Bizi Takip Edin

AVRUPA

Fransa ve Almanya, Ukrayna’da silah üretimi çabalarını hızlandırdı

Yayınlanma

Fransa ve Almanya merkezli silah üreticileri, Ukrayna’da silah bakımı için yerel atölyeler kurmaya başladı.

Bu hafta Almanya Federal Kartel Ofisi, Alman silah üreticisi Rheinmetall ile Ukrayna devletine ait bir savunma grubu olan Ukrayna Savunma Sanayii arasında önerilen ortak girişime yeşil ışık yaktı.

Rheinmetall CEO’su Armin Papperger, şirketin yeni nesil Panther tankını Ukrayna’da yılda 400 adede kadar üretme arzusunu dile getirdi. Henüz prototip aşamasında olmasına rağmen yeni tank, şirketin Leopard 2 ana muharebe tankının halefi olacak.

20 Fransız silah şirketinin temsilcileri geçen hafta Kiev’deydi

Fransa Silahlı Kuvvetler Bakanı Sébastien Lecornu, geçen hafta aralarında Thales, MBDA, Nexter ve Arquus’un da bulunduğu yaklaşık 20 Fransız savunma yüklenicisi ile birlikte Ukraynalı yetkililerle ortaklık kurmak üzere Kiev’e gitmişti.

Cuma günü Kiev, 26 ülkeden 165 savunma şirketinin katıldığı bir silah fuarı olan Savunma Sanayii Forumu’na ev sahipliği yaptı.

Etkinlikte Ukraynalı yetkililer, Batılı hükümetleri aracı kılmadan sözleşmeler imzalamak, ortak üretim fırsatlarını araştırmak ve Rusya’ya karşı sahadaki ihtiyaçları hakkında özel girdiler sağlamak için doğrudan savunma şirketleriyle bir araya geldi.

Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy, konuya ilişkin açıklamasında “Büyük bir askeri merkez oluşturmak için iyi bir zaman ve yerdeyiz. Ukrayna, ülkemizle birlikte savunma üretimini geliştirmek isteyen şirketlere özel koşullar sunmaya hazır,” ifadelerini kullandı.

Bir hükümet raporuna göre Fransa 2022 yılında Ukrayna’ya 704 füze rampası ve taşınabilir tanksavar roketatar, 562 12.7mm makineli tüfek, 118 füze ve füze rampası ve 60 zırhlı savaş aracı da dahil olmak üzere 640,5 milyon avro değerinde silahı ücretsiz olarak teslim etti.

Lecornu, pazar günü basına verdiği demeçte “Silahlı kuvvetlerimizden süresiz olarak kaynak almaya devam edemeyiz, aksi takdirde kendi savunma kabiliyetlerimize ve birliklerimizin eğitim seviyelerine zarar vermiş oluruz,” diye konuştu.

Le Figaro’ya göre Fransız Arquus firması, perşembe günü zırhlı personel taşıyıcılarının sahada bakımını sağlamak için bir niyet mektubu imzaladı ve gelecekte Ukrayna’da bir üretim tesisi kurabilir. Caesar kundağı motorlu obüsün üreticisi Nexter’in CEO’su Nicolas Chamussy de bakım için bir ortak girişim oluşturmak üzere ortak aradıklarını söyledi.

La Croix’ya göre Fransız startup Vistory, yedek parça üretmek için iki adet 3D baskı fabrikası kuracak.

Britanya ve İsveç

Fransa’nın bu hamlesi, İngiliz silah üreticisi BAE Systems ve İsveç hükümetinin benzer planlarının hemen ardından geldi.

Ağustos ayında Kiev ve Stockholm, BAE Systems’in İsveç şubesi tarafından üretilen Combat Vehicle 90 (CV90) platformunun ‘üretimi, işletimi, eğitimi ve servisi konularında’ işbirliğini derinleştirmek üzere bir niyet beyanı imzaladı. Birkaç gün sonra BAE Systems 105mm hafif topçu silahlarının üretimini arttırmak için yerel bir kuruluş kuracağını açıkladı.

Alman Rekabet Kurumu’nun bu hafta Rheinmetall’in Ukrayna Savunma Sanayi ile Kiev merkezli ve sadece Ukrayna’da faaliyet gösterecek ortak girişimine yeşil ışık yakması, askeri araçların bakım ve servisini yapmak üzere tasarlanan bir ortaklığın önünü açtı. Bu ortaklık aynı zamanda ‘askeri araçların montajı, üretimi ve geliştirilmesini’ de kapsayacak.

