Bizi Takip Edin

DİPLOMASİ

NATO Zirvesi’nin ilk günü: Ukrayna’ya askeri desteğe devam

Yayınlanma

Washinton’daki NATO Zirvesi’nin ilk gününde NATO liderleri, Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik yoğun füze saldırılarına karşı daha gelişmiş hava savunma kabiliyetleri ve daha fazla F-16 savaş uçağı sözü verdi.

NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg 9 Temmuz Salı günü gazetecilere yaptığı açıklamada, “Son günlerde gördüklerimizin Ukrayna’ya desteğimizi arttırmamız gerektiğini gösterdiğini düşünüyorum,” dedi.

Pazartesi günü erken saatlerde ABD Başkanı Joe Biden, Rusya’nın son füze saldırısının ardından Washington ve NATO müttefiklerinin Ukrayna’nın hava savunmasını güçlendirmek için yeni tedbirler açıklayacağını söylemişti.

Beş sistem daha

Salı akşamı Biden, ABD ve diğer bazı NATO üyelerinden beş ilave hava savunma sistemi için “tarihi bir ekipman bağışı” yapıldığını duyurdu.

Katılımcı ülkeler tarafından yapılan ortak açıklamada, “Hep birlikte Ukrayna’ya, ABD, Almanya ve Romanya tarafından bağışlanan ilave Patriot bataryaları; ilave bir Patriot bataryasının çalışmasını sağlamak üzere Hollanda ve diğer ortaklar tarafından bağışlanan Patriot bileşenleri ve İtalya tarafından bağışlanan ilave bir SAMP-T sistemi de dahil olmak üzere ilave stratejik hava savunma sistemleri sağlıyoruz,” denildi.

Biden, önümüzdeki aylarda Washington ve NATO ortaklarının Ukrayna’ya “onlarca” ilave sistem göndereceğini de söyledi, fakat ekipman sayısı ya da türünü belirtmedi.

ABD Başkanı, “Toplamda, Ukrayna önümüzdeki yıl içinde yüzlerce ek önleme sistemi alacak ve Ukrayna şehirlerini Rus füzelerine karşı korumaya yardımcı olacak,” dedi.

Bu taahhütlerin bir kısmı daha önceki taahhütlerin bir parçasıydı; Hollanda’nınki mayıs ayında, İtalya ve Romanya’nınki ise haziran ayında açıklanmıştı.

Zelenskiy’den “daha fazla F-16” talebi

Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy, ülkesinin hava savunmasını güçlendirecek güçlü NATO kararları ve daha fazla F-16 savaş uçağı için “savaşacağını” vurgulayarak Washington’a geldi.

Zelenskiy bir video mesajında, “Ukrayna için ek güvenlik garantileri için savaşıyoruz  ve bunlar silah, finansman ve siyasi destek,” dedi.

Bununla birlikte Ukrayna’nın Batılı müttefikleri, sistemlerin çoğu stratejik yerlere yerleştirildiği ya da ulusal veya NATO savunma planlarının bir parçası olduğu için daha fazla Patriot bataryası bulmakta zorlanıyor. Aynı zamanda Batılı askeri yetkililer F-16’ların temin edilmesi ve Ukraynalı pilotların bunları kullanacak şekilde eğitilmesi yönündeki çabaların yavaş ilerleme ve pilot eksikliği nedeniyle geciktiğini söylüyor.

Sullivan’dan “Ukrayna’ya destek sürecek” açıklaması

ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan 9 Temmuz Salı günü Washington’da savunma sanayi temsilcilerinin katıldığı bir ABD Ticaret Odası forumunda yaptığı konuşmada NATO’nun uzun vadede Ukrayna’nın yanında yer almaya kararlı olduğunu söyledi.

NATO’nun Ukrayna’ya yönelik Batı desteğini güçlendirmek için alacağı bir dizi önlem arasında Ukrayna birliklerinin eğitimi ve donatılması için Almanya’da yeni bir askeri komutanlığın kurulması ve Ukrayna’nın ittifakla ilişkilerini derinleştirmek üzere Kiev’e üst düzey bir NATO temsilcisinin atanmasının da yer aldığını sözlerine ekledi.

Sullivan, “Putin bizi bölemez, bizden daha uzun süre dayanamaz, bizi zayıflatamaz; Rusya değil Ukrayna galip gelecektir,” dedi.

