Bizi Takip Edin

ORTADOĞU

Gazze’de müzakereler yeniden başlayacak mı? “Acı tavizler gerekiyor”

Yayınlanma

İsrail ile Hamas arasındaki esir takası müzakerelerinin yeniden başlaması için Katar’ın başkenti Doha’da yapılan görüşmelerin devam ediyor. İsrail basını, hükümetteki çoğu bakanın desteğine rağmen Başbakan Binyamin Netanyahu’nun, Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi’nin önerdiği Gazze’de kısa süreli ateşkesi reddettiğini yazdı.

İsrail basınında yer alan haberde, esir takası müzakerelerine yeniden başlatılması kapsamında Mossad Direktörü David Barnea, ABD Merkezi İstihbarat Teşkilatı (CIA) Direktörü William Burns ile Katar Başbakanı ve Dışişleri Bakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman Al Sani’nin dün Doha’da bir aya geldiği belirtildi. Barnea, Al Sani ve Burns arasındaki görüşmelerin bugün de devam edeceği kaydedildi.

Hamas lideri Yahya Sinvar’ın 16 Ekim’de İsrail ordusunun Gazze’nin güneyindeki Refah’a düzenlediği saldırıda hayatını kaybetmesi sonrası esir takası konusu ABD ve Tel Aviv yönetimleri tarafından yeniden gündeme getirilmişti. Gazze’de Hamas’ın elinde 101 İsrailli esirin bulunduğu belirtiliyor.

Hamas’ta “kolektif liderlik” dönemi

İki günlük ateşkes teklifi reddedildi

Öte yandan İsrail devlet televizyonu KAN ve Kanal 12’nin haberinde Tel Aviv yönetiminin Mısır’ın teklifini kabul etmediği belirtildi.

Kanal 12’nin internet sitesindeki haberinde, İsrail hükümetindeki çoğu bakanın, Mısır’ın önerisini desteklemesine rağmen Netanyahu’nun karşı çıktığı bildirildi.

Netanyahu’nun “esir takası görüşmelerinin yalnızca Gazze’ye saldırılar sürerken devam edeceğini” savunduğu belirtilen haberde, Mısır’ın teklifinin de reddedildiği kaydedildi.

Haberde, İsrail güvenlik birimlerinin de Mısır’ın teklifini desteklediğine işaret edildi.

Mısır Cumhurbaşkanı Sisi, İsrail’in saldırılarını sürdürdüğü Gazze Şeridi’nde 4 İsrailli esir ile alıkonulan bazı Filistinlilerin takası için iki günlük ateşkes girişimini önerdiklerini söylemişti. Sisi, “Önümüzdeki 10 gün içerisinde geçici ateşkesi kalıcı ateşkese dönüştürmek için müzakereler yapılacak” ifadesini kullanmıştı.

Netanyahu’ya sert mektup: Gallant’ın bakanlıkta günleri sayılı…

“Acı tavizler vermemiz gerekiyor”

Savaştan sonra Gazze’nin yönetimi konusunda Netanyahu ve sağcı ortaklarıyla görüş ayrılığı yaşayan ve yakında görevden alınacağı konuşuan Savunma Bakanı Yoav Gallant, esirlerin geri alınması için “acı tavizler” verilmesi gerektiğini söyledi.

Gallant “Aksa Tufanı” sırasında ölenler için düzenlenen bir anma töreninde yaptığı açıklamada “Savaşta tüm hedeflere askeri yöntemlerle ulaşılamaz. Her şeyin çözümü güç değil. Gazze’deki esirlerin evlerine dönmesi acı verici tavizler gerektiriyor. Bunu esirler için, aileleri için, ölen askerler için, ordunun mirası ve Yahudi değerleri ile ulusal değerler için yapmalıyız. Bu bizim sorumluluğumuz” dedi.

ORTADOĞU

Netanyahu’ya sert mektup: Gallant’ın bakanlıkta günleri sayılı…

Yayınlanma

netanyahu-gallant

İsrail’in hafta sonu İran’ı vurmasından saatler önce Savunma Bakanı Yoav Gallant, Başbakan Binyamin Netanyahu’ya sert bir dille kaleme alınmış bir mektup göndererek İsrail’in savaş hedeflerinin boşa düştüğünü ve son bir yıldaki bölgesel gelişmeler ışığında hedeflerin güncellenmesi gerektiği uyarısında bulundu.

