Bizi Takip Edin

ORTADOĞU

İran 5 muhafazakâr 1 reformist adayla sandığa gidecek

Yayınlanma

iran cumhurbaşkanı adayları

İran’da 28 Haziran’da yapılacak cumhurbaşkanı seçimine aday olmak isteyenlerin rejime bağlılığı ile siyasi, ahlaki ve dini sabıkalarını inceleyen Anayasayı Koruyucular Konseyi, 5 muhafazakâr ve 1 reformist isme adaylık izni verdi. Eski Meclis Başkanı Ali Laricani, adaylığının veto edilmesine tepki gösterdi.

Muhafazakarlardan Meclis Başkanı Muhammed Bakır Kalibaf, eski Ulusal Güvenlik Konseyi Genel Sekreteri Said Celili, eski İçişleri Bakanı Mustafa Purmuhammedi, Şehit ve Gaziler Vakfı Başkanı Emir Hüseyin Kadızadehaşimi, Tahran Belediye Başkanı Ali Rıza Zakani ile reformistlerden eski Sağlık Bakanı Tebriz Milletvekili Mesud Pezeşkiyan cumhurbaşkanı adayı oldu.

Bu tabloda muhafazakâr oyların bölüneceği görülüyor. Ancak İran’da adaylar zaman zaman oyların bölünmesini engellemek üzere bir diğerinin lehine adaylıktan çekilebiliyor. Adaylığı kabul edilen isimlerden Celili ve Zekani 2021’deki seçimlerde İbrahim Reisi lehine, Kalibaf da yine Reisi lehine 2017 seçimlerinde adaylıktan çekilmişti.

Öte yandan Ilımlı muhafazakâr eski İran Meclisi Başkanı Ali Laricani, eski Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad ve reformistlerin adaylarından Cumhurbaşkanı Birinci Yardımcısı İshak Cihangiri adaylığı veto edilen isimler olarak öne çıktı.

Laricani, sosyal medya hesabından cumhurbaşkanı adaylığının veto edilmesine ilişkin açıklama yaptı. Halka hitaben, “Sizin yardımınızla engelleri kaldırabileceğimizi ve İran’ın ulusal kalkınmasına giden yolu açabileceğimizi umuyordum” diyen Laricani, açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “İlgili kurumların olumlu görüşlerine ve Konseyin geçmişteki bazı iddialarının yargı tarafından reddedilmesine rağmen, Anayasayı Koruyucular Konseyi şeffaf olmayan bir mekanizma ile buna engel oluşturdu.”

Eski Meclis Başkanı Laricani’nin, adaylık onayı alması halinde 28 Haziran’da yapılacak cumhurbaşkanlığı seçiminin en güçlü isimlerinden olabileceği yorumları yapılıyordu.

Reformist eski Yol ve Şehircilik Bakanı Abbas Ahundi de adaylığı veto edilen diğer bir isim oldu. Ahundi, Anayasayı Koruyucular Konseyi Başkanı Ayetullah Ahmed Cenneti’ye hitaben yazdığı itiraz mektubunda, “Konseyin bu kararına meşru bir neden göremiyorum” ifadesini kullandı. Konseye gönderilen bazı raporların, üyelerin kafasında belirsizlikler oluşturmuş olabileceğini düşündüğünü aktaran Ahundi, “Bu doğrultuda konseyin resmi toplantısında hem kendi hakkımı hem de seçmen haklarını savunmak istiyorum” talebinde bulundu.

İran’da reformist kanat, 28 Haziran’da yapılacak cumhurbaşkanı seçimlerinde eski Yol ve Şehircilik Bakanı Abbas Ahundi, Tebriz Milletvekili Mesud Pezeşkiyan veya eski Cumhurbaşkanı Birinci Yardımcısı İshak Cihangiri’den birini destekleyeceğini açıklamıştı.

Konseyin seçime katılmasına onay verdiği adaylar 27 Haziran sabah 08.00’e kadar kampanya faaliyetlerini sürdürebilecek.

Cumhurbaşkanı seçimine adaylık izni alan isimler:

  • Said Celili

Muhafazakar kimliğiyle bilinen 58 yaşındaki Said Celili, eski Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad döneminde 2007-2013 yıllarında Ulusal Güvenlik Yüksek Konseyi Sekreterliği görevinde bulundu. Celili aynı dönemde İran’ın nükleer görüşmelerinde Başmüzakereci olarak görev yaptı.

