışişleri Bakanlığı’nın ABD’li yetkililerle yürüttüğü yoğun görüşmelerin ardından alındığını ifade etti.

Türkiye’nin uzun süredir talep ettiği muafiyetin, Rusya ile doğal gaz ticaretinde önemli bir rol oynayacağını vurguladı.

Gazprombank’ın ABD tarafından yaptırım listesine alınması, Türkiye açısından ciddi endişelere yol açmıştı.

Bakan Bayraktar, yaptırımların Türkiye’yi de hedef alması durumunda bunun ekonomik ve stratejik sonuçlarının büyük olabileceğine dikkat çekmişti.

Türkiye’nin geçmişte İran yaptırımları sürecinde de benzer bir muafiyet elde ettiğini hatırlatan Bayraktar, bu kararın iki ülke arasındaki iş birliğini destekleyeceğini söyledi.

Muafiyetin sağlanmasına rağmen Türkiye, Rusya ile alternatif ödeme yöntemleri üzerinde de görüşmeler gerçekleştirdi.

Geçen ay Ankara’da yapılan toplantılarda, her iki tarafın bürokratları olası senaryoları masaya yatırdı. Ancak Bayraktar, alternatif çözümlerle ilgili detaylı bir değerlendirme yapmaktan kaçındı.

Türkiye, Gazprombank yaptırımında ABD’den muafiyet istiyor

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English