Kabinedeki bakanların çoğuna ve ordu, Mossad ile Şin Bet güvenlik servisinden üst düzey yetkililere de gönderildiği bildirilen mektup, Netanyahu’nun siyasi müttefiklerine İsrail’in İran’a saldırması halinde Gallant’ı görevden alacağına dair söz verdiğine dair bir haberin basına sızmasıyla eş zamanlı ortaya çıktı.

Kanal 13 haberine göre Gallant mektupta İsrail’in “eski bir pusulaya” göre savaştığını ve 7 Ekim 2023 Hamas saldırısının ardından belirlediği resmi savaş hedeflerini gözden geçirmesi gerektiğini savundu.

Gallant’ın mektupta “Özellikle İsrail ve İran arasında doğrudan karşılıklı hamlelerin olduğu bu savaşta, savaşın hedeflerinin tüm cepheleri ve bunların aralarındaki bağlantıları kapsayan bir bakış açısıyla güncellenmesi zorunlu hale geldi” diye yazdığı belirtildi.

Gallat, İsrail başlangıçta savaş hedeflerini Hamas’ın yok edilmesi ve bir yıl önce İsrail’in güneyine yapılan saldırı sırasında alınan rehinelerin geri verilmesi olarak belirlemiş olsa da savaşın o zamandan beri önemli ölçüde genişlediğini ve İsrail’in aslında yedi cephede savaştığını söyledi.

İsrail, geçen ay Lübnan’daki saldırılarını keskin bir şekilde yoğunlaştırmadan önce hedeflerini kuzey sakinlerinin evlerine dönmesini de içerecek şekilde güncelledi.

Times of Israel’e göre Gallant’ın şu savaş hedeflerinin eklenmesini savunduğu söyleniyor: Batı Şeria’da “terörizmi engelleyerek şiddetin patlak vermesini önlemek”; İran’da “caydırıcılık ve İran’ı savaşın dışında tutmak”; ve Gazze’de “askeri tehdidin olmadığı bir gerçeklik oluşturmak, terör kapasitesinin büyümesini önlemek, tüm rehinelerin iadesi ve Hamas hükümetine alternatif bir hükümetin desteklenmesi.”

İsrail’in mevcut savaş hedefleri Hamas’ın yönetim kabiliyetinin yok edilmesini gerektiriyor, ancak herhangi bir alternatifin aktif olarak desteklenmesini gerektirmiyor. Gallant, bu noktada Netanyahu’yu eleştirerek, savaş sonrasında Gazze’nin İsrail tarafından yönetilmesini reddetmesini istedi. Buna karşılık, hükümetin aşırı sağ kanadı Gazze Şeridi’nin Yahudi yerleşimine açılmasını savunuyor.

Kanal 13’e göre mektup, Gallant’ın görevden alınmasını açıkça savunan Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben Gvir dışındaki tüm bakanlara gönderildi. Netanyahu’nun ofisi Kanal 13’e verdiği yanıtta Gallant’ın mektubunu “tuhaf” olarak nitelendirdi.

Ofis, “Tek bir pusula vardır ve o da kabine tarafından belirlenen savaş hedefleridir. Bu hedefler her zaman incelenir ve hatta son zamanlarda genişletilmiştir” dedi.

Gallant’ın Gazze’deki İsrail yönetimine karşı çıkması ve orada bir rehine-ateşkes anlaşmasına destek vermesi, onu koalisyonun aşırı sağ kanadıyla karşı karşıya getirdi ve kabine içinde zaten yıpranmış olan bağları daha da gerdi.

Gallant’ın Gazze’nin İsrail tarafından yönetilmesine karşı çıkması ve rehineler karşılığında ateşkes anlaşmasını desteklemesi, onu koalisyonun aşırı sağ kanadı ile karşı karşıya getirdi ve kabine içindeki gerilimleri daha da artırdı.

Kan kamu yayıncısının pazar günü bildirdiğine göre, Netanyahu, İsrail’in İran’a saldırmasının ardından Gallant’ı görevden alacağını ultra-Ortodoks parti liderlerine söyledi.

Koalisyonun ultra-Ortodoks üyeleri, ordudaki insan gücü sıkıntısına rağmen binlerce ultra-Ortodoks yeşiva öğrencisinin askerlik hizmetinden muaf tutulmasına olanak tanıyan yasa teklifine karşı çıkması nedeniyle Gallant ile tartıştı.

