Bizi Takip Edin

DİPLOMASİ

Alman hükümeti AB-Çin müzakerelerinden umutlu

Yayınlanma

Almanya Şansölyesi Olaf Scholz 24 Haziran Pazartesi günü yaptığı açıklamada AB ve Çinli müzakerecilerin, Avrupa’nın Çinli otomobil üreticilerine uygulayacağı gümrük vergilerinin yürürlüğe gireceği 4 Temmuz’dan önce elektrikli araç (EV) tarifeleri konusunda bir anlaşmaya varacakları umudunu dile getirdi.

Avrupa Komisyonu 12 Haziran’da AB’nin Çin’de üretilen elektrikli otomobillere %17,4 ila %38,1 oranında ek gümrük vergisi uygulayacağını duyurmuş, bu da Pekin’in misilleme tehditlerine yol açmıştı.

Bir Komisyon sözcüsü Euractiv’e yaptığı açıklamada, Komisyon Başkan Yardımcısı Valdis Dombrovskis ve Çin Ticaret Bakanı Wang Wentao’nun, ek gümrük vergilerinin devreye girmesini önleyecek bir anlaşmaya varma umuduyla ticaret müzakerelerini başlatmak üzere cumartesi günü telefonda görüştüklerini doğruladı.

Komisyon sözcüsü Olof Gill Euractiv’e yaptığı açıklamada, “İki taraf gerçekler temelinde ve DTÖ kurallarına tam saygı çerçevesinde hareket etme konusunda mutabık kaldı,” dedi. 

“AB tarafı, soruşturmanın müzakere edilmiş herhangi bir sonucunun, zarar verici sübvansiyonu ele almada etkili olması gerektiğini vurguladı,” diyen Gill, “iki tarafın önümüzdeki haftalarda her düzeyde temaslarda bulunmaya devam edeceğini” de sözlerine ekledi. 

Komisyon, Avrupa pazarında “ağır çarpıklıklara” yol açtığına inandığı farklı Çinli veya Çin merkezli otomobil üreticilerinin aldığı devlet sübvansiyonlarının seviyelerine ilişkin dokuz aylık soruşturmasının sonuçlarına dayanarak Çin elektrikli araçlarına yönelik ön tarifeleri açıklamıştı.

Nihai vergi kararı kasımda

Alman sanayicilerinin oluşturduğu lobi örgütü BDI tarafından 24 Haziran Pazartesi günü düzenlenen bir etkinlikte konuşan Scholz, iki tarafın görüşmelere başladığını duyurmasını memnuniyetle karşıladı.

Scholz, “Elbette sektörümüzü adil olmayan ticaret uygulamalarından, ideal olarak karşılıklı mutabık kalınan çözümlerle korumamız gerekiyor. Bu nedenle Komisyon’un Çin tarafına devam eden anti-sübvansiyon davasında daha fazla görüşme teklif etmesi iyi bir şey,” dedi.

Scholz, “bu konuda çok ısrarcı olduğunu ve Komisyon başkanıyla da bu konuyu çok dikkatli bir şekilde görüştüğünü” sözlerine ekledi.  

4 Temmuz’a kadar hâlâ biraz zaman olduğunu hatırlatan Alman lider, “Ancak bu noktada Çin tarafından da ciddi bir hareket ve ilerlemeye ihtiyacımız olduğu açıktır,” dedi.

4 Temmuz’da AB’nin ön gümrük vergileri uygulanmaya başlayacak, yani şirketlerin gümrük vergileri için belirli bir meblağı bir kenara koymaları gerekecek. Fakat tarifelere ilişkin nihai kararın kasım ayına kadar alınması bekleniyor.

Yeşil bakan Habeck Çin’i yatıştırıyor

Alman medyasına göre iki blok arasında cumartesi günü yapılan telefon görüşmeleri, Almanya Ekonomi Bakanı Robert Habeck’in (Yeşiller) Çin’e resmi bir ziyarette bulunduğu ve Wang ile de bir araya geldiği sırada gerçekleşti. 

Pazartesi günü BDI konferansında Scholz’un ardından konuşan Habeck, elektrikli araçlarla ilgili anlaşmazlığın uluslararası ticaret ilişkilerinde daha genel olarak neyin tehlikede olduğunu gösterdiğini söyledi.