Rusya savaşı 2025’in ötesine taşıyabilir

İsimlerinin açıklanmaması kaydıyla konuşan NATO diplomatları, son yıkıcı saldırının sadece Ukrayna’ya daha fazla hava savunma sistemi sağlamanın aciliyetini göstermediğini, aynı zamanda Rusya tarafından geri adım atmaya niyetli olmadıklarına dair bir mesaj olarak görüldüğünü söyledi.

Washington’da gazetecilere bilgi veren üst düzey bir NATO yetkilisi, çatışmanın çözümüne ilişkin beklentiler söz konusu olduğunda Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in zamanın kendi tarafında olduğuna inandığını söyledi ve “Bugün gördüğümüz şey hâlâ çok yüksek Rus kayıpları. Rusya toprak kazanmaya çalışıyor,” dedi.

NATO yetkilisi, Rusya’nın savaş ekonomisini üç ila dört yıl daha sürdürebileceğini ve bunun da savaşı 2025’in ötesine taşıyabileceğini tahmin ettiklerini kaydetti.

Rusya’nın Ukrayna’da büyük bir saldırı başlatacak mühimmat ve insan gücünden yoksun olacağını savunan NATO yetkilisi, “Ukrayna’nın savunmasının önemli ölçüde geliştiğini gördük,” diye ekledi.

Zirvenin ikinci gününde “savaşa hazırlık” planları görüşülecek

Washington’da 10 Temmuz günü yapılacak toplantılarda, NATO’nun savaşa nasıl daha hazır hale geleceği ve ittifaktaki ülkelerin savunma harcamalarının nasıl artırılacağı görüşülecek.

Genel Sekreter Jens Stoltenberg, “Rusya saldırgan bir komşu iken maliyetsiz, savaşta ise risksiz bir seçenek yok,” derken, en büyük maliyetin ve riskin, Rusya’nın Ukrayna’da kazanması halinde ortaya çıkacağını savundu.

Geçen yıl Vilnius’ta NATO liderleri ittifakın caydırıcılık ve savunma planlarını gözden geçirerek yeni bir bölgesel savunma planı kabul etmişlerdi.

Bunun için geçtiğimiz on iki ay boyunca NATO üyeleri yeni plana asker ve askeri teçhizat taahhüdünde bulunmaya odaklandılar.

Ne var ki, ittifakın en yeni iki üyesi İsveç ve Finlandiya’yı henüz içermeyen bu planların hazır olup olmadığı sorulduğunda bazı NATO diplomatları, yeni planların şu anda stratejiyi operasyonel hale getirmek için yeterli kabiliyete sahip olmadığını söyledi.

Reuters’in haberine göre planların işlerlik kazanması için 35 ila 50 ilave tugaya ihtiyaç duyulacak.

Üst düzey bir NATO yetkilisi, “Bu uzun vadeli, dönüşümsel bir görev,” dedi ve “ekstra paranın bir etki yaratmasının zaman alacağını” ekledi.

DİPLOMASİ

Tayvan’ın önceki lideri Tsai, 8 günlük Avrupa turuna çıkıyor

Yayınlanma

Tayvan’ın eski lideri Tsai Ing-wen, Pekin’in olası itirazlarına rağmen adanın Avrupa ile bağlarını güçlendirmek amacıyla sekiz günlük bir ziyaret kapsamında bu hafta Çek Cumhuriyeti ve diğer iki Avrupa ülkesine gidecek.

Tsai, görevden ayrılmasından bu yana ilk yurtdışı gezisi için cumartesi günü yola çıkacak. Ziyaret, Pekin’in Tayvan Boğazı’nda çatışma riskini artıran “inatçı bir ayrılıkçı ” olarak gördüğü halefi William Lai Ching-te tarafından onaylandı.

Lai’nin ofisinden yapılan açıklamaya göre Lai ve Tsai pazar günü yaklaşık bir saat boyunca bir araya gelerek geziyi ve siyasi iklimi görüştü.

Pazartesi günü Lai’nin ofisinden yapılan açıklamada Tayvan Ulusal Güvenlik Konseyi ve Dışişleri Bakanlığı’na Tsai için “ziyareti dikkatle planlamaları ve güvenlik ve diğer ilgili konularda gerekli yardımı sağlamaları” talimatı verildiği belirtildi.

Lai, Tsai’nin gezisinin Tayvan’ın Avrupa ülkeleriyle olan dostluk ve ilişkilerini daha da güçlendireceğini umduğunu söyledi ve ofise göre Tsai’nin “Tayvan’ın küresel sahnedeki konumunu dile getirmesi için en iyi temsilci” olduğunu vurguladı.