Ultra-Ortodoks partiler muafiyet tasarısının geçmemesi halinde hükümeti devirmekle tehdit etti. Yasanın bugünden itibaren Meclis’te ana tartışma konularından biri olması bekleniyor.

Kan, daha önce Netanyahu’nun Gallant’ın yerine, hükümete bakanlık görevi olmadan katılan Yeni Umut lideri Gideon Sa’ar’ı getirmeyi planladığını bildirmişti. Kan, ultra-Ortodoks partilerdeki üst düzey isimlerin, Sa’ar’ın savunma bakanı olması durumunda muafiyet yasası üzerinde “daha iyi çalışabileceklerini” söylediklerini aktardı.

Kan’a göre İsrail’in İran’a düzenlediği saldırıyla birlikte Gallant’ın savunma bakanlığındaki günleri sayılı.

Okumaya Devam Et

ORTADOĞU

Velayeti: Tarihte hiçbir zaman savaş başlatan taraf olmadık

Yayınlanma

ali ekber velayeti

İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan, savaş istemediklerini ancak İsrail’in saldırganlığına uygun bir karşılık vereceklerini söyledi. Hamaney’in danışmanı da tarihte hiçbir zaman savaş başlatan taraf olmadıklarını belirtti ve Batılı ülkelerle işbirliğini önceledikleri mesajını verdi ancak ABD’nin iyi niyetine inanmadıklarını söyledi.

İsrail, İran’ın 1 Ekim’deki füze saldırılarına “misilleme” olarak 26 Ekim’de İran’daki askeri hedeflere saldırı düzenledi. İran, Tahran ve ülkenin batısındaki Huzistan ve İlam eyaletlerinde bazı askeri noktaların hedef alındığını ve hava savunma sistemlerinin saldırılara “başarıyla” karşı koyduğunu ancak bazı noktalarda “sınırlı hasar” meydana geldiği duyurdu. 4 asker ile 1 sivilin hayatını kaybettiği “sınırlı” ve önceden haber verilmiş saldırılarından sonra İran’ın İsrail’i yanıt vermeye zorlamayacak bir misilleme yapması bekleniyor.

Analistler bölgesel bir çatışmanın fitilini ateşlememek için İran’ın hemen yanıt vermekten kaçınacağını tahmin ediyor.

Pezeşkiyan’ın kabine toplantısında yaptığı açıklama bu pozisyonu doğrular nitelikte. İran devlet televizyonunun haberine göre Pezeşkiyan konuşmasında “Biz savaş peşinde değiliz, milletimizin ve ülkemizin haklarını savunacağız. Siyonist rejimin saldırganlığına uygun cevabı vereceğiz” dedi.

ABD’nin İsrail’in bölgedeki saldırganlığını desteklediğine dikkati çeken Pezeşkiyan, İsrail’in bölgedeki saldırganlığının devam etmesi halinde gerginliklerin yayılacağını belirtti.

Pezeşkiyan, Batılı liderlerin Gazze’de İsrail’in saldırıların durdurulacağına dair kendilerine söz verdiğini ancak yerine getirmediklerini bir kez daha yineledi.

Reformist Cumhurbaşkanı Pezeşkiyan’ın temmuz ayında seçimleri kazanmasından bu yana İran, dış politikasını yeniden düzenlemek ve ABD’nin uyguladığı ekonomik baskıyı hafifletmek için Batılı ülkelerle nükleer müzakerelere yeniden başlamak istediğini ifade etti.

Ancak İsrail’in Tahran’da Hamas lideri İsmail Heniyye’yi hedef alması ve Hizbullah lideri Hasan Nasrallah’ı öldürmesi süreci İran için çetrefilli kılıyor. Ekonomik şartların da zorlaması nedeniyle Batı ile ilişkilerinde yeni bir sayfa açmakla caydırıcılığını yeniden tesis etmek ama bunu yaparken kaçınmaya çalıştığı savaşa sürüklenmemek için ince bir çizgide yürüyor.

Ekim ayı başında İsrail’e yüzlerce balistik füze ile saldırı düzenlemesi ve askeri hedefleri vurması aşınan caydırıcılığını telafi için önemli bir adım oldu. Bu saldırıya yanıt olarak İsrail’in verdiği tepkinin askeri hedeflerle sınırlı olması topyekûn savaş gündemini şimdilik rafa kaldırmış gözüküyor.

