Bizi Takip Edin

AMERİKA

Trump’ın zaferinin ardından yatırımcılar ABD hisse senetlerine 140 milyar dolar aktardı

Yayınlanma

Yatırımcılar, Donald Trump yönetiminin kapsamlı vergi indirimleri ve reformlar yapmasını beklerken, geçen ayki seçimlerden bu yana ABD hisse senedi fonlarına neredeyse 140 milyar dolar akış yaşandı.

Financial Times’ın (FT) veri sağlayıcısı EPFR’den aktardığına göre, ABD hisse senedi fonları Trump’ın 5 Kasım’daki zaferinden bu yana 139,5 milyar dolar giriş kaydetti.

Bu alım dalgası Kasım ayını 2000 yılına kadar uzanan kayıtlarda girişlerin en yoğun olduğu ay haline getirdi.

Yeni para akışı, ABD’nin başlıca hisse senedi endekslerinin bir dizi rekor seviyeye ulaşmasına yardımcı olurken, yatırımcılar gümrük vergilerindeki geniş çaplı artışlar gibi politika önerilerinin enflasyonu artırabileceği ve Fed’in daha fazla faiz indirimi planlarını tehdit edebileceği endişelerini bir kenara bıraktı.

Fon yöneticisi SLC Management’ın genel müdürü Dec Mullarkey, “Trump’ın masaya koyduğu büyüme gündemi tamamen benimseniyor,” dedi ve Trump’ın üst düzey yönetim görevleri için yaptığı seçimlerin “oldukça piyasa dostu” olduğunu sözlerine ekledi.

Trump, Hazine Bakanı olarak yatırımcı Scott Bessent ve Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu başkanı olarak kripto para yandaşı Paul Atkins de dahil olmak üzere yönetimini finansçılarla doldurmayı planlıyor.

Seçilmiş başkan ayrıca, hükümetinin büyümeyi artırmayı amaçlayan bir gündemin parçası olarak düzenlemeleri ve vergileri azaltmaya çalışacağına söz verdi.

Wall Street’in ana hisse senedi barometresi olan S&P 500, seçim gününden bu yana yüzde 5,3 yükselerek bu yılki kazancını yüzde 28’e çıkardı.

ABD ekonomisindeki dalgalanmalara karşı daha hassas olarak görülen daha küçük şirketler seçimden bu yana daha da iyi performans gösterirken, Russell 2000 geçen hafta üç yıl sonra ilk kez rekor seviyeye ulaştı.

Gelişmekte olan piyasalara yatırım yapan fonlar, seçimden bu yana Çin odaklı fonlardan çıkan yaklaşık 4 milyar dolar da dahil olmak üzere 8 milyar dolarlık net geri çekilme yaşadı. EPFR’ye göre, Batı Avrupa’ya yatırım yapanlar yaklaşık 14 milyar dolar, Japonya odaklı fonlar ise yaklaşık 6 milyar dolar kaybetti.

AMERİKA

Trump’ın Hazine Bakanı adayı Rusya’ya karşı yaptırımların ağırlaştırılmasını önerdi

Yayınlanma

Donald Trump tarafından Hazine Bakanı adayı olarak önerilen Scott Bessent, Rusya’ya yönelik petrol yaptırımlarının sertleştirilmesi gerektiğini belirtti. ABD’nin, Rusya’yı Ukrayna savaşı konusunda müzakere masasına oturtmak için yaptırımları sıkılaştırmayı değerlendirdiği bildirildi.

Donald Trump tarafından ABD Hazine Bakanlığı için aday gösterilen Scott Bessent, Rusya’ya yönelik yaptırımların sertleştirilmesi gerektiğini ifade etti.

Bessent, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’i Ukrayna savaşı konusunda müzakere masasına oturtmanın, yaptırımların artırılmasıyla mümkün olabileceğini savundu. Reuters ajansının aktardığına göre Senato’daki finans komisyonuna hitaben konuşan Bessent, “Başkan bu adımları gerekli görürse, özellikle Rusya’nın petrol şirketlerine yönelik yaptırımların artırılmasını yüzde 100 desteklerim,” ifadelerini kullandı.

Bessent, Joe Biden yönetiminin uyguladığı yaptırımları “yeterince kapsamlı değil” şeklinde eleştirerek, Beyaz Saray’ın enerji fiyatlarındaki olası artışlardan çekindiğini ve bu nedenle yaptırımları seçim kampanyasının sonuna kadar ertelediğini iddia etti.

Ayrıca, Ukrayna savaşını hayatının en büyük trajedilerinden biri olarak nitelendiren Bessent, Hazine Bakanı olarak atanması hâlinde bu savaşı sonlandırmak için çaba göstereceğini belirtti.

62 yaşındaki Scott Bessent, Key Square Group adlı risk fonunun kurucusu olmasının yanı sıra, Brown Brothers Harriman yatırım bankasında ve Soros Fund Management şirketinde çalışmış bir yatırımcı.

Donald Trump, Bessent’in uluslararası yatırım dünyasında lider isimlerden biri olarak tanındığını belirterek, kendisini kasım ayı sonunda Hazine Bakanı olarak aday göstermişti.