Celili’nin Meclisteki gücü ve muhafazakarlar içindeki etkinliği kendisini aday olması halinde cumhurbaşkanlığına taşıyabilecek durumda ancak kendisinin katı görüşleriyle tanınmasının ise oy potansiyelini azalttığı yorumları yapılıyor. Celili, 2021’deki seçimlerde aday olmuş ancak daha sonra İbrahim Reisi lehinde adaylıktan çekilmişti.

Halihazırda İran lideri Ayetullah Ali Hamaney’in Ulusal Güvenlik Yüksek Konseyi’ndeki temsilcisi Celili, kayıt işlemleri sonrası yaptığı konuşmada, göreve gelmesi halinde odak noktasının “hizmet, dürüstlük, verimlilik ve adalet” olacağını ve Reisi hükümetinin politikalarını devam ettireceklerini söyledi.

Celili, “İran artık büyük güçlerle eşit kabul edilmektedir. Artık, tek tek tüm İran halkının ülkenin kalkınmasında rol oynamasının vaktidir” ifadesini kullandı.

  • Muhammed Bakır Kalibaf

Eski Devrim Muhafızları Ordusu Hava Kuvvetleri Komutanı Muhammed Bakır Kalibaf (62) bir dönem İran Emniyet Genel Müdürü olarak görev yaptı.

2005-2017 yıllarında Tahran Belediye Başkanı görevini yürüten Kalibaf, 2005, 2013 ve 2017’de cumhurbaşkanı seçimlerine aday oldu. Kalibaf, 2017’deki seçimde ise helikopter kazasında hayatını kaybeden Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi lehine adaylıktan çekildi.

Mayıs 2020’den bu yana İran Meclis Başkanı olarak görev yapan muhafazakar siyasetçi Kalibaf, seçimin güçlü isimlerinden görünse de Tahran’dan aday olduğu son genel seçimlerde Meclise ancak dördüncü sırada girebildi. Kalibaf’ın oğlu İshak’ın Kanada’da daimi oturum başvurusunda bulunmasının ortaya çıkması ülkede tepkilere yol açtı.

  • Mesud Pezeşkiyan

Reformist kanadın önde gelen isimlerinden Tebriz Milletvekili Mesud Pezeşkiyan, eski Cumhurbaşkanı Muhammed Hatemi döneminde 2001-2005 arasında Sağlık Bakanı olarak görev yaptı.

2021’deki cumhurbaşkanlığı seçimlerinde İbrahim Reisi’ye karşı aday olma talebi Anayasayı Koruyucular Konseyi tarafından veto edildi. Pezeşkiyan, son genel seçimlerde ise Tebriz’den birinci sırada Meclis’e girdi.

  • Mustafa Purmuhammedi

Muhafazakar kimliğiyle bilinen Mustafa Purmuhammedi, uzun yıllar savcı olarak görev yaptı. 1997-1999 yılları arasında İstihbarat Bakan Yardımcısı olan Purmuhammedi, Mahmud Ahmedinejad döneminde 3 yıl İçişleri Bakanı olarak görev yaptı. Mustafa Purmuhammedi, Hasan Ruhani’nin cumhurbaşkanı olduğu dönemde de 4 yıl Adalet Bakanı görevini yürüttü.

Rejim muhalifleri tarafından “ölüm komitesi” olarak adlandırılan 4 kişilik heyette yer alan Purmuhammedi’nin o dönem yaklaşık 3 bin kişinin idam edildiği kararları veren isimlerin başında geldiği iddia ediliyor.

  • Emir Hüseyin Kadızadehaşimi

Muhafazakar siyasetçi Emir Hüseyin Kadızade Haşimi, siyasi hayata atılmadan önce Simnan Sağlık Bilimleri Üniversitesi Rektörü olarak görev yaptı. 2008’den 2021’e kadar 4 dönem Milletvekili olan Kadızadehaşimi, şu anda Şehit ve Gaziler Vakfı Başkanı olarak aynı zamanda Cumhurbaşkanı Yardımcısı sayılıyor.

  • Ali Rıza Zakani

Muhafazakar siyasetçi Tahran Belediye Başkanı Ali Rıza Zakani, 4 dönem Milletvekili olarak görev yaptı. Tahran Üniversitesi’nde nükleer tıp okuyan Zakani, Irak savaşında eli, ayağı ve boynundan yaralandı. Zakani 2013 ve 2017’de yapılan cumhurbaşkanlığı seçimleri için de aday oldu ancak veto edildi. 2021’deki cumhurbaşkanı seçimine adaylık başvurusu kabul edilen Zakani, Reisi lehine çekildi. Zakani, 2021’den bu yana Tahran Belediye Başkanı görevinde bulunuyor.

