Bizi Takip Edin

DİPLOMASİ

Çin’in elektrikli araç ihracatı artan ticaret gerilimleri nedeniyle haziran ayında %13,2 düştü

Yayınlanma

Çarşamba günü açıklanan yeni verilere göre, Çin’in elektrikli araç ihracatı haziran ayında bir önceki aya göre %13,2 azalarak 86.000 araca geriledi ve Avrupa’nın ticari engelleri artırmasıyla birlikte bu araçlara yönelik direncin arttığına işaret etti.

Çin Otomobil Üreticileri Birliği’ne göre bu düşüş mart ayından bu yana üst üste üçüncü aylık düşüşü işaret ediyor. Sektör grubunun verileri ayrıca haziran ayında bir önceki aya kıyasla toplam otomobil sevkiyatlarında %0,7’lik mütevazı bir büyüme oranı gösterdi.

Çin’in elektrikli araç endüstrisi, haziran ayında Pekin tarafından “haksız” devlet sübvansiyonundan yararlandığı iddia edilen ithalata ek gümrük vergileri açıklayan Avrupa Komisyonu’nun baskısı altında. Ek vergiler 4 Temmuz’da geçici olarak %37.6’ya varan oranlarda teyit edildi.

Avrupa’nın mart ayında, uygun görülmesi halinde vergilerin geriye dönük olarak uygulanabilmesini sağlamak üzere bir gümrük kayıt prosedürü başlatması nedeniyle, gümrük vergileri tehdidinin daha yürürlüğe girmeden ihracatı azalttığı görülüyor.

Birliğe göre, Rusya ve Meksika’dan gelen talep sayesinde Çin’in toplam araç ihracatı haziran ayında yıllık bazda %26,9 artış gösterdi.

İç pazarda, 2024 yılının ilk altı ayında elektrikli araç satışları bir önceki yıla göre %35,1 artarak 4,33 milyon araca ulaştı. İçten yanmalı motorlu (ICE) araçlardan uzaklaşmayı ve iç harcamaları teşvik etmeyi amaçlayan politika desteğiyle desteklenen büyüme, %1,4 artışla 11,25 milyon araca ulaşan toplam araç satışlarını geride bıraktı.

Buna rağmen, elektrikli araç satışlarındaki büyüme geçen yılın ilk yarısında kaydedilen %44,1’lik artışa kıyasla yavaşladı.

Çin, uzun süredir devam eden emlak krizi, azalan ekonomik büyüme ve demografik gerileme nedeniyle iç talep görünümüne ilişkin süregelen endişelerle karşı karşıya. İhracat, ekonomiyi güçlendirmek ve sanayi üretimini absorbe etmek için hayati önem taşımaya devam ediyor ancak bu da Pekin’i ucuz Çin ürünlerinin akınından korkan Batılı ekonomilerle karşı karşıya getiriyor.

Beş yıl süreyle ek elektrikli araç tarifelerinin uygulanıp uygulanmayacağına ilişkin ekim ayında verilecek nihai karar öncesinde Avrupa Komisyonu ile müzakereler devam ediyor. Çin misilleme yapma sözü verdi, davalarla tehdit etti ve anti-damping gerekçesiyle Avrupa’dan konyak ve domuz eti ithalatını soruşturdu.

Analistler, Avrupa vergilerinin yürürlükte kalıp kalmayacağı belirsiz olsa da, artan ticaret gerilimlerinin bir engel teşkil ettiğini ve Çinli otomobil üreticilerini ihracat pazarlarını çeşitlendirmeye itebileceğini söylüyor.

Fitch Ratings’e göre, “Önerilen yüksek telafi edici gümrük vergileri, Çinli otomobil üreticilerinin AB’deki büyüme beklentilerini baltalayabilir ve daha yüksek satış fiyatları nedeniyle daha fazla fiyat baskısına ve rekabet gücünün azalmasına yol açma potansiyeline sahiptir.”

Fitch, Çinli otomobil üreticilerinin alternatif pazarlara yatırımlarını artırabileceğini belirterek, önde gelen elektrikli araç üreticisi BYD’nin en büyük ihracat pazarları arasında Brezilya, Tayland, İsrail, Avustralya ve Malezya’nın bulunduğuna dikkat çekti.