Yeni ABD yönetiminin, Rusya’ya yönelik yaptırımları artırmayı Ukrayna savaşını sona erdirmek için bir diplomatik araç olarak kullanmayı planladığı bildiriliyor. Bloomberg’e konuşan kaynaklara göre, bu adım Moskova’nın “müzakerelerden kaçınması durumunda” devreye girebilir. Plana göre, Rus petrol ticaretine yönelik ikincil yaptırımlar sıkılaştırılabilir ve bu kapsamda Avrupalı denizcilik şirketleri ile Çin ve Hindistan gibi Asya’daki büyük alıcılar hedef alınabilir.

Ayrıca, Rus petrolünü Danimarka ve Türkiye boğazları üzerinden taşıyan tankerlerle ilgili yaptırımlar da artırılabilir.

Biden yönetimi, 10 Ocak’ta Rus petrol sektörüne yönelik bugüne kadarki en büyük yaptırım paketini açıkladı. Bu kapsamda Kremlin’in “gölge filosu”na ait 183 tanker ve Gazprom Neft ile Surgutneftegaz gibi iki büyük petrol şirketi kara listeye alındı. Bu şirketler, 2024 yılında Rusya’nın deniz yoluyla yapılan petrol ihracatının dörtte birinden (günde yaklaşık 970 bin varil) sorumluydu.

Bununla beraber, İngosstrah ve Alfa Sigorta adlı iki sigorta şirketi ile bazı petrol tüccarları da yaptırımlar listesine dahil edildi. Sonuç olarak, 13 Ocak itibarıyla denizde en az 65 tanker, yaklaşık 3,5 milyar dolarlık petrol yüküyle mahsur kaldı ve Çin’e Uzak Doğu petrol çeşitlerini taşıyan gemilerin navlun ücretleri üç kattan fazla arttı.

AB, Rusya’ya karşı LNG ve alüminyum ambargosu hazırlığında

Okumaya Devam Et

AMERİKA

Trump’ın Ulusal Güvenlik Danışmanı Waltz’dan yeni Gazze savaşına yeşil ışık

Yayınlanma

ABD Başkanı seçilen Donald Trump’ın ulusal güvenlik danışmanı olarak seçtiği Mike Waltz, Trump’ın Gazze’de ateşkes ve rehine serbest bırakma anlaşmasını “yönetimimin tüm dünyada barış arayacağının” bir işareti olarak selamlamasına rağmen, yeni yönetimin İsrail’in Gazze’ye yönelik gelecekteki saldırılarını destekleyeceğini söyledi.

Anlaşmanın açıklanmasının ardından çarşamba günü geç saatlerde Fox News yayınına katılan Mike Waltz, “İsraillilere çok açık bir şekilde ifade ettik ve İsrail halkının beni bu konuda duymasını istiyorum: Eğer [Gazze’ye] geri dönmeleri gerekirse, biz onların yanındayız,” dedi.

Mike Waltz, Hamas askeri bir varlık olarak devam etmeyeceğini ve “kesinlikle Gazze’yi yönetmeyeceğini” de ekledi.

Ulusal güvenlik danışmanı adayı, ateşkes anlaşmasının duyurulmasından önce bir podcast yayınında da benzer bir görüş dile getirdi.

Ateşkes anlaşmasının “savaşın bittiği” anlamına gelip gelmediği sorusuna Waltz, “Hamas buna inanmak istiyor. Fakat Gazze’nin tamamen askerden arındırılması, Hamas’ın yeniden kurulamayacak şekilde yok edilmesi ve İsrail’in kendisini tamamen koruma hakkına sahip olması gerektiği konusunda net olduk. Tüm bu hedefler hâlâ yerli yerinde duruyor,” cevabını verdi.

Waltz rehineleri dışarı çıkardıktan sonra, “savaşta bu hedeflere ulaşmak gerektiğini” de sözlerine ekledi.

Geçtiğimiz ay Netanyahu, rehineler serbest bırakıldıktan sonra İsrail güçlerinin “savaşa geri döneceğini” söylemişti.

“Başka türlü davranmanın bir anlamı yok,” diyen Netanyahu, savaşın hedeflerini tamamlamak için savaşa geri dönmek gerektiğini söylemişti.

Okumaya Devam Et

AMERİKA

ABD’nin yeni Hazine Bakanı Bessent: Dolar küresel rezerv para olarak kalmalı

Yayınlanma

Donald Trump’ın Hazine Bakanı olarak seçtiği Scott Bessent senatörlere verdiği ifadede, yeni başkanın gümrük vergisi tehditlerini savunurken ABD’nin iktisadi gücünü “jeopolitik düşmanlara” karşı kullanacağını söyledi ve yurt içinde vergi indirimleri ve daha gevşek regülasyonlar için bastırdı.

Milyarder hedge fonu patronu Bessent perşembe günü, yeni yönetimin dünyanın en büyük ekonomisini nasıl yeniden şekillendirmeye çalışacağına dair en ayrıntılı planlarını açıkladı.