ORTADOĞU

İran, UAEA ile siyasi baskı olmadan müzakere istiyor

Yayınlanma

İran, Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı’nın (UAEA) bu haftaki yönetim kurulu toplantısı öncesinde nükleer programıyla ilgili görüşmelerin “siyasi baskı ve mülahazalardan uzak” yürütülmesini umduğunu söyledi.

İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü İsmail Bekayi haftalık basın toplantısında yaptığı açıklamada, “Tüm çabalarımız ve görüşmelerimizdeki vurgumuz UAEA’nın teknik çalışmalarını bazı tarafların yıkıcı ve şeytani baskılarından uzak bir şekilde yapmasını sağlamaktı” dedi.

WSJ: ABD’yle Avrupa “İran” konusunda karşı karşıya geldi

UAEA Başkanı Rafael Mariano Grossi, geçen hafta Cumhurbaşkanı Mesut Pezeşkiyan’ın da bulunduğu üst düzey yetkililerle görüşmek üzere İran’a gitti. Fordo ve Natanz nükleer tesislerini ziyaret etti.  Ziyaret, İngiltere, Almanya ve Fransa’nın İran’ı eleştiren yeni bir karar tasarısını kabul etmesinin beklendiği UAEA Yönetim Kurulu’nun bu hafta Viyana’da yapacağı toplantı öncesinde gerçekleşti.

Bekayi tarafların “İran ile ajans arasındaki meselelerin siyasi baskı ve mülahazalardan uzak, teknik bir şekilde devam etmesini sağlayacaklarını” umudunu dile getirdi.

Grossi’nin ziyaretini “faydalı ve olumlu” olarak değerlendiren Bekayi, ziyaretin Tahran ve Ajans arasında “karşılıklı anlayış” sağladığını söyledi.

‘UAEA bu kararıyla İran’a baskı yapamaz’

2015 yılında İran ile varılan anlaşma, İran’ın nükleer programını kısıtlaması karşılığında yaptırımlardan muaf tutulmasını öngörüyordu. Ancak bu anlaşma, Donald Trump yönetimindeki ABD’nin 2018’de tek taraflı olarak çekilmesi ve yaptırımları yeniden uygulamaya koymasıyla çöktü.

İran buna karşılık olarak anlaşma kapsamındaki taahhütlerinden vazgeçerek uranyum zenginleştirme seviyesini %60’a kadar çıkardı. Bu oran, bir nükleer bomba üretmek için gereken seviyenin hemen altında yer alıyor.

Okumaya Devam Et

ORTADOĞU

Lübnan cephesinde ateşkes ihtimali artıyor

Yayınlanma

Diplomatik kaynaklar, Hizbullah’ın İsrail ile savaşı sona erdirmek için ABD tarafından hazırlanan ateşkes önerisine açık olduğunu söylüyor. ABD Başkanı Joe Biden’ın Kıdemli Danışmanı Amos Hochstein’ın Tel Aviv ile Hizbullah arasında ateşkesi görüşmek için Lübnan ve İsrail’i ziyaret etmesi bekleniyor.

El Arabiya’nın görüşmelerde yer alan kaynaklara dayandırdığı haberine göre, Washington’un geçen hafta Beyrut’a ilettiği taslak üzerinde henüz açık bir anlaşma sağlanmamış olsa da Hizbullah anlaşmaya hazır olduğuna dair “olumlu işaretler” verdi. Lübnan basını da Hochstein’in yarın Beyrut’ta temaslarda bulunacağını yazdı. İsrail devlet televizyonu KAN ise  Hochstein’in Lübnan’daki görüşmelerin ardından Tel Aviv’e geçmesinin beklendiğini aktardı.

ABD’nin ateşkes önerisinden sonra Hamaney’in danışmanı Lübnan’da

Adı açıklanmayan yetkililere dayandırılan haberde, İsrail ile Hizbullah arasında ateşkese varılması için yürütülen dolaylı müzakerelerde “önemli ilerleme kaydedilmesinin” beklendiği ifade edildi.

Lübnan medyası, ABD’nin Beyrut Büyükelçisi Lisa Johnson’ın, İsrail ordusu ile Hizbullah arasında ateşkes sağlanması amacıyla bir anlaşma taslağını geçen hafta Lübnan Meclis Başkanı Nebih Berri’ye teslim ettiğini yazmıştı.