Habeck, “Bu mesele, ‘sana hiçbir şey vermeyeceğim’ sarmalına kapılmamanın […] ne kadar önemli olduğunu vurguluyor, çünkü sonunda herkes kaybedecek,” dedi.

Habeck, “Çin tarafı, Avrupa Birliği’nin, Batı’nın, bir tür emperyal duruşun devamı olarak, başarılı Çin mallarının pazarımıza girmesini istemediğine kesinlikle inanıyor; bunu sadece söylemiyorlar, kesinlikle inanıyorlar,” iddiasında bulundu.

Bakandan Brüksel’deki mevkidaşlarına eleştiri

Habeck buna karşılık, Brüksel’deki mevkidaşlarının Çin’in “pazarımıza daha iyi ürünler getirmek istemediğine, bunun yerine damping teklifleriyle pazarımızı ve dolayısıyla refahımızı ve endüstrilerimizi kasıtlı olarak yok ettiğine” inanma eğiliminde olduğunu savundu.

Cumartesi günü Alman devlet kanalı ARD’ye verdiği bir mülakatta Habeck, görüşmelerin duyurulmasını “iyi bir ilk adım” olarak nitelendirmiş ve “önceki günlerde ve haftalarda bunun mümkün olmadığını” sözlerine eklemişti. 

Habeck, Avrupa Komisyonu’nun ön tarifeleri açıklarken zaten bir anlaşma müzakere etme isteğini vurgulamasına rağmen, Çin tarafıyla iletişimin o zamandan beri çoğunlukla “basın yoluyla” gerçekleştiğini söyledi.

Bakana göre artık ilk müzakereler için somut bir zaman çizelgesi var.

Almanya, Çin tarafının olası misilleme önlemlerinin ihracat ağırlıklı sanayisini vurabileceğinden korktuğu için en başından beri bir anlaşma müzakere etmeye özellikle hevesli.

BDI Başkanı Siegfried Russwurm ise, “bugün ile 4 Temmuz ve sonrası arasında ticaret savaşına yaklaşan bir tırmanışa girmediğimiz sürece, zaten bir şeyler kazanılmış olacağını” söyledi. 

DİPLOMASİ

Lukaşenko: NATO saldırırsa nükleer silah kullanırız

Yayınlanma

Belarus Devlet Başkanı Aleksandr Lukaşenko, NATO ülkelerinin ülkesine saldırması durumunda Rusya ile yapılan anlaşma çerçevesinde Belarus’ta konuşlandırılan nükleer silahları kullanmaya hazır olduklarını bildirdi.

Lukaşenko, BelTA haber ajansına yaptığı açıklamada, “Bize saldırdıkları anda nükleer silah kullanırız. Rusya da bizim için devreye girer,” dedi.

Belarus lideri, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in son konuşmasında, Belarus’un savunması için nükleer silah kullanabileceğini teyit ettiğini hatırlattı.

Lukaşenko’ya göre, Polonya ve Amerikan ordusu şu anda Belarus sınırında beklerken, Polonyalı yetkililer “sabırsızlıkla” saldırı anını kolluyor.

Lukaşenko aynı zamanda, Minsk’in nükleer silah kullanması halinde Rusya da dahil olmak üzere karşılık verileceği konusunda uyarıda bulundu.

Devlet Başkanı, “Bu durumda Rusya tüm nükleer cephaneliğini kullanacaktır. Ve bu, bir dünya savaşı demektir. Batı bunu istemiyor, buna hazır değiller. Ama biz onlara açıkça söylüyoruz: Kırmızı çizgimiz devlet sınırımızdır. Eğer bu sınırı geçerlerse, yanıtımız anında olacaktır,” diye ekledi.

Sovyetler Birliği’nin dağılmasının ardından Belarus, nükleer cephaneliğinden vazgeçti ve 1993 yılında Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Antlaşması’na (NPT) nükleer silah sahibi olmayan bir devlet olarak katıldı. Kasım 1996 itibarıyla nükleer silahlar ülke topraklarından tamamen çıkarıldı.

