Bizi Takip Edin

AVRUPA

Orta Avrupa’daki ‘Vişegrad’ ittifakında Macar çatlağı

Yayınlanma

Orta Avrupa’da Çekya, Macaristan, Polonya ve Slovakya’dan oluşan “Vişegrad Dörtlüsü (V4)”, Kösice’de bir araya geldi. 1991 yılında sosyalist bloğun dağılmasının hemen ardından kurulan ve 14. yüzyıldaki Vişegrad Kongresinde bir araya gelen Bohemya, Polonya ve Macaristan liderlerine atıfla ismi konan ittifak, Rusya-Ukrayna savaşı nedeniyle çatırdıyor.

Toplantıdan önceki hafta, Macaristan’ın Rusya’ya “yumuşak” yaklaşmasının yarattığı gerilim ile dörtlünün birlikteliği korumak için ortaklıklara yaptığı vurgu arasında gidip geldi. 

Örneğin, standart V4 meclis başkanları toplantısı, Çekya Temsilciler Meclisi Başkanı Markéta Adamová’nın Budapeşte’ye yönelik sert sözleri nedeniyle iptal edildi. Adamová, Macaristan’ın Rusya’nın “truva atı” olduğunu söyleyince Orban’ın memleketinde kıyamet koptu. Senato Başkanı Miloš Vystrčil de Macaristan’ın Rusya ile tek başına müzakere ederek AB içindeki birliği bozduğunu savundu.

Öte yandan Çek medyası, meclis başkanları toplantısının iptaline Macaristan’ın Rusya yanlısı tutumunun neden olduğunu ileri sürdü. İddiaya göre bu nedenle Polonya ve Çekya temsilcileri toplantıya katılmama kararı aldı.

Orban’ın atkılı görüntüsü gerilimi artırdı

Macaristan Başbakanı Viktor Orban’ın Facebook sayfasında yayınlanan bir görüntü de Doğu Avrupa’yı karıştırdı. Görüntülerde, geçen Pazar günkü Macaristan-Yunanistan müsabakası sırasında futbolseverlerle birlikte olan Orban’ın, “Büyük Macaristan” haritasının olduğu bir atkı taktığı görülüyor.

Orban’ın atkısı, haritanın yayıldığı Romanya ve Ukrayna’da büyük tepkiyle karşılandı. Romanya, Macar Büyükelçisine görüntüleri “sert bir şekilde kınadıklarını” bildirirken, Ukrayna Dışişleri Bakanlığı da Macaristan’dan resmi bir özür talep etti.

Romanya’da 1,2 milyon, Ukrayna’da 150 bin civarında etnik Macar yaşıyor. Büyük Macaristan haritasında ise bugünkü Avusturya, Hırvatistan, Sırbistan ve Slovakya toprakları da yer alıyor. 

Bu tartışmalara bir gönderme olarak, V4 toplantısında Slovakya Başbakanı Eduard Heger, Macar mevkidaşına üzerinde “Slovakya” yazan bir atkı hediye etti. Heger, Twitter’dan bu fotoğrafı paylaşarak, “Malum kış yaklaşıyor, kendisine yeni bir atkı verdim,” ifadesini kullandı.

Toplantıdan ‘ortaklıklara vurgu’ çıktı: AB’den memnuniyetsizlik

Liderler toplantısından sonra açıklama yapan Çek Başbakan Petr Fiala, fikir ayrılıklarına rağmen dörtlünün Ukrayna’ya yardım konusunda ortak bir tutuma ulaştığını söyledi. Liderler, V4’ün geleceğine enerji güvenliği, yasa dışı göç ve sınır korumanın zemininde yürüyeceklerini belirttiler.

Toplantının ardından yapılan basın toplantısında konuşan Orban, Rusya’nın Avrupa’nın güvenliğine tehdit haline gelmesine izin verilmemesi gerektiği konusunda mevkidaşlarıyla aynı fikirde olduğunu söyledi. Orban, buna rağmen, 2023 yılında AB’nin Ukrayna’ya yapacağı 18 milyar avroluk yardım paketini engellemeye devam edeceğini bildirdi.

Orban, doğu komşusuna ikili ilişkiler çerçevesinde yardım edeceklerini kaydetti. Bu yardımı Macar bütçesinde ayırdıklarını belirten Orban, bununla birlikte AB’nin bu konuda ortak bir borca girmesini desteklemeyeceklerini sözlerine ekledi.