“Savaşı başlatan taraf olmadık”

Nitekim İran’ın dini lideri Ali Hamaney’in danışmanı Ali Ekber Velayeti, İsrail’in saldırısından bir gün sonra “Tarihin de kanıtladığı gibi biz hiçbir zaman savaş başlatmadık” dedi ve İran’ın Batı ile daha yakın ilişkilere ‘açık’ olduğunu söyledi.

Eski dışişleri bakanlarını Velayeti, Financial Times’a verdiği demeçte İslam Cumhuriyeti’nin, aralarında Avrupa ülkelerinin de bulunduğu ülkelerle daha iyi ilişkiler kurabilmek için dış politikasını yeniden değerlendirdiğini söyledi. Velayeti, “İran İslam Cumhuriyeti, İran’ın egemenliğine saygı duyulması ve eşit bir muameleyle yaklaşılması koşuluyla, İran ile gerçek etkileşim arayışında olan herhangi bir Batı devletiyle işbirliğine açık” dedi.

Velayeti, “Batı, Doğu ve gelişmekte olan ülkelerle ilişkilerde yeni bir dengeyi aktif olarak yeniden tanımlıyoruz. Avrupa’dan Asya’ya veya Afrika’ya kadar her ülkeyle dostluğa açığız” ifadelerini kullandı.

Velayeti, İsrail’in saldırılarını “boşa kürek çekmek” olarak nitelendirdi ve İsrail’i bölgesel istikrarsızlığı körüklemekle suçladı: “Savaş kışkırtıcısı bir yapı olarak bu rejim, istikrarsız Orta Doğu bölgesini ateşe verme ve barut fıçısını tutuşturacak kıvılcımı yaratma potansiyeline sahip” dedi.

Velayeti “Tarihin de kanıtladığı gibi biz hiçbir zaman savaş başlatmadık ve İran-Irak savaşı bu politikanın canlı bir örneği. Yine de bir saldırıyla karşılaşırsak saldırganın yaptığından pişman olacağı bir şekilde karşılık veririz” diye ekledi.

“ABD’nin iyi niyetine inanmıyoruz”

Tahran, nükleer görüşmeleri yeniden canlandırma olasılığını değerlendirmek için gelecek haftaki ABD başkanlık seçimlerinin sonucunu bekliyor. 2015 yılında İran, dünya güçleriyle bir nükleer anlaşmaya varmıştı, ancak eski ABD Başkanı Donald Trump bu anlaşmadan çekilerek geniş kapsamlı yaptırımları yeniden uygulamaya koydu. Buna karşılık İran, uranyum zenginleştirme sürecini silah seviyesine yaklaşacak oranda hızlandırdı.

Velayeti “[ABD Başkanı Joe] Biden’ın sessizce söylediğini, Trump açıkça söylüyor. Her ikisiyle de başa çıkma deneyimimiz. ABD ile müzakere geçmişimiz iyi. ABD’nin iyi niyetine inanmıyoruz. ABD’nin İsrail’e doğrudan ve koşulsuz desteği ile aynı anda arabulucular aracılığıyla gerilimi azaltma çağrıları, madalyonun iki yüzünden ibaret” dedi.

Okumaya Devam Et

ORTADOĞU

İsrail’den İran’a “kısıtlı” misilleme: Tansiyon düşüyor

Yayınlanma

İsrail, İran’ın saldırısına misilleme İran’daki askeri hedeflere bir dizi saldırıda bulundu. İran, saldırılara hava savunma sistemleri tarafından başarıyla karşılık verildiğini, bazı noktalarda “sınırlı hasar” meydana geldiğini duyurdu. İsrail’in saldırmadan önce arabulucular üzerinden Tahran’a mesaj göndermesi ve saldırıların kısıtlı olması üzerine İran’ın İsrail’i yeni bir misillemeye sevk etmeyecek düzeyde “orantılı karşılık” vermesi bekleniyor.

İsrail ordusu, üç dalga hava saldırısında farklı bölgelerde İran’ın füze üretim tesisleri, füze depoları ve belirli bölgelerdeki diğer sistemlerin vurulduğunu duyurdu.

İsrail ordusundan yapılan yazılı açıklamada, “istihbarata dayalı olarak hava kuvvetlerine ait uçakların son bir yıldır İran’ın İsrail’e ateşlediği füzeleri üretmek için kullandığı tesisleri hedef aldığı” belirtildi. “Aynı zamanda İsrail ordusu, karadan havaya füzeleri ve İran’ın havada kabiliyetlerini vurdu” denilen açıklamada “misilleme saldırısının tamamlandığı” belirtildi.