Fakat geçen yılın mart ayında Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, ülkenin taktik nükleer silahlarını Belarus topraklarında konuşlandırma planlarını açıkladı. Putin bu kararı, ABD’nin benzer silahları Avrupa ülkelerinde konuşlandırma politikasına bir yanıt olarak açıkladı. İlk nükleer yükler aynı yılın haziran ayı ortasında Belarus’a teslim edildi.

Belarus ordusu, 2024 yılının yaz başlarında stratejik olmayan nükleer silahların kullanımına ilişkin bir eğitim programından geçti.

Dün Putin, Rusya Güvenlik Konseyi’nin nükleer caydırıcılık konulu toplantısında, müttefik Belarus’a yönelik bir saldırı durumunda da Rusya’nın nükleer silah kullanma hakkını saklı tuttuğunu belirtti.

Putin, “Tüm bu konular Belarus tarafı ve Belarus Devlet Başkanı ile kararlaştırıldı. Buna düşmanın konvansiyonel silahlar kullanarak egemenliğimize yönelik kritik bir tehdit oluşturması da dahildir,” ifadelerini kullandı.

Rusya nükleer doktrinini neden değiştiriyor?

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

Ukrayna’nın müttefikleri yardım parası bulmakta zorlanıyor

Yayınlanma

Rusya, 2025 bütçesinde savunma harcamalarını artırırken, Ukrayna’nın müttefikleri hâlâ aynı hazırlığı gösterebilmiş değil. Bu nedenle Rusya’nın 2025 yılı savaş bütçesi yüzde 20’den fazla artacak ve fabrikalar durmaksızın mermi, bomba ve füze üretmeye devam edecek.

Bloomberg’in konuya aşina kaynaklara dayandırdığı haberine göre, Batı ülkelerinin Ukrayna’ya silah sevkiyatı tehdit altında.

Bazı ülkeler finansal sıkıntı yaşarken, bazıları ise Kiev’in giderek artan mali taleplerinden memnun değil.

Ukrayna’ya 2025’te sağlanacak desteğin en önemli kaynaklarından biri, Batılı ülkelerin Rusya Merkez Bankası’nın dondurulan rezervlerinden elde edilecek kâra karşılık vermeyi planladığı 50 milyar dolarlık fondan oluşacak.

Ancak kaynaklara göre, bu plan tam olarak uygulansa bile bu fon, Ukrayna’ya yalnızca bir yıl daha yardım etmek için yeterli olmayacak ve yeni kaynakların bulunması gerekecek. Rusya ekonomisinin 2026’ya kadar büyük bir zorluk yaşamayacağı tahmin ediliyor.

Kaynaklar, Kiev’in müttefiklerini verdikleri sözleri yerine getirmeye ikna etmekte zorlandığını belirtiyor.

Rusya’nın varlıkları teminat gösterilerek 50 milyar dolarlık fondan elde edilecek gelir, büyük oranda Ukrayna’ya silah tedarikinde kullanılacak. Fakat miktarın daha düşük olabileceği konuşuluyor. Bu konuda müzakereler hâlâ devam ediyor.

Kiel Dünya Ekonomisi Enstitüsü’nün hesaplamalarına göre, 50 milyar dolar, müttefiklerin 2023 başından 2024 ortasına kadar geçen bir buçuk yıllık sürede sağladığı askeri yardıma denk geliyor.

Ancak Ukrayna, daha fazla destek istiyor: Volodymyr Zelenskiy’in ‘zafer planı’ daha modern silahların transfer edilmesini ve bu silahların kullanımına yönelik kısıtlamaların kaldırılmasını içeriyor.

Ayrıca Kiev, Başbakan Denis Şmıgal’ın ağustos ayında belirttiği gibi, yaklaşık 35 milyar dolarlık (yani GSYİH’nin yüzde 19’u) bütçe açığını finanse etmeye çalışıyor.

Bu miktarın yarısından fazlasını IMF ve Avrupa Birliği (AB) sağlamaya hazır; ancak yaklaşık 15 milyar doların başka kaynaklardan bulunması gerekiyor. Yetkililere göre, bunun için bazı G7 ülkelerinin Ukrayna’ya borç vermek için fon toplaması gerekebilir.