AVRUPA

Polonya’dan Almanya’nın sınır kontrollerini genişletme kararına tepki

Yayınlanma

Polonya, Almanya’nın Schengen bölgesinde sınır kontrollerini genişletme kararına karşı tepki vermeye hazırlanıyor. Almanya, yasa dışı göçle mücadele iddiasıyla bu önlemleri uygularken, Polonya, bu tür kontrollerin Schengen bölgesinin dış sınırlarında yapılması gerektiğini savunuyor.

Polonya Dışişleri Bakanı Radoslaw Sikorski, Almanya’nın iki ülke arasındaki sınırda uyguladığı kontrol önlemlerine karşılık vereceklerini bildirdi.

Polskie Radio‘ya mülakat veren Sikorski, “Bu kararı biz almadık, ancak nasıl tepki vereceğimizi değerlendiriyoruz. Kontrollerin uygulanması bir hata, çünkü hem Polonya hem de Almanya için yasa dışı göçmen akışını kontrol etmek gereken yer, Schengen bölgesinin dış sınırlarıdır,” ifadelerini kullandı.

Almanya, bu yılın eylül ayından bu yana kara sınırlarında geçici kontroller yürütüyor. Almanya İçişleri Bakanlığı’na göre, bu önlemler yasa dışı göçle mücadele etmek ve halkı İslamcı aşırıcılıktan koruma amacı taşıyor.

Ayrıca Almanya Başbakanı Olaf Scholz, geçtiğimiz ağustos ayında, yasadışı göçmenlerin daha aktif bir şekilde sınır dışı edileceğini taahhüt etmişti. Scholz, bu yıl sınır dışı edilenlerin sayısının yüzde 30 oranında arttığını da belirtmişti.

Mayıs ayında, Avrupa Birliği (AB) Konseyi göç ve iltica konusunda bir anlaşma imzaladı. Bu anlaşma, iltica başvurusunda “belirgin hakları” olmayan göçmenler için AB üyesi ülkelerde toplu kabul kamplarının kurulmasını öngören ilkeleri içeriyor.

Ayrıca, göçmenlerin AB ülkeleri arasında kotalara göre yeniden yerleştirilmesi zorunluluğunu getiriyor.

Anlaşma, üye devletlere kabul edilen mülteci sayısını azaltma imkânı tanırken, kabul edilmeyen her göçmen için AB bütçesine ödeme yapma şartı getiriyor.

Okumaya Devam Et

AVRUPA

Pentagon: Ramstein formatındaki toplantı süresiz olarak ertelendi

Yayınlanma

Pentagon, Ukrayna müttefikleri arasında yapılması planlanan Ramstein formatındaki toplantının Florida’daki Milton Kasırgası nedeniyle süresiz ertelendiğini duyurdu. Toplantıya Biden, Zelenskiy ve Scholz gibi liderlerin katılması ve NATO’nun Ukrayna’nın gelecekteki üyeliği için somut adımları görüşmesi bekleniyordu.

ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon) Sözcüsü Patrick Ryder, Ukrayna’nın müttefikleri arasında 12 Ekim’de yapılması planlanan Ramstein formatındaki toplantının süresiz olarak ertelendiğini duyurdu.

Daha önce TASS, Brüksel’deki diplomatik bir kaynağa dayandırdığı haberinde, toplantının 17 Ekim’de yapılacağını aktarmıştı.

Önceki gün Der Spiegel, Amerikalı bir savunma yetkilisinin açıklamasına atıfta bulunarak, Almanya’daki ABD hava üssü Ramstein’da düzenlenmesi beklenen Ukrayna Temas Grubu toplantısının ertelendiğini bildirdi.

Ertelemenin nedeni, Florida’daki Milton Kasırgası sebebiyle ABD Başkanı Joe Biden’ın programında meydana gelen değişiklikler olarak gösterildi.

Toplantıya yaklaşık 50 ülkenin temsilcilerinin katılması bekleniyordu. Reuters‘e göre, etkinlik ABD Başkanı Joe Biden, Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy ve Almanya Şansölyesi Olaf Scholz’un konuşmalarıyla başlayacaktı.

NATO ülkelerinin Ukrayna’nın gelecekteki olası üyeliği konusunda somut adımlar atması gündemdeydi.

Ramstein temas grubu toplantısında neler konuşulacak?

Okumaya Devam Et

AVRUPA

NATO’dan nükleer tatbikat

Yayınlanma

NATO, Moskova’nın nükleer doktrinini değiştirme kararını takiben, 14 Ekim’de taktik nükleer silahların kullanımına yönelik kapsamlı bir tatbikata başlıyor.