Bessent üç saat süren hararetli Kongre onay oturumunda, “Stratejik rakiplere karşı savunmasız olan tedarik zincirlerini güvence altına almalı ve ulusal güvenlik gereksinimlerimizi karşılamak için tüm hükümet yaklaşımının bir parçası olarak yaptırımları dikkatli bir şekilde uygulamalıyız,” dedi.

Bessent, kritik bir açıklama olarak, ABD dolarının dünyanın rezerv para birimi olarak kalmasını sağlamak gerektiğini de söyledi.

Yeni bakan, “günün en önemli ekonomik meselesinin” Trump’ın 2017 yılında bireyler ve işletmeler için getirdiği ve bu yıl Kongrede şiddetli bir mücadeleye konu olacak vergi indirimlerinin yenilenmesi olduğunu söyledi.

Bireylere ve işletmelere yönelik kesintilerin uzatılmamasının ABD için “iktisadi bir felaketi” tetikleyeceğini ve “finansal istikrarsızlıkta her zaman olduğu gibi, bu [felaketin] orta ve işçi sınıfı insanlarına düşeceğini” savunan Bessent, Ukrayna’daki savaş nedeniyle Moskova üzerindeki baskıyı arttırmak amacıyla Rus petrol sektörüne yönelik olası yaptırımları destekleme sözü de dahil olmak üzere uluslararası ekonomi politikasına ilişkin sert yorumlar da yaptı.

Bessent, “Başkan Trump talep ederse ve Ukrayna savaşını sona erdirme stratejisinin bir parçası olarak, özellikle Rus petrol devlerine yönelik yaptırımların Rusya Federasyonu’nu masaya oturtacak seviyelere çıkarılması konusunda yüzde 100 hemfikir olacağım,” dedi.

Bessent’in yorumlarının ardından Brent petrol fiyatı, 1 dolardan fazla artarak varil başına 81 doların üzerine çıktı.

Trump’ın “ABD’nin düşmanları” üzerindeki iktisadi baskıyı artırmaya çalışması nedeniyle yeni yönetimin İran ve Venezuela petrolünü de daha sert yaptırımlarla hedef alması bekleniyor.

Yeni ayrıntılar vermeyen Bessent, Trump’ın gümrük vergilerini haksız ticaret uygulamalarıyla mücadele etmek, ABD hükümetine gelir sağlamak ve diğer ülkelerle anlaşmalar yapmak için kullanacağını söyledi.

Bessent ayrıca, Trump’ın Çin’i mısır ve soya fasulyesi gibi daha fazla ABD tarım ürünü almaya zorlayacağını söyledi.

Bessent, “Yapay zekada, kuantum hesaplamada ve gözetimde, çiplerde kullanılabilecek her şey için çok titiz bir tarama sürecine sahip olmalıyız,” dedi.

İktisadi görünümle ilgili olarak Bessent, enflasyonun Fed’in yüzde 2’lik hedefine yaklaşmaya devam edeceğine inandığını söyledi ve Trump yönetiminin merkez bankasının para politikası konusundaki bağımsızlığına saygı göstereceğinde ısrar etti. 

Fakat Amerika’nın kötüleşen mali pozisyonu nedeniyle ABD Hazinesinin kriz dönemlerinde “borçlanma kapasitesini” kullanmakta zorlanacağı uyarısında bulundu.

Bessent, “Endişeliyim çünkü İç Savaş, Büyük Buhran, İkinci Dünya Savaşı ya da son Covid salgını olsun, birçok kez ABD Hazinesinden ulusu kurtarması istendi,” dedi. 

Yeni bakan, “şu anda sahip oldukları ile aynı şeyi yapmakta zorlanacaklarını” da sözlerine ekledi.

Federal hükümetin önemli bir harcama sorunu olduğunu ve son dört yılda GSYİH’nin ortalama %7’si gibi tarihi bir yüksekliğe ulaşan açıklara neden olduğunu öne süren Bessent, “Mali durumumuzu düzene sokmak için çalışmalı ve son dört yılda şaşırtıcı bir şekilde %40 oranında artan federal iç ihtiyari harcamaları ayarlamalıyız,” ifadelerini kullandı.

Bessent bu kapsamda, “enflasyonu tetikleyen savurgan harcamalar” yerine “ekonomiyi büyüten üretken yatırımlara” öncelik verilmesi gerektiğini söyledi.

Kongre harekete geçmezse, Amerikalıların tarihteki en büyük vergi artışıyla, 4 trilyonluk ezici bir vergi zammıyla karşı karşıya kalacağını ileri süren Bessent, “2017 vergi indirimleri ve İstihdam Yasasını kalıcı hale getirmeli ve Amerikalı üreticiler, hizmet çalışanları ve yaşlılar üzerindeki vergi yükünü azaltmak için yeni büyüme yanlısı politikalar uygulamalıyız,” dedi.

Bessent, “bu hedeflere birlikte ulaşmak için” en iyi yaklaşımın, büyüme yanlısı düzenleyici politikalar, vergi indirimi ve Amerikan enerji üretimini ve Amerikan ekonomisini serbest bırakmak olduğunu belirtti.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English