İki dönem görev yaptıktan sonra mayıs ayında istifa eden Tsai, seyahatin detaylarını açıklamadı ve ofisi seyahat planları onaylandıktan sonra bir duyuru yapılacağını söyledi.

Yerel medya, Tsai’ye yakın kaynaklara dayandırdığı haberlerinde, güvenlik ve Pekin’den gelebilecek olası tepkiler konusundaki endişeler nedeniyle ziyaretin ayrıntılarının gizli tutulduğunu bildirdi.

ABD, ‘tek Çin’ ilkesine bağlı olduğunu defalarca dile getirip, Tayvan’ı bağımsız bir devlet olarak tanımazken, yine de adayı silahlandırmaya ve savunma bağlarını güçlendirmeye devam ediyor.

Tsai’nin ikinci döneminde Pekin, Tayvan çevresinde iki kapsamlı askeri tatbikat gerçekleştirdi. İlk tatbikat Ağustos 2022’de dönemin ABD Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi’nin Taipei ziyaretinden sonra yapıldı. İkinci tatbikat ise 2023 yılında Tsai’nin Pelosi’nin halefi Kevin McCarthy ile ABD gezisi sırasında bir araya gelmesinin ardından düzenlendi.

Tayvan’ın Çek Cumhuriyeti ile ilişkileri

Basında çıkan haberlere göre Tsai’nin Avrupa turu Fransa ve Belçika’yı da içerecek.

Prag’da bulunduğu sırada Tsai’nin 13-15 Ekim tarihleri arasında düzenlenecek olan Forum 2000 konferansında bir konuşma yapması bekleniyor.

Daha önce görevdeyken konferansa önceden kaydedilmiş konuşmalar yapan Tsai’nin gezi sırasında üst düzey Çek ve diğer Avrupalı yetkililerle bir araya gelmesi bekleniyor.

Tayvan ve Çek Cumhuriyeti arasındaki ilişkiler, Tayvan’ın Doğu ve Orta Avrupa da dahil olmak üzere uluslararası profilini yükseltmeye çalışmasıyla son yıllarda güçlendi.

Covid-19 salgını sırasında Tayvan, Çek Cumhuriyeti’ne bir milyondan fazla maskenin yanı sıra maske yapım ekipmanı bağışlarken Prag da Taipei’ye 30.000 Moderna koronavirüs aşısı bağışlayarak karşılık verdi.

Ocak 2023’te dönemin Çek Cumhurbaşkanı Petr Pavel, Tsai ile yaptığı telefon görüşmesinde iki taraf arasındaki ortaklığı güçlendirme sözü verdi. Bu görüşme, Prag’ı tek Çin politikasını ihlal etmekle suçlayan Pekin’in sert tepkisine neden oldu.

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

Polonya yıl sonuna kadar Rusya ve Belarus sınırına çit inşa etmeye başlayacak

Yayınlanma

Polonya Savunma Bakan Yardımcısı Cezary Tomczyk, ülkesinin bu yılın sonuna kadar Rusya ve Belarus sınırlarında tahkimat inşasına başlayacağını açıkladı.

Reuters’in aktardığına göre basın toplantısında konuşan Tomczyk, “Önümüzdeki üç hafta içinde Polonya askeri eğitim alanlarında ‘Doğu Kalkanı’ sisteminin ilk testlerini gerçekleştireceğiz. Bu yıl içinde de kuzey ve doğu sınırlarımızda ilk unsurları inşa etmeye başlayacağız,” dedi.

Tomczyk, projenin Litvanya, Letonya ve Estonya’nın yanı sıra İngiliz ve Amerikan askeri güçlerini de kapsayacağını belirtti.

Ukrayna’daki savaş, Polonya’nın savunma harcamalarında ciddi bir artışa neden oldu. Bu harcamaların 2024 yılında Gayri Safi Yurtiçi Hasıla’nın yüzde 4,2’sine, 2025 yılında ise yüzde 4,7’sine ulaşması öngörülüyor.

Polonya Savunma Bakanı Władysław Kosiniak-Kamysz, bu artış eğiliminin önümüzdeki yıllarda da süreceğini vurguladı.