Hizbullah’a yakın Meclis Başkanı Nebih Berri, Hizbullah’ın yanı sıra Lübnan hükümeti adına da müzakerelerde bulunuyor. Berri’nin ekibi halen teklifi incelediklerini ve Hizbullah’ın resmi bugün ileteceğini söyledi.

İsrail devlet televizyonu KAN’ın haberine göre, anlaşma taslağında, İsrail’in 7 gün içinde Lübnan’ın güneyindeki güçlerini çekmesi ve yerine Lübnan ordusunun geçmesi yer alıyor. Taslağa göre, İsrail ordusunun güneyden çekilme süreci ABD ve bir başka ülke tarafından denetlenecek. Ateşkes anlaşmasının imzalanmasından sonraki 60 gün içinde ise Lübnan, ülkenin güneyindeki grupları silahsızlandıracak.

İsrail ordusu Lübnan’da savaşmak istemiyor

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin (BMGK) 1701 sayılı kararına uygun olarak Lübnan’daki söz konusu grupların yeniden silahlanmasını önlemek için, Lübnan’a herhangi bir silah satışı veya Lübnan içinde silah üretimi Lübnan hükümeti tarafından denetlenecek.

İsrail ve Lübnan, BMGK’nın 1701 sayılı kararının önemini kabul edecek ancak söz konusu taahhütler, iki ülkenin gerektiğinde kendini savunma hakkını engellemeyecek.

Ayrıca, Birleşmiş Milletler Lübnan Geçici Barış Gücü (UNIFIL) haricinde Lübnan ile İsrail sınırındaki Mavi Hat’ta tek silahlı unsur Lübnan ordusu olacak.

El Arabiya’ya göre diplomatik kaynaklar, ABD’nin mevcut taslağındaki iki ana anlaşmazlık noktasının meşru müdafaa hakkı ve BM Güvenlik Konseyi’nin 1701 sayılı kararının uygulanmasını sağlayacak uluslararası bir izleme gücüne ilişkin dil olduğunu söyledi.

Lübnan, ABD’nin önerisindeki meşru müdafaa hakkıyla ilgili ifadenin muğlak olduğunu ve İsrail’in Lübnan hava sahasında günlük uçuşlarına devam etmesine ya da güvenlik tehdidi olarak gördüğü hedeflere saldırmasına izin verdiğini düşünüyor. Fransa Dışişleri Bakanı geçen hafta yaptığı açıklamada İsrail’in istediği zaman saldırmasına izin verilmesi konusunda kararlı olduğunu söyledi. Jean-Noel Barrot “Bu, bir ülkenin egemenliği ile bağdaşmaz” dedi.

İsrail’in Lübnan’da ateşkes için öne sürdüğü şartlar BMGK kararlarına aykırı

BM Barış Gücü’nden (UNIFIL) ayrı olarak oluşturulacak uluslararası güce bazı Arap ülkelerinin yanı sıra Almanya, Birleşik Krallık, Fransa ve ABD de katılacak. Kaynaklar bu gücün sahada asker bulundurmayacağını söyledi. Ancak Hizbullah’ın böyle bir güce Almanya ve İngiltere’nin katılımına itiraz ettiği ileri sürülüyor.

Öte yandan olası bir ateşkes ile ilgili İsrail’in tutumu belirsizliğini korurken Başbakan Binyamin Netanyahu’nun, Biden’a bir dış politika başarısı “armağan etmek” istemediğini ifade ettiği bildirildi. Ancak, Biden ile Donald Trump arasındaki geçen haftaki görüşmeyi bilen yetkililer, Trump’ın savaşı bir an önce sona erdirecek bir anlaşmayı desteklediğini El Arabiya’ya aktardı.

Kaynaklar ve yetkililer, Trump’ın geçiş ekibi üyeleri ile Capitol Hill’deki Cumhuriyetçi milletvekillerinin anlaşmaya karşı çıktığını ve Biden yönetiminin İsrail’in aleyhine bir anlaşma sunacağını öne sürdüklerini belirtti.

Lübnan’da ateşkes diplomasisi hızlanırken işgalin genişletilmesine onay verildi

Ancak daha önceki ateşkes müzakerelerinde Hizbullah’ın ateşkesi kabul etmesinden kısa bir süre sonra İsrail, Hizbullah lideri Nasrallah’a suikast düzenleyerek süreci baltalamıştı. Bu son müzakere turunda da Hizbullah’tan olumlu sinyaller gelirken İsrail’in Hizbullah’ın basın sorumlusu Muhammed Afif’i öldürmesi dikkat çekti.