NATO Genel Sekreteri Mark Rutte, Steadfast Noon tatbikatının 14 Ekim’de başlayacağını ve yaklaşık iki hafta süreceğini açıkladı.

Tatbikata 13 ülkeden 2000 asker, sekiz üs ve 60 uçak katılacak; tatbikat alanı ise Belçika, Hollanda, Büyük Britanya ve Kuzey Denizi’ni kapsayacak. Tatbikatta nükleer savaş başlığı taşıyabilen bombardıman uçakları ve savaş jetleri de yer alacak.

Associated Press‘e göre, NATO yetkilileri Moskova’yı tatbikat hakkında bilgilendirdi.

Yıllık Steadfast Noon 10 yılı aşkın bir süredir düzenleniyor. Ancak bu yılki tatbikat, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Rusya’nın nükleer doktrininde değişiklik yapma niyetini açıklamasından kısa bir süre sonraya denk geldi.

Putin, 25 Eylül’deki Güvenlik Konseyi toplantısında, nükleer olmayan bir devletin nükleer bir gücün desteğiyle gerçekleştirdiği saldırının, Rusya’ya karşı ortak bir saldırı olarak kabul edilmesi gerektiğini önermitşi.

Ayrıca, Rusya’daki hedeflere yönelik stratejik havacılık, seyir füzeleri, hipersonik araçlar ve insansız hava araçlarının kitlesel fırlatıldığına dair güvenilir bilgi alınması durumunda nükleer silah kullanma olasılığını da açıkça belirtti.

Bu tür açıklamalar, Ukrayna’nın Batılı müttefiklerinin yardımıyla Rusya’ya karşı meşru müdafaa eylemlerini teorik olarak kapsıyor.

NATO’nun savunma politikası ve planlamasından sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı Angus Lapsley, tatbikatın amacının, ittifakın üyelerine yönelik her türlü tehdidi bertaraf edebileceğini ve “düşmanların bunu son derece ciddiye alması gerektiğini” göstermek olduğunu dile getirdi.

Lapsley, NATO’nun Kuzey Kore ve İran’ın nükleer programlarını, Çin’in hızla genişleyen nükleer kapasitesini yakından takip ettiğini, ancak asıl kaygının Rusya olduğunu ifade etti.

Son iki yılda Moskova, nükleer kuvvetlerine giderek daha fazla yatırım yaparak pek çok yeni sistemi devreye soktu ve kısa ile orta menzilli sistemlere daha fazla önem verdi.

Fakat Lapsley, Ukrayna’ya verilen destek bağlamında, Rusya’nın nükleer doktrini hakkında “oldukça açık bir baskı girişimi” olarak yorumlanan çok fazla konuştuğunu belirtti.

Avrupa’da NATO’nun nükleer caydırıcılık temelini ABD ve Büyük Britanya’nın kuvvetleri oluşturuyor (Fransa’nın da nükleer silahları bulunuyor, ancak bunlar ittifakın komuta sistemine dahil değil). Bununla birlikte, nükleer silaha sahip olmayan NATO ülkeleri de dahil olmak üzere diğer üyeler, Rusya’nın nükleer caydırıcılık politikasına daha aktif katılım sağlamalı.

NATO’nun yeni genel sekreteri Rutte’nin ilk durağı Kiev

Bu politika, yalnızca savaş alanında kullanılmak üzere tasarlanmış nükleer silahların türlerini, sayılarını ve doğruluğunu artırmayı değil, aynı zamanda bu silahların konuşlandırılmasına ve kullanılarak gerçekleştirilen saha tatbikatlarının daha sık ve görünür hale getirilmesine yönelik adımları içeriyor.

Bu durum, Stimson Güvenlik Araştırmaları Merkezi’nin yakın tarihli bir raporunda da vurgulanıyor.

Rapora göre hem nükleer hem de konvansiyonel silahlara yönelik daha geniş bir yetenek yelpazesi, NATO üyelerine daha çeşitli ve sağlam yanıt seçenekleri sunarak topyekûn bir nükleer savaşa tırmanma riskini en aza indirebilir.

Raporda ayrıca, Rusya’ya karşı yürütülen çevreleme politikasının, yalnızca ABD, Büyük Britanya ve Fransa’nın değil, tüm NATO müttefiklerinin nükleer caydırıcılığı güçlendirmek için kararlı siyasi ve askeri adımlar atması durumunda daha etkili olacağı belirtiliyor.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English