Macaristan hükümeti, Ukrayna’ya silah temin etmeyi ya da Avrupa ülkelerinden temin edilen silahların kendi topraklarından geçmesini istemiyor. AB’nin Rusya karşıtı yaptırımlarına itiraz ediyor ve Rusya ile ikili görüşmeler yoluyla yeni enerji anlaşmaları yapmaya çalışıyor.

Çek lider Petr Fiala, V4 ittifakının “daha iyi günler gördüğünü” kabul ederek, bu durumda Macaristan’ın farklı tutumlarının önemli rol oynadığını söyledi. Polonya Başbakanı Mateusz Morawiecki ise son haftalarda V4’ün sürekli farklılıklarıyla gündeme geldiğini ama toplantıda “olumlu sonuçlara” ulaştıklarını kaydetti.

Morawiecki, özellikle göçmen meselesi konusunda dört ülkenin de aynı konumda olduğunu söyleyerek, Avrupa Komisyonu’na Orta Avrupa’ya destek olma çağrısı yaptı. Orban da, Ukrayna savaşının daha da uzaması halinde göçün artacağını, AB’nin Doğu Avrupa ülkeleri üzerindeki yükü paylaşması gerektiğini söyledi. V4 ülkeleri, Balkanlar’dan gelen göç baskısı konusunda da Macaristan’a yardım etmeye devam edeceklerini açıkladılar.

Ayrıca 1 Aralık’ta 2 bin Slovak doktorun düşük ücretler ve kötü çalışma koşulları nedeniyle istifa edeceği yönündeki tehditlere karşı komşu ülkelerden doktor gönderilebileceği konuşuluyor.

Polonya lideri, AB tarafından Rus gazı için belirlenen tavan fiyatının da yüksek olduğunu kaydetti. Yine Avrupa Komisyonu’na seslenen Morawiecki, bu konuda eldeki araçların kullanılması gerektiğini ama Brüksel’in “bilinçli bir savsaklama” içerisinde olduğunu savundu.

Macaristan’ın İsveç ve Finlandiya tutumu değişti iddiası

Öte yandan İsveç ve Finlandiya’nın NATO üyeliğini Türkiye ile birlikte henüz onaylamayan diğer NATO ülkesi Macaristan’ın bu konuda olumlu tutum alacağı V4 grubunun diğer ülkelerinin liderleri tarafından basına açıklandı. Fakat Aralık ayındaki meclis oturumunda bu meselenin görüşüleceği tahminine rağmen, Orban İsveç ve Finlandiya’nın üyeliğinin “gelecek yılın başlarında” karara bağlanacağını açıkladı.

AB yetkilileri, Macar hükümetinin İsveç ve Finlandiya’nın NATO üyeliğini onaylamayı hâlâ bekletmesinin “pazarlık” amacıyla olduğuna inanıyor. Buna göre, Budapeşte, İskandinav ülkelerinin NATO’ya katılımını sağlaması karşılığında AB’nin transferini durdurduğu fonları elde etmek istiyor.

AVRUPA

Avrupa Komisyonu, Macaristan ve Slovakya’nın Lukoil talebini reddetti

Yayınlanma

Macaristan ve Slovakya’nın Ukrayna ile yaşadıkları son Lukoil anlaşmazlığında AB’yi devreye sokma girişimleri dün başarısızlıkla sonuçlandı.

Financial Times (FT) Avrupa Komisyonu’nun, Kiev’i Rus petrol şirketi Lukoil’e yönelik son yaptırımları kaldırmaya teşvik etme talebini durdurduğunu yazdı.

Macaristan ve Slovakya, savaşın ardından Rus petrol ithalatına AB çapında getirilen yasaktan muaf tutulmuştu. Fakat iki ülke, Kiev’in Lukoil ürünlerinin Rusya’dan Drujba boru hattı üzerinden geçişini durdurma kararının arzı azaltabileceğini söylüyor.

İkili, AB’nin ticaret politikasını yürüten Avrupa Komisyonu’na bir mektup yazarak Ukrayna ile olan ticaret anlaşması kapsamında istişarelerde bulunmasını istedi.

Fakat AB Ticaret Komiseri Valdis Dombrovskis FT’ye, “Brüksel’in kanıt toplamak ve hukuki durumu değerlendirmek” için daha fazla zamana ihtiyacı olduğunu söyledi.