DİPLOMASİ

Çin bankalarının Rusya’ya yönelik ödeme kontrolleri sertleşiyor

Yayınlanma

Çin bankaları, Rusya ile ticarette yeni kontroller uygulayarak Hindistan, BAE ve Hong Kong üzerinden yapılan ödemelerde ‘Rusya bağlantısı’ tespit etmeye odaklanıyor.

İzvestiya gazetesine konuşan iş dünyası temsilcileri, Çin bankalarının Hindistan, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Hong Kong’dan gelen ödemelerdeki “Rusya bağlantısını” tespit etmeye yönelik kontrolleri sıkılaştırdığını ifade etti.

Impaya Rus şirketinin ticari direktörü Aleksey Razumovskiy, ödeme işlemlerinin giderek zorlaştığını belirtti.

Razumovskiy’e göre, Çin bankaları artık nakliye belgelerini analiz ederek malların kimlere, nerelere ve hangi amaçla gönderildiğini detaylı bir şekilde inceliyor.

Daha önce Türkiye ve Bağımsız Devletler Topluluğu (BDT) ülkeleri üzerinden yapılan transferlerde uygulanan bu tür gelişmiş kontroller, artık diğer ülkelere de genişletilmiş durumda.

Opora Rusya’nın Çin Temsilcisi İlona Gorşeneva-Dolunts, Çin bankalarının, ödeme yapılan ülkeden gelen malların yine o ülkeye gönderilmesi şartını koştuğunu doğruladı.

Dış ticaret uzmanı ve Atvira Genel Müdürü Yekaterina Kiseviç de bu kontrollerin sıkılaştırılmasının amacının, Çin bankalarının ikincil yaptırımlara maruz kalmaktan kaçınması olduğunu dile getirdi.

First Group CEO’su Aleksey Poroşin, Çin bankalarının ödeme süreçlerini sıkılaştırmasının geçmişe dayandığını hatırlattı.

Poroşin, Donald Trump’ın başkanlığı döneminde başlatılan ticaret savaşı politikalarının hala etkili olduğunu ve Çin bankalarının yeni yaptırım riskleriyle karşılaşmamak için ihtiyatlı davrandığını belirtti. Ayrıca, mevcut durumun 2025 yılına kadar düzelmeyeceğini öngördü.

Alternatif ödeme yöntemleri var mı?

Poroşin’e göre, Çin’e ödeme göndermek için hâlâ bazı alternatifler mevcut. Bölgesel Rus bankalarından Çin bankalarına doğrudan transferler yapılabiliyor.

Bunun yanında, Malezya ve Endonezya üzerinden gerçekleştirilen ödemeler de seçenekler arasında yer alıyor.

Kiseviç, en güvenli ve hızlı yöntemin, Rus bankalarının Çin’deki şubeleri aracılığıyla doğrudan ödeme yapmak olduğunu ifade etti.

Ancak Kiseviç bunun için, Çin’deki karşı tarafların bu bankalarda hesap açması gerektiğini belirtti. Böyle bir durumda, ödemelerin genellikle 2 ila 3 gün içinde tedarikçilere ulaştığını ve bankanın transfer için yüzde 4 oranında sabit komisyon aldığını ekledi.

Çin bankalarının Rus şirketlerine yönelik bu tür sıkı kontroller uygulamaya başlaması, 2022’de Ukrayna’daki savaş nedeniyle devreye alınan yaptırımlarla alakalı.

2023’ün sonlarından itibaren, “dost ülkelerin” bankaları da ABD Başkanı Joe Biden’ın nedeniyle Rusya ile olan işbirliklerine yeni tedbirler getirdi.

Bu yıl ise, ABD’nin yaptırımları daha da genişletilerek, bankalar dahil olmak üzere tüm Rusya bağlantılı kuruluşları savunma sanayii kapsamında değerlendirilmeye başlandı.

Çin-Rusya ödemeler sorunu

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

Britanya Başbakanı Starmer yatırım çekmek için Körfez’i ziyaret edecek

Yayınlanma

Birleşik Krallık Başbakanı Keir Starmer’ın önümüzdeki ay Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri’ne seyahat edeceği bilgisini veren bir kaynak çarşamba günü Reuters’a yaptığı açıklamada, Britanya’nın zengin Körfez ülkeleriyle bağlarını derinleştirmeye çalıştığını söyledi.