İran saldırılar üzerine tüm uçuşlara kapattığı hava sahasını kısa bir süre sonra yeniden açtı.

Sınırlı hasar söz konusu

İran da başkent Tahran ve ülkenin diğer kesimlerindeki askeri tesislerin hedef alındığını teyit ederken, “kısıtlı hasar” verildiğini duyurdu.

İran Hava Savunma Karargâhı tarafından yapılan yazılı açıklamada, İsrail’in İranlı yetkililerin uyarılarına rağmen Tahran, Huzistan ve İlam eyaletlerinde askeri noktalara saldırı düzenlediği belirtildi. Saldırılara hava savunma sistemleri tarafından başarıyla karşı konulduğu ancak bazı noktalarda “sınırlı hasar” meydana geldiği ve olayın boyutlarının incelendiği bildirildi.

Tahran, İsrail’in misillemesine hazırlanıyor: IŞİD’le savaşan generaller sınır illerine konuşlandırıldı

İran’ın yarı resmi haber ajansı Tesnim’in haberine göre, ismi açıklanmayan bir yetkili, “Siyonistlerin eylemi, ülke sınırları dışından gerçekleşti ve sınırlı hasara neden oldu” dedi.

Tahran’da Devrim Muhafızları Ordusuna ait hiçbir askeri tesisin hedef alınmadığını söyleyen İranlı yetkili, “100 İsrail askeri uçağının bu saldırıya karıştığı yönündeki haberler de tamamen yanlış. İsrail, zayıf saldırısını büyütmeye çalışıyor” ifadelerini kullandı.

Tesmim’e konuşan ismi açıklanmayan diğer bir kaynak da Tahran’ın, “orantılı karşılık” verileceği söyledi.

Kaynak, “Önceden belirttiğimiz gibi İran, İsrail’in saldırılarına cevap vermeye hazırlıklıdır. İran, herhangi bir saldırıya karşılık verme hakkını saklı tutar. İsrail’in herhangi bir eylemine uygun karşılık alacağına şüphe yoktur” ifadelerini kullandı.

Önceden mesaj gönderildi

Axios’ta yer alan habere göre İsrail, misilleme hava saldırıları öncesinde dün İran’a bir mesaj göndererek hangi tür hedefleri vuracağını önceden bildirdi. Kaynaklar İsrail’in mesajının İsrail ve İran arasında süregelen karşılıklı saldırıları sınırlama ve daha geniş çaplı bir gerilimi önleme çabası olduğunu söyledi.

Kaynaklara göre İsrail’in mesajı İranlılara çeşitli üçüncü taraflar aracılığıyla iletildi.

İsrail’in “petrol” ve “nükleer” güvencesi petrol fiyatlarını düşürdü

Bir kaynak “İsrailliler İranlılara genel olarak hangi hedeflere saldıracaklarını ve neye saldırmayacaklarını önceden açıkça belirttiler” dedi. Diğer iki kaynak ise İsrail’in İranlıları saldırıya karşılık vermemeleri konusunda uyardığını ve İran’ın misilleme yapması halinde, özellikle de İsrailli sivillerin ölmesi ya da yaralanması halinde İsrail’in daha büyük bir saldırı düzenleyeceğini vurguladığını söyledi.

ABD’li bir yetkili ABD’nin İsrail operasyonuna katılmadığını ancak İran’ın misilleme yapması halinde ABD’nin İsrail’i savunmaya hazır olduğunu söyledi. Yetkili, “Bu, İsrail ile İran arasındaki doğrudan askeri alışverişin sonu olmalı. Eğer İran İsrail’e tekrar saldırırsa bunun sonuçları olacaktır. Bunu İran’a doğrudan ve dolaylı olarak ilettik” dedi.

ABD’li yetkililer İran’ın önümüzdeki günlerde İsrail saldırısına karşılık vermesini beklediklerini ancak bunun İsrail’in kısasa kısas döngüsünü durdurmasını sağlayacak sınırlı bir şekilde olmasını beklediklerini söyledi.

FT: İsrail anti balistik füze sıkıntısıyla karşı karşıya

Öte yandan İran, İsrail misillemesi öncesi İsrail’in saldırılarının enerji ve nükleer tesisleri hedef almaması halinde gerilimin düşeceği mesajını veriyordu.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English