Okumaya Devam Et

ORTADOĞU

ABD’nin ateşkes önerisinden sonra Hamaney’in danışmanı Lübnan’da

Yayınlanma

ABD’nin Hizbullah ile İsrail arasında ateşkes sağlanması için Lübnan’a anlaşma önerisini sunmasından saatler sonra İran lideri Ali Hamaney’in Başdanışmanı ve Lübnan Özel Temsilcisi Ali Laricani, Lübnan’da Başbakan Necib Mikati ve Meclis Başkanı Nebih Berri ile ayrı ayrı görüştü.

Lübnan medyası, ABD’nin Beyrut Büyükelçisi Lisa Johnson’ın, Lübnan Meclis Başkanı Nebih Berri’ye, İsrail ordusu ile Hizbullah arasında ateşkes sağlanması amacıyla bir anlaşma taslağı teslim ettiğini yazdı.

Trump’a “hediye” mi sahadaki gerçek mi?

El Cedid televizyonunun isimsiz kaynaklardan aktardığına göre Johnson, ABD elçisi Amos Hochstein adına Meclis Başkanı Berri’ye BM Güvenlik Konseyi’nin 1701 sayılı kararına dayanan bir anlaşma taslağı veya çözüm önerisi sundu. Anlaşmanın ayrıntılarına değinmeyen El Cedid kanalı, “Berri’nin Hizbullah ile istişare ettikten sonra öneri hakkında yanıt vereceğini” aktardı.

Anlaşma önerisinin Lübnan’a sunulmasından saatler sonra Hamaney’in danışmanı Beyrut’a geldi.

Lübnan Başbakanı Mikati’nin ofisinden yapılan yazılı açıklamaya göre Laricani ve beraberindeki heyet, Mikati tarafından kabul edildi. Toplantıda Mikati, “1701 sayılı Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) kararının uygulanması, ulusal birliğin desteklenmesi ve Lübnanlılar arasında hassasiyet oluşturacak ve bir tarafı diğerinin aleyhine olacak şekilde kayıracak pozisyonlar alınmaması bakımından Lübnan devletinin duruşunun desteklenmesi gerektiğini” vurguladı.

Katz’ın “Hizbullah” açıklaması Halevi’yi bile şaşırttı

Laricani ise ülkeye yönelik saldırıların durdurulması, ateşkes sağlanması ve 1701 sayılı BMGK kararının uygulanmasının Lübnan hükümetinin önceliği olduğunu bildiklerini, İran’ın Lübnan hükümeti tarafından alınan her türlü kararı ve Lübnanlıların üzerinde mutabık kaldığı bir cumhurbaşkanının seçilmesini desteklediğini ifade etti.

Lübnan Meclis Başkanı Berri’nin ofisinden yapılan açıklamada ise görüşmede bölgedeki genel durum, İsrail’in Lübnan’a yönelik devam eden saldırganlığı ve mülteciler meselelerinin ele alındığı aktarıldı.

“Hiçbir şeyi bozmak istemiyoruz”

Laricani, görüşme sonrasında basına yaptığı açıklamada, İsrail’in saldırganlığından kaynaklanan sorunların ortadan kaldırılması için Lübnanlı yetkililerle istişarelerde bulunduğunu belirtti.

İsrail ordusu Lübnan’da savaşmak istemiyor

ABD’nin, İsrail ile Hizbullah arasında ateşkes sağlanması amacıyla BMGK’nın 1701 sayılı kararına dayanan anlaşmanın taslağını Lübnan Meclis Başkanı Berri’ye sunmasının ardından İran’ın bu anlaşmayı bozmak isteyip istemediğinin sorulması üzerine Laricani, “Hiçbir şeyi bozmak istemiyoruz. Çözümler arıyoruz. Lübnan’ı her koşulda destekliyoruz. Durumu bozanlar Netanyahu ve çetesi. Dostlarınızı ve düşmanlarınızı tanıyın” dedi.

Laricani, Lübnanlı yetkililerin ve Hizbullah’ın kabul ettiği her anlaşmayı desteklediklerini belirterek İran lideri Hamaney’in mesajını Lübnan Meclis Başkanı Berri’ye ilettiğini söyledi.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English