Ukrayna Askeri İstihbarat Başkanı Kirill Budanov, geçen haftalarda yaptığı açıklamada, Rusya’nın 2026’nın başına kadar zafer kazanmayı hedeflediğini belirtti. Budanov’a göre, Kremlin 2025’i son derece kritik bir yıl olarak görüyor, zira o dönemde Rusya’nın ekonomik ve sosyo-politik durumu kötüleşmeye başlayacak ve orduya yeni asker bulmakta zorluklar yaşanacak.

Bloomberg’e göre, 2025 yılı gerçekten de kritik olacak. Değerlendirmelere göre, 2026 yılında Rusya ekonomisi ciddi sorunlarla karşılaşmaya başlayacak.

Zelenskiy, Washington’dan eli boş dönüyor: Uzun menzilli füze talebi karşılıksız kaldı

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

Zelenskiy, Washington’dan eli boş dönüyor: Uzun menzilli füze talebi karşılıksız kaldı

Yayınlanma

Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy, ABD’den uzun menzilli füze talebine olumlu yanıt alamadan Washington ziyaretini tamamladı. ABD, yeni bir askeri yardım paketi açıklarken, Rusya’nın derinliklerine saldırı izni vermedi.

Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy, Rusya’nın iç bölgelerini hedef alma yetkisi almadan Washington ziyaretini sonlandırıyor.

The Times gazetesinin haberine göre, Zelenskiy’in Batı yapımı uzun menzilli füzeleri kullanma talebi karşılık bulmadı.

Zelenskiy, ABD Başkanı Joe Biden ve Başkan Yardımcısı Kamala Harris ile Beyaz Saray’da bir araya gelerek İngiliz Storm Shadow füzeleri ya da Amerikan ATACMS’lerinin tedariki üzerindeki kısıtlamaların kaldırılmasını bizzat talep etti.

Ancak Washington’un tutumunda herhangi bir değişiklik olmadığı bildirildi. Gazete ayrıca, görüşmeden 24 saatten kısa bir süre önce Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Rusya’nın nükleer doktrininde yakında bir değişiklik olacağını açıkladığını anımsattı.

Zelenskiy ile Oval Ofis’te görüşen Biden, “Sizi her adımda desteklemeye devam edeceğiz,” ifadesini kullandı.

Görüşme öncesinde Biden, yaklaşık 8 milyar dolarlık askeri yardım ve yeni mühimmat dahil olmak üzere ABD’nin Kiev’e desteğini artırma sözü verdi.

Yeni yardım paketi, ABD’nin Kiev’e yaklaşık 110 kilometre menzile sahip Joint Standoff Weapon (JSOW) hassas güdümlü füzelerinin ilk teslimatını da içeriyor.

Gazete, F-16 savaş uçaklarından fırlatılmak üzere tasarlanan bu füzelerin, Ukrayna’nın Rusya Silahlı Kuvvetlerini uzaktan vurmasını kolaylaştıracağını belirtti.

JSOW’lar Ukrayna’nın vuruş kabiliyetini artıracak olsa da ülkenin sınırdan uzaktaki Rus askeri üslerini yok etmesine izin vermeyecek.

Cumhuriyetçi Senatör Lindsey Graham, Zelenskiy’in ‘Putin’i müzakere masasına oturtmak’ ve barış görüşmeleri öncesinde Ukrayna’nın konumunu güçlendirmek amacıyla uzun menzilli saldırılar düzenlemek için ‘yeşil ışık’ istediğini söyledi. Graham, “Eğer bu hafta bu temel tercihi yapmazsak, Ukrayna için sonucun korkunç olacağını düşünüyorum,” diye konuştu.

Ukrayna lideri ABD ziyaretinde, Kiev’in Rusya’ya toprak vermesini önerdiği için Trump’ın yardımcılarından JD Vance’i ‘çok radikal’ olarak nitelendirerek Cumhuriyetçileri kızdırmıştı. Ayrıca Trump’ın savaşı derhal sona erdirebileceği iddiasını da sorgulamıştı.

Zelenskiy’in Trump ile görüşmeden Kiev’e dönmesi bekleniyordu. Fakat Zelenskiy’in Beyaz Saray’daki görüşmelerinin ardından eski başkan beklenmedik bir şekilde 27 Eylül’de kendisiyle görüşeceğini açıkladı.

Ukrayna, Batılı ülkelerden iki farklı savaş uçağı daha istedi

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English