Bakan ayrıca, Orta Doğu’daki gerginliğin tırmanmasından duyduğu endişeyi dile getirdi. Bu durumun, ABD de dahil olmak üzere uluslararası toplumun dikkatini Ukrayna’dan başka yöne çekmesinden kaygı duyduğunu ifade ederek, “Bu bizim için olumlu bir gelişme değil,” diye ekledi.

Kosiniak-Kamysz daha önce de Varşova’nın, Ukrayna’daki savaş sona erse bile Rusya’dan gelebilecek olası bir saldırıyı göz ardı etmediğini belirtmişti.

Bakana göre, Polonya Savunma Bakanlığı bu konuda şimdiden somut adımlar atarak ordunun donanımındaki eksiklikleri gideriyor. Bu kapsamda, 4 milyar avroyu aşan değerde silah tedariki için sözleşmeler imzalandı.

Geçtiğimiz mayıs ayında Polonyalı yetkililer, kuzey ve doğu sınırlarını güçlendirmek için yaklaşık 2,3 milyar avro yatırım yapma niyetinde olduklarını açıklamışlardı.

Bu arada, Litvanya İçişleri Bakanı Agne Bilotaite, Rusya sınırında bir “insansız hava aracı duvarı” oluşturma planlarını duyurdu. Proje, Baltık Ülkeleri, Norveç, Finlandiya ve Polonya’yı kapsayacak.

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

ABD, Rusya’nın nükleer doktrinini değiştirmesi sonrası Avrupa’da füze kapasitesini artırıyor

Yayınlanma

ABD, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in ülkesinin nükleer doktrinini değiştirme kararının ardından Avrupa’daki füze savunma sistemini güçlendirmeye devam ediyor.

Military Times‘ın haberine göre, ABD Donanması beşinci füze savunma destroyeri USS Oscar Austin’i İspanya’nın Rota kentindeki üsse kalıcı olarak konuşlandırmak üzere gönderdi.

Haberde, ABD Donanması’nın 2026 yılında altıncı füze savunma destroyerini de İspanya’ya göndereceği belirtiliyor. Şu anda Avrupa’da daimî olarak görev yapan USS Arleigh Burke, USS Roosevelt, USS Paul Ignatius ve USS Bulkeley olmak üzere dört Amerikan Aegis destroyeri bulunuyor.

Bu gemiler, Polonya ve Romanya’daki kara konuşlu Aegis füze savunma üsleriyle birlikte, NATO’nun Avrupa’daki füze savunma sisteminin omurgasını oluşturuyor.

Bu hamle, 25 Eylül’de Putin’in Rusya’nın nükleer doktrininde önemli değişiklikler yapıldığını açıklamasının ardından geldi. Yeni doktrine göre, bir nükleer güç tarafından desteklenen herhangi bir devletin “saldırganlığı”, Rusya’ya karşı ortak bir saldırı olarak kabul edilecek.

Ayrıca, Rus hedeflerine karşı seyir füzeleri ve insansız hava araçlarının fırlatılacağına dair “güvenilir bilgi” olması halinde nükleer silahların kullanılmasına izin veren bir madde de eklendi.

Bu değişiklikler, Ukrayna’nın Batılı füzeleri kullanarak Rusya topraklarına saldırma olasılığı üzerine geldi. Kremlin, bu adımın Kiev’in müttefiklerine, Rusya Federasyonu’na yönelik bir “saldırıya” katılmalarının olası sonuçlarını gösterdiğini, ancak bunun için nükleer silah kullanmalarının gerekmediğini vurguladı.

ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, doktrin değişikliklerini “sorumsuzluk” olarak nitelendirerek Putin’in “nükleer retoriğini” kınama çağrısında bulundu. AB dış politika sözcüsü Peter Stano da Blinken’ı destekleyerek, sık sık nükleer tehditlere başvuran Rusya Devlet Başkanı’nın eylemlerinin “tüm dünyaya onun gerçek yüzünü gösterdiğini” ifade etti.

Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, 29 Eylül’de yaptığı açıklamada, Rusya’nın nükleer silah kullanma ihtiyacının Savunma Bakanlığı tarafından değerlendirileceğini belirtti. Peskov, nükleer caydırıcılık alanında güncellenen devlet politikasına göre, bu tür eylemler için koşulların oluşup oluşmadığına bu kurumun karar vermesi gerektiğini söyledi.

Lavrov: Batı’nın Rusya’yı yenme girişimleri, 1945’in ‘Düşünülemez Harekâtını’ hatırlatıyor

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English