Starmer’ın BAE seyahat planları hakkında bilgi veren bir başka kaynak da BAE ziyaretini doğruladı.

Kaynak, Londra’nın BAE’nin enerji projeleri de dahil olmak üzere Körfez ülkelerinden yatırım çekmeyi umduğunu söyledi. Starmer’ın Gazze, İsrail ve Lübnan’daki çatışmalar da dahil olmak üzere bölgesel konuları da ele alması bekleniyor.

Gezi, İşçi Partisi’nin temmuz ayında iktidara gelmesinden bu yana Starmer’ın Körfez’e yaptığı ilk ziyaret olacak.

Starmer hükümeti, BAE ile önceki Muhafazakâr hükümet döneminde, kısmen bazı Muhafazakâr parlamenterlerin BAE bağlantılı Telegraph gazetesini satın alma teklifi gibi İngiltere’deki BAE yatırımlarına karşı çıkması nedeniyle gerilen ilişkileri onarmaya çalışıyor.

Starmer’ın ziyareti ilk olarak çarşamba günü Financial Times tarafından, planları hakkında bilgi sahibi olan kişilere dayandırılarak duyuruldu.

Gazete Suudi Veliaht Prens Muhammed bin Selman’ın önümüzdeki yıl Londra’yı ziyaret edebileceğini fakat seyahat planlarının henüz kesinleşmediğini belirtti.

Katar Emiri Şeyh Tamim bin Hamad Es-Sani 3-4 Aralık tarihleri arasında Britanya’yı ziyaret edecek ve Buckingham Sarayında Kral Charles ve Kraliçe Camilla tarafından ağırlanacak.

Birleşik Krallık’ın bakanları ayrıca Bahreyn, Kuveyt, Umman, Katar, Suudi Arabistan ve BAE’den oluşan Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) ile serbest ticaret anlaşmasına yönelik müzakereleri ilerletmek amacıyla eylül ayında Körfez’i ziyaret etmişti.

Birleşik Krallık İş ve Ticaret Bakanlığı, KİK ile yapılacak bir serbest ticaret anlaşmasının Britanya ekonomisine uzun vadede 1,6 milyar pound (2,10 milyar dolar) katkı sağlayacağını tahmin ediyor.

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

UCM’den Netanyahu’ya tutuklama emri

Yayınlanma

Uluslararası Ceza Mahkemesi, Gazze’de savaş suçu ı̇şledikleri gerekçesiyle İsrail Başbakanı Netanyahu ve eski Savunma Bakanı Gallant hakkında tutuklama emri çıkardı.

İsrail ve ABD’nin yaptırım ve tehditlerine rağmen Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve eski Savunma Bakanı Yoav Gallant hakkında tutuklama emri çıkardı.  Mahkeme, İsrail’in Filistinlilere karşı işlediği savaş suçları ve insanlığa karşı suçlarla ilgili ezici deliller doğrultusunda harekete geçerek bu kararı aldı. Netanyahu ve Gallant’a yöneltilen suçların arasında açlığı silah olarak kullanmaktan suçlu bulunduklarını da belirtildi. Mahkeme bu suçlamaların, “makul temellere” dayandığını söyledi.

“İsrailli yetkililer hakkında yakalama kararı almaması UCM’nin sonunu getirebilir”

İsrail, mahkemenin kendisiyle ilgili soruşturmaları engellemek amacıyla istihbarat teşkikatı Mossad’ı gözetlemek, hacklemek, baskı yapmak, karalamak ve iddiaya göre üst düzey UCM personelini tehdit etmek için devreye sokmuştu. Uluslararası basına da yansıyan UCM yetkililerinin de bir kısmını kamuoyuna duyurduğu bu baskılar sonuç vermedi.

UCM, İsrail’in kararı ya da mahkemeyi tanımasının bir önemi olmadığını belirtti.

Mahkeme, bunun yanında Hamas lideri Muhammed Diab İbrahim Al-Masr için de bir tutuklama emri çıkardı.

İsrail, UCM savcısı Khan’ı da tehdit etmiş

Bu kararın İsrail’in Filistinlilere yönelik saldırılarını engellemesi veya ABD’nin bu saldırılara verdiği desteği azaltması beklenmiyor. Ancak karar sonrası Avrupa ülkelerinin İsrail’e verdikleri destek konusunda daha fazla iç bölünme yaşamaları muhtemel.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English