FT’ye konuşan üç diplomat, dün üye devletlerin ticaret yetkililerinin katıldığı bir toplantıda 11 ülkenin Dombrovskis’in görüşünü desteklemek üzere araya girdiğini ve hiçbirinin Budapeşte ve Bratislava’nın tarafını tutmadığını söyledi.

Diplomatlardan biri Ukrayna ticaret anlaşmasının, tedarikin kesilmesine izin verebilecek bir güvenlik maddesi içerdiğini söyledi.

Kiev, diğer Rus şirketleri sayesinde boru hattından eskisi gibi aynı miktarda petrol aktığı konusunda ısrar ediyor.

Slovakya’nın tek rafinerisindeki girdilerin yüzde 35-40’ını Rus petrolü oluşturuyor. Bu petrolden üretilen ürünler de 5 Aralık’a kadar tanınan bir başka muafiyet kapsamında Ukrayna’ya ve Çek Cumhuriyeti’ne ihraç ediliyor.

Bir AB diplomatı Slovakya’nın Rusya’dan ithalat yapamaması halinde bunun “etkisinin çok büyük olacağını” söyledi.

Slovakya Cumhurbaşkanı Peter Pellegrini, Ukrayna’nın Lukoil konusundaki tutumunu değiştirmemesi halinde “tepki vermek zorunda kalacaklarını” söyledi.

Pellegrini, Slovakya’nın Ukrayna’ya gaz rezervleri ve elektrik tedariki konusunda yardımcı olduğunu da sözlerine ekledi.

Macaristan konu hakkında henüz yorum yapmadı. Ukrayna üzerinden geçen Lukoil tedarikleri ülkenin petrol ithalatının yaklaşık %25-30’unu oluşturuyor.

Okumaya Devam Et

AVRUPA

Romanya: Topraklarımızda Rusya’ya ait İHA parçaları bulduk

Yayınlanma

Romanya 25 Temmuz Perşembe günü topraklarında Rusya’ya ait insansız hava aracı parçaları bulduğunu açıklarken NATO da Moskova birliklerinin gece boyunca Ukrayna’ya 38 uzun menzilli insansız hava aracı fırlatmasının ardından ittifak topraklarına yönelik “kasıtlı bir saldırıya” dair herhangi bir işaret görmediğini açıkladı.

Ukrayna Hava Kuvvetleri Komutanı Telegram’dan yaptığı açıklamada 25 Rus insansız hava aracını imha ettiklerini söyledi. Üç insansız hava aracının “Romanya sınırını geçtikten sonra kaybolduğunu” da sözlerine ekledi.

Romanya Savunma Bakanlığı, Ukrayna’nın güney liman kenti İzmail’den Tuna Nehri’nin karşısındaki Plauru köyü yakınlarında, üst üste ikinci gece saldırıya uğrayan bir Rus Geran 1/2 insansız hava aracının parçalarını bulduğunu söyledi.

Enkaz haberlerini yorumlayan bir NATO sözcüsü, ittifak topraklarına yönelik kasıtlı bir saldırı olduğuna dair herhangi bir belirti olmadığını söyledi.

Sözcü yaptığı açıklamada, “NATO’nun elinde Rusya’nın Müttefik topraklarına yönelik kasıtlı bir saldırıda bulunduğuna dair herhangi bir bilgi bulunmamakla birlikte, bu eylemler sorumsuzca ve potansiyel olarak tehlikelidir,” dedi.

Bakanlık, Romanya’daki NATO hava polisliği görevlerinin bir parçası olan iki Fin F-18 savaş uçağının saldırıyı izlemek üzere görevlendirildiğini de sözlerine ekledi.

Diğer parçaların aranmasına devam edildiği ve insansız hava araçlarının düşmüş olabileceği tüm yerlerin “yerleşim alanlarının dışında olduğu ve hiçbir altyapı unsurunun zarar görmediği” belirtildi.

Odesa bölge valisi Oleh Kiper, drone enkazının İzmail bölgesindeki özel bir eve isabet etmesi sonucu iki kişinin yaralandığını söyledi.

Jitomir bölge valisine göre ise, hava savunma sistemleri gece boyunca 10 hava hedefinin çoğunu vurdu, ancak drone enkazı 10 özel eve ve bir altyapı tesisine zarar verdi.

Kiev’in askeri yönetim başkanı Serhiy Popko, insansız hava araçlarının başkente farklı yönlerden saldırdığını, fakat hepsinin yaklaşırken imha edildiğini söyledi. Popko, Kiev’de herhangi bir hasar ya da can kaybı rapor edilmediğini söyledi.

Dün bazı sosyal medya hesapları, Rumen hava savunma sistemlerinin Rusya’ya air İHA’ları Gepard tipi kundağı motorlu hava savunma silahları tarafından Ukrayna hava sahasında düşürüldüğünü öne sürmüştü.

Rusya sık sık Ukrayna’nın Tuna Nehri üzerindeki yerleşim bölgesi İzmail’i hedef alıyor.

Okumaya Devam Et

AVRUPA

Ukrayna temerrütten kurtuldu, sıra vergi yükünün artırılmasında

Yayınlanma

Ukrayna hükümetinin temerrüde düşme riski ortadan kalıktı. Kiev’in borcunun yüzde 37’si ya da 8 milyar dolardan fazlası silinecek.

Ancak Oakland Enstitüsü’nde ekonomist olan Frederic Mousseau, Ukrayna’nın hala dünyanın Uluslararası Para Fonu’na (IMF) en borçlu üçüncü ülkesi olduğunu anımsattı.

Mousseau, Berliner Zeitung gazetesine verdiği demeçte, Kiev’in vergi artışları gibi halk için acı verici sonuçları olan ‘yapısal reformlar’ yapmaya devam etmek zorunda kalacağına dikkat çekti.

Kiev, alacaklılarla aylarca süren müzakerelerin ardından temerrüde düşmekten kurtulmayı başardı.

Ukrayna borçlarına yatırım yapan Amundi, Blackrock, Fidelity ve Pimco fonları, Ukrayna’ya 23,3 milyar dolarlık orijinal kredi tutarı üzerinden ‘yüzde 37 indirim’ yapmayı kabul etti.

Sonuç olarak alacaklılar 8,67 milyar dolar açıkta kaldı. Ukrayna Maliye Bakanı Sergey Marçenko da faiz oranının düşürülmesi ve vadenin uzatılması anlaşması sayesinde Kiev’in önümüzdeki üç yıl içinde 11,4 milyar dolar tasarruf edeceğini bildirdi.

Ancak devlet borçlarının iktisadi kalkınma üzerindeki etkisini inceleyen ekonomistler anlaşmanın ‘nispeten mütevazı’ olduğunu söyledi. Mousseau, anlaşmayı ‘kızgın bir kayanın üzerine düşen bir damlaya’ benzeterek “Bu anlaşmayla bile Ukrayna, IMF’ye en fazla borcu olan üçüncü ekonomi olmaya devam ediyor,” değerlendirmesini yaptı.

Mousseau, 143 milyar dolarlık toplam borçla karşılaştırıldığında 8,67 milyar doların ‘önemsiz’ olduğuna işaret etti.

Öte yandan Mousseau, “Ukrayna hükümeti anlaşma sayesinde iflastan kurtulmuş olsa da bu halk açısından önemsiz bir haber,” dedi.

Bu tür anlaşmalara her zaman ‘Ukraynalılar için çok maliyetli tedbirler içeren yapısal uyum’ taleplerinin eşlik ettiğini vurgulayan Mousseau, bariz tedbirler arasında halka yönelik doğalgaz ve elektrik sübvansiyonlarının azaltılmasını, emeklilik reformunu, tarım arazilerinin ve devlete ait işletmelerin özelleştirilmesini saydı.

Ekonomist, “Sanki önemli kamu mallarının ve sosyal güvenlik sistemlerinin kaybı yetmiyormuş gibi, bu kez bu listede halk için vergilerin artırılması da yer alacak,” ifadelerini kullandı.

Halk için bunun bir ‘felaket’ olduğuna işaret eden Mousseau, Kiev yönetiminin müzakerelerde hedefine ulaşamadığını, Kiev’in talep ettiği yüzde 60’lık indirim yerine alacaklıların yalnızca yüzde 37’de anlaştığını anımsattı.

Alacaklılar, Ukrayna’nın borcunu yapılandırmayı ‘ülke halkının yararına ülkenin gelecekte yeniden inşasına katkıda bulunabilmeyi’ bekledikleri için kabul ettiklerini iddia etmişti.

Ukrayna, alacaklılarıyla anlaşarak borçlarını erteledi

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English